1. 451.
    0
    KORKTUĞU BAŞINA GELiNCE

    Boş boş gözlerle komutanın yüzüne baktı. Çocuklarını düşünüyordu. Birkaç saniye içinde zihninden o kadar çok şey geçmişti ki. Onlara kıyamazdı. “Hayır” dedi içinden. Sonra okuduğu savaş tarihi kitaplarını, dinlediği kahramanlık hikâyelerini düşündü. Seyrettiği ikinci Dünya Savaşı filmleri, haber bültenlerinde gördüğü füze saldırısı sonrası kargaşa görüntüleri aklına geldi. Çocukları ilerde huzur içinde yaşamalı ise bugün bedel ödemeli idi. Sonra tekrar gel-git’ler yaşadı.”Bu savaşı ben mi kurtaracağım? Bana ne, ben sivilim. Yakalanır işkence görürsem her şeyi öterim” dedi yine içinden. Sonra…

    Sonra vicdanının sesini dinledi. Evet ölebilirdi ama eğer kabul etmez ise de bir ömür boyu vicdan azabından ölecekti. Şunu biliyordu ki ülkede bu bilgi düzeyinde başka bir asker veya sivil biri yoktu. Çok iyi askerler ya da istihbarat subayları olabilirdi. Ancak füzelerden anlayan uçaktan anlamıyor, uçaktan anlayan pilotlar helikopter ve Rus füzelerini tanımıyor, bunların hepsini bilen bir Havacı olsa da balistik füzeleri tanımıyor hadi onu da tanısa bile tüm dünyadaki savunma sanayi dalındaki gelişmeleri takip eden ve tüm bunlara hakim bir Havacı, Karacı yada istihbarat ajanı yoktu. Bölgede Ruslara istihbarat toplayan israil iHA’larının gezdiği söylentileri de çıktığına göre iHA’dan da anlayan biri olmalı idi.

    En iyi yaptığı işi yapacaktı keşif-tanımlama-gözetleme. Birden 12 yaşındayken şehirlerindeki yedek meydanın yakınındaki çaya balık tutmaya gittiği günü hatırladı. Küçük tepeciklerin arkasına saklanıp pisti kollayarak birkaç saatliğine piste inmiş olan F-104’leri casus gibi kollayarak arkadaşlarına bilgi veriyor ve onları da havaya sokmaya çalışıyordu. Ama bu sefer oyun oynamayacaktı.

    Ülkeye düşen balistik füzelerin neler yaptığını biliyordu. Ayrıca Rus Hava Kuvvetleri’nin sürpriz saldırılarında şehit olan mühendis ve subayların cenaze törenlerine katılmış çocuklarının yüzlerindeki acıyı görmüştü.

    “Tamam” dedi komutana.
    ···
   tümünü göster