• 1 / 4 / 18 entry
  • 1 başlık
  • 270.31 incipuan

nicky mousee "Sessiz insanlar gürültülü zihinlere sahiptir."

  • +3
    türkiyenin her takımı güzeldir
    kendine bi katkısı olmayan takımlar için fanatik taraftarlar aşırıya kaçıyo ve birbirlerinin anasına bacısına , rakip takımı destekleyen taraftarlara küfrediyo. Ulan hepsi bizim ülkemizin takımı nedir bu nefret bu takımlar siz düşman olun diye değil tatlı rekabetlikler dostluklar ve Türkiyemizin sporda iyi yerlere gelmesi için var. Bırakın kavgayı arkadaşlar hepimiz Türküz fanatikliğinizi euro2016 ya saklayın.Şampiyon TÜRKiYE yazdırıp o zaman gururlanalım sevinçte aşırıya kaçalım.
    ···
  • 0
    aşırı duygusal insanların yaşadığı 7 durum
    bu durumlar diğer insanlar tarafından anlaşılmaz
    ···
  • +1
    sporda milli gururlarımız
    haklısın panpa bunlar sadece aklıma gelenler daha neler var.
    ···
  • 0
    sporda milli gururlarımız
    Galatasarayın başarıları buraya sığmaz pampa.O kadar çok şey var ki benim de kafam karıştı
    ···
  • +4 -1
    türklerin belli başlı özellikleri
    dünyanın en asil insanları olması
    ···
  • +145 -14
    sporda milli gururlarımız
    1-Naim Süleymanoğlu’nun olimpiyat altınını kazanması

    Tarih 1988. Yer Güney Kore’nin başkenti Seul. Naim Süleymanoğlu, koparmada toplamda 320, 339 ve 342 kg kaldırarak ulaşılması güç bir rekora imza atmış ve Türkiye’ye halter tarihinde ilk olimpiyat altınını getirmiştir. 1996 Atlanta Olimpiyatları’nda ise 3. kez madalya kazanarak tarihe geçmiştir.

    2-Anadolu Efes’in Koraç Kupası’nı alması

    Tarih yine 1996. O zamanki adıyla Efes Pilsen dönemin Euroleague şampiyonluğu ile eş değer olan Koraç Kupası’nı kazanarak Türk basketbol tarihindeki en büyük başarılardan birisini kazanmıştır. O dönem takımın başında daha sonrasında kendisini bir basketbol efsanesine dönüştürecek olan Aydın Örs bulunmaktaydı. Kadroda ise Ufuk Sarıca, Mirsad Türkcan gibi yıldız oyuncular vardı. Takımın yardımcı antranörleri ise Oktay Mahmuti ve Ergin Ataman’dı.

    3-Galatasaray’ın UEFA Kupası’nı kazanması

    “Futbol tek ihtimalli insanların oyunudur” repliği herhalde hepimizin hala kulaklarındadır. Çok bir şey anlatmaya gerek yok. Türk futbol tarihinde yaşanan en büyük başarı öyküsü. Milan galibiyeti ile başlayan muhteşem macera 17 Mayıs 2000 de Kopenhag Parken Stadı’nda alınan UEFA Kupası ile son buldu. Ve bu kupa 2001 senesinde alınan Süper Kupa ile taçlandı.

    4-Fenerbahçe’nin Şampiyonlar Ligi’nde çeyrek final oynaması

    2007-2008 sezonununda takımın başında Brezilya’nın efsanesi Artur Zico varken herhalde hiç kimse bu kadar büyük bir tarihi başarının gelebileceğini tahmin bile edemezdi. Ama imkansız oldu ve Fenerbahçe inter, Cska Moskova, Sevilla gibi devleri dize getirip devlerin liginde çeyrek finale yükseldi. Çeyrek final mücadelesinde ise Chelsea ile karşılaşan Fenerbahçe Deivid’in efsane golü ile 2-1 maçı kazanmasına rağmen deplasmanda 2-0 yenilerek elendi. O dönem kendi kalesine 3 gol atan Edu’yu da unutmamak lazım tabi!

    5-Atletizmde olimpiyatlarda gelen ilk altın madalyalar

    2012 Londra Olimpiyatları belkide tüm tarihin gelmiş geçmiş en iyi olimpiyatlarından birisi olabilir. Ama bu olimpiyatlar bizim için çok daha değerli. Neden mi? Çünkü atletizm 1500 metrede ilk altın ve ilk gümüş madalyamızı kazandık. Aslı Çakır Alptekin birinci olarak altın madalya kazanırken, ikinci sırada yer alan Gamze Bulut gümüş madalya kazandı.

    6-Süreyya Ayhan ve atletizmde gelen ilk madalyalar

    Bu listede Süreyya Ayhan olmazsa olmazdı. Onun için Türklerin Usain Bolt’u diyebiliriz. Tarih 2002. Yer Münih. Süreyya Ayhan, dönemin en iyi atletlerinden birisi olan Dünya ve Olimpiyat şampiyonu Gabriela Szabo’yu mağlup ederek Türkiye’ye atletizm tarihindeki Avrupa şampiyonalarında ilk altın madalyayı getirmiştir.

    7-2002 Dünya Kupası ve gelen Dünya üçüncülüğü

    Fazla söze gerek yok. Milli takımlar bazındaki en büyük başarımız. Sırasıyla Brezilya, Kostarika, Çin, Japonya, Senegal ve Güney Kore’yi dize getirdiğimiz, yarı finalde Brezilya’yı kıl payı kaçırdığımız, bütün Dünya’nın saygısı kazandığımız bir turnuva. Bize getirisi Dünya üçüncülüğü ve çok büyük bir prestij oldu. Yalçın Çetin’in: “Altın gol altın! Unutulacak bir gol değil bu!” repliği tüylerimizi hala diken diken eder.

    8-2008 Avrupa şampiyonluğu ve bu sefer Avrupa’da gelen üçüncülük

    Yine bir turnuva ve yine o turnuvaya damga vuran Türkiye. Bu sefer takımın başında Şenol Güneş değil Fatih Terim var. Rakipler farklı, inanç ve ruh aynı. Kim unutabilir ki Avrupa tarihine geçen Çek maçını ve 120 de gol yiyip 121 de gol attığımız Hırvatistan maçını? Sonuç yarı final. Rakip Almanya’ya son dakikada yediğimiz golle yenildik. Ama Avrupa 3. sü olduk ve Fatih Terim turnuvanın teknik direktörü seçildi.

    9-2010’da basketbolda gelen Dünya ikinciliği

    Bu sefer yer Türkiye. Millilerimizin başında Dünya’nın sayılı antranörlerinden Bogdan Tanjevic var. inanılması güç rakipleri mağlup edip alınan Dünya ikinciliği gerçekte gurur duyulası. Kolay kolay kim unutabilir ki Kerem Tunçeri’nin Sırbistan’a 4.3 saniye kala attığı o muhteşem basketi!
    10-Halil Mutlu'nun şampiyonlukları
    Dünya ve Olimpiyat şampiyonu Bulgaristan göçmeni Türk haltercidir. 3 kez Olimpiyat Şampiyonu, 5 kez Dünya Şampiyonu, 10 kez Avrupa Şampiyonu olmuş, 52 kg, 54 kg ve 56 kg'da 20'den fazla dünya rekoru kırmıştır. Üst üste kırdığı rekorlar nedeniyle kendisine Dinamo lakabı takılmıştır... 11-KENAN SOFUOĞLU: 25 Ağustos 1984 tarihinde Adapazarı'nda doğdu. 2002 yılında Almanya'ya yerleşen yarışçı, aynı yıl Yamaha-Cup'ı kazandı.2003 sezonunda Supersport-IDM'de 2. olduktan sonra 2004'te Fim Superstock 1000 Cup'a geçti. 2004 sezonunu şampiyona üçüncüsü olarak tamamladıktan sonra 2005 Superstock-1000 şampiyonluğunu hedef seçti. ilk iki yarışı kazanmasına rağmen yaptığı bir kaza sonucu bileğini kırması sebebiyle Misano'daki yarışa katılamadı ve sezonu 2. olarak tamamladı.

    2006 senesinde Supersport-WM'ye başlarken sponsorluk sorunları yüzünden Yamaha Almanya takımından ayrılmak zorunda kaldı. Ancak son anda isviçre'de yaşayan, ismi gizli tutulan bir(Selçuk Allaç) Türk işaddıbının sponsorluk sağlamasıyla Ten Kate'nin Honda takımına katıldı. Supersport WM'de 2006 sezonunu üçüncü olarak tamamladı.

    2007 yılında Supersport Dünya Şampiyonluğu'nda sezonun bitimine 3 yarış kala şampiyon oldu.

    2010 Yılı Dünya Supersport Şampiyonası'nda sezonun 13. ayağı olan ve Fransa'da Paris'in kuzeyinde bulunan Magny Cors Pisti'nde koşulan yarışta Kenan Sofuoğlu 2. sırada yer almasına rağmen Dünya Şampiyonu olmayı başardı. Kenan Sofuoğlu, yarışın ardından boynunda Türk bayrağı ile zafer turu atmasının ardından Osmanlı kavuğu giydi..

    2011 yılında Spor Toto'nun teklif ettiği 800,000 TL lik isim hakkı bedelini, dini inancı gereği reddetti ve hayır kurumlarına verilmesinden memnuniyet duyacağını belirtti.

    2012 yılında Supersport Dünya Şampiyonluğu'nda sezonun bitimine 1 yarış kala şampiyon oldu.

    2015'te Supersport Dünya Şampiyonluğu'nda , en yakın rakibine (Patrick Jacobsen) 33 puan farkla , Fransa'da çıktığı yarışta podyuma çıkarak dünya şampiyonluğunu garantiledi. Bu da 4. şampiyonluğu oldu.
    12-Galatasaray Odeabank Eurocup Şampiyonu: Galatasaray, Eurocup finalinde Fransa'da 66-62 kaybettiği ilk maçın rövanşında Strasbourg'u 78-67 yenerek şampiyon oldu. Eurocup'ı müzesine zütüren Ergin Ataman'ın öğrencileri, Galatasaray'a erkekler basketboldaki ilk Avrupa şampiyonluğunu getirerek tarihe geçti. BONUS: Türkiye-izlanda maçı ve 2016 Avrupa futbol şampiyonası
    Selçuk inan’ın 89. dakikadaki müthiş frikiği, ispanya’nın deplasmanda Ukrayna’yı yenmesi, Kazakistan’ın deplasmanda Türkiye’de kahraman ilan edilen islambek Kuat’ın attığı golle Litvanya’yı 1-0 yenmesi bizi mucizevi bir şekilde Fransa’ya zütürdü. Çok kötü günler geçiren ülkemizde bizleri mutlu eden ve gururlandıran olaylardan bazılarını hatırlatmaya çalıştım. Emin olun ki bu ülke daha ilerilere gittiği sürece bu başarılar devam edecek ve biz ülkemizle gururlanmaya devam edeceğiz...
    ···
  • +17 -4
    hepimizin rastladığı 5 sivrisinek tipi
    Çoğu insan sivrisineklerin kanla beslendiğini zanneder oysa sivrisinekler çiçek özleriyle beslenirler. Sadece anne sivrisinek taşıdığı yumurtalarının ihtiyacı olduğu için kan emer. Yani bırakın iki damla emsinler onlar da annelik görevini yapıyor amk.
    ···
  • +6
    size hayat hakkında verebileceğim tek öğüt
    en iyi k*rd ölü k*rd
    ···
  • +1
    var mı hatırladığınız birkaç şey
    çok küçükken bankamatik gördüğümde belki para verir diye sayılara basardım.
    ···
  • +2
    beni intihara sürükleyen olaylar
    Karamanın koyunu sonra çıkar oyunu
    ···
  • 0
    türkiyede en çok izlenen dizi
    ülkenin durumu ortada
    ···
  • +5
    köyde yaşadığım cin vakası
    cin görmeyen bi ben kalmışım amk.
    ···
  • +3
    yardım edin beyler korkuyom
    cin sanmış
    ···
  • +71 -10
    sunnet bir soykirimdir
    sen ne diyon değişik
    ···
  • +2
    kürdüm ama ak partiliyim
    iki türlü de binsin
    ···
  • +2
    başa geldiği gün göreceksiniz
    tarih olmaya değil tarih yazmaya geliyoruz
    ···
  • +6
    dünyanın türklerden nefret etme sebepleri
    Kan dökmeyi seven bir millet değiliz ancak söz konusu vatansa dünyanın şah damarını keseriz!
    ···
  • +6
    şimdiki edep ve osmanlıdaki edep yazık
    Osmanlı Edebi... Eskiden "Kapıyı kapat!" denilmezmiş. Allah (cc) kimsenin kapısını kapatmasın diye düşünülürmüş. "Kapıyı ört, ya da sırla" denilirmiş. Kapının kapanmadan yavaşça örtülmesi edebdenmiş. “Lambayı söndür” demezlermiş. Allah (cc) kimsenin ışığını söndürmesin. "Lambayı dinlerdir" derlermiş. Lamba yakılmaz, uyandırılırmış. Uyuyan birisi uyandırılmak için sarsılmaz veya adı ile çağırılmazmış. "Agâh ol erenoler" derlermiş. Nezaket, incelik, edeb her işin başı imiş de ondan... Ona eren uyanık olurmuş. insanların sözü kesilmez, işaret ve işmar edilmez, fısıltılar, gizli konuşmalar hoş karşılanmazmış. Hanımlar beylerine "Efendi" derlermiş, "siz" derlermiş. Hanımefendiliklerini gösterirlermiş. Gezerken yere yumuşak basılır, ses çıkarmamaya çalışılırmış. Yerdeki haşerata basmamaya özen gösterdiği için adı "Karınca basmaz Efendi” ye çıkan insanlar varmış. Kapıdan çıkarken arkasını dönmemek, geri geri çıkmak edebdenmiş. Kapı eşiğindeki misafirlere ait ayakkabılar, dışarıya doğru değil, içeriye doğru çevrilirmiş. "Git bir daha gelme!" der gibi değil de. "Gitsen de ayağının yönü buraya dönük olsa" dercesine dizilirmiş. Canlı cansız her şeyin bir hatırı varmış. Eskiler hayatı o kadar nurani, o kadar temiz, o kadar manâlı yaşarmış.
    ···