1. 1.
    +8 -3
    temmuz ayı şehir boşalmış, ceren izmire döndü. evde tek başıma kalıyorum. o ara dayımlarla görüşmeye başladım. serçeyle zaten irtibatımız asla kopmadı, ankaradan hiç haber almıyorum, en çok da bu durumdan mutlu oluyorum.

    ceren vasıtasıyla tanıştığım xxx diye biri. aradı doors'a fatih ürek geliyomuş, çağırıyolar. süslendim püslendim atladım taksiye xxxların evlerine gittim. 3 ev arkadaşları daha var. evde 1-2 hatun var. evde içki içtik biraz. sonra masamız falan ayarlanmış gittik. oldum olası sevmemişimdir bu tip eylenceleri. arabeske yapıda biriiyim ama, bu olaylar bana göre değil. eyleniyo gibi yapıyoruz. böylece insanlar eylendimizi düşünüyor ve bizde gerçekten eylenmiş oluyoruz bu sayede.

    rakılar içildi adetten 1-2 şampanya patladı. kalkarken bana para verdirmedi kimse. memnun muyum, eh. eski günleri anımsattı azda olsa. * tekarar bunların evlerine gittik. arkadaşımız o gece kalmamı çok ısrarla teklif etti. ya birazcık hoşlansam yemin ederim kalırdım. eve döndüm.

    sonra ki günün akşamı mesaj çekti davar * o gün biz biraz fazla harcamışız yardıcı olabilirmisin uygunsan yuuuuuhhhhhhh.
    gibimde olmazsın, günahımı söyle.

    cerene anlattım msnden. ne görüşüyosun ki gibtir et dedi. verme para falanda. bende salladım zaten. *

    normal sayılan insanların birbirine yapabildiği * hayinlikler ne kadar yüreksiz ve aciz şeyler. yiğidin hakkını vericen diye bi söz var, benim daha önceleri karşılaştığım insanlar hakkaten iyiydiler bu işte. * o bakımdan annenden para iste xxx, sıkarsın bi şeyler. sonra da git arkadaşlarına 2 kilo patatesin hesabını yap, böylece 2 ay sonra sadece senin anladığın bi kar elde edersin yazdım yolladım. (ceren söylemişti, ev arkadaşlarından aldığı patatesten 40 krş 40 krş istiyouş, parasını 3'e bölüp :dd. bi am için şampanya patatıo kavat)

    size bu it züt başkanlarını sabaha kadar anlatırım. boş verin biz muamelemize geri dönelim.

    bi gece yarısı çok seveceğim 2 şey girdi hayatıma. biri zaten beni eve bırakmaktaydı, diğeride evimin önünde miyavlıyodu. eskişehirde başka nasıl aşık olunur ki, beraber yavru kedi beslemeden. ikisinide aldım yukarı çıkardım. birine süt diğerine sadece verdim. sabah kalktık o gidip ekmek aldı, çok ezalet yemek yaparım. ama olması gereken kötülükten çok daha rezalet. doğradığım domates biber dışında rezalet bi yumurta eşliğinde kahvaltı yaptık, hiç bi şey demeden yedi.

    dışarıya çıktık ondan sonra yarım yamalak ayılmış kafalarımızla. gittik bira içmeye devam ettik. üniverstede sevgilisi var. 3 senedir beraberler. haralde benimde daha hoşuma mı gitti böyle olması, o ara nasıl bi kafa yapım varsa. beni sevdiğini biliyorum. 1-2 sefer anlatmaya çalıştı, gerek yok dedim. hiç konuşmuyoruz. beraber vakit geçiriyoruz. hatta kızla da tanıştım onunla da sohbetimiz var. ama seviyorum bini. sevdiğim erkeğin istediğini yapmasını isterim.ç birbirine kısıtlama getirme taraftarı değilim. çünkügerçekte hiç bi işe yaramayacağını adım gibi biliyorum.

    bi gece bize geldi, getirdiği sigaralığı kovada içtik. şarap içtik. *swh* hem bişeyler yiyelim, hemde dışarda da içelim diye sokağa attık kendimizi. hallere gelmeden caminin öinden mutlu mesut yürüyoruz, 2 tane sarhoş, yalandan pigibo. ne bakıyon birader birine mibenzettin. kaş yapını bana göz yapını anana benzettim. şişe suratında patladı. o kadar sakin kalırım ki böyle durumlarda hayret edersiniz.

    arada tokmağı mı oluyorumartık ben onun neysem, yanıma uğrama devam etti. aşık oldu bana sandım, diğer kızcağızı da bırakamadı, bi süre sonra vicdan azabı çektiheralde. bi gece kafayı çekip evine gittik sevcan diye bi arkadaşımla. kafamı gibeyim hiç yapmayacağım şeyi yaptım.
    hepsi için geçerli değil ama bazı erkeklerde de dangalaklık oluyo. yada uyanıklık mı oluyo o artık bilmiyorum. harika geçen 3 ay sonunda telefonlarıma pek çıkmaz, pek aramaz oldu. aklım kalmadı desem yalan olur. cerenin dönmesi yakındı onun yanına kaçtım bi süre. 1 kere daha aradım sarhoşken. çok soğuk konuştu. bende peşini bıraktım. izmirle ilgili hiç kötü anım yoktur benim. hep güzel karşılamıştır beni izmir, hep iyi zaman geçirmişimdir orada. sabahın köründe insen sıcak boyoz yemişimdir aklımı almıştır hep izmir.

    bi karıya göre iyi içki içerim. dürüst olun hanginiz gördü 5 biradan sonra aklını oynatmayan kadını. ben oynatman, normal halime kıyasla yani, arada çok derin farklar olmaz. cerenle döndüğümüz gün tekila aldık. * o da bayadır görüşmüyo kimseyle. yok oaray gelin buraya biz gidiyoruz ev insan doldu. ankaraya magic mushroom geliyomuş, atlasak gitsek tam yetişiyoruz. 10 kişi falan çıktık tren bulduk saati uygun. saklı kent bekleee diye gidiyorum kafamızda şeker.

    şekerden büyük ihtimal ankara inmek süperdi. sanki yenmiştim onu eskişehirden, ankaranın bana yaptığı kahpeliklerin intikdıbını, kahpelik yapmadan almıştım. garda trenden inenler dışında pek bi kimse yok. * taksiye bindik bi tane, ankarada tunalıda bi eve gittik. müptezel evlerini hep çok sevdim. ama varoş müptezelden çekinirim. onlar hep intikam alırlar hayattan, senden, benden. gerçi adam adama takılınan zengin bini müptezel evlerinin yanında daha akla yatkındır ;)

    o geceyi anlatmicam burada, sorun yaşabiliriz çünkü. ama muhteşem bi geceydi. sabahın köründeki ilk trene binip eses'e geri döndük. midesi kaldıranlan inciden bolca börek yediler. hayretle izledim. eve geldim, huzur, heralde insan tek başına kaldığında kafasının boş olmasıdır. bunu 2 şekilde sağlıyabiliyoruz, bu dikkatimi çekti. ya hiç bi insan evladıyla alakadar olmadan. yada hepsini elin evladı görerek. o sabah hakkaten kafam rahat uyudum. *
    Tümünü Göster
    ···
   tümünü göster