/i/Sözlük İçi

sözlük içi.
  1. 1026.
    +1
    "arkadaşlarıma gidiyorum dediğim hafta sonu, eskişehirde başka insanlarlaydım.. birinci sınıftan
    bir grupla.. onların arkadaşlarına gittik.. benim orada tanıdığım sadece 1-2 kişi vardı.."
    kısa bir anlığına da olsa susup bir sonraki bölüm için güç topladım, o ara yine ebrunun yüzüne
    bakmadım, yerdeki karıncıları izliyordum, ebrudan da herhangi bir tepki gelmemişti ilk bölüm için,
    devam ettim,
    "o grupta benim daha önceden tanıdığım bir kız da vardı..biz, hepimiz aynı evde kalınca, yer
    sıkıntısı nedeniyle bu kızla aynı odaya düştük.. sonra..olmaması gereken bir şeyler oldu.. daha
    başka ne diyebilirim bilmiyorum.. açıklayabilmek mümkün değil ama.. sanırım ben o kızdan... "
    derin bir soluk alış duydum, ister istemez konuşmamı kesmek zorunda kaldım, yapmamam
    gerektiğini bile bile gözlerimi yerden kaldırıp ebruya baktım..
    irileşleşmiş gözler ve donuk bakışlarla karşılaştım.. yanakları kızarmaya, gözleri bulutlanmaya
    başlamıştı..bir eli yüzüne gitti, ağzını, burnunu kapamaya çalıştı..
    benim de midem yanmaya başlamıştı aniden.. enseme ateş bastı.. başım, boynumun
    taşıyamayacağı kadar ağırlaşmış gibiydi.. öne eğildi..
    "çok üzgünüm.. bunu söylemek zorundaydım sana.. çok üzgünüm.."
    hıçkırdı,
    bir kaç saniyeliğine her şey flulaşmıştı etrafımda.. benim de mi gözlerim doluyordu yoksa? neden?
    yüzüne baktım bir kez daha refleks olarak,
    yeniden hıçkırdı, göz yaşları yanaklarına doğru süzülmeye başlamışken, az önce yüzünü
    kapayan eli şimdi bir yandan gözlerini silmeye uğraşıyor bir yandan da onlara set çekip benden
    gizlemeye çalışıyordu.
    ···
   tümünü göster