0
HERPES SiMPLEKS ENFEKSiYONU (Genital Uçuk Hastalığı)
Dudaklarda ve dudak çevresinde görülen uçuğa benzer lezyonların çok sayıda ve gruplaşmalar şeklinde ve çok daha şiddetli belirtilerle genital bölgelerde ortaya çıkmasıdır. Dudak uçuğuna yol açan Tip 1 herpes Simpleks virüsü tarafından oluşturulabileceği gibi daha sık olarak cinsel temasla da HSV 2 tarafından oluşturulur.
Virüs bir kez vücuda yerleştiğinde belli dönemlerde tekrarlayıcı enfeksiyonlara yol açar. ilkk enfeksiyon oldukça ağrılı ve kaşıntılıyken ,ikinci ve sonraki enfeksiyonlarda daha hafif belirtiler gözlenir.
Bu enfeksiyonun kadın açısından en önemli özelliği ,gebelik döneminin sonlarında ortaya çıktığında ,doğum kanalından bebeğe ulaşarak bebeğin hayatını tehdit eden enfeksiyonlara yol açma riski olması ve bu nedenle sezeryan doğumu gerektirmesidir.
Primer yani ilk kez ortaya çıkan bir genital herpeks enfeksiyonu ,genital bölgede hafif bir kaşıntı ile birlikte kızarık bir döküntü şeklinde başlar. Çok kısa bir süre içinde (saatler içinde) bu kırmızı zemin üzerinde gruplaşmış su kabarcıkları (veziküller) şeklinde kabartılar ortaya çıkar,Bu kabarcıklar çok ince duvarlı olduklarından bazen hastalar tarafından hiç farkedilmeden yüzeysel yaralara dönüşebilirler.
Lezyonlardan önce ortaya çıkan kaşıntı ,karıncalanma ve bacaklardaki ağrılar tipiktir. Deri belirtilerine bölgesel bezelerde şişme ve sistemik bulgular(ateş, halsizlik gibi) da eşlik edebilir.
Lezyonlar çok çabuk patladığından tanı için klinik görünümün yanında immünolojik kan tetkikleri ,yara sıvısının incelenmesi ve kültürü gerekebilir.
Rekürran(tekrarlayıcı) genital herpes enfeksiyonları genellikle tedavi edilmemiş primer herpes enfeksiyonlarından sonra görülür.,Primer herpes enfeksiyonlarına göre daha hafif seyreder ve daha kısa sürerler.
Tedavi ve aşısı yoktur.
Uçukları temiz ve kuru tutmak ayrıca antiviral ilaçlar (Acyclovir) iyileşmeyi hızlandır.Çok inatçı tekrarlayıcı enfeksiyonlarda düşük doz antiviral ilaçlar uzun süre (3,6,12,24 ay) kullanılabilir. Aktif ataklar sırasında cinsel temaslardan kaçınılmalıdır. Özellikle kadınlarda genital herpes’in serviks ve vajen kanseri riskini arttırdığı bilindiğinden bu hastalığa gerektiğinden daha da fazla önem verilmelidir
GENiTAL SiĞiLLER (Genital Kondilomlar)
Genital siğiller human papilloma virus (HPV) adı verilen virüsün cinsel temasla genital bölgeye yerleşmesi sonucu oluşan değişik sayı ve büyüklükte kitlelerdir. Virüs vücuda yerleştiğinde zaman zaman tekrarlayıcı enfeksiyonlara ve yeni kitlelerin oluşmasına neden olur. Kadında erkeğe göre daha sık belirti verir. Kitleler mikroskopla tanınabilecek kadar ufak olabilecekleri gibi ,çok sayıda kitlenin yan yana gelmesiyle karnıbaharı andıran bir büyüklükte olabilirler.HPV olağanüstü bulaşıcı bir virüstür ve gerçek cinsel birleşme olmaksızın yalnızca genital bölgelerin teması ve hatta umumi tuvaletlerden bile bulaşabilir.
Genital siğillerin tedavisinde kitlelerin cerrahi yöntemle çıkarılması, koter yardımıyla yakılması ya da kriyoterapi ile dondurulması, ,ya da krem şeklinde ilaçlarla eritilmesi yöntemlerinden biri veya birkaçı birden uygulanabilir. Burada amaç görünen lezyonların tümüyle ortadan kaldırılarak kitlelerin tekrar oluşma riskinin ve bulaştırıcılığının azaltılmasıdır.
Genital siğillere bağlı olarak ortaya çıkan estetik problemler dışında HPV’nin en önemli özelliği virüsün bazı alttiplerinin kanserojen özellikler taşımasıdır. HPV’nin çok sayıda alttipi arasında Tip6ve Tip11 dışında çoğu alttipin kanserojen özelliği vardır. Bu alttipler genellikle siğil yapmadan sessiz bir şekilde vücuda girer ve hücrelerde kanserojen etkilerini başlatırlar.Bu virüsleri taşıyan erkeklerde penis kanseri oluşma riski ,kadınlarda da serviks kanseri oluşma riski artmıştır.
En sık enfeksiyon yapan alttipler kanserojen etkileri olmayan daha çok kitle oluşumu şeklinde belirti veren 6 ve 11 tipleri olmasına karşın HPV tanısı konmuş bir bireyde diğer alttiplerin de bulunma ihtimali çok yüksektir. Bu yüzden enfeksiyonu taşıyan erkeklerin üroloji uzmanlarının tavsiyalerine göre hareket etmeleri, kadınların ise yıllık pap-smear testine ek olarak kolkoskopik incelenmeleri gerekmektedir.
YUMUŞAK ŞANKR (ULKUS MOLLE)
Epidemiyolojik olarak tüm dünyada yaygın olan bu hastalık yurdumuzda da zaman zaman küçük salgınlar yapmıştır.
Hemen hemen daima cinsel temasla bulaşan yumuşak şankr nadiren kaza ile oluşan dokunmalar sonucu yakın kimseler ve sağlık personelinde de görülebilmektedir.
Cinsel temastan genellikle 2-3 gün sonra genital bölgede önce kızarıklık ardından sivilce benzeri bir oluşum ve sonuçta ağrılı ülser şeklinde yaralar oluşur ,zeminleri yumuşaktır. Sayıları genelde birden fazladır. Ülserler erkeklerde tüm genital bölgede ,kadınlarda da yine tüm genital bölge ,makat ve idrar yolları ağzında(üretra) yerleşebilir.
Hastaların yaklaşık % 30 ila % 50 ‘sinde her iki kasık bölgesinde ağrılı şişlikler oluşabilir, bunlar zamanla dışarıya akıntı yapabilirler.
Tanısı için yara kenarından alınan sıvının mikroskopik incelenmesi, bu sıvıdan kültür yapılması ve kan tetkikleri gerekebilir.
Uygun antibiyotikler ile 2-3 haftada tam iyileşme sağlanabilmektedir.
LENFOGRANULOMA VENEREUM
Cinsel temastan 1 ila 3 hafta sonra genital bölgede su kabarcıkları ya da sert kabarcıklar şeklinde başlayıp ülserleşen yaralar görülür. Ağrısızdırlar.Yaralar erkekte tüm genital bölgede ,makat ve idrar yolları ağzında , kadında da yine tüm genital bölge makat civarı ve idrar yolları ağzında görülebilir.
idrar yaparken yanma ve makattan kanlı, iltihabi bir akıntı yapabilir. Tedavi edilmeyen hastalarda lenf damarlarının da tutulmasına bağlı olarak genital bölgelerde kalıcı şişliklere ,makat iltihaplarına ve makatta darlıklara neden olabilir.
Genellikle tek taraflı ,nadiren çift taraflı kasıklardaki bezelerde şişmeler görülebilir. Bu belirtilere ateş ,kilo kaybı, eklem ağrıları , karaciğer ve dalakta büyümeler eşlik edebilir.
Tanı için özel deri testleri ,immunolojik kan tetkikleri gerekebilir.
Tedavi uygun antibiyotiklerle iki haftada mümkündür.
GRANÜLOMA iNGUiNALE
Özellikle erkeklerde ve homociksüellerde daha sık görülen bir hastalıktır.
Cinsel temastan yaklaşık 6 hafta sonra genital bölgede ağrısız, kırmızı kabartılar ortaya çıkar ve bunlar büyüyerek ülserleşir,Ülserler tüm genital bölge ,makat civarı ve kasıklara yayılırlar. Lezyonlar iz bırakarak iyileşirler.
Kasıklarda şişlikler ve bu şişliklerde gelişen karnabahar benzeri deri kabartıları da görülebilir. Bazen mide barsak sistemi ve kemiklerde de sorunlar oluşabilir.
Tanı yaradan alınan materyalin mikroskopik incelenmesi ve kültürü ile konulur.
Tedavisi uygun antibiyotiklerle 10-15 günde gerçekleşebilmektedir.
MOLLOSKUM KONTAGiOSUM
Bir virüs enfeksiyonu olan molloskum kontagiosum bir zamanlar en çok çocuklarda görülürken, daha sonra gitgide artan cinsel temasla bulaşan bir hastalık haline gelmiştir.
Her iki cinste, özellikle kasıklar, genital bölgeler ve makat civarında, inci taneleri gibi ,sivilce benzeri ama sivilceden daha sert ,göbekli kabartılar şeklinde görülür. Hızlı bir şekilde tüm vücuda yayılabilirler.
Kabartılar pensetle tek tek toplanarak ,elektrokoter ile yakılarak ya da kriyoterapi ile dondurularak tedavi edilebilirler.
Tümünü Göster