+3
Türkiye\'de başta Ordu, Giresun ve Trabzon olmak üzere Samsun, Bolu ve Sakarya\'da önemli ölçüde üretilen fındık; Akçakoca\'dan Hopa\'ya değin tüm Karadeniz bölgesinde 7 milyonu aşkın insanımızın doğrudan veya dolaylı biçimde geçimini ve yaşdıbını etkileyen önemli bir tarımsal üründür.
Karadeniz\'in o coşkulu, çalışkan ve neşeli insanlarının önce tütünde şimdi de fındıkta yaşadıkları hüsran karşısında artık maalesef yüzleri gülmüyor.
Geçen hafta Fiskobirlik tarafından açıklanan fındık alım fiyatları üreticiler arasında tam bir şaşkınlık ve hayal kırıklığı yarattı.
50 randımanlı 1 kg. tombul fındığa 1.100.000 TL olarak açıklanan alım fiyatının, girdi maliyetlerindeki (gübre, ilaç, yakıt vb.) anormal artışlara karşılık, ne hedeflenen, ne de gerçekleşen enflasyon oranları dikkate alınmaksızın açıklanması hiç beklenmeyen bir durumdu.
Anasol - M hükümeti ise, geçen yıl 1.020.000 TL/kg. olarak dolar bazında 2.34 USD/kg. olarak tespit edilen fındık fiyatının bu yıl 1.70 USD/kg\'ye inmesi karşısında \"derin bir sessizliğe\" büründü.
Fındık üreticisinin reel olarak fakirleşmesi anldıbına gelen bu fiyatın az sayıdaki tüccarın lehine ama on binlerce küçük ölçekli fındık üreticisi ailenin ise aleyhine bir sonuç doğuracağı açıktır.
Bu yıl hem rekolte, hem de randımanın düşük olduğu fındık üretiminde, dünya üretiminin yaklaşık % 70\'ini sağlayan ülkemizin, kendi üreticisini dünyada neredeyse tekel konumunda olduğu bir üründe bile bu denli fakirleştirecek bir fiyat tespit etmesi, kabul edilemez bir durumdur.
Bu gelişmelere üzülen Fiskobirlik yöneticisi; \"Türkiye fındığa ne vereceğini değil, fındıktan (ihracından) ne kazanacağının hesabını yapmalıdır\" diyerek önemli bir çelişkiye dikkat çekiyor.
Fındık üretim ve ihracında dünya pazarının neredeyse tek hakimi durumunda olan Türkiye\'nin yetersiz ve başarısız tarım ve ihracat politikaları yüzünden kendi çiftçisini mağdur etmesi izah edilebilecek bir durum değildir.
Zaten mevsim koşulları ve sıcaklar nedeniyle \"yanık\", \"bezik ve buruşuk\" yani düşük randımanlı bir üretimle karşı karşıya kalan Karadenizli fındık üreticisi, 2000 yılında, 1999 yılı fiyatlarıyla ürününü satmak mecburiyetinde kalacaktır.
Bu da Karadeniz halkının biraz daha yoksullaşması, işsizliğin ve kente göçün biraz daha artması anldıbına gelmektedir.
Bu yıl 450 - 475 bin ton civarında geçen yıla nazaran düşük olan rekolteye rağmen Fiskobirlik\'e \"aktarılacağı\" söylenen parayla 100.000 ton bile bir alım yapılamaz.
Konuştuğumuz Karadenizli fındık üreticileri ve mahalli yetkililerin ağzını bıçak açmıyor. Tarıma ve çiftçiye üvey evlat muamelesini reva gören hükümete ise oldukça tepkililer.
Anasol - M\'ciler mi? Onlar üreticilere karşı \"siyasi mahcubiyet\" içinde olsalar gerek ki, bu konuda \"derin bir sessizlik\" içindeler.