3 yıllık hikayesi olan bir ilişkiyi anlatmak

@161 yok be panpa gibmişim popiyi, kimse ses vermeyince giblenmiyormuş gibi hissediyorum amk

geldim panpalar devam ediyorum

ilerleyen günlerde bu hatun tekrardan buluşmak istedi benimle. başlangıçta intikam mı alacaklar diye korktum, çok ısrar edince herhangi bir planın ortasına düşmeyeyim diye benim çağırdığım yere geldi.
yine baya azarladı beni falan filan. sonra tekrardan birlikte olmak ister gibi davranıyordu. ama bizim esas hatunla plan yapmış olmasından çok korkuyordum.
nitekim hatuna o yaptığımdan sonra niye hala benimle görüşmek, birlikte olmak istesin ki?
bir şekilde yol vermeye çalıştım, zor oldu ama yol verdim panpalar.
tam bu karının 2 senede yaşattıklarından kurtuldum falan derken, çat diye başka bir muhabbetin ortasında kalakaldım.

ege üniversiteli varsa bornova kampüsündeki ziraat cafeyi bilir. orada takılıyorum yine bu olaylardan 1 ay kadar sonra ders aralarında.
çay kahve muhabbet yapıyoruz sınıftan arkadaşlarla. kafayı sağa bir çevirdim, benim esas hatun. ulan dedim bu o mu, yanımdaki kızlardan bir tanesini tanıştırmıştım, bak bi dedim. baktı yok ama çok benziyor dedi.
sonra diğer tarafımda oturan kız hatunu tanıdığını söyledi, aynı dans topluluğuna gitmişler falan. ben hatunu baya bir süzdüm, sonra kalktı gitti.
1 sene aynı cafede oturup nasıl görmediysem kızı anlamadım amk, o da sürekli orada otururmuş.
sonraki günler sürekli kızı görmeye başladım panpalar. hatuna da öyle böyle benzemiyor hani. ama ondan daha oturaklı, daha namuslu falan duruyor. dedim ben bu kıza yazılcam amk.

@174 yardırıyorum şu an panpa.

panpalar danstan tanıyorum diyen kıza isim soyisim falan sordum. adı damla dedi ama soyadını bilmiyormuş, muhabbeti yokmuş öyle.
dedim yok mu hiç arkadaşın falan onunla muhabbeti olan. maalesef canım dedi. zaten kezbandı amk, nerde ipsiz sapsız var onlarla takılırdı, bizim işimiz düştü mü yarar mı hiç? amk. dedim kendi işini kendin yapcan.
ben sürekli hatunu kesmeye devam ediyorum, sürekli bakarak ima yapıyorum anlasın falan diye.
nitekim 2-3 hafta böyle geçtikten sonra bir gün benim muhabbetim olan cankuşlarla aynı masada oturduğunu gördüm panpalar.
aha dedim fırsat bu fırsat. hemen gittim vayy cankuşlar naber hesabı oturdum masaya. buna da merhaba dedim.
kız o esnada bunlarla ortak arkadaşının yaşadığı bişeyi anlatıyordu hararetli hareretli. pek giblenmedim, çok ilgilenmedi yani.
neyse 10 dakika sonra da kalktı gitti zaten.
ben bu çocuklardan birini çektim, dedim bu hatundan çok hoşlandım. konuşalım falan yaptı, yok sakın dedim liseli miyiz amk. sen beni bu hatunla sadece 1 kere aynı masada denk getir, yeter bana.
tamam kardeşim dedi eleman, seni mi kırcaz hesabı. tamam dedim yap planı, bekliyorum.

neyse panpalar biz planı yaptık. ben kızı görürsem bunu arıcam gelcek hemen, karşılaşmış hesabı yapcaz. bu görürse beni arayacak ben gidicem hemen karşılaşmış hesabı.
yalnız amk hiç olmadı bu plan. kızı görüyorum ben arıyorum çocuk karşıyakada. o görüyor beni arıyor ben bucadayım. bir türlü denk gelemedik anlayacağınız.
final haftası o aralar. yeni başlamış finaller. ben artık ümidi kestim iyice amk, herkes ders çalışma modu, hayatta denk gelemicez kızla.
neyse panpalar bir gün bu elemanları gördüm ben ziraat cafede yine. oturduk muhabbetler falan. kafayı bi çevirdim hatun geliyor. dedim ne yapın ne edin oturtun o hatunu bu masaya. neyse kız geldi selam verdi, bunlar ısrar etti kız da oturdu masaya panpalar. ben hemen ne içersiniz dedim kalkmasın 2 dakika sonra diye.
herkes siparişini verdi, bu da bitki çayı istedi. tamam dedim alıp geliyorum hemen.

gittim 3 çay 2 kahve bir de bitki çayı hesabı siparişi verdim. adam dedi bitki çayı nasıl olsun. dedim bitkili olsun abi.
kardeşim kafa mı buluyorsun bizle dedi hangisini istiyorsun diye bitki çaylarını gösterdi.
benim heyecandan jeton düşmedi tabi amk, bi ton bitki çayı var, sormadım da kamil gibi.
ulan diyorum acaba hangisini alsam, bi daha gidip sormak da olmaz garson muyuz amk.
abi dedim kaç çeşit var. başladı saymaya ıhlamur, elma, kuşburnu bilmem ne. 9 çeşit saydı.
sen dedim sıcak su koy, bu 9 çeşitten de birer tane ver bana. adam dedi napcan manyak mısın.
sen dedim ver abi hepsinden bi tane kaç paraysa al amk.
neyse aldım tepsiyi, gittim masaya. çayları, kahveleri verdim hatun da bizimkilerle muhabbet ediyor.
al dedim sana bitki çayı. baktı tepsiye gördü 9 çeşit çayı. bunlar ne dedi. dedim bitki çayı, söylemedin hangisini istediğini, ben de hepsini aldım, istediğini iç.
kız bi kahkaha falan attı panpalar, yok artık ya naptın böyle falan diye. dedim afiyet olsun bak keyfine.

neyse panpalar çocuklar biliyor benim muhabbeti, çok salça olmuyorlar. hani istiyorlar ben konuşayım edeyim falan.
laf lafı açıyor falan, masada en çok benle hatun konuşuyoruz. elemanlar da sağolsun ayıkıyor muhabbeti, sazı bana veriyorlar yani.
yarım saat muhabbet ettik, baktım hatun saate bakıyor. ne içersiniz ya yaptım ben tekrar. işte 1-2 kişi içmicem dedi, hatun kahve dedi.
gittim kahve, çay kaptım geldim bi yarım saat daha bağlayayım diye. tekrar muhabbete devam ettik.
laf açılıyor, kız bizimkilerle bişey tartışıyor, karşıt fikirdeler falan. ben kızı savunuyorum, kız da bir tek ben savununca bana yanaşıyor falan.
o çaylar da kahveler de bitti, yenileri geldi bilmem ne, biz o gün orada 2.5 saat oturduk panpalar. bir sürü film bile önerdim hatuna, dedi senin zevkin iyi gibi.
neyse işte sonra çok memnun oldum muhabbetleri. kız kalktı gitti. bizimkiler diyor akşam ekle olm face'ten bilmem ne. dedim gibtirin gidin beyler, ben yapmam öyle şeyler hemen 2 muhabbet ettik diye yazılalım falan.
yanımdaki çocuklardan biri de haftasonuna kalabalık bi sinema ayarlayalım dedi. tamam uyar dedik, maksat muhabbet olsun.
kalabalık bir ekiple haftasonuna sinema ayarladık çiğli kipada. bu cem yılmaz'ın fundamentals muhabbetini izlicez işte.
neyse bunlar kızlarla kontak kurmuş, onlar da tamam geliyoruz falan, ben havalardayım.
günler günleri kovaladı haftasonu geldi panpalar...

bizim elemanlar 2 arabayla geliyorlar, beni aldılar sağolsunlar. 6 tane de kız gelcek o gün benim hatun dahil. biri benim hatunun cankuşu, diğer kızlar da bizim elemanların yazdığı kızlar.
neyse atladık gittik çiğli kipaya. arabada falan yan yanayız ama ben ağırdan satıyorum kendimi. sinemaya gircez, millet kola alalım marketten çantalarda sokarız dedi. neyse ben aldım, yanımda hatun var. birisi çantasına atsın yaa dedim, hatun ver ben koyayım çantaya derken, ordan arkadaşların yazdığı kaşarın biri geldi canım ver yaa ben alayım dedi. senin züriyetini gibeyim dedim içimden.
amk kaşarları ihtiyaç oldu mu yoklar, böyle tam muameledeyiz bizim işimizi gibiyorlar. ki onu da ilk defa görüyorum amk.
neyse sinemaya girdik izledik ettik. çıktık arabalara bindik, bunları bıraktık yurtlarına falan. açıkçası benim istediğim gibi geçmedi beyler, çok muhabbet yapamadım yani.
kızları bıraktıktan sonra karşıyakaya geldik gece kokoreç yemeye. çocuklar yine diyor olm ekle falan. dedim olm foto çektik etiketleyin, kız ordan soyadımı görüp eklesin.
bu kamillerin telefon da fotoyu kaydetmemiş, dedim sizin amk ben.
neyse dedim ben eklemem, o ekleyecek beni.
aradan 3-4 gün geçti panpalar. bir öğlen bilgisayar başındayım. çat arkadaşlık isteği yandı. bi baktım bu hatun.
oh be dedim, demiştim ben ekleyecek diye. hemen kabul ettim panpalar. bizi tanıştıran çocuğa sormuş soyadımı, eklemiş ondan sonra...

tabi panpalar bu ekleyene kadar falan final haftası bitti sömestre tatili girdi araya amk. kız da memleketine gitmiş. gerçi izmirli de işte ilçesinden.
ben kabul ettikten 15 dakika sonra bu paylaştığım şarkıları beğendi 2-3 dakika sonra da mesaj attı.
merhabalar işte cenk'e sordum soyadını ekledim naber nasılsın diye. paylaştığın şarkıların da bende çok özel yeri vardır görünce çok şaşırdım bilmem ne.
başladık biz panpalar bu şekilde konuşmaya. 2-3 saat konuştuk, tabi ben yine arada dinlediğim şarkıları paylaşıyorum. bu sürekli beğeniyor falan, bak işte müzik kültürümüz aynıymış muhabbetleri.
neyse bu 2-3 saat sonra anneannemlere gidicez çıkmam lazım telefondan devam edelim mi dedi. ooo dedim tamam. ama şarjım yok 2-3 saat sonra eve gidicem mesaj atarım sana, sen bi boş mesaj yolla dedim numaramı gönderdim.
halbuki telefon açıktı da o esnada kapattım hemen beyler. ağırdan almak lazım, onların böylesi hoşuna gidiyor, bunu bilecek kadar yaşadım...

bu çıktı ben de akşam oldu eve geldim açtım telefonu panpalar. baktım ilk boş mesaj atmış, ardından gelmedin mi eve demiş.
patlattım bi cevap mesajı, başladık biz konuşmaya. o aralar tatil dalgaları ben de antalyaya kaçtım 20 günlüğüne.
biz bütün bu tatil boyunca mesajdan faceten telefondan falan konuştuk sürekli. benim bütüm yoktu, o bütlere geldi falan ben antalyada uzattım tatili.
velhasıl kelam tatil bitti panpalar. biz de artık günaydın mesajlarına kadar geçmiştik, açık açık yazıyorduk birbirimize.
geldiği güne buluşma ayarladık. buluşma yeri yine tarihi asansör amk. ne çektiysem zaten bu hatunları asansöre zütürme merakımdan çektim amk. neyse döndük izmir'e ve asansörde buluştuk panpalar...

kahvelerimizi içtik, tatlılarımızı yedik panpalar. laf dönüp dolaşıp malum konuya geldi. ben de açık açık hoşlandığımı falan söyledim.
o da hoşlandığını, uzun zamandır hissetmediklerini hissettiğini falan söyledi. o zaman izin ver ellerini tutayım dedim. bu şekilde başladık panpalar. güzel bir akşam oldu, gece de zütürdüm yurduna bıraktım falan. anlayacağınız hatunla birlikte olmaya başladık.
ama ben trajik şekilde ona her baktığımda eski hatunu görüyordum karşımda. hatta 1-2 sefer kıza eski hatunun ismiyle hitap edecektim, son anda tuttum çenemi.

her ilişki gibi bizimki de başladı ve rayına oturmuş şekilde devam ediyordu panpalar. her ne kadar suratları ikiz gibi benzer olsa da karakterleri arasında dağlar kadar fark vardı.
ama bu benzerlik problem yaratıyordu. çünkü diyaloglar esnasında ben eski hatundan alışkın olduğum reaksiyonları bu hatundan alamıyordum bu da yabancılaşmama sebep oluyordu. yüzü aynıydı ama kişilikler çok zıttı yani. 1 ay kadar uğraştım buna alışmak için, bir süre sonra kendiliğimden alıştım.
bu hatuna da kanım kaynıyordu falan ama bi kere o büyük yannanı yiyince açıkçası kimseyi sevecek züt kalmamıştı bende panpalar.
onun bunun canını yakayım derdinde de değildim ama vakit geçireyim modlarındaydım yani.
ama bu hatunla baya baya 3-4 ay geçirdik ve herşey gayet düzgündü.
ama ne zaman rahata ersem bişeyler ters gittiği için, bunda da terslikler başlayacaktı...

@191 eyw panpa koyuyorum.

nedense her gün kavga etmeye başlamıştık bu hatunla panpalar. ufak tefek, gibko gibko şeyler yüzünden kavga çıkıyordu.
karşılıklı olarak bi sıkılma, soğumanın olduğunu hissetmiştim. dakika başı trip atıyordu amk, hiç gelemediğim, hiç sevmediğim şeyler.
bir de annem duyacak triplerindeydi. ben de ona fitil olmuştum. tamam o kaşardan sonra düzgün birileriyle birlikte olayım istiyordum da annem duyacak nedir? amk. sorunlar arka arkaya geldi, 1-2 sefer ayrıldık barıştık. artık herkesin içinde, arkadaşların arasında bile yüksek sesle kavga etmeye başlamıştık, dayanılacak gibi değildi.
ve panpalar gezi eylemlerinden 3 gün önce bu hatunla ayrıldık...

o ara gezi eylemleri başladı işte, her gece sabaha kadar eylemdeyim bilmem ne falan derken bi 10-15 gün aşk meşk işleriyle hiç ilgilenmedim açıkçası.
ama hatun her gün mesaj atıyordu sakın gitme eylemlere bilmem ne diye. sonra okul kapandı hepten aramız açıldı, o çekti gitti falan memleketine.
ben de temmuzun ikinci haftası antalyaya tatile gidecektim, vakit öldürüyorum. işte o vakit öldürme zamanlarında alsancak'ta bizim esas hatunla karşılaştık. ikimizde birbirimizi görüp suratımızı çevirdik ama 20 adım sonra arkamı döndüğümde durup bana baktığını gördüm.
ben gittim doğa cafeye oturdum panpalar. senelerdir hep gittiğim yerdir, beni tanıyan herkes de oraya takıldığımı, orayı sevdiğimi bilir.
rum müzikleri falan, sessizliğine de bayılırım. hele yazın o sokak içindeki masaları hep efil efil eser.
neyse ben geçtim oturdum söyledim kahvemi. 10 dakika sonra çat bu geldi. geçti karşıma oturabilir miyim dedi.
evet dedim oturdu. konuşmak istiyorum dedi. geçmişi açacaksan sus dedim. bu yine sana anlatmam gereken şeyler var neler oldu biliyor musun deyince, ben kahveyi falan içmeden masaya 10 lira atıp çıktım oradan.
arkamdan geldi, kolumu tutup durdurmaya çalıştı, dinle beni dedi. yürü git kızım işine dedim.
o kadar binlik yaptım sana, bari ona gurur yap, uğraşma benimle dedim. kolunu da tutup ittirdim, döndüm arkamı yürüdüm gittim panpalar.
ama söyleyeceği şeyler dinletmek için o kadar uğraşmasına değecek şeylermiş...

bizim ortak bir arkadaşımız vardı panpalar. daha doğrusu onun arkadaşıydı, beni tanıştırmıştı.
eleman o zaman askerdeydi, gelince baya takıldık falan. hatta bundan ayrıldıktan sonra da takılıyorduk biz.
o da aradı dinle bak çok önemliymiş falan. ben bunu dinlemedim panpalar.
sonra da zaten temmuz geldi atladım gittim antalyaya, 2 ay antalyada kaldım.
neyse eylül oldu tatil bitti çıktım geldim ben tekrar izmire. boş boş takılıyoruz, günlük gecelik hatunlar denk gelirse falan.
herhangi bir atraksiyon yok, sevmeyi zaten unutmuşum amk. aylardan kasım oldu, ben yine böyle bunalıma girme derecesine geldim, o da sırf can sıkıntısından, monotonluktan.
kafamda sürekli onu arama isteği beliriyor. hani gram sevdiğimden değil, sırf bu can sıkıntısına aksiyon olsun, vakit geçireyim muhabbetleri. 2-3 hafta tuttum kendimi aramadım, sormadım. tabi twitter'dan falan takip ediyorum, bi manitası da var bunun. biraz da o yüzden aramadım.
2-3 hafta sonra baktım manitadan ayrılmış hatta küfürlü tweetler atıyor adamlığını gibeyim senin bilmem ne.
ertesi akşam dayanamadım mesaj attım amk. seninle bir ara 2 muhabbet edelim diye.

nasılsın? diye mesaj attı panpalar. sağol sen nasılsın falan biraz mesajlaştık. sonra bu whatsapp falan dedi. dedim tel bozuk idareten dandik bi tel var.
skype gel dedim bunun da bilgisayar bozulmuş. neyse yükledi skype telefonuna, başladık biz ordan konuşmaya. 1 saat konuştuk sonra yattık uyuduk.
ertesi gün bu beni aradı ben de okuldayım işler güçler. buluşalım mı dedi. dedim seni arıcam 10 dakika sonra ben.
amk o gün de ne hikmetse cebimde 5 kuruş para yok. buluşsak bi gib yapamıcam. neyse aradım sağı solu 50 lira borç aldım bi arkadaştan.
küçük parkta bi cafede sözleştik, yarım saat sonra da buluştuk.

ben açık açık farklı bir niyetim olmadığını, yaşadığım sıkkınlığı söyleyip bu yüzden mesaj attığımı belirttim panpalar.
hani dedim zevksiz bir durumdaydım sırf bu yüzden mesaj attım yanlış anlama diye. o gün oturduk konuştuk.
o beni aldattığı binin buna yaptığı karaktersizliği falan anlattı, bir sürü şey yaşamışlar.
güldüm ben de, kusura bakma umrumda değil falan dedim. neyse 2-3 saat oturup kalktık panpalar.
gece aradı telefonda konuştuk biraz falan. bu kadar değişiklik yeter dedim.
ama o ertesi günler aramaya, buluşma isteğine başlamıştı bile.
hala sana o söyleyemediğim şeyi söylemem lazım diyordu.
aslında laf arasında kısmen söylemişti ama benim jeton düşmemişti...