+15
-2
hem değişik insanlar olduklarını, boş tipler olmadıklarını hissetmiştim hem de bi yandan dıbına koyayım yaşınız kaç sizin? ne işleriniz var bu kadar önemli olan ? tarzı sorular geçiriyordum aklımdan. sonra söz hakkı ona gelmiş gibi lera girdi devreye. sen kimsin anlat bakalım biraz, hiç görmedim seni daha önce buralarda, kimsenin yapmaya cesaret edemiceği bi şey yapmışsın dün. tarzı 2-3 cümle sıraladı sakin bir ses tonuyla. çok kısa bir şekilde bahsettim kendimden. topu topuna 2 hafta falan buralardayım diye, en son olarak da, ha bu arada düne gelince sarhoştum sanırım, yoksa en iyi ihtimalle 3 kişi 1 kişiyi döverken gördüğümde bi taraf seçmek zorunda kalsaydım çoğunluğa katılırdım muhtemelen dedim. miko anlamlı bir bakışla karışan sesli gülüşü bıraktı ortaya ve elini
omzuma atıp hafif sarıldı. kızlar ve kato da gülümsemişlerdi. neden bilmiyorum benim için samimi ve zeki bir insan olduğumu düşündüklerini belirttiler.
içimden ne ara bu kanıya vardınız amk, övüp övüp beni mi gibeceksiniz tarzı düşünceler geçirirken dışarıya sadece eyvallah kelimesini sunabildim.
birbirlerine onaylar bakışlar attıktan ve bu konuşmalar 1-2 dk daha ilerledikten sonra, miko benimle özel bi şeyler konuşmak istediğini belirtti.
20-25 yaş ortalamasında olan ve büyük bir lidere ihtiyaçları olmadığını apaçık belli eden bu grubun, birbirine değer veren ve çok zeki olduğunu düşündüğüm insanlardan
oluşan, değişik bir amaca sahip bir topluluk olduğunu düşünmeye başladım şiddetli bir şekilde. acaba ne konuşacaktı benimle ? dün yaşananlar aramızda kalacak
tarzı klişe bir cümleyle mi karşılacaktım yoksa farklı şeyler mi beni bekliyordu ? tamam konuşalım diyebildim sadece.