Dün: şarjım bitti, geç oldu şarja takmadım. Dolayısıyla entryde girmedim.
iyi ki girmemişim baya uzun oldu

50.gün(31):

Rüyamda çocukluğumdaki mahallemden birini görmüşüm. Benden yaşca büyük birisi. Bana bişey dedi rüyamda, bende sen bana emir mi veriyon lan gibi bişey diyip uyandım. Bunu demek özgüvenli olmayı gerektirir. Rüyada bile güzel bi duygu. Beyler akşam babamla kahveye gittim, arabayı yol kenarına çektim. Kahvede babamın teyze oğluyla oturuyoz. Babamın teyze oğlu bağını teke aliye kazdıracağınk söyledi babamda dediki teke aliye söyle benim orayıda kazsın. Beyler ben bağ bahçe işlerini seven biriyim. ilk başta bişey demiyim dedim ama sonra konuşmaya karar verdim. Babama: "baba ben kazarım" dedim.
Babamda: " boşver ver sen dersine çalış" dedi. Beyler daha 1 hafta tatilim var halbuki. Dedim baba daha bir hafta tatilim var, sen boşver dedi.

NOT:

Beyler hani baskın karakterli, şımarık yetiştirilmiş
bi kuzenimden bahsettim ya işte onun adı sinan. Sinanın babası çocuklarını çok becerikli yetiştirdi diye düşünüyorum.
Mesela sinan 12 yaşında araba kullanmayı öğrendi. Bunun yanlış bişey olduğunu bende biliyorum, sadece örnek vermek istedim.
Bigün sinan bizim evdeydi. Babam bişey tamir ederken benden yardım istemektense sinandan istedi.

Geçen bi akrabamın düğününe gittiğimi söylemiştim. düğünde isteyen damatla foto çekiliyodu, o fotolarda girişte satılıyodu. Babam damatla foto çekildi masaya geldi oturdu. (babam fotoğrafların satıldığını bilmiyodu ) Sonra sinan elinde bi fotoğrafla geldi masamıza oturdu. Babamda sinana o fotoyu nerden aldığını sordu. Sinanla ben aynı anda fotoğrafların girişte satıldığını söyledik. Babamda sinana " sinana gitte benim fotoğrafımı bulsana " dedi. Yanında oğlu otururken yeğenini yolluyo. Beyler size belki küçük şeyler gibi gelebilir ama inanın insanın çok zoruna gidiyor.

Bi keresinde arabada gidiyoz, ben kullanıyom. O zmanlar şimdiki kadar kendimden emin bi şekilde kullananıyodum daha. Beyler sol şeritteyim ( bilmeyenler varsa, sol şeritte hızlı gidilir ) sinyalimi verdim sola sapıcam. Doğal olarak yavaşlamaya başladım. Arkadan salağın teki selektör çakıyo. Babamda bana söyleniyo adam üstüne çıkacak falan. Sonra bide ( sinirli bi şekilde ) sen bu işi öğrenemicen dedi. Beyler nasıl sinirim bozuldu anlatamam.

Özgüvensizliğimi birazda babama bağlıyom. Mesela bağı bana kazdırmaması zoruma gidiyo. Üstelik bi sebepte söylemiyo, saçma sapan bi bahaneyle ( dersine çalış ) kazmamamı istiyo.

NOT BiTTi.

Beyler bu arada benim arabayı bıraktığım yerden bi kamyon geçmeye çalışıyodu, geçemiyodu. ( biz kahveden görüyoz ) babam beni yolladı arabayı çekmem için. Neyse arabayı kahvenin hemen yanına getirdim. ( hızlı bi şekilde kullandım )
Kahvede sinanı gördüm. Yasin nerde dedim. ( yasin diğer kuzenim beyler, üçümüz buluşcaktık ). Sinanda yasinin evde olduğunu söyledi. Gel gidelim dedim, ben ne gitcem lan o gelsin dedi. ( bu arada havalı bi şekilde bacak bacak üstüne atmış) sonrada dedi; harun arabayı artık hızlı kullanmaya başlamışsın. Moralim bozuldu. Bu salağı fazla giblemeden yasinle buluştuk. Yasinle Sahilde biraz yürüyüp kahveye geldik. Masada üçümüz oturuyoz beyler. Ben araba park etme oyunu açtım, oynuyom. Arabayı çarptım, sinanda oyunda bile kullanamıyon gibi bişey dedi. ( kendisinin ehliyeti bile yok) . Ehliyeti bi alamada gör dedim, sana bile verdilerse bende alırım dedi.
Araba kullanma becerime laf attı, yok işte hep ikinci viteste gidiyomuşum gibi salak salak konuşuyodu. ( bu arada sinanı ağzı iyi laf yapar, herşeye bi cevabı var )Bende her dediğine karşılık verdim. Dedim kaç kere köyün dışına çıktın arabayla.
O da dedi sen baban yokken kaç kere çıktın. Bende, hergün çıktığımı söyledim. Her dediğine cevap verdim ( bu arada gözlerim hep oyunda, yüzüne bile bakmadım) beyler görmeniz lazım bu salak kekelemeye başladı... ahahaha nasılda hoşuma gitti :Dd
Sonra playstation oynamaya gittik.
orda iki maçtada yenildiğime üzüldüm. Neyse beyler hayırlısıyla günden güne özgüvenimi arttırcam inşallah.

48.gün(sigara):
Beyler bu gece diğer bi rüyamda isviçrede oturan yengem anneme: "senin oğlan kas geliştiriyomuş dedi maide abla" demiş. ( maide: anneme sigara içtiğimi söyleyen teyze )
Anneme rüyamı anlattım. Annemde: "ee sigara içtiğini biliyomuş, belki onuda bilir" dedi. Beyler sinirlendim, annemi tersledim. O konuyu bidaha açmadı. Sigara içme isteği falan yok.

94. Gün(31): sabah okula gittim, 9 daki dersi 9 buçuğa almışlar. Bende bilmediğim için erkenden okula gittim. Dersten sonra biraz boşluk vardı, saat 11 de ise fizik dersine girdim. Fizikçi ödev dağıtmıştı. Herkese 1 soru verdi. Emrehanla bana aynı soruyu verdi. Emrahan bana ödevi yapıp yapmadığımı sordu, bende yaptığımı söyledim. Ödevime bakmak istedi, bende verdim defterimi. Baktım bu ödevime bi şeyler yazıyo. Dedim ne yazıyon oğlum ( bi sürü boş sayfa vardı verdiğim defterde ) bu galiba tıpa tıp aynı ödevi verelimde hoca puan kırmasın kafasındaydı. Normal bi ses tonuyla " ne yazıyon oğlum " dememe rağmen bu bana birden atarlandı. Yazdıklarını sildi, "al dıbına koyim" diyip defterimi geri verdi. Sonrada senin zütün kalkmış dedi. Ben şoka girdim amk. Buna ters ters baktım dedim hayırdır zütün kalkmış falan. Sonra yine önüme döndüm. Bu sefer "sanki bi şey yapabilcen" dedi. Ayağa kalktım ben ona, o bana vurdu. Kafasını koltuğumun altına aldım. Sonra ayırdılar. Hoca vardı sınıfta zaten. Neyse ders başladı bu bana baktı, senin dıbına koycam dedi. Beyler ben dellendim, sinirden titriyom. Dersten sonra bunun sınıftan çıkmasını bekledim. Hiç bi şey yokmuş gibi sınıftan çıktı, telefonla konuşuyo. Ben çantamı bi kenara fırlattım. Konuştuğu kişiye sonra görüşürüz gibi bi şey dedi. Sonra işte hayırdır mayırdır derken buna sağlam bi şekilde kafa attım. O beni tuttu ben onu tuttum. Korkuluklara dayandık, alt kata düşmedik çok şükür. Kimse yerede düşmeden ayırdılar. Bunu bizim sınıftan sinan abi ve bi kaç kişi tuttu. O arada bide tükürdü. Bunu zütürürlerken arkamdan: "abi şu huur çocuğunun yaptığına bak, dişimi kırdı" diye bağırıyodu. Kafamdan kan akıyodu, lavaboya gidene kadar her yere kan damladı. Sağ olsun etraftakiler yardımcı oldu. Ben bunun ağzından alnıma kan bulaştığını sanıyodum. Aynaya baktım, yüzüm birden kan içindeydi. Kanı temizledikten sonra fark ettim, buna kafa attığımda dişleri kafamı delmiş. Yüzümü temizledikten sonra okulun üstündeki hastaneye gittim.
Kayıt yaptırırken ne olduğunu sordular, bende kavga ettiğimi, kafa attığım çocuğun dişlerinin kafamı yaraladığını söyledim. Kadında daha demin ağzında sıkıntısı olan birisinin geldiğini söyledi. Bende dişleri kırılmış mı diye sordum. Kadında bilmiyom, ben bakamadım diye cevap verdi. Hastanede beni yönlendirdikleri yere giderken emrahanı gördüm sedyede otururken gördüm. Bende yan tarafa geçtim sedyeye oturdum. iyi aynı yere düşmedik. ilaç verdiler, yaramı bantladılar, reçete yazıp yolladılar.
Çıkmadan polise uğramamı söylediler. Şikayetçi olmasından korkuyodum ve moralim bozuktu. Hafiften ağlamaya başladım. Poliste üzülmememi, bi şey olmayacağını, en fazla dişlerin parasını ödeyeceğimi söyledi. Çok berbat bi gündü

Cinsel istek tabikide sıfır

92. Gün(31): içmedim

Dün: entry girmedim, uyuya kaldım

66.gün(31):
Sabah 9da fizik dersi vardı. Hoca geldi, 11 de başlıcaz dedi. Samet gelmedi okula. Emrehanla muhammete, kırtasiye ye gidip, hocanın almamızı tavsiye ettiği, notları alalım dedim. Neyse beyler gittik kırtasiye ye, önümüzde 1 kişi var. Emrehan ile muhammet kitabın ismini falan bilmiyo, yani kırtasiyeci ile ben konuşcam ( kitabın fotoğrafını göstercektim) . Kırtasiyede 3 kişi çalışıyo, hepside bilgisayarda oturuyo. Ben bakmalarını bekledim baya. Emrehanda hadi söylesene falan demeye başladı. Bende adamın işi var gibi bi şey dedim. Biraz daha bekledim. Muhammet elimden telefonu alarak adama kırtasiyeciye seslendi. Kendini acaip mal ve pısırık hissettim. Çok kötüydü cidden. Daha sonra birlikte fizik dersine kadar bekledik. Fizikten sonra emrehanla yemeğe gittik. Akşam okuldan gelirken ilginç bi olay daha oldu. Otobüse bindim, tıka basa dolu. Birazcık boşalınca oturabildim. Hastanede iki tane 16-18 yaşlarında kezban bindi. Aynı zamanda bi o kadar da kaşardılar. Hani şu trend de eleştirilen yeni nesil beyinsiz kevaşeler var ya, işte öyleydiler. Bu kezbanlar bindiğinde otobüs yine biraz dolmuştu. Kezbanlardan teki bacağını koluma yaslıyodu. ( hiç utanmada yok amk ) bende öne doğru eğildim. Biraz sonra yine arkama yasladın. Bu gerizekalı yine bacağını yaslamaya başladı. Muhtemelen zevk alıyodu bu pislik. Neyse biraz daha o şekilde devam etti. En sonunda: "arkadaşım azıcık ötede dikilir misin?" Dedim. Kezbanın arkadaşı hemen atladı tabi : "otobüs dolu kız ne yapsın, otobüs şimdi boşaldı"
Bende arkasında 1 metrelik boş yer olduğunu söyledim. olayı uzatmadım. Bunlar aralarında konuşmaya başladı. Ben tam olarak ne dediklerini duymadım. tekinden mübarek kelimesini duydum bide erkek olsa yer verirdi gibi bi şey dedi sanırım. Kaşarlara yer yok deseydim ne derdi acaba?
Herhalde çirkinleşmek en doğrusuydu. Ama mesele bi şey dememem değil, mesel bi şey diyememem. Arada büyük bi fark var.
Bunu ciddi anlamda geliştirmem lazım. Küçüklüğümden beri anlaşılır bi şekilde konuşamam. Birisine bi şey derken hep hızlı söylerim, dilim sürçer ve anlaşılmaz bi şekilde söylerim. Bunu ne yapcam bilmiyorum. Ayrıca ben o kızın yaptığını yapsaydım otobüste linç edilirdim, adım sapığa çıkardı. Erkeklerin bu ülkede 2. Sınıf insan muamelesi görmesinden bıktım. Ama bunun suçlusu biziz beyler. Kızların zütünü kaldırıyoruz. Hemcinslerimin çoğu kızların kölesi olmuş. Eşek gibi anır deseler anıracaklar.

Gece trt 1 de gündem ötesi isimli programda masonlarla ilgili konuşuyolardı. izlerken uyuya kaldım.
Bu arada cinsel istek gerçekten sıfır.

64.gün (sigara): hiç istemiyor canım

67./65. Günü yarın yazarım, uykum geldi.