http://fizy.com/#s/3fxaqo
konuştu,
"anlayabiliyorum..ama beraber olsak çok güzel olurdu.." deyip buruk şekilde gülümsedi..
"biliyorum..ceydacım..yani, biz henüz bir plan yapmamıştık malum..eğer öncesinde sana söz vermiş olsaydım asla dönmezdim ama ne bileyim..öyle de bi eğlensek, çok güzel olacak..bir salonda kuduran 25 erkeği düşünsene, kendilerinden geçmiş, ellerde biralar, bağıra bağıra şarkı söylüyoruz..tribün atmosferi gibi..kaynaşık, sıcak.."
güldü,
"(: ııımm hayal etmesem daha iyi, bana bir tane kuduran erkek yetiyor da artıyor bile"
gene beni överken utandırmayı başarmıştı..gerçi kudurukluk ne derece bir övgü sözcüğüdür bilemiyorum..
"neyse işte..güzel olucak yani..bak, bunu fazlasıyla telafi edebilirim, hani mesele özel günlerde bir arada olmaksa, bir sürü özel gün var, hatta bir tanesi daha pek yakınlarda ;)" deyip 14 şubatı ima ettim..
suskun halde gülümsemeye devam etti, o kadar sevimli ve masum bakıyordu ki, resmen köpek yavrusu gibi lan..oracıkta üzerine atılıp sarasım, öpesim geldi ama kantin kalabalığından çekindim..
bir de kalkmış bu kızı deniyorum bilmem ne aq..pff tsigalko..yemin ederim deli gibmiş seni..
"ee" dedim, "bir şey demiycek misin?"
omuz silkti,
"ne diyim aşkım..sen kararını çoktan vermişsin (:"
trip atar gibi bir tonda söylememişti ama yine de emin olmak istedim,
"ceyda, ama böyle deyince kötü hissediyorum kendimi..üzüldüğünün farkındayım, hatta yaptığım şeyi odunluk-hanzoluk olarak da görsen haklısın..en az senin kadar ben de üzülüyorum ama diyorum ya, bir yandan da... ya..öyle bir kalabalıkla eğlenmeye ihtiyacım var..sen, senin yerin ve seninle eğlenmemizin yeri bambaşka..ama bu da ayrı bir şey..anlatabiliyor muyum..ikisi farklı... "