/i/Sözlük İçi

sözlük içi.
  1. 326.
    +1
    biraz daha bakıştık.. bunun kızgın ve ukala bakışları, yerini üzgün bakışlara bıraktı.. yüzünü asıp
    gözlerin yere indirdi..
    ben de tam o sırada, kelimeleri gırtlağımdan yırtarcasına sökerek,
    "mine.. sana ihtiyacım var.." diyebildim.. gözlerini tekrar bana çevirdi, "üzgünüm..ne için, neden
    özür dileyeceğimi bilmiyorum ama.. üzgünüm..çok.." son kelimelere doğru boğazıma dolan
    balgam, burnumu tıkayan akıntı ve boşalmak üzere olan göz pınarlarımdan dolayı ses zütümden
    çıkıyor gibi gelmişti ""amk""..
    iki avcumla yüzümü baştan savma, bodoslama bir hareketle silip akmak üzere olan gözyaşlarını
    ve sümükleri bir süreliğine daha savuşturdum..
    tekrar yüzüne bakmaya başladım..o da bakıyor.. nihayet..onun da dudakları titremeye
    başladı.. ağzı yüzü garip bir hal aldı.. neredeyse fısıltıyla,
    "ben.. bende..sorun değil.." diyebildi.. daha kelimelerini yeni bitirmişti ki üzerine uçtum
    resmen.. sımsıkı sarıldım, çicek aramızda kalıp biraz ezildi.. sonra bu yarı ağlar yarı güler halde
    "durr..dur" deyip çiçeği kurtardık, tekrar, bu sefer aramızda engelsiz sarıldık.
    yüzümü boynuna, yanaklarına gömdüm, öyle öper gibi değil, daha ziyade koklar gibi..o da bana
    sım sıkı sarılı halde.. nefesiyle soğuktan buz kesmiş ensemi ısıtıyor...
    öyle kaldık biraz.. baktım..ağlamak üzere..ben nispeten toparlamışım..
    "bunu.." dedim.."bunu konuşalım.. konuşmaya ihtiyacımı var.. hiç susmayalım bir daha"..
    bu elinin tersiyle gözlerini ovuşturarak, "tamam... yarın görüşelim o zaman.. olur mu yani? yarın
    görüşsek?" dedi..
    belli ki yarına kadar biraz mutluluk gözyaşı döküp kendini rahatlatmak istiyordu, ben de, onun bu
    isteğine saygı duymakla beraber, o gün o masada kalkıp gitmesi yüzünden konuşamadığımız
    konuları, bu kez daha usturupluca ve daha iyi bir atmosferde konuşup, bir kez daha aynı acının
    bizi yıkmasının yolunu tamamen kapatmak istiyordum..
    ···
   tümünü göster