amerikaya nasil geldim anlatiyorum

lise 1 in sonunda bu verdigimiz karar unutulmustu bile o kadar emindik cikmayacagina derken yaz tatilinde eve zarf geldi konsolosluga cagiriyorlardi beni bu gayet normal diyorduk cunku kuzen yilda 2 kez konsolosluga gidiyordu ve eli bos donuyordu. bende hic kafaya takmadim verilen tarihe yakin bir zamanda ankaradaki amcanim yanina gittim. amcamda umitsizdi cikmayacak oglum heveslenme diyordu bende niyetimi anlamasin diye belkide cikar diyordum aslinda aklimdan tabiki cikmayacak diyordum yani o kadar inandirmistim kendimi konsolosluga gittik randevu gununde gectim icerde bekledim. amina koyim iceri girmek amerikaya girmekten daha zordu kapida yiginla bir sira guvenlikler aptal yok kemerini cikar yok randevu kagidini ver basbakanla konussam o kadar sey bosaltmazdim ceblerim bombos bir sekilde ve pantolumun kicimda durmayarak basladim beklemeye 1 saat gecti 2 saat gecti ne cagiran var nede ses eden konsolosluk bekleme salonunda bir suru milletten insan var arabi cinlisi rusu yunanlisi herkes orda toplanmis 3. saatin basinda beni cagirdilar parmak izi bir elini kaldir dogru soz soyleyecegime yemin ederim de felan gibisinden abuk subuk laflar. karsimda yari turkce bilen bir kadin var bana sormaya basladi neden amerikaya gitmek istiyor sen ? bu soruyla kafam dagildi beyler dogrudan onun sivesinde su cevabi vermistim aslinda gitmek istemiyor ben kadin baya gulmustu bende boyle yetenek vardir duydugum garip konusmalari taklit edebilirim herneyse tamam dedi kadin iki uc soru daha sordu gidebilirsin artik dedi. geri ciktim disari. amcam nasil gecti oglum dedi mukemmeldi amca dedim sevindi adam sonra geri okul gununde geri adanaya dondum.