/i/İnanç

İnanç
  1. 1.
    +2
    iyilik

    Kuran ahlakından uzak yaşayan toplumlarda, iyilik kavramı hakkında her insanın kendine göre farklı fikirleri vardır. Oysa Allah Kuran'da iyiliğin gerçek tanımını insanlara şöyle bildirmiştir:

    Yüzlerinizi doğuya ve batıya çevirmeniz iyilik değildir. Ama iyilik, Allah'a, ahiret gününe, meleklere, Kitab'a ve peygamberlere iman eden; mala olan sevgisine rağmen, onu yakınlara, yetimlere, yoksullara, yolda kalmışa, isteyip-dilenene ve kölelere veren; namazı dosdoğru kılan, zekatı veren ve ahidleştiklerinde ahidlerine vefa gösterenler ile zorda, hastalıkta ve savaşın kızıştığı zamanlarda sabredenler(in tutum ve davranışlarıdır). işte bunlar, doğru olanlardır ve müttaki olanlar da bunlardır. (Bakara Suresi, 177)

    ... ama iyilik sakınan(ın tutumudur)... (Bakara Suresi, 189)

    Kuran ahlakından habersiz yaşayan kimi insanların, kendilerini "iyiliksever" ya da "temiz kalpli" gösterme çabaları, temelde kendi vicdanlarını rahatlatmaya ve insanların beğenisini kazanmaya yönelik hareketlerdir. Bu kişiler herhangi birine iyilik yapacakları zaman çoğunlukla bu işin karşılığında ellerine ne geçeceğini düşünürler. Yardıma ihtiyacı olan kişi maddi imkanları yerinde olan biriyse, daha sonra bu kimsenin kendilerine sağlayabileceği menfaatleri gözönüne alarak, hemen harekete geçerler. Çevresinde pek söz sahibi olmayan veya maddi imkanları yetersiz olan birine yardım etmeleri gerektiğinde ise, hemen kar–zarar hesabı yaparlar. Böyle bir durumda yardım etmekte ve iyilik yapmakta zorlanırlar; çünkü karşılık olarak alabilecekleri pek bir şey yoktur. Bu yüzden yapacakları iyiliği ağırdan alır, isteksiz ve ilgisiz bir tavır sergilerler veya hiç yapmazlar.

    Bunların yanı sıra, kimi insanlar da daha çok istekte bulunabilmek için iyilik yaparlar. iyilikte bulunurken, Allah'ın rızasını kazanma amacıyla değil, insanlardan ya da dünya hayatının menfaatlerinden daha fazla yararlanabilme gayesiyle hareket ederler. Oysa iman sahibi bir insan iyiliği, karşılığını yalnızca Allah'tan umarak ihlasla yapar. Her davranışında olduğu gibi, iyilik yaptığındaki amacı da yine yalnızca Allah'ın rızasını kazanabilmektir. Rabbimiz bu ihlaslı tavırlarına karşılık olarak, müminler için yaptıklarının 'daha güzeli ve fazlası' olduğunu bildirmiştir:

    Kim bir iyilikle gelirse, kendisine bunun on katı vardır, kim bir kötülükle gelirse, onun mislinden başkasıyla cezalandırılmaz ve onlar haksızlığa uğratılmazlar. (Enam Suresi, 160)

    De ki: "Ey iman eden kullarım, Rabbiniz'den sakının. Bu dünyada iyilik edenler için bir iyilik vardır. Allah'ın arzı geniştir. Ancak sabredenlere ecirleri hesapsızca ödenir." (Zümer Suresi, 10)

    Güzellik yapanlara daha güzeli ve fazlası vardır. Onların yüzlerini ne bir karartı sarar, ne bir zillet, işte onlar cennetin halkıdırlar; orada süresiz kalacaklardır. (Yunus Suresi, 26)

    Göklerde ve yerde olanlar Allah'ındır; öyle ki, kötülükte bulunanları, yaptıkları dolayısıyla cezalandırır, güzel davranışta bulunanları da daha güzeliyle ödüllendirir. (Necm Suresi, 31)
    Tümünü Göster
    ···
   tümünü göster