1. 1.
    0
    @4 dostum senin tezine yapılacak eleştiri şudur kanımca,

    oksimoronluğu diyalektik açıdan irdelersek eğer, en kaba tabir ile zıtların birliği, birbirinin tersi olanların aynı şeyde aynı anda bulunması vs., eğer allah alim-i mutlak ise aynı zamanda kadir-i mutlaktır, eğer allah kadir-i mutlak ise zaten alim-i mutlaktır, gibi bir durum olamaz mı?

    şeklinde biri eleştiri,

    ancak diyalektik düşünce sistemine göre bu zıtlardan biri , en nihayetinde diğerini alt ederek, veyahut içerip aşarak (aufhebung mu neydi almancası, aynı gövdeyi barındırıp üstüne dahada koymak , gibi) tekleşecek, kendisi bu duruma uğrayana kadar o şekilde devam edecektir yolculuğuna.

    kendi çalışmış olduğum alandan, mesleğimden ve üniversite eğitimimden yola cıkaracak sana şunu diyebilirim ki doğal bilimlerin sunduğu calışmalar tanrısızlığın en büyük en somut kanıtlarıdır,

    dünyanın yaşı, yapısı, evrenin varlığı, canlıların çeşitliğliği (diversity) gibi şeyler direkt kutsal kitapları boşa cıkarıyor,

    himalayalar 65 milyon yıl once şimdi bulundugu yerde değildi, nuh tuhfanına dair hiç bir jeolojik kanıt yok, yani ya bu olay cok kücük olcekte etkileri doğa tarafından kısa sürede silinebilir şekilde gerçekleşti, yada anlatılan olay tamamen efsaneden ibaret,

    atıyorum avustralyada yaşı 4.3 milyar seneye tayin edilmiş zirkonyum mineralleri var, bunları içeren kayalar var,

    atıyorum meteorlardan inceliyorsun bakıyorsun yaşları 6-7-8 milyara kadar ulaşıyor, ha demekki diyorsun ki birden ol denilince olmamış aga, işin bir süresi prosesi var, yani 6 gün içinde bunlar yapılmamış cok belli cok aşikar yani.
    ···
   tümünü göster