sokağa tek başıma çıktığımda insanın yoğun olduğu yerlerde hızlı yürürüm genelde. daha sote yerlerde genelde yavaşımdır. hava yağmurluysa zaten 10 dk lık yol yarım saate çıkmıştır benim için. hızlı yürümeninde şeyettirdiği sorunlarda oluyor. hızınızın kesilmemesi için onları geçmek istersiniz. şöyle şeyettiriyorum amk :
- önünüzdeki insan yavaş yürüyosa kaldırımın en boş olduğu anı gözler ve hızlıca yanından geçip gidersiniz.
- önünüzdeki insan normal hızda yürüyosa daha dikkatli daha tetikte bir şekilde yanından geçip gidersiniz.
- önünüzdeki insan normalle hızlı arasında yürüyosa... en zorlayıcı en küfrettirici durum budur aslında. bu durumu aşabilmek için o an birçok özelliğe sahip olmanız gerekli. bir gurunun konstanresi, tesla'nın kusursuz hesaplamaları, jackie chan'in çevikliğine ihtiyacınız var. bir gurunun konsantresi ile duruma adapte olur ve çevreyi gözlemlersiniz,o konstanre tesla'nın kusursuz hesaplamalarını yapabilmenize olanak sağlar ve doğru zamanlama artık beyin kıvrımlarınızdadır, jackie chan çevikliği vücudunuzda vuku bulunca herşeyi kusursuzca halleder ve yolunuza devam edersiniz. derin ve sessiz bir "oh" nidasınada yol açar bu.
çünkü öndeki o ayarsız insan hızınızı kesmiş olduğu gibi hızlıca yanından geçip gidiyim derken yan yana yürüme gibi utanç verici durumada düşürebilir sizi. nabıyo bu dıbınakodumun delisi durumuna düşebilirsiniz.
- birde sizle aynı hızlılıkta yürüyen, beyninizde potansiyel "hırsız, pgibopat" yerini doldurmuş kimseler vardır. çünkü sizi takip ediyo yada heran birşey yapacakmış gibi hislere kapılırsınız. önce sağa sola bakıp takip ediyo mu etmiyo mu anlamaya çalışırsınız. anlayamazsınız. (bkz:
motorun yaptığı dalga köpürtmesi) birçok yol denersiniz ve en son karşıya geçmekte yada ayakkabı bağlamakta çare bulursunuz. potansiyel pgibopatımız ise arşın arşın aynı hızda ilerlemer. kısacası ebesinin dıbına kadar gider öyle.