+61
-4
Sordum soruşturdum buldum o çocuğu. Evine gittim, kocaman adam olmuş. Bir kızı vardı yanında dünyalar tatlısı bir kız. Adı Senem Deniz. Eski günlerden açıldı konu,“Hala gidiyor musun?” dedim. Kızını “Kızım sen biraz içeri git bakalım, büyüklerin bir konuşsun” dedi. Kız,“Tamam babacığım” diyerek odasına gitti. Kızın duymadığından emin olduktan sonra başladı ağlamaya “2-3 sene önce bırakmıştım . Rüyama girdi abi, acı çekiyorum dedi bana. Artık sevmiyor musun dedi bana abi. Nasıl gitmeyeyim? Demek ki alıyor abi. Demek ki acı çekiyor abi” dedi. Kızın ismi, Senem vefat eden kız arkadaşının, Deniz ise eğer çocukları olursa diye seçtikleri isimmiş. Kızı yetimhaneden almış,o günden beri hiç hayatında bir kadın girmemiş. Kızı da içeri göndermesinin sebebi, babasının ağladığını görmesin, babasını güçsüz bilmesin diyeymiş. “Sevdiğimi koruyamadım,bu kızı koruyacağım abi” dedi bana. “Sen,sen güçsüz değilsin oğlum. Sen bu dünyada tanıdığım en güçlü adamsın. Korursun içini ferah tut” dedim, sarıldım. Tir tir titriyerek ağladı. Koskoca adam titreye titreye ağladı. Kim bilir kızı görmesin diye ne zamandır içinde tutuyordu. Saatlerce ağlamıştır belki de ,bilmiyorum. O gece oturdum düşündüm. Yaşadıklarını,o kızın yaşadıklarını düşündüm. Ölüm, ölene kolay, kalana zor be abi. Ölen ölüp gidiyor da,kalan sürünüyor be. Hayatınızdaki, sizin mutluluğunuz için çabalayan insanları, ölümünüzle sınamayın. Hayatta herşeyden umudunuzu kessenizde, sizi sevenler, sizin sevdikleriniz için tutunun. Hiçbir şey vazgeçmek için sebep değil. Hiçbir şey.