bu başlığı görüp özel olarak giriş yaptım panpa 94 lüyüm nerde o eski günler :(

yolla pANPA

beyler işim çıkıyor kusura bakmayın devam edecem

Birden evin dışına çıktığını gördük köşkün içindeki arabalardan birine atladı ve patinaj yaparak mekandan uzaklaştık. Biz ise hala terasta Ahmet ile kalakalmıştık...

tam 5 dakika olmuştu ki Necmi abi koşarak aşağı indi. Ahmet ile olduğumuz yerde donakalmıştık

birazdan devam edeceğim

Necmi abi ben al demeden şişeyi açıp hemen bir hap attı. Sonra sigara yaktı ve manzaraya daldı . Bir sessizlik hakimdi , nasıl tepki vereceğini orada en çok ben merak ediyordum sanırım

Ahmet elinde bir poşetle geldi. poşetin içinden bir adet ilaç şişesi gibi bir şey çıkardı. içinde en az 50 tane hap vardı. " bu meret nasıl bir şeyse çok pahalı." dedi. " 50 tanesine 2000 lira bayıldım." diye devam etti. Neyse ki Ahmet hap formunda getirmişti bir de toz burunla çekilen formu vardı ve Necmi abiye o formu pek gitmezdi.

halüsünasyonlara, iştahsızlığa sebep olabileceğine ve ciddi bağımlılık yapabileceğini söyledim. Ahmet abi 1-2 kullanayım sonra bakarız deyip pencerenin dibindeki tavlayı getirmemi istedi , tavla oynadık.

Ahmet'e bu maddeyi uyuşturucu işiyle uğraşan kişilerde bulunabileceğini ; fakat Türkiye pazarında pek bilinmediğini söyledim."Tamam" deyip köşkten ayrıldı. Ben de Necmi abinin yanına tekrar gittim ve amfetaminin ona yapacağı etkileri anlattım amfetamin yan etkisi de çoktur

Hemen gidip Ahmet'e durumu anlattım bu arada Ahmet ameliyattan sonra iyice kendine gelmişti ve rahat hareket ediyordu.

Necmi Abi 57 yaşındaydı.O kadar da yaşlı sayılmazdı kendini yaşlı hissediyordu bence keşke ona yardım edebilseydim ; ama nasıl ? Tabi ya .. Amfetamin . Ona düşük doz amfetamin verirsem zihinsel olarak kendini çok dinç hissedecekti 8-24 saat arası etki süresi yan etkisi de vardı ; ama en azından 1-2 doz Necmi abideki etkisini görmek istedim.

"Bakarız çaresine" dedim , tetkikleri yapıp, düşünceli bir şekilde laboratuvara doğru yol aldım

gece devam ederim

"Ben" diye lafa girdi Necmi abi. "Ben ki bu alemde sözümü geçiremediğim ; fakat bedenime bak ki bedenime söz geçiremiyorum, gün geçtikçe gücüm azalıyor , her yerim sancılanıyor yok mu doktorum sen de şöyle güzel bir hap atsakta kendimize gelsek."

Necmi abiyi ayağıma çağırmak içimden gelmedi hem de bodrum katta canım sıkılmıştı tansiyon aleti ve enjektörleri alıp yanına çıktım . Terasta bir sandalyede oturuyor manzara seyrediyordu. Kalp krizi geçirip hastaneye yatırıldığında zaten devamlı ilaç kullanmak zorunda olan hem kolesterol hem tansiyon hem de şeker hastası olduğunu biliyordum. Şu anki durumuna bakmak için tahlil yapacaktım.

Şu an için pekte sorup ortamın tadını bozasım da yoktu açıkçası. Tansiyonu biraz yüksekti 14/9 . kolesterolü de yüksekti kan şekeri normaldi . Bunun 2 temel sebebi birincisi evde her gün ocakbaşından yemek yenmesi ikincisi Batuhan'ın günde 2 paket sigara içmesiydi. Takmayacağını bile bile sigarayı azaltmasını söyledim başını salladı ve gitti

Kronik hastalığı veya ailesinde bulunan kalıtsal bir durum olup olmadığını "yok" dedi sadece. Vakti zamanında başından kötü bir olay geçtiği ve bundan dolayı etrafına böyle davrandığını sezinliyordum

Ahmet'i çağırmama gerek yoktu. Ondan ameliyatı sonrası kan alıp analiz yapmıştım. Batuhan'ı çağırdım , yine çok ağır ve sessizdi.

Yukarıya çıktım. Sert bir sesle en üstteki kapının kapandığını işittim. Anlaşılan ödevimi yapacak ama kanını da aldırmayacaktı.

Kabul etmişti. Başka da bir çaresi yoktu . Seve seve dediğimi yapmalıydı. Sıra taramaya gelmişti. Önce tansiyonunu ölçtüm ,11/7 . Güzel çıkmıştı ; sıra kolesterol ölçümündeydi . Enjektörü masada hazırlayıp döndüm ve Serkan'ın gözler yine fal taşı gibi açıldı yıldırım gibi aşağı inen Serkan , fırtına gibi bodrum katı terk edip kaçmıştı.

Serkan'da panik atak gelişmeye başladığı aşikardı ; ama böyle durumlarda yapacağımız ilk şey ilaçsız tedaviyle mücadele olmalıydı.

-"Serkan bak dostum , sende panik atak adlı bir hastalık başlangıç aşamasında ve bunu ilaç almadan yenmek senin elinde , bundan sonra senin yapacağın şey olayın üstüne gitmek ve aslında sıkıntılı bir durum olmadığını beynine kanıtlamak olacaktır. Sana görev veriyorum bundan sonra zaruri ihtiyaçların dışında evin en üst katından ayrılmayacak ve bir süre orada kalacaksın."

-"Peki bu sende ne sıklıkla oluyor bu durumu tetikleyen bir şey var mı ve ne zaman başladı?"

-"Dostum bu olay bende son 5-6 aydır başladı ve genellikle yüksek bir binanın üst katlarında olunca bu korku ben de başlıyor. Yaklaşık 10 dakika sonra sonlanıyor. Bu korkuyu sana nasıl tarif etsem bilemedim. Sanki bir deprem bir şey olacakmış da binadan çıkamayacakmış gibi oluyorum."

-"Sakin ol dostum sadece sağlık taraması için sırayla çağırıyorum.Bu kadar heyecanlanmana gerek yok."

-"Ha öyle desene dostum. Panikledim birden."

-"Neyse artık başlayabiliriz. Bilinen bir kronik hastalığın var mı.?"

-"Hayır Salih ;fakat bende gereksiz yere aniden ölüm korkusu giriyor ve çok heyecanlanıyorum, ölecekmiş gibi oluyorum ve fena terliyorum. Bu durumdan artık hoşlanmamaya başladım."

Şimdi sırayla ekibi çağırma vakti gelmişti. Önce Serkan'a bodrum kattan bağırdım. Saniyesinde silahını çekmiş ve göbeğini sallaya sallaya aşağı inmişti:

-"Noluyor lan burada , hırsız mı girdi , noldu oğlum söylesene?" cümle ilerledikçe sesi titriyor ve inanın çok komik bir hali vardı.