pendik lisesi

hala o okulun önünden geçerken sigaramı saklarım beyler hoca görür diye.

bu okulda bi anım vardır ki anlatılmaz yaşanır amk. bi gün okulda kavga ettiğimiz için beyler hoca bizi odasına çekmişti. 4-5 kişi girdik odaya. reyiz ayağa kalktı. odanın anahtarını köpeğe kemik atar gibi önümüze attı ve kapıyı kilitleyin dedi. biz kapıyı içerden kilitleyip anahtarı hocaya verdik. sonra hoca masasına geçti. ceketini çıkardı. kollarını sıvadı. çekmeceden 3 tane sopa çıkardı. hepsinin boyu ve kalınlığı farklıydı. 3üne de isim vermişti. biri haydar, biri osmandı öbürünü hatırlamıorum. biz osmanı seçmiştik. sopayı eline aldı. şöyle bi tarttı. geçin şu tarafa dedi. sonra başladı bizi dövmeye. bi bana vuruyo, bi yanımdakine ama öyle böyle dayak değil. neremize gelirse. biz odadan kaçmaya çalışıyoruz ama be huur çocukları kapıyı zaten kendiniz kitlediniz nereye kaçıcaksınız amk. sonra elemanlardan biri hocanın masasının üstünde bi deste kağıt aldı. çıktı cama. bi yandan hocaya yeter allah rızası için yeter yırtar atarım kağıtları diyo bi yandan da dışardan yardım bağırıyoruz amk. ama kimsenin giblediği yok. dıbına koyim adam yorulana kadar -ki branşı beden eğitimi öğremenliğiydi, kolay kolay dA YORULMADI- bizi dövdü. sonra tekrar anahtarı önümüzü atıp gibtirin gidin burdan bi daha sizi gözüm görmesin dedi işte o dayak bizi adam etti. biz de adam gibi bi üniversite kazandık. bi daha da belaya karışmadık. adam bize dayak attı atmasına ama çok baba adamdı. hiçbir zaman disipline vermezdi. seni döver, stresini atar sonra tekrar sınıfına yollardı.