yazdıklarını sabırla okudum, hem de hepsini, senden ricam sen de şunları bir düşün.
yapıcı eleştirilere saygım sonsuz, ama en azından şunu okumanı rica ediyorum:
http://imgim.com/ads%C4%B1z2464564543e324.png yönetme konusuna gelince, ben türkiye'de yaşamak istemiyorum... malesef yaşamak isteyeceğimiz yerleri geçmişine bakarak seçmiyoruz kaldı ki zaten böyle bir milletin geçmişine kimse laf edemez ama şu an bu millete ben her türlü lafı edebilirim çünkü düşünmekten yoksun aciz insanlar görüyorum bakınca. birbirini gibmenin derdinde olan ve dünya kendi etrafında dönüyor zanneden egoları şişmiş 70 milyon insanın toplandığı ufak bir kara parçası görüyorum... bütün dünya'nın bir arap ülkesi olarak tanıdığı ülkeyi görüyorum. avrupa'nın kürtleri de biziz, birbirimizi yemeyelim. ben zütü sağlama aldım, bu ülkeden gelecekte kurtulacağım. kendi gücümü, emeğimi niçin bu umutsuz vaka için harcayayım ki? giderim yurtdışında sadakatimi sağlamak için bin türlü şey yapan, her şeyi geçtim sana evlenirken bile işine yarayacak bir statü kazandıran kurumsal bir firmada emek veririm... buradakilere ne olmuş, zerre umrumda olmaz.
ve evet, harbiden de 187 cm boyuma rağmen ben bunları dışarda dillendiremiyorum. niçin? okuldan mezun etmez adamlar beni tamam mı? sonra dediğin gibi, evet, linç ederler. toplumda asla saygı göremem bunları söylediğim an. çünkü insanların kafasındaki düşüncelere tamamen zıt düşüncelerle çatışmaya kalkıyorum. ama işte problem de burda, insanlar "hadi bir de bu arkadaşın da düşüncesini dinleyip düşünelim." demiyorlar. kendilerininkine karşı olan en ufak bir düşünceyi ya da fikri ya da olayı derhal reddediyorlar. halbuki doğru yerlere ancak tenkitle, özeleştiriyle ulaşabilirsin. türk insanı bunu yapmıyor. kendini eleştirmesini bilmiyor.