0
akıllıca bir strateji izleyen bir inci yazarıdır.
anlaşılması mümkün olmayan karmakarışık bir dille, konuların ortasına girmek yerine kenarlarından dolaşmayı seçmekte, net bir şey söylememektedir. bu şekilde hem "vay ne zeki ve bilgili adam ama anlamaya kapasitemiz yetmiyo" dedirtmeyi, hem de kimsenin kendisine düşman olmamasını sağlamayı başarmaktadır.
mesela "sözlükte cinsel taciz" gibi tartışmalarda, tartışmanın belli bir tarafında pozisyon almanız durumunda öteki tarafta pozisyon alanların düşmanlığını çekmeniz garanti gibidir. öteki tarafta pozisyon alanlar size düşman olmanın yanısıra, düşüncelerinizi çürütmek gibi bir olaya da girebilirler, ki asıl sorun da bu ikincisidir... yoksa düşmanlık gelip geçici bir olay sonuçta bu sanal alemlerde...
ama frank gibi 500 tane az bilinen akademik terim kullanarak ve aşırı uzun cümleler kurarak konunun etrafından dolanmayı seçerseniz, kimse sizin hangi noktada durduğunuzu çözemediği için kimse size karşıt bir tutum içine de girmemektedir. bu şekilde de her polemikten kazançlı çıkarsınız...
şimdiye kadar frank'in evrim teorisi dışında net bir duruş sergilediği pek bir konuya rastladığım olmadı. hangi konuya bakarsanız bakın, net bir duruş içermeyen, akademik terminoloji gösterisi yapan upuzun cümlelerle karşılaşıyorsunuz... sonuç olarak da frank'in hiçbir yazısı kimseyi rahatsız etmiyor... ve hiçbir yazısı kimse tarafından çürütülemiyor... anlamadığın şeyi nasıl çürüteceksin ki?
ve ne oluyor: frank herkesin sevebileceği, ama kimsenin anlayamayacağı bir ürün olarak dolaşımda oluyor...
"ailenizin sanatçısı frank" şeklinde bir durum doğuyor yani... herkesin sevgilisi, ailenizin sanatçısı, kimseyi üzmeyen, kırmayan, rahatsız etmeyen, çünkü somut birşey söylemeyen sevgili frank... ailenizin asla çürümeyen asla çürütülemeyen süper sanatçısı...