0
Esrardan şekerle kurtulan şekerdende kendini ihbar ederek kurtulan bi kardeşinizim neyse olaya geçelim yıl 2013 her köşe başında polis esrara cigara diyoruz arkadaşlara sordum cigara varmı diye hiç biri cevap vermedi cigara aldığımız sekiz on tane satıcı var hepsinin yanına gittim hiçbirinden cevap yok sabah sekizde evden çıktım akşam altıya kadar bulamadım normalde olsa on dakikamı almaz neyse bu satıcılara satan bi dayı vardı mahsun diye mahsun dayı bizden yarım saatlik uzaklıkta oturuyordu atladım otobüse otobüsten indiğimde etrafıma baktım tabi mahalledeki bütün arkadaşlar benden haber bekliyor onun için yakalanmamam lazım yakalanırsam beni arayan ve ogün içinde aradığım herkes yanar baktım göze çarpan hiçbirşey yok biraz yürüdüm normalde gideceğim yer arka tarafta kalıyor polislerin gelip kimlik sormaları için elimden gelen herşeyi yaptım telefonda bağıra bağıra konuştum aynı yoldan beş on kere gidip geldim kollarımı sıvayıp damarlarıma falan vurdum en sonunda bir tane polis yaklaştı sevindim direkt elimi arka cebime koyduğum kimliğime uzattım ve orda olduğunu kontrol ettim kimlik oradaydı neyse polis amca tam konuşmaya başlayacak kimliği çıkardım al abi beklediğim telefon geldi acil gitmem lazım dedim hiç konuşmadan kimliğe baktırdı güle güle dedi bende amacıma varmış bi şekilde gideceğim yere doğru hızlı hızlı yürüdüm bunu yapmamın sebebi o yoldan bir daha geçecek olmam bir daha ki geçişimde beni yakalamasınlar diye neyse arkama bakmak için arada bir yolun karşı tarafına geçiyorum ve arkamdan gelen varmı diye kontrol ediyorum neyse on dakika yürüdükten sonra evin içine girdim mahsun dayının yerine gitmek için ayakkabılığın içindeki zile basmak lazım zile seri bi şekilde basıp basıp bıraktım kapıyı açtı beni içeri aldı yeğenim senin burda ne işin var falan dedi cigara sevdam beni buraya kadar getirtti dedim dayıya oda cigara yok dedi haliyle onu yakalatacağımı sanıyor bende yok dedi bulamazsın dedi bulursam ve polis üstümde yakalarsa onun adını vermeyeceğim fakat onun malı sattığı adamın adını vereceğim onun için beni vazgeçirmeye çalışıyor ama kardeşiniz vazgeçmedi çünkü kafama koymuşum bağımlılığı bırak inat etmişim bir kere ve ben gece birde gelecem alacam vermezsen burda bi tane sarıp yaktıracan bana dedim git Allah'a emanet ol dedi saate baktım saat dokuza geliyor çıktım bi lokantada yemek yedim başka birine gitmeyi düşündüm sonra buradaki herkes malı mahsundan alıyor benim mahsuna malı veren adamı bulmam lazım dedim kendi kendime ve mahsun dayıya malı satan dayının takıldığı kahvenin önüne geldim sigaramın izmaritini koparıp yere attım sigaramı yaktım yedi sekiz kere o kahvenin önünden gidip geldim sigara bitti kahvenin içine girdim kapıda yine bi sigara çıkardım ve izmaritini kopardım sigaramı yaktım bu bir işarettir cigara lazım anldıbına geliyor beni gören bi dayı çaycıya bana iki çay getir jadid'i masaya çağır bu ismin anlamı yeni demektir yani jadid diyerek benden bahsediyor çayı eline alan adam beni çağırmadan gittim masaya oturdum yiğen cigara mı lazım dedi he dayı dedim tamam bir çay istedim yeter mi dedi varsa 3 tane daha alayım dedim tamam dedi benim çaya 3 şeker atıp getir dedi gözü ondan olan kişiye çay geldi çayı getiren çerez de getirdi ve çayımı içmeye başladım çay bitti çerez tabağındakileri de bitirdim ve dipte kalan poşeti aldım dayı bu poşeti cebine koy ve otobüse doğru değilde diğer tarafa doğru yürü dedi ve yolda açıp bakma mezarlığa yetişmeden önce gözlükçünün yanından sağa dön yolun sonunu görmeden geri geleceksin buraya dedi bende içimden ben buraya bi daha nah geri gelirim dedim malmıyım diyorum kendi içimden neyse dayıya çaylar kaç para dedim ta nerelerden gelmişsin benden olsun bu seferlik ama bundan sonra hep bana geleceksin dedi tamam diyip masadan kalktım bi sigara yaktım poşetin cebimde olup olmadığını kontrol ettim cebimdeydi dayının gitmemi istediği tarafa doğru yürüdüm fakat o istedi diye değil dediği yol bizim mahsun dayının evinin oraya çıkıyordu adama hazırlık yap geliyorum demiştim saate baktım saat gece 11 kırk yürüdüm tam o gözlükçünün önünde sigaramı attım ve bu işten kıracağım parayı düşünüyordum ki arkadan bi el omzuma değdi nereye genç dedi normalde bir paket yakalatırsan sıkıntı olmaz fakat cebimde dört paket var ve satıcı kimliğinde görünüyorum içimden taku yedim diyorum kendime kimlik sordu polis çıkardım o kimliğe bakarken köşeyi dönen başka bi polis beni duvara dayadı ve cebimdeki belimdeki herşeyi çıkardı poşetleri bir bir açtı görmüyorum ama ses geliyor sadece sokak lambasının ve gözlükçünün şatafatlı tabelasının güçlü ışıklarından yansıyan gölgeyi fark ediyorum hepsinde bir tanede not vardı birinci poşeti açtı benim yüzüm duvara dönük içimden bildiğim bütün duaları okuyorum tabi arkada ne olup bitiyor bilmiyorum bir polis bana bak bu ne lan dedi ve kafamı poşete doğru çevirdi allahtan ışık vardı ne olduğunu anlayabildim görmüyormusun abi kurutulmuş çam yaprağı dedim nereye niye zütürüyorsun dedi üstünde yazıyor dedim kağıdı açtı okudu büyük harflerle nesibe halaya diş ağrısı için diğer poşetleri açtı keçi boynuzu nağne ve kurutulmuş limon kabuğu hepsinin üstünde isimler vardı son iki kağıdı açmadılar bile ben beni bıraktıktan sonra baktım ve en son kağıtta ise karışık çay mahsun dayıya söyle 4 şeker atıp içsin yazıyordu şimdi dayıyı anladım diyordum kendi kendime mahsun dayının yanına gittim kağıdı gösterdim 4 paket cigara aldım ve çıktım ordan kahveye gittim çünkü o saatte otobüs kalmamıştı ve kahvenin yanında taksi durağı vardı taksiye binmem gerekiyordu kahveye gittim dayının yanına oturdum taksiyi çağırdım çayın hesabını oraya verirsin dedi taksiye bindim parayı ödedim ve mahalleye geldim yolda bizimkilere mesaj attım tabi hepsi bizim oda dediğimiz alem yaptığımız yere gelmişti göğsümü kabarta kabarta içeri girdim herşeyi hazırlamışlardı sütler sabah ayılmak için limonlar falan neyse sardık keyfini çıkara çıkara içtik şimdi kurtulduk elhamdulillah neyse kardeşler buda böyle bir anımdı tekrar görüşmek üzere