
- 3 / 3 / 12 entry
- 2 başlık
- 57.85 incipuan
sari manyak oybirinci nesil normal
-
0
beyler sanırım hamileyim dıbına koyım
Olum erkek nasıl hamile kalır amk kafam acayip karıştı amk böyle bişeyin ihtimali varmı -
0
beyler sanırım hamileyim dıbına koyım
Bey internette karbonatla hamilelik testi diye bişey gördüm. Canımda sıkıldığı için bi deniyim dedim. idrarı şeffaf bir bardağa yapıp üzerine karbonat dökün diyodu. Eğer köpürürse hamilesiniz köpürmezse değilsiniz yazıyodu. Bardağa işedim ve yavaşça karbonatı döktüm ve acayip şekilde köpürdü 1 2 cm köpük oldu aq. Ben nasıl hamileyim beyler çözüm bulun -
+1
başımdan geçen gerçek korkunç hikaye
Noldu oğlum dediler. Telefondan olmaz gelin alın beni burdan anlatıcam dedim. Bi telaşla onlarda arabaya atlayıp beni almak almak için yola çıktılar. 4 5 saat sonra gelmişlerdi. Osman faruk annem babam ben salonda oturuyoduk. Osmanla faruğa bizi yalnız bırakmalarını söyledim. Onlarda gittiler. Anneme sarılıp ağlamaya başladım. Oda ağlamaya başladı. Beni sakinleştirmeye çalıştı. Anlat oğlum derdin ne dedi. Anlatmaya başladım. Annem ağlaya ağlaya dinledi. Her uyuduğumda aynı rüyayı görüyorum. Arapça konuşuyolar onları bile anlamaya başladım dedim. Bana katilsin acı çekiceksin diyolar dedim. Annem ağlıyodu hiç durmadan. Oğlum dedi dün gece bende seni rüyamda gördüm. Yerlerde sürünüyodun bağırıyodun her tarafın yara içindeydi dedi. Senin moralini bozmak için arayıp söylemedim sana dedi. Annemin söylediklerini duyunca iyice korkmaya başlamıştım. Eşyalarımı topladık beraber annemle. Yola koyulduk. Yolda giderken önce lastik patladı. Babam lastiği değiştirip yola devam ettik. Evimize az kalmıştı ama birden köpek arabın önüne atladı ve babam çarptı. Arabadan inip baktık ama köpek falan yoktu ortada. Çarptığımzdan emindim. Fakat arabada ne hasar nede ortada bi köpek vardı. Babam heralde vurmadık sıyırdı kaçmıştır o dedi. Yola devam ettik. Köyümüze gelmiştik Çanakkale bigada oturuyoduk. Köyün delisi beni eve girerken gördü. Beni çok seven o deli bikere yüzüme baktı uzun uzun ve gülümsemedi bile. Kafanı çevirip gitti. Anlam verememiştim. Eve girdik. Annem açmısın oğlum bişeyler hazırlıyım dedi. istemedim. Dizine yattım annemin. Uyuyakalmışım. Yine aynı rüya. istanbuldaki evimin odasında yataktaydım. Aynı rüyaydı. Babamın uyandırmasıyla uyanmıştım. Annem başımd dualar okuyodu. Ne gördün oğlum dediler. Yine aynı rüya dedim. Oğlum dediler arapça bişeyler sayıklıyodun dediler. Şok olmuştum. Ben arapça bilmiyodumki. Sadece kuranı okuyodum fakat arapça tek kelime bilmiyodum. Babam dedemi aradı. Dedemde iki üç ev ötede oturuyodu. Baba okan burda gel seninle konuşmamız lazım dedi. Dedem koştura koştura geldi. Noldu evladım anlatın dedi. Babam anlat oğlum diyince herşeyi anlattım. Dedem hayretle beni dinledi. Yüzü düşmüştü. Komşu köyde bi hoca var ona gidelim dedi. Kabul ettim. Kurtulmak istiyodum çünkü. -
+1
başımdan geçen gerçek korkunç hikaye
0
Hepimiz hazırlandık ve yola koyulduk. Bi kaç saatte evdeydik. Eve gelir gelmez yattım ve uyuyakalmışım. Rüya gördüm. Hayatımda en çok korktuğum rüyaydı. Odamın içerisindeydim. Ortada bir yatak üstünde ben yatıyodum ve yataktan başka bişey yoktu. 4 duvardada arapça Al-katil yazıyodu. Ve yatağın etrafında siyah gölgeler dolanıyodu. Bişeyşer mırıldanıyolardı. Anlayamıyodum. Osmanın tokatlamasıyla uyandım. Noldu oğlum ne gördünde bağrıyosun bu kadar dedi. Bişey söylemedim. Kalkıp sigara içtim yine. Osmanla faruğun yanına gidip oturdum. Akşam olmuştu. ikiside yüzüme bakıyodu. Ne bakıyosun lan dedim ne ne var. Sakin ol dedi ikiside bana niye böylesin noldu dediler. Bakın beyler ben iyi değilim amk dedim. Olanları tekrar anlattım. Gördüğüm rüyayıda anlattım. Bunlar yine inanmadı olum rüya sonuçta falan diyip geçiştirdiler. Neyse beyler tamam siz bakmayın bana gibtir edin dedim. Evden çıktım hava almak için. Saat akşam 10 olmuştu. Biraz dılandıktan sonra 2 bira alıp eve döndüm. Sadece faruk evdeydi. Nasıl oldun falan sordu. iyiyim bişeyim yok diyip odama geçtim. Bira sigara içip duruyodum. Olanları düşünüyodum fakat bi anlam veremiyodum. Biraları içtikten sonra yatağa yattım. Uyumaktan korkuyodum. Ya bidaha görürsem diye. Uyumamak için dayanıyodum. Ama yine uyumuştum. Evet yine aynı rüya. Yatakta yatıyorum ve odada başka bişey yok. Duvarlarda arapça yazılar. Al-katil. Bu sefer dediklerini az çok duyuyodum arapça bişeyler söylüyolardı fakat anlamıyodum. Gidin bırakın beni derken faruğun sarsmasıyla uyandım. Kan ter içinde kalmıştım. Odaya duvarları süzdüm. Herşey normaldi. Faruk bana iyimisin diyip duruyodu. Dayanamayıp ağlamaya başladım ve faruğa sarıldım. Bana inanmıyosunuz ama ben çok kötüyüm dedim. Farukta beni sakinleştirmeye çalışıyodu. Sen bekle ben su getiriyim sana dedi. içeri gitti osmanı aradı ve hemen eve gel melih normal değil dedi duydum fakat bişey belli etmedim. Suyu getirdi içtim. Gel bi balkona çıkıp hava alalım dedi. Tamam diyip çıktık. Sigara içerken osman geldi. Hiçbişeyden haberi yokmuş gibi davranmaya çalıştı. Oturdu yanımıza. Herkes susmuştu. Peş peşe sigara içiyodum. Olanları düşünmekten aklımı yitircektim. ikisi içeri girdi. Yemek hazırlayalım biz sen otur burda dediler. Sesimi çukarmadım girdiler içeri. Faruk osmana bu çocukta bişey var normal değil bi şekilde ailesinin yanına gönderelim bunu dedi. Duyuyodum konuştuklarını ama hiç çaktırmadım. Bi yarım saat sonra hadi gel sofra hazır dediler. Hiç konuşmadan gittim. Sesim soluğum çıkmıyodu. Bunlar ama kıvranıyodu birbirlerine işaret yapıyolardı. Dayanamadım ne olum dersiniz söyleyin amk dedim. Ne diceklerini biliyodum zaten. Ama söyleyemediler. Ben sinirlenip odama geçtim. Sigaramı yakıp yatağa yattım. Bi yandan olanları düşünüyorum bi yandanda bi muallaklerde nasıl dostmuş hemen evden yollama derdine düştüler diye düşünüyorken uykuya dalmışım yine. Rüyamda yine odada tek yatak ve üstünde ben vardım. Duvarlada yine Al-katil yazıyodu. Etrafımda dönen gölgeler vardı. Üçüncü kez bu rüyayı görüyodum. Ama bu sefer arapça konuşmalarına rağmen dediklerini anlıyodum. Savf tuani diyolarıdı. Yani acı çekiceksin diyolardı. Anlayabiliyordum. Neden diye bağırırken yine uyandım. Sabah olmuştu ve osmanla faruk başımdaydı. Ağlıyodum. Annemi babamı arayıp gelin alın beni çok kötüyüm ben dedim. -
+1
başımdan geçen gerçek korkunç hikaye
Osman ve faruk sevgilileriyle çadırlarına geçtiler. Bi sigara yakıp bende çadıra geçicektim. Sigaramı yakmıştım içerken ateşe dalmışım. Ateş bi anda hararetlenip sönmüştü. Anlam veremedim. Tam çadıra girecekken birisinin okan dediğini duydum. Kanım çekilmişti yine. Etrafa baktım kimseye yok. Tekrar çadıra girmek için fermuarı açtım tekrar okan dendi. Bu sefer arkamı döndüğümde osman ayakta dikilmiş bana bakıyodu. Napıyosun olum ödüm koptu dedim. Bana bakıp susuyodu bi değişiklik vardı. Noldu olum konuşsana dedim. Tuvaletim geldi sende gelsene benle şu ağaçların oraya yapalım dedi. Benimde geldiği için kabul ettim. Ağaçların arasına doğru ilerledik. Osman önde ben arkasından yürüyoduk. Osman dur artık biyerde işryelim daha ne kadar gidicez dedim. 10 15 adım daha attı ve durdu. Ağaçların tam arasındayık. Hadi çabuk işe dedim. Ben bi ağacın kenarına işemeye başladım. Çişimi yaptıktan sonra osmana baktım o halde arkası dönük bi şekilde sabit duruyodu. Osman hadi oğlum ne bekliyosun dedim. Cevap vermedi. Bende arkasından omuzunu tutup bana doğru çevirince olay burda koptu zaten. Karşımdaki osman değildi. Ateş püsküren gözler ve ürkünç bir ses tonu duydum. ‘Al-katil’ dediğini duydum ve o an bayılmıştım. Gözlerimi açtığımda güneş gözümü alıyodu. Çadırlardan çok uzaktaydım. Buraya nasıl geldiğimi bilmiyodum. Tek isteğim pılımı pırtımı toplayıp buradan gitmekti. Osmanların yanına gittim. Hepsi kalkıp kahvaltı hazırlıyodu. Yüzüm düşüktü. Osman nerdesin olum sen dedi. Yüzüne bakmıştım. Onan çekinmeye başlamıştım. Noldu sana yüzündem düşen bin parça dediler. Oturdum. Osman dedim dün gece beraber işemeye gittik ya dedim. Ağzından laf almaya çalışıyodum. Osman şaşırdı. Ne işemesi olum ben dün gece hiç çadırdan çıkmadım bile dedi. Başımdan aşağı kaynar sular döküldü. Beyler ben burdan gidiyorum gelen gelsin dedim. Tuttular beni noldu anlat falan derken anlattım yaşadıklarımı. Hiçbiri inanmadı kafan güzeldi halisülasyon görmüşsündür dediler. Hayır ben yaşadıklarımdan emindim. Hiçbiri inanmadı. Beyler ben gidiyorum gelen gelsin kalan kalsın dedim. Ben topladım eşyalarımı çadırımı. Ben toplarken bunlarda konuşmuşlar aralında bizde gidelim ayıp olur falan diye. Bekle bizde hazırlanıp geliyoruz öyle ayrı gayrı olmaz dediler. -
+1
başımdan geçen gerçek korkunç hikaye
Hava biraz serindi. Rüzgardan yaprakların sesi bile ürkütücü geliyodu. Bi sigara yaktmıştım. Sigaramı içip çadırıma geçip uyucaktım. Sigara bittikten sonra çadıra girdim. Küçük bir lambam vardı onu yaktım ve uzanmıştım. içimde bi sıkıntı vardı. Bu yüzden uyuyamıyodum. Sağa sola dönüp duruyodum. En son sol tarafıma döndüğümde çadırın dışında bi yürüme sesi ve bir gölge gördüm. Beyler o an sanki kanım başımdan aşağı doğru çekilmişti. Haraket edemiyodum korkudan. 1 2 dk öyle kaldım sonra faruk diye seslendim cevap yoktu osman diye seslendim ses yoktu duygu ve sinem diyede senlendim yine ses gelmeyince iyice korkmuştum. Çadırın fermuarını açtım ve kenardan baktığımda hepsi hala sızdıkları şekilde duruyolardı. Elim ayağım titremeye başlamıştı. Hemen çadırdan çıkıp yanlarına gittim ve uyandırdım. Hanginiz benim çadırın yanında geçti diye sordum. Hepsi şaşırmıştı. Zaten kafalar gidikti. Osman ne diyosun oğlum sen ben valla burda uyuyodum dedi. Diğerleride bende bende diyerek devam etti. Kim geçti olum o zaman ordan dedim. Kimse ciddiye almamıştı. Okan yat uyu rüya görmüşsündür diyip hepsi çadırlarına gitti. Ne yapacağımı bilmiyodum. Çok korkuyodum. Bende çadırıma tekrardan girdim. Başka şeyler düşmeye çalışıyodum fakat hiç aklımdan çıkmıyodu. Ben onu düşünürken uyuya kalmışım. Sabah gözümü açtığımda dışardan konuşma sesleri geliyodu. Diğerleri benden önce kalkmış yiyecek bişeyler hazırlıyolardı. Bende yanlarına gittin. Yüzüm asıktı. Halimden anlamışlardı iyi olmadığımı. Kahvaltıdan sonra benimle konuşup sakinleştirmeye çalıştılar. Burda bizden başka kimse yok kafan güzeldi rüya falan görmüşsündür diyip durdular. Ama ben gerçek olduğundan emindim. Yine yemek oturma gezme derken hava kararmıştı. Yine ateşin etrafında biralar eşliğinde şarkılar söyleniyodu. Sohbet muhabbet şarkı derken saat gecenin bir saati olmuştu. içim yine daralmıştı çok korkuyordum -
+1
başımdan geçen gerçek korkunç hikaye
Selamın aleyküm beyler. Başımdan geçen ve hala etkisinde olduğum tam olarak kurtulamadığım hayatımı gençliğimi mahveden hikayemi anlatmak içimi dökmek istedim. Yaşadıklarıma çektiklerimi sadece ailem gördüğü için onlardan başka kimse inanmıyo. O yüzden buraya içimi döküp rahatlamak istedim. Öncelikle adım Okan. Bu hikayede sadece kendi adımı doğru yazıcam diğer kişilerin gerçek adını kullanmıcam. Beyler yaklaşık 1 buçuk senedir hayatımın en taktan günleri yaşayıyorum. 1 buçuk yıl önce başladı bu kabus. 18 yaşında liseden yeni mezun olmuş üniversiteye yeni başlaşım bir gençtim. Ailem çanakkalede yaşıyo. Ben üniversite okumak için istanbula gelmiştim. istanbul Ataşehirde özel bi üniversitede burslu olarak okuyodum. ilk aylarda bir öğrenci yurdunda kalıyodum. Orada faruk ve osmanla tanışıp kısa zamanda samimi olmuştuk. Yurt koşullarından şikayetçi olduğumuz için bir öğrenci evine çıkmayı planlamıştık. Kısa sürede bunu gerçekleştirdik. Herşey normal gidiyordu. Hayatımızdan memnunduk. Vizeleri yeni atlatmıştık. Bi akşam evde oturup sohbet ederken faruk beyler bi ormana gidip 2 3 gün kamp yapsak güzel olmazmı demişti. Bu fikir aklımıza yatmıştı. Herşeyi ayarlamıştık. Faruk ve osmanın sevgilileride vardı onlarıda çağırdılar. 5 kişi 3 günlük bi kamp yapıcaktık. Hazırlıkları yaptık. Cuma sabahı 7 de arabaya binip yola koyulduk. istanbulda Ç... y ormanına gelmiştik. Çadırımızı kurduk. Kahvaltı yemek ateş sohbet derken hava kararmıştı. Saat 8 civarında bişeydi. Bi 70lik rakımızı içmeye başladık. Osman şarkı söylüyo bizde içip eşlik ediyoduk. Şişenin dibi gelmişti. Üstünede birer bira ile cila yapmıştık. Herkes olduğu yere sızmıştı. Gözümü açtığımda diğerleri hale uyuyodu. Telefondam saate baktığımda saat 3ü geçmişti. Kafamı kaldırıp ormanın derinliklerine doğru baktığımda içim ürpermişti. Hertaraf zifiri karanlıktı.