/i/Tespit

  1. 1.
    +21
    Günümüzde sanal gerçeklik gözlüğü adını verdiğimiz ve ileri de şuan görünene göre toplumun olmazsa olmazı bir mekanizma ile karşı karşıyayız.Bu gözlüğü taktığımız zaman dünyadan bir haber, olmamızın dışında gözümüze ve beynimize ne kadar ve nasıl zararlar vereceğini veya verebileceğini hiç düşündünüz mü? Kaç gündür bakıyorum herkes sanal gerçeklik gözlüğü ile ferre izledim başlığı atıyorlar.Şuan da bile bu gözlüğü cinsel bir obje olarak kullanmaktayız.

    Bugün bile arkadaşlarımızla bir toplulukta bulunduğumuzda 5 dakika muhabbetten sonra elimize cep telefonlarımızı alıp sosyal mecralara akıyorsak sıkıntı başlamış demek olmuyor mu? Bir kafede oturan iki sevgilinin ya da arkadaşın bir süre sonra cep telefonlarına sarıldığını görüp garipsemiyor muyuz? Ancak bir süre sonra aynısı biz yapmıyor muyuz? Oyun arkadaşlığı denen kavramın tamamen dijital ortamlara aktığını, birbirini tanımayan insanların sadece o oyundan başka ortak nokta bulamadıklarına şahit olmuyor muyuz? Sanal gerçeklik tüm bu “yalnız” evreni bir gözlük setine sığdırarak bizi bizden daha uzaklaştıracak.

    ABD’de yapılan ilginç bir araştırma var. Sosyal ağlar ve oyun üreticileri dışında sanal gerçekliği en hızlı hayata geçiren sektör, ferregrafi sektörü oldu. ferregrafi sektörü teknolojiye o kadar hızlı ayak uyduruyor ki bunu takip edebilmek mümkün bile olamıyor. ferregrafinin de sanal gerçekliğe dahil oluyor olması çok daha büyük sorunları beraberinde getirecek. Dijital yalnızlık daha da artacak, sorunlar dijital mezarlıklara gömülecek ve her türlü duygu körelecek.

    Diyeceğim o ki;

    Benim bakış açım; her türlü teknolojinin bireylere uygulanmasının, sosyal yaşantıyı yok ediyor olması teorilerinin tümünü destekliyor. Daha çok para kazanmak adına insan zaaflarının kırbaçlanıyor olmasını kabullenemiyorum. Sanal gerçeklik belki sadece tıp, eğitim ve oyun ile sınırlı kalmalı. Bu sayede biraz etrafımıza bakarak gerçek hayatın neye benzediğini unutmamaya çalışırız.
    ···
   tümünü göster