1. 11776.
    +11
    http://fizy.com/#s/1ago1e

    ...

    "tsigalko, bir şey dicem ama darılmazsan, bebekliğin daha güzelmiş valla kusura bakma x)"

    "ee tabi canım, her şeyin yavrusu güzel :p"

    önümüzde içecekler, tepside çikolatalar, püskevitler, elimizde benim çocukluk albümüm..

    her ne kadar, o albümün daha önce gösterildiği kişiyle ilgili pek iyi anılarım olmasa da ve sanki fotoğraflarımı kirletmişler gibi hissetsem de, buseyle de paylaşmak istemiştim bunları..

    çok beğendiklerinden bir tanesini ona vermeyi teklif ettim,
    "olmaz hatıra onlar?" diye reddettiyse de,

    "yabancıya vermiyorum ki, allah allah?" deyip fotoğrafı albümde ayırdım, parmaklarının arasına sıkıştırdım..

    "eh..peki madem..peçetenin yanına eklerim bunu da, ufak ufak bir koleksiyon oluşmaya başlıyor gibi :p" deyip güldü..kendime çekip sarıldım içtenlikle..

    "ben de tokalarımdan birini bırakıcam sana o zaman" dedi.."biraz klagib olacak ama idare et artık :p"

    "üzerinde bir kaç saç telinde olacaksa yeterince orjinaldir benim için" deyip gülümsedim..

    o da titreşen bir gülümsemeyle karşılık verdi, "yine aynı şeyi yapıyorsun..hiç vazgeçmeyeceksin demi?" dedi utangaç gözlerle bakarak..

    "vazgeçmeyeceğim..ne bunlardan, ne de senden"..

    yüzü ciddileşti... gözleri, gözlerime kilitlendi..kırpmaksızın..saniyeler geçerken, eli yüzüme gitti, yanağımı kavradı yumuşak avucu,
    "çok seviyorum seni" dedi..

    kalbimin gümbürdemesi, yine odanın sessizliğini ele geçirirken, heyecandan kuruyan gırtlağım için son bir çabayla yutkundum..

    "ben de seni çok seviyorum..kelimeler az geliyor artık inan.." deyip yüzüne yaklaştım biraz daha..bir elimi, boynuna, saçlarının arasına daldırdım..diğeriyle sırtına destek verdim yanlamasına durduğu koltukta zorlanmasın diye..kendime çektim onu da..

    yaklaştı..alınlarımız birbirine değdi önce..sonra da burun buruna geldik..gözlerimiz artık görmüyordu bile..

    nefes nefese..

    öyle kaldık bir kaç saniye..

    kollarımız, biraz daha sıkı dolanmaya başlarken bedenlerimize, birbirimizin yüzündeki ellerimiz de daha hisli dokunmaya başlamıştı, hassas yerlere..elleri boynumda..benimki onun ensesinde, saçlarının arasında..birbirimize karışmaya başlar gibiydik yavaş yavaş... nefes alışverişlerimiz bile ortaktı sanki..sonra, benim kaburgalarımı döven kalbimin dizginlerinin koptuğu, onun soluklarının sesinin de eşlik ettiği o büyülü anda,

    "öpsene beni" diye fısıldadı dudakları, benimkilerin sadece bir-iki santim ötesinde..

    kulaklarım, duyduklarının gerçekliğini sorgulayadursun, yüzüm, biraz daha yaklaştı yüzüne..ve nihayet, arada kalan son açıklığı da, tedirginlikle de olsa kapadı..

    ateş parçalarının, yudumlanmış tekilanın dudaktan mideye, bütün ilerlediği yolu yakması gibi, dudaklarımı, yüzümü yakışına tanık oldum..öylesine bir öpücüktü bu..öylesine bir başlangıç...
    Tümünü Göster
    ···
   tümünü göster