/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
  1. 26.
    +16
    Yarın oldu Furkanı aradım evdeydi. Yanına gittim bilgisayar başındaydı. Laptobunun kapağını kapatıp bi dakika baksana dedim.
    + Ya naptın amcık oyun oynuyordum dedi
    - Ya bi dakika gibicem oyunun bi dinle.
    + Noldu söyle
    - Şimdi beni yanlış anlamanı istemiyorum sana yük olmakta istmeiyorum açıkçası. Ben çok düşündüm bunu.
    + Geveleme oğlum ne diyeceksen de hadi.
    - Bana seninki gibi bir iş ayarlarmısın ?.
    + Bunu söyleyeceğini düşünmüştüm daha önceden. Ama yapamam dostum. Olmaz.
    - Niye ki amk o iki muallak bile bu işin üstesinden gelebiliyor.
    + Ağzını topla o iki muallak dediğin adamlar benim sokak günlerimden beri yanımda olan insanlar.
    sen ne kadar kardeşimsen onlarda öyle.
    - Ozaman beni neden dışarıda tutuyorsun.
    + Oğlum bak ben kardeşliğe çok önem veren bir insanım tanııyosun beni. Ama o adamların başka çaresi yok bu hayat onlar için bir zorunluluk senin içinse bir seçenek . Bazı şeyleri göz önünde bulundur. Senin annen ölmüş olabilir ama bir sevgilin var bir okulun var daha önemlisi hala bir baban var lan yanında.
    - Tamam abi zorlama. Eyvallah. deyip kalktım çok yanlıştı yaptığım şimdi düşününce ergenlik işte.
    + Ya bi dur am*na koyim diyip tuttu.
    + Off Sedat amk senin şuan cidden napıcağımı bilmiyorum.
    - Ben bu işi babam ve beni bu taktan hayatın içinden kurtarmak için istiyorum yoksa sana böyle bişey için gelmezdim asla. ki gelmedimde. Ama şuan okadar kötü bir yaşantımız varki böyle giderse onuda kaybedicem. içmediği tak kalmadı adamın. Benim ona bakmam lazım Annem bunu öngörmüştü ve bana vasiyeti buydu.
    Biraz durdu ve etrafı süzerek düşündü.
    + Tamam. Ayalıyacağım bi şekilde temizinden.
    - Adamsın lan sen . Diyip gülerek sarıldım . Merak etme kardşim hiçbirşey olmayacak bak görürsün. dedim.
    ···
  2. 27.
    +16
    Bir kaç gün sonunda haber gelmişti. Furkan ayarlamıştı ve beni evimden alıp o yere zütürecekti.
    çok sürmeden gelip beni arabayla aldı ve yola koyulduk. Gittiğimiz yer bir villaydı. Villanın bahçesinde bizi korumalar karşıladı. içeriye girdik uzun bahçe kaldırmlarının sonunda eve girebilmiştik.
    Evin salonunda 2 ayakta adam ve birde Oturan kel birisi vardı.
    + Oturun gençler dedi karşısındaki koltuğu göstererek. ikimizde oturduk
    duyduğuma göre iş istiyormuşsun.
    - Evet efendim. dedim.
    + Peki nasıl bir iş istiyorsun
    - Ne isterseniz efendim.
    Yanındaki adama el etti. Bir komando bıçağı aldı. ortamızda duran masadan bana uzattı.
    + ismini söylermisin bana.
    - Sedat efendim.
    + Bu bıçağı alıp Furkanı öldür Sedat.
    Bir süre duraksadım nasıl bi sapığa düştüm lan ben diye düşünüyordum bunu yapmazdımki dıbına koyim.
    - Ama efendim.
    dememle silahını çıkartması bir oldu silahını çekip bana doğrulttu.
    + Onu öldürmezsen burda ben öldürürüm seni.
    Bir süre düşündüm filmlerdeki gibi bir oyun olabilirmiydi diye ama Furkanında bundan haberi yoktu sanırım çünkü oda korkarak bana bakıyordu. Artık sadece bir kumar oynayacaktım ya ben ya Furkan.
    Bir anlığına deli cesareti geldi bana içten içede sinirlenmeye başladım. Nolucaksa olsun dıbına koyim daha nekadar kötü olucak sanki hayatım dedim. Bıçağı adamın önüne attım.
    - Öldür lan dıbına koyduğumun çocuğu öldür. diyip gözümü kapattım.
    uzun bir kahkaha attı.
    + Bu.. bu çok iyiydi hasi*tir hahaha. Nerden buldun lan bunu harbi manyak çıktı.
    dedi. Furkanda yalandan gülümsedi. sonrasında bana döndü gülmeyi kesti.
    Aferim. işi aldın. O küfürünüde duymamış sayıyorum. dedi. Bir an için gerçekten sıkıcak sanmıştım kalbim hızla atıyordu.
    + Ancak benim yanımda çalışmanı istiyorum silah eğitimin varmı
    - Yok efendim
    + Olucak zamanla ozaman. Senin işin bana ait olan dükkanlarda alacakalrım var gün içinde bunalrı toplamak. Ayda 4 kez sana söylenen mekanlardan alacaklarımı alıp bana getirmen. Ben olmassamda yanında Duran adamı işaret ederek Fatih'e vermen dedi. ve bana eski bir telefon verdi.
    - Tamam efendim dedim.
    + Bu arada bana efendim değil Tarık bey diyeceksin anlaşıldımı.
    - Tamam Tarık bey.
    + Gidebilirsiniz gençler dedi.

    Dışarıya çıktık birer sigara yaktık arabanın başında bu arad Furkanla konuşmaya başladık
    + Sence nasıl olucak dedim
    - Oğlum bak bi sakatlık çıkartma en basit işlerden birini verdirttim sana
    + Baştaki o şeyidemi birlikte planladınız lan
    - Yok dıbına koyim herif zırdeli gördün işte
    + Ben bu işi hallederim oğlum deyip arabaya bindim o günde öyle bitmişti ve artık hayatımın kopma anlarının geldiği bölümler başlıyordu.
    Tümünü Göster
    ···
  3. 28.
    +16
    Haftasonuydu. Tuğçe, Tuğçenin arkadaşı Şeyla ve onun erkek arkadaşıyla yani adaşım olan Sedatla buluşucaktım.
    Dışarıda buluştuk ve bir kafeye oturduk öyle sohbet edip vakit geçiriyorduk. Birden Tarıkın bana verdiği Telefon çaldı. Arayan Tarıkın adamı Fatihti.
    + Alo nerdesin
    - Dışardayım abi kafede oturuyorum.
    + Yanıma gel 40 dakikaya dedi ve bir adres verip kapattı.
    Tuğçe kapattıktan sonra
    - Kimdi o aşkım
    + Hiç ya önemli değil
    - Öylemi diyosun
    + Evet kızım allah allah
    Sedat hemen araya atladı ya önemli değilse önemli değildir nedir bu kız milletinin güvensizliği diyerek lafı değiştirdi.40 dakika sonra babamın yanına gitmem gerektiğini söyleyerek vedalaştım ve kalktım.
    Fatihin dediği yere gittim. Diğer gittiğim evle alakası yoktu buranın. Basbaya bir elektrikçi dükkanıydı.
    Fatih gel otur dedi. ve devam etti
    + Şimdi aslanım Talimatları benden alıp teslimi Tarık beye yapıcaksın işi bitirdikten sonra beni arayıp Tarık beyin yerini öğreneceksin tamammı
    - Tamam kardeş.
    yanındaki adam abi diyeceksin bilader. diye düzeltti beni.
    + Halit sus oğlum. Bak kardeş sen bize zıt düşme bizde sana zıt düşmeyelim kolayca işi halledelim.
    - Tamam tamam.. Tamam abi.
    + Hah şöyle
    Gideceğim mekanları tarif etti. Kısacası iş bir tür haraç işiydi yanımada ne olur ne olmaz diye bir silah verdi daha kullanmayı bile bilmiyorum sanki napıcaksam. Tam gidicekken durdurdu ve bi mercedes anahtarı verdi.
    + Dikkat et delikanlı benim şahsi arabam. dedi
    - Tamam abi. deyip
    Koyuldum yola
    ilk dükkana girdim burası bir restoranttı. Kasiyere patronunun yerini sorup yanına gittim.
    + Tarık beyin teslimatı vardı, onu almaya geldim. dedim suratı asıldı adamın pis pis süzdü beni ieçri gidip bir zarf getirdi al hayrını görmeyin dedi.
    +Ben sadece göreviliyim. dedim hiç uzatmadan çıkıp arabaya bindim
    Zarfın içine bir baktımki 3 deste 200 lük para var adam kim bilir ne kadar zamanda kazanıyor bukadar parayı gerçi çok işlek bir yerdi muhtemelen 1 haftalık parası olabilirdi.
    Derken iki dükkan geçti üç dükkan geçti hepsinden aldım. En son dükkana geldim. iş inanılmaz basitti kira topalr gibi haracımı kesip işime bakıyordum.
    Burası bi galeriydi. içeriye girdim patronu sordum ve yanına gittim. herşey standartında ilerliyordu
    geriye sadece parayı almak kalmıştı.
    + Tarık beyin tesliamtını almaya geldim dedim. Adam durdu bir süre sonra çekmeceyi açtı ve zarfı çıkardı. eli titiriyordu kaşları çatıktı. sonra
    - gibtirgit lan burdan yavşak dedi
    + Beyefendi Tarık beyin kesin talimatı var almadan gidemem. dedim
    ayağa kalktı çenemden tutup itti geriye doğru hiçbirşey yapmıyordum ama azda olsa tırsmıştım.
    - Oğlum belamısın lan vermiyorum gibtirol git burdan dedi
    çaresiz bir şekilde arkamı dönüp çıkıyordum durumu Tarık beye bildirmeye. Arkamdan
    - Hadi gibtirgit sahibin kimse ona söyle şimdi Or*spu çocuğu dedi bana.
    Seri bir şekilde silahımı çıakrtıp adam masaya yatırdım silahı kafasına koydum
    + Öldürürüm oğlum seni kimse anneme sövemez duydunmu lan beni. Öldürürüm seni bu para için değil o küfür için sıkarım kafana sırf öldürmek için öldürürüm oğlum seni ver lan parayı.. A*ına koyduğumun evladı ver parayı dedim. bağırarak.
    adam suspus oldu oldu yanındaki adam dur işareti yapıyordu. diğer elimle masanaın üzerindeki zarfı alıp geri geri çıktım mekandan.
    arabay bindim sakin bir yere çektim. Napmıştım lan ben diye düşünüyordum geçrekten sıkabilicekmiydim admaın kafasına . Bilmiyordum belki sıkamazdım, ama birinin talimatı yada göz korkutmak değildi amacım bunu kendi benliğimle yaptığımın farkındaydım gitgide bu dünyanın içine girdiğimi hissediyordum.
    Tümünü Göster
    ···
  4. 29.
    +14
    Fatihi aradım ve Tarık beyin yerini sordum. Evde olduğunu söyledi teslimatı Tarık beye yapacaktım daha sornasındada arabayı Fatih'e teslim edip işi bitiricektim kendimi Grand Theft Auto serisi görevinin son kısmında gibi hissediyordum. Tarık beyin Villasına doğru gittim arabayı park ettim. içeriye girdim.
    Bir hizmetli açtı kapıyı. Tarık bey nerde diye sordum
    Tarık bey yok ama karısı Canan hanım burada isterseniz onunla konuşun dedi. Canan hanıma haber verip beni içeriye çağırdı.
    Canan hanımın yerini gösterdiler. Gösterdiği odanın kapısını açtım. Canan hanım Makyaj aynasının önünde oturmuş makyajını temizliyordu. Tarık beye göre daha genç güzel 28 30 yaşında balık etli bir kadındı üzerinde dekolteli pahalı olduğunu farkettiren bir elbise vardı.
    + içeri gel . dedi bakmadan.
    - Tarık beyin teslimatlarını getirdim dedim elimdeki çantayı göstererek. Bana doğru döndü. Beni süzdü. Yarım gülümsedi.
    + Şuraya bırakabilirsin.. dedi. bu esnada hala bana bakıyordu.
    Sen yeni çocuksun demi ? diye sordu.
    - Evet efendim dedim.
    + ismin ne senin
    - Sedat efendim
    + kaç yaşındasın bakalım Sedat.
    - 17 yaşındayım.
    + Olduğundan baya büyük duruyosun doğrusu. Bana kalsa 20 derdim.
    - Bu bir iltifatsa teşekkür ederim efendim.
    kendine has bir kahkaha attı.
    + Komik çocuksun. Sevdim seni. Tamam Sedatcığım tanıştığıma memnun oldum başka bir iş yok.
    gidebilirsin.
    - Bende memnun oldum Canan hanım iyi günler. diyip arkamı döndüğüm sırada yeniden seslendi.
    + Sedat bakarmısın.
    - Buyurun Canan hanım .
    Arkasını döndü.
    + Elim yetmiyorda elbisemin fermuarını açarmısın dedi.
    ilk tereddüt etsemde başka çaremin olmadığını varsayarak arkasına doğru yanaştım ve fermuarını açmaya başladım. Açtığım sırada Bana doğru ufak ufak sürtünmeye başladı. Bu kadının başıma bela olucağını hissediyordum. Ancak beynim hiç birşey düşünemiyordu çünkü nekadar olgun davransamda ve büyük dursamda daha ergenliğimin ortasındaydım. Fermuarı iyice açtıktan sonra
    yine elinin yetişmediğini bahane ederek sütyeninin kopçasını açmamı istedi. Çaresizce onuda açtım ve bu sıradada aynı şeyi yaptı. iyice aklım berelmiş bir vaziyette kalakalmıştım yüzünü bana döndü yanağımdan makas alıp göz kırptı
    + Teşekkür ederim canım. Gidebilirsin artık.
    Ben teşekkür ederim dıbına koyim herzaman dedim içimden.
    Seri şekilde aşağıya inip kapıya yöneldim bu sırada Tarık bey içeriye giriyodu.
    +Vaay Sedaat. Bu ne süpriz.
    - Teslimatınızı getirmiştim Tarık bey . Siz yoktunuz Canan hanıma teslim ettim
    + Aferim aferim işi iyi kaptın bugün yaptıklarını duydum.
    - Efendim ben.. özür dilerim sadece parayı almam gerekiyordu.
    + Kızmadım aksine kendini ispatladın bugün gittiğin o galeri benim adamımdı ne akdar hakimsin diye küçük bir oyun yaptım sana ancak sen çok hızlı çıktın.
    Şaşırmıştım. Adam oyun olsun niye anama küfür ettirmişti ruh hastası or*bu çocuğu.
    - Teşekkürler Tarık bey. Başka birşey yoksa gidebilirmiyim.
    + Tamam gidebilrisin . ha unutmadan bu senin diyip bana para dolu bir zarf verdi.
    Zarfın içinde en az 1000 tl vardı.
    Arabayı Fatihe bıraktıktan sonra. Eve gittim. Babam için yemek söyledim Tuğçeylede bir süre konuştuktan sorna yatağıma geçip uzandım. Tavana bakarak düşüncelere daldım. Tek işte bile buakdar para kazanabildiysem kimbilir bir kaç yıl sonra ne kadar param olucak yada nekadar para kazanacaktım. Belkide Tuğçeyle evlenip Babama iyi bir miktar para bırakıp bu işlerdende sıyrılıp çok güzel bir hayata devam edicektim. Bu düşünceler eşliğinde uykuya daldım.
    Tümünü Göster
    ···
  5. 30.
    +17 -1
    Düzenli olarak. Telefon geldiğinde görevleri yerine getiriyordum. kazandığım paralarıda odamdaki yatağımın altına zulalıyordum yaklaşık 4 ay geçmişti ve şimdiden 7000 tl biriktirmiştim. Ayrıca yaptığım işte ayda tek seferlik en çok 2 3 seferlik işlerdi ve paramı nakit alıyordum. Bu yüzdende yaptığım görevi büyük bir titizlikle harfi harfine yapmaya çalışıyordum.
    Tuğçeyle okul çıkışında oturduğumuz sırada yine telefonum çaldı.
    amk tam sırasıydı diye söylendim içimden arayan yine Fatih ve yine aynı görevdi sadece mekanlar değişmişti ki buda 2 ayda bir olan birşeydi. Telefonu kapattıktan sonra Tuğçe telefonu istedi verdim numaralara baktı sadece bir tane numara vardı ve kayıtlı değildi. Telefonu geri bana verdi.

    + Bu kim sedat 3 seferdir bu telefonla biriyle konuştuğunu görüyorum ne işler çeviriyosun?
    - Ya kızım bişey yok iş yapıyorum.
    + Bak söylemessen bidaha senle konuşmam çekip giderim
    - Lan seni aldatmıyorum saçmalama nolursun.
    + Ben beni aldattığından söz etmedimki. Aldatıyomusun yoksa.
    - Lan allah çarpsın yok öyle bişey sadece öyle düşündüğünü sandım.
    ilk defa çirkin yüzünü orda gördüm hiç buakdar sinirlenmemişti.
    + Kim ozaman it herif. söyle çabuuk diye bağırdı. parkın ortasında.
    - Ya tamam sus bak herkes bize bakıyor anlatıcam
    + Bakarlarsa baksınlar seni kaybetmekten iyidir.
    - Bak Tuğçe Seni çok seviyorum herşeyimin üstüne yemin ederimki seni aldattığım yok.
    ben sadece bi adamın el altında çalışıyorum kirasını topluyorum bahşiş alıyorum. Adamda biraz sıkıntılı biri bana bu telefonu verdi aramam için hepsi bukadar..
    Biraz olsun sakinlemişti
    + Sana güveniyorum. Ama off lütfen başını belaya sokucak şeyler yapam olur mu?
    - Başım belaya falan girmez sen merak etme asla senin üstünede gül koklamam ben benim hayatımda sadece sen varsın ve sen olucaksın. Seni kaybedersem ben ölürüm anlıyomusun beni.
    + Ölme benim ol. Şeylanın sevgilisine olanları duyduktan sonra zaten daha bi panik olmaya başladım .
    - Nolmuş ki onunda Sedattı adı demi.
    + Evet. Araba çarpmış iki gece önce içkiliymiş heralde öyle bişey dedi. çocuk komaya girmiş.
    - Hadi ya . Üzüldüm be ne hayatlar var.
    + işte nerden ne geleceği belli olmuyor lütfen kendine dikkat et.
    - Benim işim var anlattığım gibi gitmem gerek aşkım Hoşçakal. Deyip yanağından öpüp kalktım.
    + Hoşçakal deme bana görüşürüz. dedi.
    o an farkettimki bu kıza nezaman hoşçakal desem ilk günlerden beri bunu söyleyip duruyordu.
    - Neden Hoşçakal demiyeyim ? diye sordum en sonunda
    + 1,5 yıldır sormadın şimdi ne değişti ki. dedi sert bir ifadeyle. sonra gülümseyip şaka yapıyorum dedi.
    Hoşçakal veda ederken söylenir bana göre öyle bir kelime daha doğrusu sanki hiç bidaha gelmemeyi çağrıştırıyor. Ama görüşürüz dersen. Çok geçmeden yeniden görüşürsün bu kadar basit .
    - Tamam bidaha demem görüşürüz deyip ayrıldım yanından.

    • * BU GECELiK SON POST OLSUN GERÇi HERKES UYUDU ZATEN YARIN UYANINCA DEVAM EDiCEM.
    Tümünü Göster
    ···
    1. 1.
      0
      Usta devam et takipteyim
      ···
  6. 31.
    +11
    30 DAKiKAYA BAŞLIYORUM BEYLER GECE DAHiL BUGÜN DE DEVAM EDiYORUM. YENi UYANDIM HERKESE GÜNAYDIN BU ARADA.
    ···
    1. 1.
      0
      günaydın panpa da hadi yaw 1 saat oldu
      ···
  7. 32.
    +16
    Fatihin yanına gittim. Yine aynı sohbetler şurda şu mekan şurdaki şu mekan diye anlattıda anlattı.
    iş benim için rahat bir görevdi ve hertürlü zorluğun altından kalkabileceğimi hissediyordum.
    Elektrikçiden çıkarken yine bana bir anahtar verdi ve arabanın arkasındakini giyip öyle git mekanlara dedi.
    Passatın arka kapısını açıp içeirye baktım bir takım elbise vardı. Eve gidip giydim . Silahımı belime taktım aynada bir süre kendime baktım. Bir yandan jilet oldum haa diye söylenirken aslında bu kişinin olduğum kişiyle alakası olmadığını farkediyordum.
    Bindim arabaya sonrası normaldi tek farkı bu sefer gittiğim mekanlar daha lüks ve büyüktü. Dediklerine göre Tarık bey büyük bir iş yakalamış ve Şehrin zengin kısımlarının haracınıda devr almıştı.
    Furkanın anlattığına göreyse adam Furkanın çocukluğundan beri hiç duraksamadan işlerini büyütüyor ve gelişiyordu bu sayedede hem saygınlık hemde bu camiada işlerini kolayca hallediyordu.
    Son iki mekan kalmıştı. Keyfim yerindeydi bu iş gözümü boyuyordu. Açtım radyoyu Teoman çalıyordu. Bağırarak eşlik ediyordum.
    - Sorma neden niçin
    herşey yalnızlıktan
    bak..bak.. Güzel bir gün ölmek için...
    https://www.youtube.com/watch?v=2at-8ZbjRXs

    Mekanın önünde durdum arabayı kilitledim mekanın kapısında içeriye doğru girmeye başladım .Yakamı düzelttim. Geldiğim yer bir pub tı.
    - Selamın aleyküm dedim görevliye. hafif sesli ahkam kesen bir tonda.
    + Merhaba beyefendi nasıl yardımcı olabilirim
    - Patronun.
    + Anlamadım Selim beyle mi görüşmek istiyorsunuz.
    - Hah işte kimse artık. Çağırırmısın.
    Kadın içeriye gidip patronunu çağırdı. bir masaya oturduk.
    - hiç lafı uzatmayayım. Tarık beyin teslimatı için geldim.
    Adam arkasına yaslandı hafif tebessüm etti.
    + Ben Kadir Karahan'dan başkasına haraç vermiyorum evlat dedi.
    - Evladın değilim lan ben senin. Bak işi zorlaştırma işte ver bende yoluma bakayım.
    + Tarık'a söyle beni çoluk çocukla muhattap etmesin. Göndereceksede senin gibi küçük çakallarla işim olmaz benim aslanım.
    Adamın bu denli rahat ve yavşak tavırlar sergilemesine ayar olmuştum . Ceketimin belinde silahımı çıkarıp masanın üzerine koydum.
    - Bak lan bana. Selim bey. Senin gibileri çok gördüm. Daha hiç sıkıntı yaşamadım. Tarık beye şimdi gitsem ilk seni gibicek sonrada beni gibicek. Bu yüzden teslimatı almadan gitmiyorum.
    + gibtir lan. deyip masadan kalktı omzumdan tuttu görücek daha çok şeyin var dedi. Harcatma kendini hadi ufak ufak gibtirol git şurdan.
    Adamın elini alıp kırdım sonrada ayağa kalkıp boyunundan tutup yere yatırdım . Oanda bir koruma dış kapıyı kollarken diğerleride bana silah çekti. Bende masanın üzerinde duran silahı. Adamın kafasına dayamıştım bile.
    - Veriyormusun vermiyormusun lan . dedim
    adam elinin acısından konuşamıyordu Havaya ateş ettim yeniden doğrulttum. Kafasına veriyormusun vermiyormusun. Korumaları sandalyelerin arkasına geçip sadece bana bakıyordu ama sıkmıyorlardı. Adam en sonunda bağırarak paranın yerini söyledi ve getirmelerini emretti.
    Parayı alıp silahımı hala onlara doğrultarak çıktım mekandan.
    Arabaya binip diğer mekanıda hallettikten sonra. Fatihin yanına gittim. Tarık beyin yerini öğrenip yanına gittim. Depo gibi gibi yere girdim Tarık bey tam karşımdaydı. Teslimatı verdim.
    + Aferim aferim. dedi
    - Yalnız Tarık bey. Birşey söylemem gerek size.
    + Noldu.
    Mekanın adını söyleip elini kırdığım adamla konuşmalarımızı, gelişen olayları ve parayı en sonunda aldığımı anlattım.
    ilk durup göz kırpmadan suratıma baktı. Sorna ayağa kalkıp yanıma geldi.
    + Naptım demiştin
    -Parayı aldım yani.
    + Hayır onu demiyorum dedi sakince
    sonra bana bir sille attı hayatımda kimseden öyle tokat yememiştim. Yere düştüm kaldırdı bitanede yumruk attı.
    +Ulan adamın bileğini kırmak nedir yavşak. Lan .. lan ben sana teslimatı alıcaksın demedimmi hayvan oğlu hayvan. Silah sadece göz korkutmak için kullanıcaktın. Öğlen vakti admaın kameralı mekanında silah çekip üstünede adamın bileğini kırmak nedir diyip bitane daha vurdu.
    Ardı ardına yediğim tokatlar hem canımı ykaıyordu hemde gururumla oynuyordu.
    Ayağa kalkıp yumruğumu havaya kaldırdım. Sonra durdum. Korumalar bana silahlarını çekti.
    Tarık bey gülümsedi . Silahlarınızı indirin diye el işareti yaptı.
    + Hah hah. Yediğin halt yetmezmiş gibi birde banamı vurucaksın.
    Elimi indirdim ama sinirden burnumdan soluyordum.
    + Sen dua et bunu ilk senden öğrendim bukadar basit bi işi bile beceremeyen taktan bi çocukla ne işim olur lan benim. dedi ensemden tutup. Ve devam etti.
    Sen dua et bunu ilk senden öğrendim. Yoksa seni gömerdim buraya.
    Adam ruh hastasının tekiydi o an içimden keşke girmeseydim bu taktan dünyaya diyordum bir yandanda haklıydı aslında çok düşüncesiz bir şekilde davranmıştım.
    +Bak Sedat yürekli çocuksun seni Harcamak istemiyorum. Bu ilk ve son hatan olsun.
    Bir dahaki hatanda değil benden yumruk yemek yüzümü bile görmeden. Ölmüş olursun.. Yada daha kötüsü sen düşün.
    Bu hayattan artık çıkamayacağımı anlamıştım.
    - Özür dilerim. deyip kafamı yere eğdim.
    + Şimdi bana söyle kalıyormusun.. Gidiyormusun.
    Derin bir nefes alıp verdim dudağımdan gelen kan yere damlıyordu. Ya bu kan boş yere akmış olucaktı yada hakkını vericektim. diye düşünüyordum
    - Kalıyorum.
    + Dediğim gibi ilk ve son olsun bu Sedat. O Kamera işinide bir şekilde halleticem Kadir Karahan denen herifte zübbe orusbu çocuğunun tekidir zaten diye mırıldandı kendi kendine.
    Bi daha bu işi yapmayaksın. Madem silah doğrulta biliyosun aslan gibi. Aslanlar gibide bi iş ayarlıcam sana. Şu mevzuları halledene kadarda bişekilde pılını pırtını toplayıp Benim villanın bahçesindeki işçi evinde kalıcaksın.
    - Tamam Tarık bey. Dedim Bana bir miktar para verdi.
    Yeniden arabayı Fatih'e bıraktım. Ve eve gittim.
    Tümünü Göster
    ···
  8. 33.
    +13
    Eve girdim Babam evdeydi. Odamın kapısnı açtım. Babam zulaladığım paraları bulmuş hepsibi yere dökmüştü başlarında oturup öylece bakıyordu. Takım elbisemi çıkarmayıda unutmuştum yanağım kıpkırmızı dudağım patlamıştı ancak paralarıda bulduğu için artık itiraf vakti gelmişti.
    hiçbirşey demedim karşısına oturdum bir süre bakıştık . Suratında Çaresiz bir ifade hakimdi.
    En sonunda konuştu.
    - Nerden buldun bunca parayı. dedi durup suratıma ve üstüme baktı.
    Ne haltlar karıştırıyosun.
    + Baba..
    - Babasını gibtirtme şimdi oğlum herşey bitti bide senlemi uğraşıcam. Çabuk söyle. Nerden buldun diye bağırdı.
    + Ben iş yapıyorum.
    - Ne işi oğlum ne işi ? lan delirticenmi beni benim neden haberim yok bu suratının hali ne lan.
    + Sıkıntılı işler baba boşver sorma birşey ben hallediyorum
    - Yok . Sen diyosun benim ağzıma sıç. Paraları yerden alıp suratıma fırlattı.
    Harammı helal mi lan bunlar. dedi yaklaştı.
    sustum bişey diyemedim.
    Sen benim başıma belamısın lan eşşeoğlueşşek birde senlemi uğraşıcam diyip tokat attı bikaç tane bana. En sonunda dayanamayıp ittim Babamı.. yere düştü.
    + Ben gidiyorum artık dedim ve eşyalarımı bir bavulun içine toplamaya başladım.
    Ben eşyalarımı topalrken gibtir git lan bu evden diye bağırıp durdu.
    Bavulu elime alıp. Kapıya doğru yürüdüm.
    Arkamdan paralarıda atıp al lan bunları köpek diye bağırdı. Ben duymazdan gelip kapının önüne geldim ve kapının kolunu tuttum. Bir süre açamadım çünkü babamı tanıyordum bu eve bir daha dönüşüm yoktu.
    Tam o anda.
    - Dur!!. diye bağırdı. Arkamı döndüm. Gözleri dolmuştu.
    - Geldi kafımı tuttu saçlarımı okşayarak. Sende gitme. Nolur Sedat sende gidersen hiçbirşeyim kalmaz oğlum dedi.
    dizlerinin üstün çöktü zaten hafif sarhoştu içki kokusunu alıyordum. ve ağlamaya başladı. Babamın o halini görünce içim burkulmuştu Karısı ölmüş oğluna sahip çıkamayan bir adamın hezeyanıydı.
    Gözlerimden iki damla yaş süzüldü. Bende boy hizasına gelicek şekilde diz çöktüm tam önüne.
    + Sen.. Sen baba. sorun aslında sensin bunu göremiyomusun. Annem öldüğünden beri bana ne babalık yaptın ne bişey adeta bir çocuk gibi davranıyosun. Yemeğini bile ben alıyorum masanı ben topluyorum. Senin karın ölmüş. Kolay değilde. Anne olmaması heleki bu yaşta birisi için çok zor be baba. Ama herşeye rağmen ben bu pis işlere bile senle daha iyi hayat yaşamak için girdim ... Senin bütün maaşını içkiye sigaraya yatırmanın aksine saçmasapan durduk yere parasız izne çıkmanın aksine ben daha mutlu olalım diye bu taktan işlerle uğraşıyorum. Devamda edicem gitmek zorundayım anla beni. Sana kızgın değilim. Yani artık değilim ... Görüşürüz baba. Deyip evden çıktım.
    Tümünü Göster
    ···
  9. 34.
    +11
    Dışarıya çıkıp kuytu bir sokağa kadar yürüdüm yere çöküp hüngür hüngür ağlamaya başladım. Ağladıkça acılarım hafifliyordu. Ağladıkça susuyordu kafamın içindeki çığlıklar. Annem geliyordu aklıma.
    Küçükken korktuğumda geceleri yanına gidişim. Beni sabah kaldırıp kahvaltı yaptırması. Akşam sohbetlerimiz. Okula göndermeden önce muhakkak yanağımdan öpüp sarılması. Şimdi hiçbiri yoktu.
    Akşam yemeğe çağırdığında ve gelmediğimde. gelip bilgisayarı kapatır zorla masaya oturturdu.
    Akşam yemekleri ailecek yenir oğlum öğüdünü çekerdi herzaman bana. Şimdi onları bile özlüyordum.
    Furkanı aradım.
    + Alo . dedim
    - Efendim kardeşim.
    + Bana araba lazımda müsaitse verebilirmisin
    - Nerdesin lan hayırdır sesin çok kötü geliyor. Nerdesin söyle yanına geleyim
    + Dur oğlum dur ben geliyorum zaten. Var mı yok mu onu söyle.
    - Gel lan gel veririm tabi.
    Furkanın evinin önüne gittiğimde aşağıda beni bekliyordu.
    - Noldu oğlum sana dedi.
    durumu anlattım.
    - Bak bir sorun varsa söyle birşekilde hallederiz çık bu hayattan oğlum
    + Olmaz Furkan. Çıkamam.
    - Lan kendini öldürtücekmisin. bu iş o iş değil oğlum kendine gel
    + Olmaz artık tekrar dönemem. Anla beni. Arabayı vericekmisin.
    - Al kardeşim deyip Bmw nin. Bak Sedat oğlum nolur kendine dikkat et
    + Merak etme sen dedim.
    ilk verdiği arabanın aynısıydı. Ozamanlar Muhteşem gelen bu şey şuan benim için dünyanın en sıradan ve yalan şeyiydi.
    Uzun yollar boyu gittim. Anlamsız ve dikkatsiz hızlar yaparak gittim. Şehir mezarlığının kapısın önüne geldim. Duvarından atlamam gerekiyordu gece giriş yoktu . Arabayla etrafı kolaçan ederken bir anda dikkatsizliğime denk geldi ve bi ağaca girdim. Arabanın önü darmadağın olmuştu. Çıkıp arabayı öylece orda kitleyip bıraktım. Mezarlığın duvarından atlayıp annemin mezarına gittim. Beni doğran kadının toğrağını avuçladım ağladım. Başım çatlayana kadar ağladım. Sonrada Mezarının üstünde uyudum aynı sıcaklık olmasada annemin yanında uyudum o gece.
    https://www.youtube.com/watch?v=7BQby_KKRAU
    ···
    1. 1.
      0
      bu entrye yakılır ama boş aq
      ···
  10. 35.
    +7
    Sabah güvenlik uyandırdı beni . ilk başlarda evsiz yada deli sanmış heralde ki sanmaması için hiçbir neden yoktu. Bağırarak uyandırdı beni.
    Sonra baktı aksanım yerinde kafamda bir sorun yok, normal konuşmaya başladı.
    + Napıyorsun evladım burda bu saatte burdamı uyuyorsun sen.
    hiçbişey demedim. Çıkardığım kunduralarımı giydim takım elbisenin ceketindeki toprakları elimin tersiyle yere döktüm.
    Ayağa kalktım ceplerimi kontrol ettim araba anahtarı ve düzdanın yeirnde olduğunu farkettikten sonra . Adama bu benim annem deyip mezarı işaret ettim ve çıkışa doğru yürüdüm.
    Furkanı aradım evde olduğunu öğrendim. Arabanın ynaına gidip gündüz gözüyle bi yokladım etrafını sadece ön kaporta içine göçmüşüt onun dışında çalışıyor olması içimi rahatlattı.
    Arabayı park ettim. Furkanın eve çıktım.
    Oğlum naptın içtinmi gece nerdeydin babamın bile belki sormayacağı soru yağmuruna tuttu beni.
    Anlattım herşeyi. Acıyarak suratıma baktı. Arabayıda anlattım sonrasında. Beklediğim tepkiden daha az ve ilginç bir tepkiyle karşılaştım.
    - Arabayı nerde yaptıyıryosan nekadarra yaptırıyosan kendi cebinden yaptır .. Ulan zütünü gibeyim senin ya.. Arabada senin olsun. dedi.
    Sadece sarılıp beline vurdum
    +Sen benim gerçekten kardşimsin biliyosun demi bunu.
    - Eyvallah. dedi
    Giyecek bir şeyin varmı dedim boylarımız ve fiziklerimiz hemen hemen eşitti. Bana temiz bir takım elbise verip diğer eşyaları çöp kutusuna attı. Sonra bir kutu getirdi açtı.
    - ben yeni saat aldım al buda senin olsun deyip birde rolex verdı. Taktım .
    + Senin hakkını nasıl ödeyeceğim lan.
    - Kardeşin kardeşe hakkı olmaz koçum dedi. ve devam etti.
    Tarık beyin yanında çalışmak zordur hertürlü taka giriceksin Sedat. Ama tabi bu senin seçimin.
    istediğin gibi yaşarsın umarım dedi.
    Eyvallah deyip çıktım. Arabayı servise veridkten sonra Tarık beyin villasına doğru yola koyuldum.
    ···
  11. 36.
    +7
    Yoldayken Tuğçe aradı.
    + Aşkım nerdesin.
    - Bi işim varda oraya gidiyorum aşkım noldu
    + Bugün okulada gelmedin Furkanıda bulamadım nerdesin sen kaç gündür sene bitti biticek kaç gün devamsızlığın oldu allah bilir.
    - Tuğçe daha sonra sana anlatıcam. Ama bir süre daha gelemicem ben okula beni merak etme tamammı .
    +Böyle bişeyin imkanı yok.
    - Tamam biliyorum ama idare et elbet görüşücez zaten .
    + Bi kaç gün çatlıyıcam desene şuna .
    - Sorun yok inan bana nezaman istersen ara ben iyi olucam sadece bir süre için görüşemicez.
    + Tamam şimdilik sorgulamıycam . Seni seviyorum. Merakta koyma beni.
    - Bende seni seviyorum tamam aşkım. bu konuşmalar sıraasında villanın önüne gelmiştik. Benim şimdi kapatmam gerek hadi görüşürüz. Taksinin parasını ödeyip indim.
    Ve Hayatımın içinde yeni bir başlangıca daha giriyordum.
    Villanın bahçesinden içeriye girdim kapıyı çaldım. Kapıyı Canan hanım açtı. Beni süzdü çok şıksın bugün Sedat. Buralar sana yaradı herhalde dedi. Hafif tebessüm ettim .
    - Öyle oldu biraz Canan hanım dedim.
    + Tarık içerde bekliyor dedi ve kapıyı ardına kadar açtı.
    içeriye girip Tarık beyin yanına gittim. Bana baktı gel otur dedi.
    Karşındaki koltuğa oturdum .
    - Burda başladık burda devam ediyoruz ha Sedat dedi. Tarık bey
    + Umarım efendim. diye yanıt verdim.
    - Bahçedeki evde sen kalıcaksın artık. Kısa bir süre burada olucaksın. Sonra istediğin yerde kal ama aynı işi yapıcaksın dedi.
    +Ne işi yapıcam efendim
    - Bazı istenmeyen önemsiz insanları. Temizliyeceksin.
    + Nasıl efendim anlamadım.
    - Tetikçim olucaksın Sedat. Arka tarafta susturuculu silahla atış talimi yapıcaksın hergün. merak etme
    hocan iyidir. Çabucak kavrarsın işi diyip yanında duran adamı gösterdi ve gülümsedi.
    + Adam öldürücem yani demi dedim.
    - Kendine bukadar yüklenme temizlik de zorunluluk de. Yada ne s.km dersen de ama işini iyi yapmanı istiyorum artık geri dönüşü yok bir söz verdin ve bugün yanıma geldin. Ne zaman hazır olursan ,Osman bana söyleyecek ve hazır olduğunda başlayacaksın ama şunu bil bu işte hataya yer yok . Tek bir hatada oyun biter.
    Bir süre hiçbirşey demedim düşündüm ama boşa düşündüm seve seve değilse başka türlü yapıcaktım bu işi.
    + Tamam efendim siz ne derseniz o dedim.
    Ve kalıcağım evi gösterdi hizmetliler bende gidip eşyalarımı yerleştirdim bir yandanda etrafı inceledim.
    Resmen adamın görevli kalsın diye gösterdiği ev benim normal evimden daha lükstü ancak biraz daha küçüktü. yine sorunsuz bir şekilde 3-4 kişilik bir aile burada bir ömür yaşardı. Plazma Rahat yatak bilgisayar. Tuvaletinde diş fırçasına kadar vardı adeta 5 yıldızlı bir otelin suiti gibiyidi.
    Tümünü Göster
    ···
  12. 37.
    +7
    Günler geçiyordu silah eğitimlerine başlamıştım. Günden güne atışlarım gelişiyordu.
    bu süre zarfında Furkanla birkaç kere burada karşılaştım. Tuğçeylede telefonda konuştum. Ancak babamı hiç aramadım. Gerçi oda beni aramamıştı.
    Bir sabah benim kaldığım evin kapısı çalınmaya başladı ardı ardına. Gelen Osman abiydi. Çabuk kalk işimiz var dedi üstümü giyindim çıktım. ilk başlarda nolduğunu anlamamıştım. 3 araba konvoy şeklinde ormanlık bir araziye kadar gittik. ileride iki ceset gözüküyordu. Diğer iki araç polis arabalarının gerisinde park ettik. Tarık beyin bulunudğu araç ise olay mahalinnin yanına gitti.
    Yerdeki duran cesetleri biraz incelediğimde şok olmuştum. Çünkü yerde duran cesedin birisi Fatihti diğeri ise Fatihin adamı halit. Bir süre daha durduktan sonra eve yeniden döndük. Anlattıklarına göre Halit yüksek bir yerden düşmüş olmalıydı ve Fatih ise kalp krizi geçirmişti.
    Olayların sorumlusu Tarık bey ve adamları arasında Tarık beyin düşmanı olan Kadir Karahan olduğu düşünülüyordu. Bu olayın üzerine Tarık bey ortalık durulana kadar yanında 2 adam ve bir ortağı ile birlikte şehir dışına çıkma kararı aldı. Evin sorumlusu aynı zamanda silah eğitmenim olan Osman abi olucaktı.
    Tarık bey gideli birkaç gün olmuştu ve herzamanki gibi öğle saatlerinde Atış talimi yapıyordum. Yaptığmız yer evin arka bahçesiydi. Atış talimi boyunca farketmemiştim. Ancak es kaza farkettimki.
    Canan hanım beni izliyordu. Günler böyle geçti ve nerdeyse hergün bu saatlerde Canan hanımın beni izlediğini farkettim. Kendisinden Tarık beyin sitediğini düşünmüştüm o sıralar.
    ···
  13. 38.
    +8
    Bir iki sonrasında yine gün içindeki talimleri yapıp. Akşam yemeğini bekliyordum. Akşam olduğunda ben eve geçip hizmetlinin yemek getirmesini beklerdim. Osman abide kendi evine giderdi. Evde sadece 2 koruma 2 güvenlik ve hizmetliler kalırdı. Bilgisayarda birkaç şeye bakıp arada sıradada Tuğçeyle mesajlaşırken kapı çaldı. Karşımda hizmetlinin biri vardı.
    - Buyrun dedim.
    + Sedat bey Canan hanım sizi Yemeğe çağırıyor. dedi. afallamıştım.
    - Yemek buraya gelmiyormuydu dedim.
    + Sizi özel olarak çağırıyor Sedat bey dedi. Sanki şehrin bi ucu amk diyordum içimden.
    - Geliceğimi söyleyin
    +Tamam efendim. dedi ve kapıyı kapattım.
    Bu kadın benden ne istiyordu acaba Tarık beyle ilgili bir durummu vardı diye düşünüyordum. Umarım yine bir orsubuluk yapmaz diyede kafamdan geçirdim bir süre.
    Sonrasında Yeterince şık bulduğum takım elbisemi giydim Saatimi taktım. Saçlarımı taradım ve birkaç küçük ayrıntıdan sonra hazırdım. Bu bir özel davetse bende özel olmalıydım öyle değilmi.
    Çıkıp evin karşısında bulunan villaya doğru yürüdüm ve içeri girdim.
    içeri girdiğimde Canan hanım Çeşit çeşit yemeklerin bulunduğu masanın başında bekliyordu. Özenle hazırlandığı belliydi, Sarı saçları yapılıydı. Üzerinde kolsuz, dekolteli siyah elbisesiyle inanılmaz güzel ve şık gözüküyordu.
    Beni gördüğünde gülümeseyip hoşgeldin diyerek elimi sıktı. Madem misafirsin seni ağarlayayım istedim. dedi.
    - Çok Teşekkürler Canan hanım umarım Tarık beyin bundan haberi vardır. dedim
    + Haha o seni dert etmez merak etme.
    - Umuyorum dert etmez.
    + Bu arada çok yakışıklı olmuşsun dedi.
    - Teşekkürler sizde öyle ıı yani güzel olmuşsunuz diyerek gülümsedim.
    konuşmalar esnasında hizmetli kadehlerimize şarap dolduruyordu.
    + Bişey sormak istiyorum Sedatcığım. Seni buralara getiren nedir.
    Çok derine inmeden sadece Furkanla olan arkadaşlığımın üstüne bikaç şey ekleyip anlattım.
    + Furkanla kardeş gibisiniz ozaman.
    - Öteyiz denebilir artık.
    Tarık bey nezaman döner sizce diye sordum. suratını astı kadehinden bir yudum aldı.
    + Biliyomusun. Umrumda bile değil. Ben onun için evindeki korumalar kadar bile değerli değilim. Şimdi allah bilir hangi karının koynundadır. dedi
    irkildim biraz resmen şuan Tarık beyin karısıyla ilişikileri hakkında konuşuyordum. Kısa bir süre cevap vermedim
    + Neyse boşver bunları. Seni germeyeyim daha fazla. Kız arkadaşın varmı.
    - Var. Aslında.. Yok.
    + Var mı Yok mu.
    - Yok.
    Resmen kadına yalan söylüyordum. Nedenini bende bilmiyordum belkide bu bir korunma iç güdüsüydü.
    + Hmm demek yok şaşırtıcı doğrusu. En az iki üç sevgilin vardır diye düşünmüştüm
    - Böyle gözüktüğüme üzüldüm doğrusu ben daha çok ilişkilerime önem veren bir insanım dedim.
    + Hayırlısı bakalım diyip gülümsedi.
    Uzun bir sohbetin ardından yemekler yneildi şarpalr içildi. ikimizde hafif çakırkeyf olmuştuk ve saat 12 yi geçmişti bile.
    - Ben müsaadenizi istiyeyim. Canan hanım
    + Sıkılındınmı yoksa dedi.
    - Hayır ancak malumunuz sabah erken kalkıyorum
    + Tamam ozaman. diyip ayağa kalktı. Hizmetliler evlerine geçti ben yolcu edeyim seni dedi bunu söylerken suratında alaycı bir gülümseme hakimdi.
    - Teşekkürler. Dedim kafamı eğerek.
    Kapıya kadar geldik. Bir elini kapı koluna attı. Diğer eliylede kravatımı tuttu istesen gitmene gerek yok burda bir yer ayarlatırım dedi olduğundan daha sakin bir ses tonuyla. Kadının hafiften sarhoş olduğu yürümesinden ve tavırlarından belli oluyordu.
    - Teşekkürler ancak bu uygun olmaz Canan hanım diyip. Kapıyı açmak için elimi kapı koluna zütürdüm elini elinin üstüne attım ancak açmamak için güç uyguluyordu. Benimse kalp atışlarım hızlanmıştı hiçbirşey demeden gözümün içine içine bakıyordu. Biraz daha yaklaştı bana
    + Birdaha soruyorum. Eğer istersen kalablirsin dedi.
    - Lütfen Canan hanım beni zor duruma düşürmeyin. Dedim hafif kendimden geçmiş hafifte tedirgin bir şekilde.
    ve kapıyı açtım. iyi geceler Canan hanım deyip olayın şokuyla hızlı adımlarla kaldığım eve doğru yürüdüm o ise arkamdan gülümsüyordu.
    Tümünü Göster
    ···
  14. 39.
    +8
    Eve girip kapıyı kapattım üstümdekileri çıkartıp rahat bişeyler giydim. Ve kendimi sırt üstü yatağa attım.
    Noluyordu amk. Buralara nasıl gelmiştim Hayatım nasıl bukadar hızlı değişmişti. Bunları düşünürken kapı çaldı. kalkıp açtım.
    Kapıdaki Canan hanımdı. Gecelikle evimin önünde duruyordu üstünde iç çamaşırının olmadığı görülebiliyordu.
    Nolduğunu anlamadan sadece suratına bakıyordum. içeriye girdi. ve kapıyı kapattı. Karşımda dikilip bir süre göz göze bakıştık. Büyüleniyordum. içimde karşı konulmaz hisler oluşuyordu.
    parmaklarımı sarı saçlarının içinden geçirdim ve şehvetle öpüşmeye başladık.
    ilk kapıya dayalı birşekilde bir süre öpüştükten sonra bacaklarından tutup kaldırdım ve aynı şekilde yatağa gittik. Boynunun ve göğüslerinin derinliklerinde kayboluyordum. Bu yasak aşk afyon etkisi yaratıyordu bende. Hiç yapmadığım zevkleri tattım. Cenettin elması gibiydi benim için yasak ama muhteşem... Saatlerce seviştikten sonra birlikte uyuduk.
    ···
    1. 1.
      0
      Seri la biliyosun okuduğumu. Ama cinsellige fazla girme. Agir konulara gir. Uzatarak anlat. Yarim birakma.
      ···
    2. 2.
      0
      Hikayede olan şeyleri kesmek istemiyorum zaten elimden geldiğince sansürlüyorum.
      Eyvallah takibin için
      ···
  15. 40.
    +8
    Sabah uyandığımda Canan yanımda yoktu. Banyodan su sesleri geliyodu belliki duş alıyordu Ve en sonunda çıktı. üstünde havlu vardı. Aynanın önünde duruyordu. Arkasından sokulup Boynundan öptüm.
    - Osman gelmeden evine geçsen iyi olur dedim.
    + Bugün cumartesi Osman bugün gelmez dedi.
    Ellerimi Göğüslerine doğru zütürdüm. Ellerimi tutup hayır dedi . ve bana döndü
    + Bu bidaha olmicak Sedat. Üzgünüm dedi.
    - Benden hoşlanmıyormusun yoksa peki ya dün gece olanlar ?
    + Tek gecelik küçük bir kaçamağı abartma lütfen . Benim bir kocam var ve bu adam senin patronun.
    Çok geçti bu kadına karşı içimde derin arzular oluşmuştu bile.
    - Öyle olmadığını biliyorum. Beni kandırma.
    Neredeyse dudak dudağaydık hiç cevap vermedi. Üzerindeki havluyu çıkartıp yavaşça yere bıraktı ve üzerime atladı. işte tamda bu hamleden sonra patronumun karısıyla olan yasak aşkım başlamıştı.
    ···
  16. 41.
    +10
    Burda zaman hızla akıp gitmişti ve bi haftayı tamamlamıştım bile ve Cananla yaşadıklarımdan sonra Tuğçeye karşı kendimden utanıyordum. O beni nolursa olsun bütün dakatiyle severken ben onu aldatıyordum. Bu yüzden Yazışmaya bile yüzüm olmadığı için yazdıklarına soğuk cevaplar veriyordum ve elimden geldiğince konuşmamaya çalışyordum öte yandan ondan ayrılma cesaretinide kendimde bulamıyordum. Ve bir kaç gün sonra Tarık beyde eve dönmüştü otopsilere göre Fatih ve Halitin ölümünden Kadir Karahan sorumlu değildi. Ne bir darp izi nede kurşun izine rastlanmamıştı o iki adam sanki kendi kendilerine orada ölüvermişti. Bu konunun çok derinine inmek istemiyordum.
    Tarık bey beni yanına çağırdı. Osman abide yanındaydı.
    - Ee Neler yaptınız bakim yokluğumda. dedi ( neler yapmadıkki)
    + Silahı az çok kullanıyorum. Aslında bir görev çinde hazırım Tarık bey dedim
    - Bunu senden duymak bana umut veriyor. Peki madem al bakalım yeni telefonun diyip bana yeni model bir akıllı telefon verdi.
    Artık aramalarını ve bize ulaşımını bu telefonla yapıcaksın Sedat. Herzaman müsait olsun Telefonun.
    + Teşekkürler Tarık bey.
    - Artık gidebilirsin eşyalarını topla. Özgürsün diyip güldü.
    Kaldığım eve gidip eşyalarımı topluyordum. Bavulumu hazırladım sonra olarak üstüme kapşonlu bir ceket giydim tam çıkıcaktımki giriş kapısının yanında Canan vardı.
    - Demek gidiyosun ha.
    + Evet
    - Çok özletme kendini yine gel kal buralarda.
    + Sonra kafama kurşun yiyeyim.
    Kendine has kahkahasını yine attı.
    - Dalga geçiyordum. Tekrar görüşmek dileğiyle. diyip gitmeden son defa dudaklarıma yapıştı.
    O evde yokmuş gibi çıkıp kapıyı kapattım. Ve çıkıştaki otoparka doğru yürüdüm. Araç servisi arabamı tamir etmiş ve kapıya getirmişti çoktan. Ancak parayı nakit ödemiştim ve 4bin küsür liram gitmişti. kalan para ise evde kalmıştı. Yanımda sadece 100 tl vardı ve Tarık beyden istemek istemiyordum. Arabaya binip Furkanı aradım
    + Nerdesin
    - Şehir dışındayım noldu hayırdır.
    + Niye şehir dışındasın lan asıl sana hayırdır.
    - Bi mal getir zütür işi vardıda benim yapmam gerekti.
    + Anladım. nezaman gelirsin buraya.
    - Yarına dönmüş olurum.
    + Tamam ozaman yarın ararım seni
    - Tamamdır.
    Telefonu kapattım arabada yatmaktan başka çarem yoktu yeniden eve dönmek istemiyordum.
    ···
  17. 42.
    +6
    NOT:
    ARKADAŞLAR BÜTÜN GECE SÖZÜNÜ VERMEYEYiM , BELKi FiNALiNE KADAR YAZICAM. AMA HiKAYENiN GiDiŞATI NEREYE KADAR GiDER BiLMiYORUM BU YÜZDEN FiNAL TAHMiNi YAPMAK ZOR.
    4 SAATTE 9 TANE UZUN ENTRY GiRDiM. LÜTFEN BiRAZ DAHA SABIRLI OLMANIZI iSTiYORUM HERKESE YENiDEN TEŞEKKÜR EDiYORUM, FiNAL BOMBA GiBi OLUCAK.. HiKAYEYi TAMAMLAYACAĞIM.
    bu arada küçük bir ayrıntıdan bahsedeyim aralarda geçen , şeyla , komaya giren sedat, Fatih ve Halit.
    diğer hikayemde baş kahramanlar yani akıbetleri bu hikayede yok.
    ···
  18. 43.
    +11
    Villadan çıkıp birkaç sokak ilerledim arabayla. yapıcak hiçbir işim yoktu Okulda çoktan bitmişti.
    Tuğçeyi aradım.
    + Alo. dedim
    - sen beni ararmıydın ya işlerin güçlerin vardır senin.
    + Nerdesin yanına gelicem.
    - Evdeyim gelme Sedat görüşmek istemiyorum kaç gündür doğru düzgün yazmıyosun tripli tripli davranıyorsun es kaza yazsan bile.
    + Tuğçe geliyorum lütfen lafımı ikiletme. 20 dakikaya aşağıda ol alıcam seni. deyip kapattım
    Tuğçenin evinin önüne gittim . Arabadan inip beklemeye başladım inat yapıyordu biliyordum zorla indirmem gerkeiyordu.
    aradım açmadı . birdaha aradım yeniden meşgule attı. içimi garip bir telaş almıştı Tuğçeden her nekadar soğusamda hala onu kaybetme hissi göğsümü daraltıyordu. Mesaj attım.
    -- Eğer şimdi aşağıya inmessen. Kapına dayanırım. Bunu yapıcağımı biliyosun.--
    Bir süre daha bekledim tam apartmandan içeri giriyordumki çıktı.
    - Noldu ne istiyosun
    + Sadece konuşmak istiyorum neden delirtiyorsun beni.
    - Annem evde çabuk ol ne diyeceksen de. Hem bu halin ne böyle o kapıda duran araba? Sana noluyor Sedat.
    + Anlatırım.. tabi benimle gelirsen.
    - Tamam geliyorum. dedi.
    Arabaya bindik ilk çıktığımız tepelik alana gittim ve aynı banklara oturduk.
    - Hadi devam et dinliyorum . Dedi bütün ciddiyetiyle bana bakıyordu.
    + Ben bir adam çalışyıordum ya. işte ben onun adamı oldum
    - Ne adamı Sedat neyden bahsediyosun
    + Ya ben mafyaya çalışıyorum Tuğçe tabi böyle söyleyince hiç hoş olmuyor .
    - Peki ama neden.
    + Para var Tuğçe çok fazla para rahat bir hayat var bütün detaylar profesyonelce hallediliyor hiçbir şekilde başım belaya giremez. Adamın koruması gibi birşeyim dedim.
    Yalan söylemek istemesemde Tetikçi olduğumu açık açık anlatamazdım Tuğçeye.
    - Para ve rahat hayat için kendi canını riske atmaya değermi peki bir gün beni kaybedersen nolucak yada ben seni kaybedersem . Ben bu şekilde yapamam Sedat .
    + Şimdi gidersen beni yine kaybetmiş olucaksın. Ve bir korkak olucaksın yaşantımı biliyosun ve bundan vazgeçemem. Kararlarımdan dönmediğimi biliyosun. Şimdi beni terkedersen hiç denememiş olucaksın.
    Gözleri dolmuştu .
    - Bu.. Sedat bu hiç iyi bir hayat değil . Olmaz deyip ayağa kalktı. Bileklerinden tutup oturttum. Korku hissi bütün bedenimi sarmıştı gitmemeliydi onu kaybedemezdim
    + Gidemezsin anlıyomusun. beni. Seni kaybedemem dedim. Benden vazgeçemezsin Tuğçe
    -Bırak bileklerimi acıtıyosun. Sen benim sevdiğim adam değilsin. Sen değiştin sedat bu bir hafta için noldu bilmiyorum ama sen çok fazla değiştin .
    + Otur dedim sana diye bağırdım. Sen benimsin anlamıyomusun.
    Ağlamaya başladı
    - Korkmaya başladım bıraksana artık beni dedi.
    En sonunda kendime geldim napıyordum ben hayatta en çok değer verdiğim şey bana korkulu gözlerle bakıyordu. Halbuki sadece gitmemesini istemiştim. iyice aklımı kaybediyordum.
    + Ben özür dilerim . bu sırada ayağa kalkıp gitmeye başladı dur gitme Özür dilerim diye seslendim arkasından .
    Böyle yapamazdım Tuğçesiz yapamazdım Sonraya bakıp keşke dediğim çok an oldu benim Tuğçe içinde keşke ogün onu orda ikna etseydim diyemezdim. O benim yaşama amacım yaşama sevincimdi.
    Tuğçe diye bağırdım. Ve Silahımı çıkarıp kafama dayadım. Arkasını dönüp baktığında kalakaldı yavaş adımlarla yanıma yaklaşmaya başlıyordu.
    Gidemezsin Tuğçem diye dizlerimin üstüne çökmüş sayıklıyordum.
    Ellerimi tutup Silahı aldı ve yere attı dizlerimin üstünde. Yüzüne bakıyordum ağlıyordu.
    - Yapma artık bunu bana nolur yapma diyip sarıldı.
    + Evlen benimle. bir ömür yanımda ol.
    - Ben seni artık bırakamam zaten, zamanı geldiğinde oda olucak . Başımın belasısın dedi gülümseyip göz yaşlarını sildi. ve dudaklarımdan öptü. Park bomboştu hava kararmaya başlamıştı bile uzun süre sarıldık.
    Tuğçeyi evine bıraktım ve akşam bi mekanda yemeğ'imi yedikten sonra arabayı sessiz sakin bir ye park edip uyudum.
    Tümünü Göster
    ···
  19. 44.
    +6 -1
    Üç hafta kadar bir süre geçti, bu süre zarfında Furkan'da kalıyordum. Mayısın sonlarına girmiştik bile ve bütün sınavlar bitmişti. Bende artık devamsızlığıda, dersleride takmadan yaşayabiliyordum. Tuğçeyle bi mekanda oturuyorduk. Derken bir telefon geldi neredeyse 1 ay sonra ilk defa telefon alıyordum.
    Arayan Osman Abiydi. Villaya gelmemi istiyordu. Telefonu kapattım.
    Tuğçe direk lafa girdi.
    + Anladım aşkım işin var. Elimi tuttu ve devam etti. Tek diyeceğim şey kendine dikkat et. deyip yanağımdan öptü.
    - Görüşürüz. deyip çıkıp Villanın yoluna koyuldum.
    Villanın kapısına kadar gelip arabadan indim. Kapıyı çaldım. Kapıyı açan Canandı.
    + Hoşgeldin dedi. gülümsedi.
    - Hoşbulduk... Canan hanım. diyip bende güldüm.
    içeriye Tarık bey ve Osman abinin yanına gittim.
    + Buyrun Tarık bey beni istemişsiniz.
    - Sedat ilk ciddi işini yapmaya hazırmsın bakalım. dedi
    + Hazırım Tarık bey.
    - Bak bu yeni kimliğin iş yaparken ve göreve giderken bu kimliği kullanacaksın, Diğer yaşantında da kendi kimliğini kullan. diyerek kendi fotoğrafımın olduğu sahte bir kimlik uzattı bana.
    Sana Osman bir adres vericek o adrese gidip Cemal Çataklı yı bulmak gerisi senini yaratıcılığına kalmış.
    + Anlıyorum efendim ancak nedenini öğrenmek istiyorum
    - insanın başına ne gelirse ya meraktan yada yar*ktan gelir Sedat.. işin aslı göz korkutmak bu adam Girdiğimiz ihaledeki rakibimizin yakın koruması. Daha fazla söze gerek varmı... Bende öyle düşünüyordum.
    Osman abi den. Adresi aldım ve tarif edilen yere gittim. Burası bir esnaf lokantasıydı. Tuvalletten, üst kata bir bölme mevcuttu muhtemelen üst katta kumar oynatılıyordu. Dükkanın sahibini sorup yanına gittim. Beyaz saçlı beyaz bıyıklı bi adamdı. Kimseye çaktırmadan yanına sokulup silahımı dayadım sırtına Tarık beyin selamı var bey amca. Bana Cemal'in yerini söyle tatlı tatlı halledelim
    adam üst katı işaret etti. zütür beni dedim . ve üst kata çıkmaya başladık Adam arkada bir masa gösterdi. iki kişi vardı.
    - Onlardan hangisi Cemal.?
    + Saçları arkaya taralı olan.
    Bu adamı bıraktıktan sonra fazla vaktim yoktu kumar oynatılan bir yerde korumalrın olmaması imkansızdı. O yüzden Kararlı olmalıydım. Bütün acılarımı öfkelerimi kavgalarımı içimde biriktirip pgibolojik bir şekilde kendimi ahzırladıktan sonra adamı saldım. Ve seri adımlarla Cemalin yanına gitmeye başladım. Telefon konuşuyordu.
    - Cemal senmisin bilader. dedim.
    bi dakika yaptı eliyle. Telefonunu alıp yere attım.
    + Napıyosun Lan sen diyip yayağa kalktı karşısındaki adamda eliyle omuzmu tuttu.
    - Tarık beyin size çok selamı var deyip. Yanında duran adam kafa attım. Ve silahımı doğrultup Cemali alnından vurdum . Bu sırada korumalar üst kata çıkmıştı ancak silahın patlama sesiyle ortam kargaşaydı. Kalabalığın arasından koşarak alt kata indim . yaşlı adam parmağıyla beni göstertti. Artık yüzümü biliyorlardı . Arabaya binip kaçmaya başladım. Onlarda başka ir araçla beni takip ediyorlardı.
    Elimdeki canavardan faydalanma zamanı gelmişti. Gaza yüklendim saatte 150 yle makas atarak ana yoldan izimi kaybettireceğim geçiş yoluna kadar sürdüm . Arkamdaki araçların biri kaza yapınca ana yoldan saptım ve izimi kaybettirdim. Villa nın olduğu yola sürdüm ormanlık bi alandan geçitği için sakin oluyordu . Villaya varmadan arabayı durdurdum.
    Ben yaklaşık 20 dakika önce bir can almıştım . daha doğrusu zincirlerininde geleceği ilk canımı.
    Kendimden utanmakla işi halletmenin rahatlığı arasında gidip geliyordum. Çok garip bir histi aslında hiçte öyle filmlerde anlatıldığı gibi pgiboloji bozmuyordu belkide öldürdğüm kişilerde pislik olduğu için böyle hissediyordum.
    Tümünü Göster
    ···
  20. 45.
    +7
    Tarık beyin yanına gittim tekrar.
    - Hallettim efendim dedim.
    + Vay be rekora bak sen. 40 dakikada kesin çözüm. dedi.
    - Yüzümü gördüler yalnız
    + O konu bir sıkıntı olmaz ama. Senin arabanın değişmesi gerek dedi.
    - O kadar param yok Tarık bey. Bunuda Furkandan almıştım dedim.
    + Furkan o arabayı kendisimi aldı haha. Canını sıkma sen tek derdin araba olsun.
    - Teşekkürler efendim.
    + iyi iş çıkarttı demi Osman sence nasıl.
    O- Valla efendim çocuk yetenekli 40 dakikada halletmiş baksanıza. ilk işinden ölenleride gördük.
    + Doğru söylüyosun valla. Diyerek Kendi aralarında dalga tuttular bir süre.
    Sorna bana bir çanta verip al yavrum güle güle harca. 60bin nakit dedi. ve birde anahtar verdi.
    - Bu ne anahtarı Tarık bey.
    + Yeni evinin. Duydumki Furkanın yanında kalıyomuşsun. Kalma Hatta mümkün olduğunca az görüşün birlikte gözükmeyin. dedi.
    - iyi ama bir iş için bu kadar fazla değilmi dedim.
    + Buda benim sana cömertliğim Sedat'ım dedi.
    (Cömertlikmiş sk.tr ordan kolpa herif. Alacağın ihaleden çıakracağın 6-7 milyon tl için bu az bile.)
    - Teşekkürler efendim. dedim ve Yeni evimin adresini aldım.
    Osman abinin talimatıylada galeriye gidip arabamı alıcaktım. Bu iş fazla karlıydı ancak çok pisliği vardı ve hibçir sabun ellerimden bu pisliği çıkaramazdı. Taksiyle galeriye gittim.
    Bana verdikleri katalogtan bir araba seçicektim ancak bu katalog inanılmazdı. insanların böyle lüks içinde yaşabileceğini bile tahmin edemzken sonunda istediğim hayata kavuşmuştum.
    Katalogta Porsche , BMW, Mercedes ve bu tip son model lüks araçlar yer alıyordu. Seçtiğim araç 2010 model Porsche panameraydı. Yeni evime gittim. Aynı Furkanınki gibi iyi dekorasyonlu 4+1 Full döşeli bir daireydi. Sonunda istediğim hayatı yakalamıştım yakalmasınada yanımda Babam ekgibti.
    ···