1. 76.
    0
    @67
    Kusura bakma birkaç gündür yazamadım. Malum hava değişikliği yüzünden bazı çiftliklerde mastitis ve pnömoniler arttı. Geçim dünyası işte. Anca bu sabah vaktim oldu.
    1)sürekli aradaki benzerliklere vurgu yapıyorsun . bu benzerlikler ortak bir ataya sahip olduklarını değil aynı yaratıcı tarafından yaratıldığını gösterir.. Genetik özellikler iddia edildiği gibi %99 aynı olsa bile bunu akrabalık ilişkisine dayandırmak mantıksız. Çünkü o %1 lik fark laboratuarda beyaz önlüğü ile çalışan bilim adamı ile en eski fosil kaydına göre (SM2281 numaralı) 46 milyon yıldır ağaçlarda sallanan şempanze arasındaki farkı izah etmeye yeter mi sence? Bu sadece %1 lik bir farkın dahi ne kadar büyük bir etkiye sahip olabileceğini gösterir.
    Yabani atın dediğin sadece prewalski atı denilen türün kromozom sayısı farklı. Atın evcilleştirilmesi ise 6 bin senelik bir tarihe sahip . yani 6000 senede kromozom sayısı değişti öyle mi? Atın evcilleşmesi tek bir coğrafyada şekillenmedi. Prezewalskiyi bütün evcil atların atası olarak görmek evrimi destekliyor. Ama gerçek öyle değil.

    http://www.bbc.co.uk/turk...120508_horse_taming.shtml

    2) sahte çıkan bir tanesi ancak örneğin neanderthaller ile Avrupalı insanlar arasındaki fark günümüzde yaşayan Afrikalı ile Avrupalı arasındaki farktan fazla değil. Neandertheller de 30 bin yıl önce soyu tükenmiş günümüzdeki Asyalılar afrıkalılar gibi bir insan ırkıdır. Sadece yapıları daha güçlü ve alınları dardır. Günümüz insanının beyin hacminin 1000 ile 2200 cm3 arasında değişiyor olmasının zeka açısından bir fark teşkil etmediği malumdur. Diğer insanın atası olarak sunulan fosil kayıtları için de durum farklı değil. Ya farklı bir insan ırkı ya da maymun türü. Bu sadece insan için geçerli değil kuşların ile sürüngen arası ara geçiş formu olarak gösterilen archaeopteryx’in mükemmel bir kuş olduğu sadece dişli olduğu saptandı. Ayrıca gene hayali evrim sıralamalarında bu kuşun atası olarak gösterilen dinozorların bu kuştan genç oldukları da saptandı. Balıktan sürüngene ara geçiş formu olan coelacanth denen 400 milyon yıllık fosil kaydına sahip olan balığın 1938 tamamen aynısı yakalandı otopsisi yapılarak bu balığın 400 milyon yıldır hiçbir değişikliğe uğramadığı saptandı. Arkadaşları evrilirken bunun atalarının haberi olmadı herhalde.

    3) tilkilerde şekillenen olay esasında çok şeyi anlatıyor. Tüy renklerine göre bir seleksiyon yapılmadığı halde ehlilik ile alakalı genlerinin frekansı arttırılan tilkilerdeki renk değişimi pleiotropi ile ilgili bir hadise. Seleksiyona başlarken farklı renkte tilki kullanmadığın halde ehlileşen tilkilerin renklerinin farklılaşması ehliliği sağlayan genlerin aynı zamanda tüy rengini de kontrol ettiğini ve bunun zaten genotipte var olan bir fakat resesif kalmış genler tarafından kontrol edildiğini gösterir.

    4) akıl konusunda duygusal değil realist davranıyorum. Akıl insanı hayvandan ayıran en önemli özellik değil mi? insanı sadece etten ibaret görüyorsan ona lafım yok.

    5) bigbang den bahsetmen iyi oldu. Bigbang başlangıçta mantıksal bir teori iken teknolojik ilerlemeler ile delillere kavuştu. Big bange göre yıldızlar hem dünyadan hem de bir birlerinden uzaklaşırlar. Yani başlangıçta her şeyin iç içe olduğu bir sıfır hacim ve ölçülemeyecek bir yoğunluğun olduğu bir nokta olması gerekiyor. Sıfır hacim ise yokluk manasına gelir. Bu da bütün her şeyin yokluktan Allah tarafından yaratıldığını gösterir.

    6) yaratılışta size göre bir teori ve en az evrim kadar değerli. Fosil kayıtlarındaki nesli kaybolmuş insanlarla hiçbir insani varlık göstermemiş maymunları resimlerle art arda sıralayıp hayali evrim şeritleri oluşturmak da ayrı bir yetenek.

    7) 46 milyon yıllık günümüzle aynı olan şempanze fosili şempanzelerin o dönemde var olduklarını ve halen yaşamakta olan insandan ayrı bir tür olduklarını göstermez mi? Nasıl olduysa biz son 200 bin yıla kadar evrimleştik ama ne hikmetse şempanzeler aynı kaldı değil mi? Doğa şartları ve milyonlarca yıl şempanzeleri etkilemezken bizi etkiledi.

    Özet: Allaha iman etmek veya etmemek kişisel bir tercihtir. Ama bunu bilimsel bir temele oturmak gayreti saçma geliyor. Evrimi esas gerçek olarak kabul ettiğin sürece her zaman yeni bir delil bulduğunu zannedersin.
    Şimdi değilse bile gelecek bir zamanda o delil diye gösterilenlerin hepsi geçersiz kalacak. Tıpkı öncekiler gibi.
    Tümünü Göster
    ···
   tümünü göster