+2
Yaşa. Gerçekten beyler gerçekte aradığımız şey nedir? Güzel bir kız mı? Çok iyi paralar kazanabileceğimiz bir iş mi? Son model bir araba mı? Muhteşem bir yaz tatili mi? Çok iyi bir okul mu? Ne istediğimizi gerçekten biliyor muyuz? Gün içinde değişken ruh halimize bağlı o kadar çok şey istiyoruz ki hangi biri içi çalışacağımızı şaşırabiliriz. Yoldan geçen güzel bir araba gördüğünde keşke benimde şöyle bir arabam olsa dersin. Veya bir elemanın kolunda güzel bir hatun gördüğünde ulan bizde niye böyle manita yok dersin. Bir mekana oturduğunda yan masadaki herifin masayı donatıp ne kadar pahalı içki varsa sipariş ettiğini görünce ulan biz oturmuşuz bira içiyoruz adamlar parayı yiyorlar dersin.
Şimdi güzel kardeşim asıl soru şu. Biz bu bahsettiğimiz veya özendiğimiz her şeye sahip olabilir miyiz. Yoksa onlar bizim için sadece birer hayalden ibaret mi ? Bu konu hakkında birazcıkta olsa okumayı bırakıp düşünmeni istiyorum. Gerçekten düşünmeni... Nasıl düşünüyorsan emin ol hayatın o şekilde olacaktır. Çünkü sen bir yola çıkmadan önce bu yola tamamlayabileceğine inanmıyorsan emin ol bu yolu tamamlaman kolay olmaz. Ama yüreğindeki o inanç ile arkadaşlarının, sevgilinin, ailenin arasında bir tek senin kalbini, ruhunu ateşlendiren o inanç ile yola çıkarsan emin ol yaklaşacaksın. Eğer yazının bu kısmına kadar okuyup belki bende bir şeyler başarabilirim ulan dediysen sana şunu söylemek istiyorum. Bu söyleyeceğim şey lütfen senin şevkini kırmasın ama sana karşı dürüst olmak istiyorum. Eziyete hoş geldin dostum.
istediğin şey ne, hayal ettiğin hayat nasıl bir hayat bilmiyorum ama ufacık bir tavsiyem olacak. iMKANSIZI HEDEFLE. Bu önemli bir noktadır. Devamındaki olaylar ise şöyle dostum. Bu yol hiçbir zaman kolay olmayacak, işler her zaman istediğin gibi gitmeyecek, tökezleyeceksin, yere düşeceksin. Buradaki en önemli nokta ise her düştüğünde tekrar ayağa kalkmak zorundasın. ASLA PES ETME. Şimdi buraya kadar okuyup bu şans işi kanka şansın iyi giderse kazanırsın diyebilirsin. Bir nevide haklısın ama çok çalışan şansa inanmaz dostum. Bir bebeği düşün. Hiçbir bebek doğduğu gibi yürüyemez değil mi? Yavaş yavaş emeklemeye başlar, sonra yüzünde masum bir gülüş ile ağzından tükürükleri akarak ayağa kalkmak için sağa sola tutunur tam dikeldim derken.. Dengesi bozulur ve yere düşer. Sence o bebek yere düştü diye bir daha ayağa kalkmaya çalışmasaydı yürümeyi öğrenebilir miydi? Ayağa kalkabilir miydi? Sende böyle olacaksın. Kimi zaman arkadaşların tarafından yere düşeceksin, sevgilin sana bu yolda inanmayacak düşeceksin, kesin şu işi hallederim dediğin işi halledemeyeceksin.. Ama önemli olan yere düşmen değildir. Ayağa kalkıp kalkmamandır. Bazı günlerde vücudunun her yerinde acıyı hissedeceksin. Bu aci fiziksel bir acı olmak zorunda değil. O kadar yorulacaksın ki, omuzlarındaki o stresi bir asit gibi hissedeceksin. Bana inan vücudunun her yerinden, her bir damarından geçen acıyı dahi hissedeceksin. Ölmek isteyeceksin adeta...
Arkadaşların mışıl mışıl sıcacık yataklarında uyurken sen uykusuz bir şekilde hayalin için çalışıyor olacaksın. Belkide tek isteğin yatağına uzanıp 2 saat uyumak olacaktır ama sen çalışacaksın. Ama unutma dostum Köleler gibi çalış, krallar gibi yaşa. Biliyorum söylemesi kolay gibi duruyor ama böyle olmak zorunda. En yakın arkadaşın seni bir partiye çağıracak ama sen o sırada hayalinin peşinde koşuyor, çalışıyor olacaksın. O partiye gitmek için, eğlenmek için için içini yiyecek ama gidemeyeceksin. Aklında şu soru olsun Sen belki 10 yıl sıkı çalışıp hayatının geri kalanında güzel, istediğin gibi, eğlenerek mi yaşamak istiyorsun? Yoksa 10 yıl boyunca eğlenip hayatının geri kalanında çalışmak mı istiyorsun? Bu soruyu kendine sor ve tercihini kendin yap. Partiye gidecek misin yoksa oturup senin her bir kemiğinde kırılma hissi yaratan işe geri mi döneceksin? O partideki arkadaşın gecenin geç saatlerine kadar güzel kızlar ile eğlenip içkiler içecek. Ve geç bir saatte uykusuna dalacak. Uzun ve derin bir uykusunu çekecek ve güzel bir şekilde uyanacak. Sen ise aynı o arkadaşın gibi gece geç saatlerde yatacaksın. Ama senin geç yatma nedenin çok çalışmak. Sende geç bir saatte yatağına uzanacaksın ama 4 saat sonra alarmın çalacak. Ve uykunu tam alamadan sabahın köründe yarı kapalı göz ile uyanacaksın. Sonra ne mi yapacaksın. Hayalinin peşinden koşmaya başlayacaksın. Her sabah kendine şunu söylemelisin kimileri sabah uyandığında tekrar hayal kurmak için yatağına uzanır, kimileri ise o hayallerinin peşinden koşar. Bu sözü de unutmamanı istiyorum .
Peki bundan 10 yıl sonra ne olacak. O partideki arkadaşın, senin son model arabanı önüne çektiğin şirketine gelecek ve seni göremeyecek bile. Senin işçin olan, şirketinin müdüründen iş isteyecek. Umarım bahsettiğim şeyi anlamışsındır. Bu yoldaki en önemli düşünce ÇOK AMA ÇOK ÇALIŞMAK. Kendini öldürmek isteyecek kadar çok çalışmalısın dostum. Unutma bu hayata bir defa geldin. Sadece bir hayatın var. Bu hayatı istediğin gibi yaşa.. Her şey mümkün! Eğer sen istersen... Yazımın bitimine doğru senin hakkında bir şey söylemek istiyorum. Senin hakkında bir şey biliyorum. Senin tanımasam bile, yüzünü daha önceden görmesem bile. içinde mükemmellik var. Sen hayal bile edemeyeceğin şeyleri yapabilecek yeteneklere sahipsin. Henüz ulaşmaya başlamasan bile sen yetenek ve becerilere sahipsin. Bunu gerçekleştir. Kolay olsaydı herkes yapardı. Değerli zamanınızı ayırıp okuduğunuz için teşekkür ederim. Sağlıcakla kalın...