-
1.
019 yaşındayım o zamanlar. Okumamış sefalet içinde sürünmekten korkuyordum. Ne yaparsam yapayım basmadı kafam uğraştım didindim ama ben dövüşçü olmak istiyordum. Ailem istemiyordu. Ama ben istiyordum. Okuyupta olucağım hiçbir meslek beni kendine çekmiyordu.
Her şey bizim çocuklarla işten çıktıktan sonra gittiğimiz barda başladı. Bizimkiler kazandıkları üniler ile hava basıyordu. Ben mekan sahibi Rıfat abiyle dertleşiyordum.
Küçük bir yerdi benim şehrim. 40 bin bile yoktu yazlık ile dolmuş taşmış bir yer. Yazın kalabalık olsa bile kışları kuş uçmazdı. Hiçbir özelliği olmayan tek eğlencemizin gece gittiğimiz sade ve bar tarzı canlı müzik yapan Cafe gibi bir yer olması hep kanıma dokunurdu. 19 senedir kurtulamadım şu amk yerinden.
Rıfat abi tutardı beni bu şehirde değilse çoktan herkesi arkamda bırakıp çekip gitmiştim buradan. Tabi gencim kanım kaynıyor o zamanlar bu fikirlerin bana mantıklı gelmesi normal. Kolay mı amk bilmediğin yerde çalışmaya gidip düzenini kurmak.
Allahtan böyle bir hata yapmadım. O gün Rıfat abiyle dertleştim baya bi gece 2 gibi çıktım ben. Bizimkiler hala oturuyordu orda nede olsa biri tıpı diğeri mühendisliği iki tanesi de hukuğu tutturmuştu. Zorunluluk yüzünden adam yok diye yanımda gezdirdiğim pekekentler işte. Amk şehrinde ne bir kız ortamı var ne de düzgün taşşak muhabbeti yapıcağım birisi. Yoktu bir kafa dengi adam işte. Kendi kendime hiçliğin ortasında saplanıp kalmış gibiydim. Şehirdeki herşey yapmacıktı. Erkekler karı gibi dedikodu yapar kızlar kendilerini tanrı sanırdı. Tövbe tövbe. Neyse kısacası saçma sapan bir ortam şehirdeki her kız ile yatıp kalktım ama hepside aslında zor durumdan takıldığım insanlardan ibaret.
Böyle şehrin ta dıbınakoyayım ben. Yıl 2020 o zamanlar bundan tam 10 sene önce.
Eve yürüyordum. Pek bir şey içmedim 5-6 saatte 6bira içtim sanırım yada daha fazla. Ama o zamanlar bira bile çarpardı. Çakır olmuş. Yürüyordum eve gidip uyusam diye bakıyordum. Evin sokağına döndüğümde ayağım çarptı yere yığıldım.
başlık yok! burası bom boş!