+1
yazık size müslümanlar kur'an'ın meali dediğiniz şey bile kur'an'ın aslı değil. yahudi, hristiyan, maniheist, sabi, yunan vb. topluluk ve toplumlara ait kavramlar üzerine kurulu.
kur'an'ın aslı 7.yy kureyş lehçesidir. taslaman, edip dediğiniz şarlatan insanlarda kur'an'ı muhafazid'e geldiği gibi değil; keyiflerine göre, hadislere dayalı(taslaman ) ya da değil; 10.yy'daki halinden yola çıkarak oluşturdukları yeni paradigmalarla yorumlarlar. bu bilimsel değildir. bilimsel yöntemlere aykırı hareket etmez işinize gelir değil mi? şimdi övün bakalım akıl önderlerinizi...
dininizin kökünü eşeleyip bilimsel yöntemlerle bakıyoruz ve sizin türkçe kelimeler üzerindeki anlamlarla kur'an'ı anlama şarlatanlığınızı da görüyoruz.
alem, kelimesi türkçe bir addır. sizin dogmatik şarlatan ilahiyatçılarınız neden "işaret" anlamında kullanmadı bu anldıbını? araçadaki hali ile? alem, deyince canlılar alemi tanımındaki gibi bir anlam geliyor aklımıza. neden bunu edip, taslaman gibi en ileri dediğiniz şarlatanlarınız da kullandı? neden en ileri görüşlü gördüğünüz taslaman gibi şarlatanların kur'an müslümanlığı deyip hadislere dayanıp adem ve havva hakkında "allah isterse içest de mümkün " demesine gıkınız çıkmaz?
neden kur'an'da çok anlam var deyip bizi aptal yerine koydunuz yıllarca?
neden bu kadar yalancısınız?
neden yan anlam, gerçek anlam, mecaz anlamın cümlenin içindeki anldıbına göre olduğunu söylemekten korkup anlamları çarpıtıyorsunuz?
neden kur'an'ın gramerinin 7.yy bedevilerin ata sözlerinden, deyimlerinden içeriklerle dolu olduğunu ve nüzul sırasıyla insanlar sordukça muhafazid'e vahiy geldiğini sakladınız da deli saçması mucizeler uydurdunuz?
not: ben kur'an'ı dinler tarihindeki bilimsel yöntemler ve ilahiyattaki metodolojilerle hz. muhafazid'in ilettiği gibi anlamaktan zerre korkmuyorum. hz. muhafazid'den nefret etmiyorum, kin tutmuyorum.
kur'an'ı hz. muhafazid'in çevresine anlattığı, hakiki hali ile anlamaktan ateistler gibi iman ederim ya da müslümanlar gibi imanım kayabilir gözüyle bakmıyorum. hiç korkmuyorum da. eğer o tip ateistler gibi olsaydım, kendimi ateist değil; arada kalmış dinsiz olarak tanımlardım. çünkü septik, felsefik, diyalektik, rasyonalist gözle bakabiliyorum. her şeyi sorgulayınca, her şeyi düşününce; ama her şeyi, o zaman her şeyi bilmek zorunda olmadığı anlıyorum. ve rasyonel, septik akla ve deneysel mantığa aykırı olanları rahatlıkla görüyorum.
Tümünü Göster