-
526.
+9delirecektim. normalde çok sakin bir insan olmama rağmen o an zeynep karşımda olsa onu öldürebilirdim. aşkım bak dedim ebruya. bana aşkım deme diye bağırdı. bak
dotacı bu güne kadar seni seviyorum diye her şeyi yaptım. lanet olsun sana lanet olsun. uzak dur benden dedi ve koşarak çıktı. zeynebin intikamı tam anlamıyla
tutmuştu. ebrunun gözünde onu bir kez daha aldatıyor görünüyordum. bu gibik durumdan bu kez kolay kolay kurtulamazdım. kafede yığılıp kaldım masaya. ebru bir kez daha
beni terk etmişti ve bu kez geri dönüşü olmayacak gibi görünüyordu. kelimenin tam anlamıyla gibi tutmuştum. ne kadar o masada oturdum hatırlamıyorum. meira aradı.
ne yaptın kıza dedi. ağlayarak eşyalarını topladı ve gitti dedi. hiç diyebildim sadece. koca bir hiç. çok kirli bir komplo mu deseydim. diyemezdim çünkü bu kez kimse
inanmazdı bana. çünkü aldatırmıydım evet. ama bu kez aldatmamıştım ve ebruyu çok seviyordum. kendi beynimin içinde kayboluyordum. salih abi aradı o sırada. bitkin
durumdaydım. açtım yine de. koç nerdesin ya diye gür bir sesle açtı telefonu. onun neşesine katılmak istedim ama çok uzağındaydım. geldim abi dedim. o zaman yarın
akşam bizdesin dedi. tamam diyebildim sadece. evet ben artık yorulmuştum. zeyneple uğraşmaktan ebruyla uğraşmaktan. kaza bana çabuk bıkmayı getirmişti. artık eskisi
kadar sabırlı değildim. bunu fark ettim. ebruya gerçeği anlatmak içimden gelmiyordu. zeynep mi ona hiçbir şey yapmayacaktım. o bu utançla hayatının sonuna dek yaşamalı
diye düşünüyordum. toparladım kendimi. masadan kalktığımda ne zeynep umrumdaydı ne de ebru. bitik bir durumdaydım ama sebebi kişiler değil yaşadığım olaylardı.
söylene söylene eve kadar geldim. meira açtı kapıyı. durumum çok kötü olmalıydı dışardan bakınca. sarıldı hemen bana. ne oldu dedi. yine hiç dedim.
başlık yok! burası bom boş!