B: ne 5 saati komutanım asla dayanamayız
Tugay: yapacak bir şey yok aslanim o belgeler önemli dayanin
B: Emredersiniz dedim ve dışarı çıktım onları karakoldan mümkün olduğunca uzak tutmaya çalıştım bunun sonucunda ateş eden ilk biz olduk ve çatışma başladı. Yaklaşık 100 kişilik bir gruptu.
Ast: komutanım çok kalabalıklar
B: RPG ateş et
Dedi ve bir pick-up in patlayisini seyrettim ağır silahlarla cevap verdiler bize bir asker bacağından yaralandı
B: herkes iyi mi
Asker; siyirdi komutanım
B: ateşe devam edin keskin nişancı makineleri vur
K.N: anlaşıldı
Dedi ve ağır makineliler sustu ama pick-up uplar hızla karakola doğru geliyordu RPG ateşi ile vurduk bir müddet uzak kaldılar ama artık şehit vermeye başladık.

2 saat sonra yaklaşık 6 7 asker kaldik mermilerle aydınlanıyordu hava güneşin doğuşu anlaşılamamıştı bile. Teröristler artık dibimizdeydi 40 kişi falan kalmışlardı. Dayanıyorduk ama o sıra bir makineli tüfek ateşi daha yedik ve 2 asker vuruldu. Teröristler farklı bir taktikle saldırıyordu genelleme havanla baslarlardi saldiriya ama sadece kurşun sıkıyorlardi birden karakola havan düştü ve keskin nişancı şehit. Oldu geri çekiliyorduk tuzakları bozmadan içeri girdik askerler yan odada ben aşağıya inen merdivenin camından sıkıyordum. Birden bizde ateş eden bir tek ben kaldım etrafima bakindim ve bir cesede rütbelerimi taktım ve aşağıya indim kendimi odaya kitledim kapıya pustum saat 07.06 idi yaklaşık 30 dakika içinde gelecekti özel kuvvetler den askerler
O süre zarfında Allah'a dua ediyorsun çünkü her yerim korkudan titriyordu ölüm korkusu sardı her yanımı babaannem ile büyük babamı düşündüm acaba dayanabilecek miydi biricik torunlarının ölümüne bir den kapıda bir ses duydum kapı kırıldı ben de ateşe basladim birden
Bir ses: Yüzbaşı Soner keskin özel kuvvetler kimsin
B: ben teğmen Gök
S: içeri geleceğim ateş etmeyin
B: tamam
dedim ve bordo bereli timi girdi içeri ölüm korkusu her yanımı sardı birden ağlamaya başladım.