Kadının anlattığına göre başka bir seçenek de Kanada'ymış beyler, ulan nasıl bozuldum. Kadın kafasını sallayıp anlatıyor işte Kanada şöyle güzel böyle güzel, sizin okuldan da giden var, beyler bunu söyleyince üzüldüm valla. Beni tanımayanlar için baştan anlatayım, okuduğum lise Kadıköyde orta hallinin, fakirin ve allah gibi zenginin aynı anda okuduğu iyi bir okuldu. Çalışanı almıştı benim dönemimde, ben de it gibi çalışıp girmiştim bir şekilde. Ama tahminimce Kanada'ya gidenler tabii böyle zengin binlerden olacaktı sonra bana sinir sokuk hareketlerde bulunacaklardı, beyler bizim okuldaki zengin tayfa biraz kanı bozuk tiplerdendi, hem laf eder. Hem de ileriki dönemlerde 12. sınıfta okulun reisi olup tüm alt dönemler "Atakan abi" diye peşimde gezerken benden bir şeyler isterlerdi, özellikle alt dönemleri getir zütüre kullandırtmışlardı çok, ben de çocuklara üzülmüş, karşılarında durmuştum. O gün bugündür zengin olup çizgisini bozan adamların bana bir uyuzluğu benim de onlara bir ön yargım vardı. Neyse kısadan hisse peder bey'in aklına neresi yatacaksa dua ediyordum. Tabii içimden inşallah Malta'ya gideriz ortalığın dıbına koruz düşüncesini geçiriyorum. Bu sırada kadın ağzını açtı yine Malta'da çok partiler var, ha sen de girersin ortamlara filan diye şakalaştı. Tabii bu sefer peder bey'de şafak attı. Kanada için hazırlanalım ulan dedi.