1. 226.
    +1
    sözlükte bu tarz konuları okuyabilmek gerçekten güzel. Yakın zamanda amcamı Lösemi-Multiple Miyelom rahatsızlığından kaybetmiş biri olarak bu başlığa duyarsız kalamadım.Ben de karadenizliyim, trabzonluyum.Yöremizin kara kaderi olan kanser hakkında yazılmış bir çok makaleyi de okurum, gelişmeleri de yakından takip etmeyi severim.

    Amcamın hastalığının vücudu artık tamamen sardığı, kanserli hücrelerin artık yırtık dondan fırlayan yarak gibi her yerden fırlamasıyla artık doktorların bi beklentisi kalmamıştı.Hal böyle iken ölüm hakken saygıdeğer doktorlarımız kan ve trombosit üretmeyen, tamamen kanserli hücrelerle dolu ilikleri bir ihtimal temizler ümidiyle yurtdışından 2 kür halinde (1 kür 6 kutu bir tür kemoterapi ilacı) bir ilaç istediler.12 kutu ilacı 25 bin euro ya getirttik.1 kürü bitirmiştik ki artık vücut direnci iyice düşmüş olacak ki aldığı kemoterapinin de etkisiyle böbreklerde yüzde yüze yakın kayıp yaşayıp diyalize bağlandı. Sıkıntı sıkıntıyı doğurdu ve yoğun bakıma girmesinin 6 gününe mütakip kaybettik.

    Bunu neden anlattın bana ne senin amcanın hikayenden diyebilirsin. Senin anlattığınla ilişkili olduğunu düşünüyorum. Vücut direnci artık en ufak enfeksiyonu atlatamayan hastaya ağır kemoterapi uygulayan doktor kafası ne ise sana bununla yaşamayı öğrenmelisin diyen doktor aynıdır.Çünkü iki durumda da çareyi ilaçlarda arayarak ilaç baronlarını zengin etmeyi amaçladılar. ilaç satılsın da nasıl satılırsa satılsın. Hele bir de artık ümit kesilen hastalar bir nevi kobay olarak görülerek farklı farklı ilaçlar üzerlerinde denenerek tepkileri de izlenebiliyor.

    En nihayetinde toplum olarak kanser hakkında bilinçsiziz.Çözümü ilaçlarda değil de biraz da alternatif tıpta aramamamız gerektiğini düşünüyorum.
    ···
   tümünü göster