Bölüm öncesi şarkı;(bkz:
https://youtu.be/3s_J_mj2b70) Anathema-Lost Control
En sevdiğim şarkılardan birisi. Bu şarkı size anlattığım zamanları anlatıyor(neredeyse).
---
Saat 6 gibi eve geldim. inanıyorum ki, bu gece uyuyamayacaktı. Neyse, benim problemim değildi. Ama insanları iliklerine kadar heyecanlandırdığımı bilmek beni mutlu ediyordu.
Ailemle biraz muhabbet ettikten sonra, derslerime döndüm. Seneye YGS vardı. Ona çalışmam gerekiyordu. Yaklaşık 1.30 saat ders yaptıktan sonra, saatin 9 olduğunu fark ettim. Biraz daha çalışabilir miyim diye kendimi kontrol ettim. Çalışamayacağımı anlayınca, Lost'un bir bölümünü izledim ve yattım.
Alarmın çalmasıyla uyandım. işlerimi hallettikten sonra, evden çıktım(Hepsini tekrar yazmaya üşendim.).
Cansu'yu alıp, okula sürdüm. 5-6 dakika sonra okula geldik. Dersin başlamasını bekledik. Ders bittiğinde, Caner geldi.
B:Ben C:Caner
C:Ne var ne yok birader ?
B:Ne olsun Caner(Soru şeklinde değil de , daha çok samimi konuşma gibi düşünün.)?
C:Birader, birşeyler yapmayı düşünüyoruz çıkışta. Sen de katılır mısın ?
B:Ne gibi şeyler?
C:Bilmiyorum, daha kararlaştırmadık. Ama Paintball atmayı düşünüyorduk.
B:Kim kim?
C:Ben, Selin, Hakan, Tuğçe, Burak , Buket , Yeşim bir de Sude.
B:Peki, benle Cansu'yu da yaz.
Hep yapıyordum bunu. insanların adına kararlar alıyordum ve insanlar da buna uyuyordu.
Liderlik yeteneğim olduğunu belli ediyordum.
C:Tamamdır, ben sana detayları mesaj olarak atarım.
Okul bitti.
Cansu yanıma geldi.
Ca:iyice beni sahiplendin sende(Aptal bir sırıtışla birlikte).
Nasıl anlatacağımı bilmiyorum ama, gevşek olmayan, kaba olmayan, hafiften ukala bir tebessüm vardır. işte o şekilde güldüm.
Güzel bir parka sürdüm(Botanik parkı gibi bir yer, çok fazla insan olmaz oralarda.). Onunla konuşmak için.
Kendimi anlatmam iyi oldu. Sanki, içimi dökmüş gibi hissettim. Bana acıması benim için iyiydi. Nerede kesmem gerektiğini anlamıştım.
Banka oturduk.
Ca:Niye geldik buraya?
B:Hiç.
Elimi saçlarının içine daldırdım.
Ailesinden ötürü, şımarık bir kızdı. Fazla şımartırsam sonuçlarının kötü olacağını biliyordum.
Hafiften güldü. O an gülüşünün hoşuma gittiğini anladım.
Boynuna ufak bir buse kondurdum. Başını yukarı doğru kaldırdı.
Hoşuna gittiği belli oluyordu. Bacaklarından tutup, kaldırıp, bacaklarıma oturttum.
Biraz şımardı. Cilve yapmaya başladı. Pokerface ifademi bozmayıp, biraz duraksadım. Yapmayı kesti. Belinden kavradım, kendime çektim. gibime yaklaştırmıştım onu. Ona nedense yakın hissetmiştim. Kalçalarından kavrayıp, dudaklarına tutkulu ama kısa bir öpücük kondurdum.
Onu kendime yakın hissediyordum. Böyle olmamalıydı, böyle hissetmemeliydim...