-
51.
+11Eski evime yani Babamın evine gittim. Saat akşam 9 civarıydı kapıyı çaldım. Açtı beni gördü
+ Efendim. dedi.
- Girebilirmiyim dedim
Kapıyı açık bırakıp içeri gitti. içeri girdim, kapıyı kapattım
Oturma odasında oturuyordu. Yanına gidip oturdum
+ Ne istiyosun.
- Senin için geldim baba. dedim.
+ Beni bırakıp gittiğin o gün benim için öldün sen.
- Amaçlarım ve yeni bir hayata başlamamız için ikimizde nekadar acı çekmemiz gerekiyorsa çektik. dedim. Yeni evin ve Arabanın anahtarını bıraktım önündeki sehpaya. Çok param var baba artık Herşey çok güzel olucak dedim.
+ Hiçbirşey güzel olmayacak Sedat. Anladınmı beni hiçbirşey. tak yolunda ölüp gittiğinde bu arabanın bu evin hiçbir anlamı kalmayacak. O kazandığın paralarda Haram para zaten kismeye faydası dokunmaz. Sen yine napıyorsan yap zaten benim için bittin sen. Ben kendi başımın çaresine bakıyorum takuna benide bulaştırma . Dedi.
- Huzurluysan sıkıntım yok. Huzurlu olmanı istiyorum.
Ayağa kalktı sinirli sinirli bana baktı.
+ gibtirgit lan bu evden. çabuk Defol dedim sana diye bağırdı.
huzurmuş huzurmu bıraktın lan benden hayırsız evlat. tüh senin suratına be. Hadi çık git bu evden bidahada gelme dedi.
Ben adama ne diyordum adam ne yapıyordu iyice delirmişti. Yalnızlıktan.
- Ne halin varsa gör be deyip çıkıp. Kendi evime gittim.
Bu olaya rağmen bile Babamın biraz daha kendini toparladığına sevinmiştim en son gördüğü adamla bu adamın arasında çok fark vardı kendini salmayı bırakmış hala hayata tutunuyordu bu hiçdeğilse kötünün iyisiydi -
52.
+8Bu gecelik Son post arkadaşlar 2 gecedir hikaye yazarken sabahlıyorum Yarın devam edeyim. Herkese iyigeceler teşekkürler.
not: Sonlara yaklaştık. -
-
1.
0iyi geceler
-
1.
-
53.
+5** GÜNAYDIN BEYLER. Bi KAHVALTI YAPIP BAŞLIYORUM.
-
-
1.
0başla panpa başla
-
2.
0Başla panpa
-
1.
-
54.
+15Bir kaç hafta daha geçti yeni, hayatıma iyiden iyiye alışmaya başlıyordum, Tuğçe nin Ailesi tatile gitmişti ve Tuğçe'de bir şekilde tatile gitmemişti ve evli olan ablasının yanında kalacağını söylemişti. Ablası beni biliyordu ve ne kadar süre birlikte olduğumuzu da bildiği için Tuğçe arada sırada benimle kalmasına ikna edebiliyordu ablasını. O bar benim şu bar senin her gece dışarıdaydım. Bir gece Tuğçeyle bara gitmeye karar verdik.Tümünü Göster
Şehrin en iyi mekanlarından biriydi. Akşam 22.00 gibi Tuğçeyle hazırlanıp evden çıktık. Ve mekanın yolunu tuttuk.
Mekan iki katlı bir gece kulübüydü. Müzik sesleri 100 metre ilerden duyuluyordu. Girişte yol boyunca uzanan palmiyeler bu yolun bitiminde giriş çıkışları kontrol eden Güvenlikler bulunuyordu. Arabayla ilerleyip güvenliklerin yanında durdum. Camı açtım.
- Kimliklerinizi kontrol edebilirmiyim lütfen . Cüzdanımı çıkartıp kimliğimi gösterdim.
- Hanımefendinin de kimliğini alabilirmiyim. Ancak aramızda ay farkı vardı ve Tuğçe 17 yaşındaydı bu yüzden onu almazlardı.
+ Hayır göremezsin. dedim.
- Bu sadece yaş kontrolü beyefendi.
+ 18 yaşından küçük durduğunu sanmıyorum.
- Beyefendi bu durumda sizi alamayız.
+ Ya gibicem şimdi beyefendini. Parasıyla değilmi kardeşim
- Lütfen uğraştırmayın çıkışa doğru alalım sizi.
Cüzdanımdan dört 200 lük banknot çıkartıp adamın eline iliştirdim.
+ Yanımdaki hanımefendi 18 yaşında dedim.
Adam bir süre etrafını süzdü .
- Aksini iddaa etmedim zaten buyrun içeri diyip otomatik kapıyı açtı.
Tuğçe gerilmişti. Bana dönüp
+ Aşkım istersen başka bir mekana gidelim hem pahalıyada benziyor. Nolur nolmaz bir sorun çıkar. dedi.
Bişey demeden göz ucumla Tuğçeye baktım . Elini tutup avuçlarından öptüm
- Hiçbişey olmaz sen rahat ol yavrum benim. Dedim
Park yerine girip arabayı valeye bıraktık ve gece kulübüne girdik.
insanlar kendini kaybetmişçesine eğleniyordu. Ortada dans edenler, şampanya patlatanlar, para saçanlar, öpüşenler. Sahnenin etrafında masalar vardı. ve bir üst kattada sahneye bakan lobiler.
Lobiden ziyadeyse, aşağısı daha eğlenceli geldiği için masaların birine oturduk.
Tuğçe etrafına bakıp gülüyordu.
+ Burası nasıl biryer ya. ilk defa böyle bir yere geliyorum.
- işte hayat budur aşkım. Bu insanlar yarını düşünmüyor. Bundan sonra bizde düşünmicez.
Garsooon ! diye bağırdım.
garson geldi.
- Masayı donat bilader. Bide en güzelinden bi şampanya getir bakalım bize. diyip cebine bi 100 lük sıkıştırdım.
Yemekler gidip, tatlılar geldi. şampanyalar gidip, şaraplar geldi.
Saat gece 1 olmuştu ancak parti son hızıyla devam ediyordu. Müzikten seslerimizi bile zor duyar hale geldik. Kafalarımızda hafiften gitmeye başlamıştı.
- Kalk hadi dans edelim.
+ Ben bilmemkii
Ayağa kalkıp Ellerinden tutup dans eden insanlara çarpa çarpa dans edilen bölgeye kadar sürükledim . ellerinden tutup dans etmeye başladım
bu arada bana bilmiyorum ben diyip benim dans etmemi kahkahalarla izliyordu.
sesimi duyurmak için kulağına eğildim.
- Madem Dans etmiceksin ozaman bana uy diyip. ellerimle havaya kaldırdım Tuğçeyi yatay bir şekilde.
ve kendi etrafımda hızla dönemeye başladım çığlık atıp bir yandanda kahkaha atıyordu.
biraz daha dans ettikten. sonra yeniden masaya gelmiştik.
+Bu kadar manyak olduğunu tahmin etmemiştim dedi.
- Hayat manyaklıklarla güzel. Sevdiğim kadın yanımda içkim karşımda. Diyip elimi omuzuna atıp yanağından öptüm.
Şarap şişesinin dibini gördükten sonra ikimizde sarhoş olmuştuk
Bir kaç saat sonra Yeniden arabaya bindik ve mekandan çıktı sahil boyu ilerliyorduk arabayla.
Tuğçe gülerek yarı peltek bir şekilde telefonu gösterip
+ Saat 3.00 aşkım dedi.
- Ozamaaan diye bağırıp torpidodan bir cd çıkarttım. Teomanın en sevdiğim şarkısını açtım son sese getirdim . Ve bağırarak söylemeye başladık.
saat 03:00 olmuş, resimler buruşmuş
karlar erirken saçlarımda
sen hep güzelsin, benimse içtiğim
her bir damla yaralarıma vurmuş
https://www.youtube.com/watch?v=fX3eOsPTJ_g
Uzun yollar boyu ilerledik, sanki yolların bir sonu yoktu, sanki zamanda sıkışıp kalmıştık.. -
55.
+13Arabayı boş ilk yere park ettim. Eve çıktık. içeriye girdik. Ben odama gidip üstüme tshirt eşofman tarzı bişeyler giydim . Tuğçede balkona çıkmıştı Evin katı yüksek olduğu için şehir manzarası geceleri harika duruyordu. Cd çalardan slow bir müzik açıp yanına gittim.
https://www.youtube.com/watch?v=NUXbWSsMLSI
Yanına gittim. Manzaraya dalmıştı. Elimi omzuna attım.
+ iyimisin dedim
- Başım dönüyor dedi hafif tebessüm etti. Ama herşey çok güzel.
+ Sen daha güzelsin .
dönüp bana baktı. Sarılıp kafasını göğsüme koydu.
- Mutluluğumuz hiç bozulmasın. Hiç bitmesin. dedi.
+ Sana aşığım deyip. göğsüme yaslı olan kafasını öptüm.
- Bende sana. Hemde çok fazla. Kafasını kaldırdı bana baktı.
+ Bir gün benden sıkılıcaksın diye korkuyorum.
- Asla. böyle bişey olmayacak. Sen hep yanımda olucaksın hem benim olucaksın. dedim
Dudaklarında öpmeye başladım. Başım hafifte olsa dönüyordu ancak öpüşmenin etkisi sanki uçaktan paraşütle atlıyormuş hissi veriyordu.
öpüşmeyi kesmeden yatağa doğru ilerlettim. Ve yatağa yatırdım. Bu şekilde biraz daha öpüştükten sonra bacaklarını tutup kendime doğru çektim. Ve boynuna indim.
+ Dur!. dedi. derin bir nefes vererek. durup suratına baktım .
Özür dilerim ben yapmam... çok özür dilerim aşkım hazır hissetmiyorum buna.
- Sen nasıl rahat ediceksen öyle olsun. Seni hiçbirşeye zorlamam. dedim
+ Seni çok seviyorum
- Bende seni seviyorum dedim ve dudağından bir öpücük daha alıp üstünden kalktım.
Üstüne yatacak kıyafetlerini giydi. Bende o ara diğer odadaki yatağı hazırladım. ve yanına gittim.
- Yerini hazırladım.
+ tamam aşkım.
Alnından öpüp yerini gösterdim ve yatağıma gidip yattım.
Uykuya dalıyordumki. Bir el hissettim Tuğçe arkamdan bana gelip sarıldı.
Arkamı döndüm. Gülümseyerek parıldayan gözlerle bana bakıyordu. bir süre daha bakıştıktan sonra.
+ Hadi. Durma ilkim ol dedi. Tedirginlikle sordum
- Eminmisin
+ Senden başkası olmicak diyip dudaklarıma yapıştı.
Sabaha kadar seviştik. Bu inanılmaz ve yaşanmaya değer bir histi. ilk defa aşık olduğum kadının belini kavrıyordum ve arzuluyordum. -
56.
+123 gün sonra Tuğçenin ailesi gelmişti. Ve artık evine gitmişti.Tümünü Göster
Sabah telefon çalma sesiyle uyandım. Uykulu gözlerle kaldırıp baktım . Arayan kişi Osman abiydi.
Yüz üstü döndüm tavanı izledim yine taktan birgün başlıyordu. Telefon susup yeniden çaldı bu sırada. En sonunda açtım. Uykulu bir ses tonuyla
- Efendim.
+ Niye cevap bakmıyosun telefona dingil.
- Baktım işte abi.
+ Lan uyuyomusun hala kalk çabuk Villaya gel. Tarık bey çağırıyor. Saate baktım öğlen 2 .30 civarıydı.
- Tamam geliyorum . deyip kapattım.
Üstüme takım elbisemi giydim saatimi taktım. Yeni aldığım siyah parlak kunduramı giydim. Kravatı bağlayamadım gibtir et diyip yatağın üstüne fırlattım.
Silahımı belime taktım ve hazırdım.
Arabaya binip Villaya gittim.
Villaya girdiğimde Osman abi yoktu. Tarık bey ise telefonda hareretli hararetli birşeyler konuşuyordu.
Canan hanım yanıma geldi.
- Hoşgeldin.
+ Hoşbulduk Canan hanım
- Nerelerdesin böyle uzun zamandır görmüyorum seni.
+ iş olunca muhakkak burda oluyorum Canan hanım.
Kısık bir sesle
- iş olmayıncada görüşelim. dedi Ve tebessüm etti
+ Numaranızı verirseniz neden olmasın. dedim
Bu sırada Tarık beyin konuşması bitmişti
+Ha Sedat bende seni bekliyordum. dedi.
- Evet Tarık bey ,Osman abi söylemişti.
+ Gel benimle diyip. Ofisine çağırdı.
Ofisine gittik. otur bakalım dedi
+ Şimdi beni iyi dinle. Yanına iki adam vericem. ilk önce vereceğim ilk adrese gidip burda Korhan Akçay' ı bulucaksın ve onu alıp Denize açılıkcaksınız. Biraz gözünü korkutun. Gece geç saatlerde ise Gladyo gece kulübüne gidiceksiniz. Buranın sahibi saat 2 gibi mutlaka orada olur. Adamın ismi Pala Güner. Kimseye hiçbirşey demene yada anlatmana gerek yok o adamın işini bitirin. Deyip adresleri verdi. işin tesadüfü ise Bu gece kulübü o gün Tuğçeyle gittiğimiz yerdi. Sonrasında o iki adamı çağırdı ancak bu iki adam Furkanın kardeşlerim dediği iki ayyaştan başkası değildi. Kazım ve Rıza.
işim zor desene şuna diye mırıldandım kendi kendime. Ben duymuş olucakki.
+ Yaparsın sana güveniyorum. Berbat etmeyin işi . Kapının önündeki aracı alın içinde istediğiniz mühimmatlar var. dedi.
Villadan çıkarken Canan hanım elime bir kağıt tutuşturdu. içinde numarası yazılıydı. Buruşturup cebime soktum. Ve aracın yanına gittik araç 2010 model bir Caddy di. Arkasına baktım Bir kutu vardı kutunun içinde sis bombaları, Mp5 ler. tabancalar ve birde mermiler vardı.
Rıza ben kullanırım dedi. Benle Kazımda arkaya geçtik. Kazım sordu .
K- Ee şimdi napıcaz.
R- Boş bi yere çekte ot içelim moruk.
Ben- Oğlum hastamısınız siz. giberim otunu ha. Yat kiralıyacaz ilk önce sonrada Korhan denen herifi kaldırıcaz. dedim. Ve Yat kiralanan mekana doğru gitmeye başladık.
R- Patron musun lan sen.
iyice sinirlenmeye başlıyordum ben işi bi an önce halledip bitirmenin derdindeyken adam kafa yaşamak istiyordu. Kafamı sallayıp ya sabır dedim.
B- Farzetki Patronum Napacan benimi dövecen. Diyip Rızaya doğru kafamı yaklaştırdım.
Ses çıkarmadı.
R- Geri bas lan keyfimi kaçırma. benim.
Kazım- Oğlum yeter bi susun artık. dedi.
R- Bu arada otunu sarıp çekmeye başladı. Bilader sende az yavşak değilmişsin ha. Canan yengenin iliştirdiği kağıdı görmedim sanma.
Bişey demedim Tarık beye söylemesinden korktuğum için sadece suratına bakıyordum.
R- Korkma lan korkma hahaha. Söylicek değilim . Furkanın adamısın sonuçta Furkana yanlış yapmayız biz.
Ben- Ben Furkanın adamı değilim kardeşiyim. dedim. laf atarcasına.
R- Bende süpermenim moruk. diyip dumanı yüzüme üfledi ve kahkaha atmaya başladı.
Bir süre sonra Yat kira alayacağımız mekana gelmiştik. içeriye girdik. Adam 3 tane takım elbiseli admaı görünce bizi bi tak sandı heralde buyrun beyler oturun. Dedi kataloglarını açtı ve çaylarımızı söyledi.
Kataloğa baktığımda 3 milyonla 15 milyon tl arası değişen yat fiyatlarını görünce aklım gitmişti ben bile bukadar pahalı olabileceğini sanmıyordum. Ve söze girdim.
+ Biz aslında Kiralamak için gelmiştik. Nekadar acaba günlüğü.
- 8.500 le 20.000 arası değişen fiyatlarımız mevcut efendim siz nasıl bir tip isterdiniz.
Rıza- Çayını püskürtüp Yuh amı.. diyip sustu.
Adam bu varoşlarda kim dercesine bize baktı.
+ Valla Tipini falan bilmiyorum bilader güzelinden birşey ayarla sorun yaşamayalım. dedim.
- Tabi efendim. Diyip günlüğü 12.000 liralık bir model kiraladık.
-Şoför istermisiniz edendim deyince. Durup bir süre düşündüm. Harbiden lan kim kullanacaktı.
Kazım söze atıldı.
K- ben biliyorum sürmeyi gerek yok dedi. Ve Parasını nakit ödeyip çıktık. Mekan direk deniz kıyısında olduğu için kiraladığımız yatda orada bulunuyordu. Kazım Yatı alıp belirlediğimiz iskeleye getirdi.
Bizde arabayla Yatın olduğu yere gidip Kazımı aldık. -
-
1.
0Rezervasyon
-
1.
-
57.
+7Geriye sadece Korhan Akçay'ı almak kalmıştı. ilk verilen adrese doğru gittik.Tümünü Göster
Bu mekan bir kafeydi. Kafeye girip .
- Korhan bey nerde acaba dedim. Yerini gösterdiler. Yanında iki tane koruması olan 40 lı yaşlarda iyi bakımlı iyi giyimli bir adamdı Korhan Akçay . Önemli biri olmalıydı. Kazımla Rızaya bekleyin dedim.
Rıza mırın kırın etsede Kazım onu durdurdu. Masaya gittim. Adamın tırsmasını istemiyordum.
- Merhaba Korhan bey.
+ Meraba. da sen kimsin.
Benimle gelmeniz gerekiyor efendim.
+ Kim diyor bunu.
- Tarık Bey.. Tarık Akarcan.
+ Tarık a söyle ben kimsenin ayağına gitmem buluşalım, aramızı düzeltelim dedi geldim. Yanıma köpeklerini gönderip ayağana getirtmeye çalışan adamla benim işim olmaz.
- Öyle ya efendim size özür mayetinde lüks yatında bir yemek vermek istiyor. Bu yüzden sizi yatına davet ediyor.
Adam kaşlarını çatıp biraz düşündü. sonra ayağa kalktı.
+ Tamam gidelim ozaman .
Adam arabasına doğru yürümeye başladı. Bende bu arada Rızayla Kazıma arabaya gidip hazırlıklı olmalarını söyledim.
- Korhan bey burdan efendim .
+ Kendi arabamız var çok şükür genç
- Efendim lütfen bize verilen talimat sizi rahatça getirip zütürmek.
Adam ve korumaları aracın arka kapısına doğru ilerlediler ve arka kapıyı açtım
Kazımla Rıza o anda adama silahını doğrulttu Korumalarıda bizimkilere doğrulttu.
Ve silahımı çıkartıp adamın beline dayadım.
- Üçe ikisin Korhan efendi. Bin arabaya köpeklerinede söyle Peşimizden gelmesinler dedim.
Arabanın direksiyonuna ben geçtim ve Yatın olduğu iskeleye doğru sürmeye başladım.
Arkadan iki araç bizi takip etmeye başladılar . Korhanda bir yandan başınız çok büyük belaya giricek diye bağırıyordu.
Bi anda arabayı sağa çektim. ön koltuktan arkaya geçtim arabadan inmeden
- Kazım sen kullan dedim. Kazım Direksiyona geçti.
Şimdi beni iyi dinle dedim çenesinden tutup arkaya yasladım silahımı ağzına dayadım. Kapıyı açıcam arkamızdaki arabalara gitmelerini söyleyeceksin.
Adam kafasını onaylarcasına salladı.
Adamın kafasına silahımı dayadım. Rıza kapıyı açtı Arabanın dışında 3 araba adam bizim inmemizi bekliyordu.
- Söylediklerimi söyle arkadaşlarına dedim.
+ Beni kurtarıın ! diye bağırmaya başladı .
Rıza kapıyı kapatıp bas gaza bas bas dedi.
Bende Korhanı geriye çekip tabancayla omzuna vurdum. Herif bayıldı. gittiğimiz yerde arkamızdan ateş ediyorlardı.
Rıza- Yapacağın planı gibeyim moruk . Öldürtücen bizi dedi.
Ben- Nerden bileyim bu orosbu çocuğunun böyle yapıcağını dedim.
Elim ayağım titriyordu. Rıza bana otundan uzattı al bi fırt çek sakinleştirir dedi. Alıp çektim.
bir süre sonra arkamızdaki araçları tek dert eden kişi Kazımdı. Bizde kendi aramızda mantıksız şeyler söyleyip kah kaha atıyorduk.
Kazım- Ulan dıbına koyduklarım ateş etsenize şunlara.
Rızaya baktım güldüm.
- Hadi yapalım. Dedim yavaş konuşarak.
+ Ehehe. ıahahha diye kahkaha atıp. eline mp5 aldı arka cama vurup patlattı. ve ateş etmeye başladı Hemen aekamızda duran araçtakiler neye uğradıklarını anlamadan öldüler. Bende ön cama geçip arkaya doğru ateş ediyordum ancak isabet ettiremedim. Rıza bini çok yaratıcı davranmıştı.
Sonra diğer aracında tekerleklerini patlattı rıza ve tek kalan araçta daha fazla takip etmeyip sağa çekti. Ve böylelikle adamlardan izimizi kaybettirmiştik adancak polis sirenleri duyuluyordu bir ara sokağa girip sirenlerin susmasını bir süre bekledik. Ondan sorna yeniden yola devam edip Yatın yanına gittik.
gidip yata bindiğimizde Adam hala ayılmamıştı Rıza ayaklarından tuttu bende ellerinden yata bindirdik. Rıza gülmeye başladı. Bende sırıtarak
+ Noldu lan . dedim.
- Oğlum hani yaparsın ya küçükken böyle tutup 1-2-3 diye sayıp atarsın havuza arkadaşını bu malı öyle şuraya sallasak ne komik olur demi lan.
Aslında hiç komik şeyler değildi ancak otun vediği etkiyle bu espriye kahkahalarla güldüm bir süre adam Yata bindirdikten sonra. Kazım kontrol noktasına geçti ve Denize açıldık.
Bu sırada adam bir sandalyeye bağladık.
Rıza bi ot daha sardı. istermini dedi. cık yapıp kafamı geriye salladım. bu sırada konuşuyorduk
- Oğlum adama nasıl vurduysan hala uyanmadı öldümü naaptı bu moruk. dedi Rıza.
Nabzını kontrol ettim yaşıyordu.
+ Yok lan ayılır bu şimdi dedim. Adamı bir süre silleledim. Sonra içerden bi su alıp yüzüne döktüm eni sonu ayılmıştı adam. Etrafına baktı bulunudğumuz yere baktı hızlı hızlı
- Nerdeyim ben napıcaksınız bana diye sordu korkarak. Ben söze atıldım.
+ aaa ayıp ediyosun ama korhancığım dedim. Ne güzel bak yat turu yaptırıyoruz sana bedava.
- Bakın ben iş adamıyım çok param var ne isterseniz veririm hatta söyleyin Tarık'a davamdanda çekilicem.
Rıza ayağa kalktı araksından kelebek bıçak çıkarttı derdimiz tarıkmı sence dedi. Ve kelebeği çevirmeye başladı elinde. bu sıradada adama doğru yavaş yavaş adımalr attı .
Adam korkudan neredeyse altına işiyecekti. En sonunda adamın saçlarından tutup kafasını arkaya doğru çekti ve tuttuğu saçların bir kısmını kesti. Gülerek geri yerine oturdu ve bıçağıda ayağının dibine koydu.
Bir süre daha böyle ilerledik denizde. Ben denizin gökyüzüyle birleştiği noktaya bakarak dalıp gitmiştimRıza ise otun kafasını yaşıyordu hala. Bu sırada bir ses duyuldu arkamı döndüğümde Korhan Akçay bağlı olduğu yerden kurtulmuştu ve rızanın boğazına bıçak dayamıştı Silahımı çıkartıp adama doğrulttum bırak onu dedim. Rıza gülmeye başladı. neye güldüğüne anlam veremedim.
Kahkahalarla gülüyordu ve hiç susmuyordu.
- Neye gülüyosun lan şaka yapmıyorum vallah keserim yaklaşma dedim sana dedi adam.
Bir anda silah patlama sesi duyuldu ve adam ensesinden vurulup yere düştü.
Onu vuran Kazımdı. Rıza sandalyeden ayağa kalkıp yerdeki ölü adama tekme attı
işte buna gülüyodum moruk. Dedi.
Suratım sapsarı olmuştu. Adamı öldürmüştük Tarık bey sadece gözünü korkutun demişti bu olay başımıza fena halde dert açıcaktı -
58.
+7 -1Adama sandalye masa ne varsa bağlayıp Deniz açıklarında. attık. Yatı kıyıya yanaştırıp, ıvır zıvır alıp temizledik. Ve akşam 9 gibi zütürüp teslim ettik. Ve araca doğru gittik.Tümünü Göster
- Şimdi beyler olan oldu hiç değilse diğer görevide halledelim ki acımızı hafifletsin. dedim.
saat gece 1 gibi gidip bir saat falan takılalım ortamı inceleyeleim iyice adamı bi görelim en sonunda direk işi halledelim. ve çıkıp gidelim.
Sorgusuz kabul ettiler.
Bir mekana gidip geceyi beklemeye başladık. Ve saat geldiğinde. Gece kulübüne doğru yola koyulduk direksiyonda ben vardım. Güvenliğin oraya gittik yine aynı güvenlik vardı.
Beni görünce.
- oo abi Hoşgeldin. dedi Beni tanıyordu bu hiç iyi değildi çünkü sahte kimliğimi veremezdim. Hepimizi kimliklerimizi göstermek zorunda kaldık tabi ben kendiminkini gösterdim.
- Geçmiş olsun abi dedi. anlam veremedim.
+ Neden.
- Arabanın arkasını vurmuşsunuz herhalde. dedi.
+ Evet oldu öyle ya diyip içeriye sürdüm.
aracı valeye vermeden kendim park ettim. Silahlarımız arabada bıraktık ve mekana girdik.
Masaların birine oturduk. Birer rakı söyledik.
Rıza piste çıkıp kızlara yanaşıp dans etmeye başladı. Kazımla onu izliyorduk kahkaha atarak. Saat gece 2.00 olmuştu Kazım bana içeirye giren birini göstertti .
- Geldi bizimki dedi.
Yaşına göre genç giyinmiş artist artist yürüyen bir dallama gibi gözüküyordu adam.
Arkadaşlarıyla birlikte gelmişti belliki lobinin birine doğru ilerlediler. Adam oturduktan sonra
Rızanın yanına gittim kızla sarmaş dolaş bi kızla dans ediyordu.
+Hadi gel gidiyoruz başladı dedim.
Kıza dönüp
- Bekle beni bebeğim diyip. arakam düştü.
Çıkıp arabalardan mp5 leri ve sis bombalarını aldık bide yanımıza yedek silahlar aldık.
+ Planı olan varmı diye sordum.
ikiside aptal aptal bana bakıyordu.
Anlıyorum diyip sustum biraz...
+ Bakın şimdi beni iyi dinleyin oraya silahlarla giremeyiz bu yüzden ön kapının oraya 2 tane sis bombası atıcaz daha sonra içeri girdiğimizde dans edilen piste doğru 2 tane daha ve merdivenlerden lobiye doğru çıkarkende bir tane daha sis bombası atıcaz. Dans pistinin yakınlarına geldiğimizde Kazım havaya ateş edip karagaşa yaratıcak ve anında merdivenlere doğru ilerleyeceğiz ve sis bombası atılınca yukarıya çıkıcaz sonrasını bilmiyorum doğaçlayın. dedim. ikiside kabul etti. Ve Silahlarımızı bombalarımız donanaıp suratımıza birer kar maskesi geçirdik. Ve girişe sis bombasını atıp başladık pistede birer tane salladık ilk başlarda insanlar şov amaçlı zannederken Kazım havaya 3-4 saniyede yarım şarjör boşaltınca insanlar çığlık çığlığa kaçışmaya birbirlerine ve etraflarını görmedikleri için bize çarparak kaçışmaya başladılar güvenlikler ve korumalar neye uğradığını anlamadan etraflarına bakıyorlardı. Derken rızanın biriyle boğuştuğunu farkettim Rızanın boğuştuğu kişi dans ettiği kişinin erkek arkdaşı olmalıydıki ikiside kızı tutup çekiştiriyordu en sonun rıza adamı tarayıp öldürdü.
Koşarak rızanın yanına gidip Napıyosun am*na koduğumun çocuğu diye bağırıp kolundan tutup çektim. ve merdivenlerin oraya yöneldik Kazım merdivenlerde eğilmiş Korumalarla çatışıyordu. Kazıma ateş eden korumalra sıkıp öldürdüm. Ve Merdivenlere sis bombası atıp çıkmaya başladık.
Merdivenleri çıkıp sağa döndüğümüzde Lobirin olduğu koridor vardı o koridora çıkar çıkmaz Kazım kafasını bir mermi yedi. Kazımı vuran kişi adamın korumalarından biriydi Ben şok olmuşken Rıza bağırarak
- Hepiniz dıbına koyacam laaaaan. diyip Koridorda kız erkek kim varsa taradı. Bende arkasından lobilerdeki kişileri kontrol ederek yürüyüp admaın olduğu lobiye girdim adam ve arkadaşları yerde pusmuş bir şekilde. oturuyordu Adamı tanıdığım anda hiç düşünmeden gidip kafasını taradım.
ve çıktım. Rızanın arkamdan gelmediğini farkettim Rıza ağlayarak lobileri teker teker gezip herkesi öldürüyordu. Rızayı güçlükle aldım Kazımın cesedine dokunamadım. Aşağı inip
Sislerin içinden çıkıp Arabaya doğru koştuk. Rıza arkaya ben öne bindim. Ve çıkışa doğru hızla sürüyordum ancak beni tanıyan güvenliğin bana baktığını farkettim.
Hem kimliğimi hemde o gece Tuğçeyi yanımda görmüştü arabayı yanında durdurup tabancamı çıkartıp kafasına sıktım ve devam ettim. Polis sirenleri ve ışıkları görüküyordu Geliş ve gidiş kısmı iki yol olarak ayrılmıştı yanımızdan geçmelerine rağmen bizi farketmediler bile.
Villanın olduğu sokağa doğru gidiyordum.
Rıza arkada ağlıyordu tekrar tekrar.
- Kazım öldüü. Kazım öldü. Hepsinin anasını gibicem laaaan diye haykırıyordu.
+ Oğlum anasını gibtin zaten herkesin olan oldu sakin olman gerek artık işimi zorlaştırma benim
- Sana söylemesi kolay lan çocukluğumdan beri tanıdığım adamın kafasından kurşun girdi sen ne anlarsın diye ağlayarak bağırdı.
+ Tamam lan tamam. bağırma. dedim
Villanın olduğu sokağa girip park ettim. Sokak bomboştu Yürüyerek villaya girdik. Tarık bey uyumamıştı. Salonda bizi bekliyordu.
Yanında birkaç tan adam vardı.
Gelin benimle diyip alt kattaki ofisine girdik. Odada Ben, Rıza, iki koruma ve Tarık bey vardı.
- Gece kulübünde olanların haberini duydum Noldu anlatın dedi.
+ Hallettik efendim birkaç sivil daha öldü ve Pala Günerde.
- Sivilleri düşünmeyin suratlarınızı kimse gördümü hayır efendim bizi gören kimse yok maskelerimiz vardı dedim.
+ Peki ya ilk iş noldu
- Efendim bahsettiğiniz adamı almaya gittik ama biraz zor oldu çatışmak drumunda kaldık.. En sonunda alıp Denize açıldık... Ama adam öldü Tarık bey.
gözleri faltaşı gibi açıldı kaşlarını çattı.
+ Ne demek öldü laaan. Ben size gözünü korkutun demedimmi.
- Tarık bey zorunda kaldık.
+ giberim lan yapacağınız işi.. Hanginiz öldürdü lan çabuk söyleyin bana dedi.
Rıza- Adam beni öldürüyordu. Bu yüzden öldü.
+ Ozaman sen ölseydin lan dıbına koduğumun çocuğu. deyip rızaya yumruk attı. ve devam etti sen mi öldürdün.
R- Hayır ben öldürmedim. dedi burnunu çekerek hala ağlamaktan gözleri kıpkırmızıydı.
Ben- Kazım öldürdü efendim.
+ O nerde peki.
R- Dokunamayacağın bi yerde dedi.
Ben- Öldü efendim.
iyi olmuş bine elimi kana bulamadım gece gece.
R- Lan sen düzgün konuş.. Tarık bey. dedi Rıza
Rızaya baktı gözlerini ayırıp ellerini arkadan toplamış önümüzde bir oraya bir buraya gidiyordu.
+ Sen artık çok oluyosun haddini bil köpeek diye bağırıp elinin tersiyle vurdu rızaya.
Rıza dayanamayıp Tarık beye kafa attı ve yere yatırıp bir yumruk attı benimde içim soğumuştu .
Tarık beyin korumaları Rızayı kaldırıp oturttu. Tarık beyin burnu kanıyordu bir yandanda gülüyordu.
Ceketini çıakrtıp amsanın üzerine attı gömleğinin kollarını çemledi. ve korumasından birine bişeyler fısıldadı koruması kısa bir süre çıkıp elinde bir beyzbol sopasıyla tekrar geldi.
Tarık bey Beyzbol sopası alıp Rızanın önünde durdu.
Rıza kafasını kadlırıp baktı Tarık beye ve lafa girdi.
R- Senden korkmuyorum oros*unun evladı anlıyomusun beni. Senin o kel kafanın a*ına koyim
bu adamlarda furkanda nasıl bir bin olduğunu anlayacak. Sen bir orosbu evladısın Tarık Akarcaaan diye bağırdı.
+ Bittimi diye sordu Tarık bey.
R- Noldu yetme... derken Tarık bey beyzbol sopasıyla defalarca kafasına vurup paramparça etti.
Rızanın kafasını.
Beyzbol sopasındaki kanları gelip benim gömleğime sildi .
+ Bak işte sonunda böyle olur.. Burda hataya yer yok dedi. Ve oturmamı söyledi.
Bu sırada adamlar Rızanın cesedini alıp zütürdüler hizmetlilerden biriside gelip kanları silmeye başladı.
Bana bir çanta verdi.
+ilk işten bütün parayı kesiyorum ikinci işinde paraları burda üçününde parası için dedi Al hepsi senin hadi şimdi çekil gözüm görmesin bi süre seni. dedi.
Çantayı alıp hızlı adımlarla çıkışa doğru ilerliyordum. Suratım sapsarıydı. Kapıdan çıkarken Canan beni gördü noldu dedi.
Cevap vermeden kapıyı çekip çıktım ve Arabaya bindim. -
59.
+7Arabamı park ettiğim yerden çıkarttım ve evimin yolunu tuttum. Evime doğru giderken kurşunlanmış görev aracına son kez baktım. Ellerim titriyordu. Sinirlerim bozuldu ağlıyordum.
Herşey bir anlığına çok fazla gelmişti kulaklarımda insanların çığlıkları yankılanıyordu ve birde öldürdüğüm o son güvenliğin suratı kalmıştı aklımda.
Elerimin titremesinden az daha kaza yapıyordum. Güç bela eve geldim. Üstümdeki leri çöpe attım, Üstüme daha rahat bişeyler giyip Herzaman oturduğum balkon masasına gittim. Masanın üstünde duran sigaradan bi tek alıp yaktım. Sankinleşmeye çalışıyordum. Ordan bakınca binlerce ışık gözüküyordu kimbilir daha ne hayatlar, şuan ölüp ,şuanda doğan çocuklar, ayrılan sevişen kavuşan çiftler vardı. Hayat bir tiyatroydu sahnesi bitenin çıktığı. Artık hiçbirşey gerçekci gelemiyordu bana.
Furkan aklıma geldi. Acaba kazım ve rızanın öldüğünü duyunca napıcaktı heleki Rıza'yı Tarık beyin öldürdğünü duyunca.
Furkan'ı aradım. Açtı. sesimi düzeltip konuşmaya başladım .
- Alo kardşeim nerdesin dedim.
+ Hiç kanka öyle kızlarla takılıyoruz. Bodrumdayım dedi. arkasından müzik ve kız sesleri geliyordu.
- Buraya ne zaman geliyosun.
+ Ya iki gün daha burdayım bilmiyorum noldu.
- Ya bişey yok ta biraz erken gelsen iyi olur dedim.
+ Bidakika diyip sessiz bir yere geçti.
Noldu lan söyle
- Gelince anlatırım böyle telefondan olmaz.
+ Çatlatma beni Sedat söyle.
- Kazımla Rıza..
+ Nolmuş onlara.
- Öldüler. dedim.
hiç bişey demeden telefonu kapattı.
Bir duşa girip yatağıma geçtim. ama gözüme uyku girmiyordu. Aklıma Rızanın kafasının parçalanıp kanların heryere sıçrayışı geliyordu. Gün ağarmaya başlamıştı. Bi süre sonra uykuya daldım.
• * Beyler bir Akşam Yemeği yiyip devam edicem .. Aynen, Canan hanımla.. -
60.
+5** Canan hanım gelmedi, aman Yemek devam ediyorum**
-
-
1.
0Ne uzun yemekmiş be. Bu yıl devam ediceksin inşallah?
-
1.
-
61.
+10 -1Sabah kapım gümbür gümbür çalıyordu. Bi anda irkilerek uyandım. Yatağımdan hızlıca kalkıp Kapıya koştum açtığımda Furkan karşımdaydı. içeri girdi araksından kapattım direk mutfağa girip dolabı açtı biraz bakındı bitane bira alıp mutfak masasına oturdu. Suratı beş karıştı.
Yanına gittim.
+ Açmısın. Dedim
- Yok.. değilim.
+ Oğlum içme sabah sabah şunu diyip önünden birayı aldım ve mutfak tezgahının üstüne koydum.
- Nasıl oldu... Nasıl öldüler.
Bi bardak su içtim. Ardından bitanede sigara yaktım Furkanda bitane yaktı. Karşısına oturdum.
+ Göreve gitmiştik bi gece kulübü baskını sırasında birinin koruması tarafından öldürüldü Kazım.
- Peki Rıza ? Oda mı orda öldü.
+ Yok bu biraz farklı onu.. şey öldürdü.
- Kim amcık kim söyle. diyip elini masaya vurdu.
+ Tarık bey.
Ayağa kalktı Biraz kendi etrafında dönerek yürüdü. Sonra duvarı yumruklamaya başladı zorla tutup yeniden oturtturdum.
başını ellerinin arasına aldı .
- Napıcağımı bilmiyorum Sedat Bu adamı öldürürsem hayatım kayar bi yandanda kardeşlerim. Öldü.
Gözleri dolu bir şekilde bana döndü titrek bir sesle. Napıcam lan ben şimdi dedi.
Furkanı ilk defa bukadar kararsız görüyordum. Bu adamlara gerçekten değer veriyordu. Sarıldım.
+ Olan oldu artık hiçbişey yapmıyacaksın anladınmı beni. Sakın saçma bişey yapma oğlum. dedim.
- Nasıl öldü.. Rıza
+ Oğlum ben nediyorum sen ne diyosun.
- Söyle ..
+ Sopayla kafasına vurdu.
bir süre masaya baktı . Ben gidiyorum. deiyp kalktı.
+ Oğlum sakın saçma sapan bişey yapma diye bağırdım arkasından .
- Ne yapabilirimki deyip çıktı.
• * yemek geldi. yiyip devam edicem gece boyu. -
-
1.
+1Hikayenin başında ve ortasında Tarık şimdi Tekin vay be.
-
2.
+1Tekin ne alaka olum?
-
3.
0Karıştırmışım kusura bakmayın. editliyorum
diğerleri 1 -
1.
-
62.
+5**Devam ediyorum
-
-
1.
0Devam et aq hadi
-
1.
-
63.
+8Bir kaç gün geçmişti. Kendi halimde takılıyordum. Furkan'danda ses seda hiçbişey çıkmamıştı. Doğru olanı yapıcağını biliyodum zaten. Durumunu merak edip aradım. Açmadı. içimde kötü bir his vardı.Tümünü Göster
Hazırlanıp evden çıktım . Furkanın evine sürdüm. Yukarı çıktım Kapıyı çaldım. Hala açan yoktu tekrar tekrar aradım ancak telefona bile bakmadı . neredeyse 4 gündür hiç konuşmamıştım.
Sonrasında Osman abiyi aradım, sormak için ancak Osman abide açmıyordu ve Tarık beye sadece Osman abiden ulaşabiliyordum. Tek çarem villaya gitmekti. Villaya gittim hizmetlinin biri kapıyı açtı.
- Buyrun?
+ Tarık bey evde mi ?
- Hayır efendim akşam saatlerinde burada olur.
+ Canan hanım buradamı
- Odasında olmalı çağırmamı istermisiniz. dedim.
hiçbişey demeden içeri girip Cananın odasına çıktım. arkamdan hizmetli durun beyefendi nere gidiyosunuz diye bağırıyordu. içeri girdim arkadan hizmetli geldi
- Canan hanım tutmaya çalıştım fakat.. Canan lafını yarıda kesti çıkabilirsin dedi.
+ Nerde o . diye sordum
- Kim nerde.
+ Furkan nerde ne Osmana nede Furkana ulaşamıyorum buraya geldimi.
- Bende benim için geldin sandım. diyip sarıldı.
+ Bi dakika dur Canan önemli.
- Biliyomusun seni özledim. diyip elini kasıklarıma zütürdü.
elini alıp ittim.
+ Sana bir soru sordum Canan diye hiddetlendim.
- Senin hiçbişeyden haberin yok demek. Osman öldü. Furkanda Osmanın öldüğü günden beri kayıpmış. Yurt dışından gelen kaçak malların parasıda ortada yok. Bunları birleştirince bil bakalım noluyor. dedi sinirli bir şekilde.
Napıcağımı bilemiyordum Nerdesin Furkan nerdesin diye söylendim kendi kendime.
- Tarık onu gördüğü yerde öldürücek dedi. işaret parmağımı sallayarak sinirli bir şekilde.
+ Taaarık.. Ona hiç birşey yapamayacak Canan. dedim.
- hıh hıh diye gülüp orasını bilemiyeceğim. Bu arada artık burda bana Canan hanım diyiceksin. dedi
iyice sinirlenmeye başlıyordum. Belinden tutup kendime çektim. Burun buruna geldik.
+ Hala öylemi düşünüyosun . deyip dudağına bir öpücük kondurdum. Bu sırada hizmetlinin beni izlediğini görmüştüm. Ancak Cananın haberi yoktu. Canan beni itti.
- Hizmetli görücek dur. dedi. sonra durup isteksizce gülümsedi.
Tarık beyi beklemeden Villadan çıkıp gittim. Eve geldim.
internetten Furkana ulaşmaya çalışıyordum. Ancak ne facebook nede msn den hiçbirşekilde ulaşamadım. En sonunda aklıma e-postalarımı kontrol etmek geldi.
Girip aceleyle gelen kutusunu açtım. Gereksiz facebook istekleri , reklam , reklam ve tanımadığım bir epostadan mesaj vardı açıp okumaya başladım.
Kimden: gur***_1345@hotmail.com
---
Ben, Furkan kardeşim.. iyiyim, Çok yakın zamanda senin için yeniden dönücem. Bana mesaj atıp arama benden haber bekle.
Okuduktan sonra içim çok rahalamıştı derin bir nefes verip arkama yaslandım. -
-
1.
0Panpa devam bea
-
2.
0Seri seri seri
-
1.
-
64.
+10Keyfim sonunda yerine gelmişti. Biraz bilgisayarda oyalandım . Aklıma o gün Cananın verdiği kağıt geldi. O güne ve geldiğimde ceplerimi boşaltırken komidinin üstüne atmıştım. Gidip buruşmuş kağıdı açtım. içinde sadece bir numara yazılıydı. Telefona Tuğçeye yakalanmama amacıyla Çetin diye kaydettim. Ve mesaj attım.Tümünü Göster
- Bugün sana çok kötü davrandım. Hatamı telafi etmek isterim.
Çok geçmeden mesaj geldi.
+ Hatan büyük. Gönlümü alman zor olucak : ı .
- Belki bir akşam yemeğine çıkabiliriz * .
+ Nerde, ne zaman ?
- Bu akşam saat 20.00 da Sahilin ordaki saat kulesinden alırım.
+ Bekliyor olucam ;)
Mesajlaşmam bittikten sonra bir süre düşündüm nasıl bir adamdım lan beni kör kütük aşık olduğum bir kız vardı. Evlenmeyi hayal ettiğim bir kız arkadaşım vardı benim. Ama öte yandan Canan'ı arzuluyordum sanırım kadınların bütün erkekler aynısınız lafının karşılığıydım.
Bir kaç saat geçti evden çıkmam gerekiyordu artık. Takım elbisemi giydim Furkanın verdiği saati taktım ve bir kaç küçük ayrıntıdan sonra hazırdım. Aşağıya indim Porche uma binip Cananı alacağım yere sürdüm. Dediğim yerde ve tam dediğim saatte beni bekliyordu. Üstünde Mavi, yırtmaçlı bir elbise vardı. Beni gördü ve gelip bindi arabaya. Çok güzel olmuşsun deyip. elini öptüm.
Teşekkür ederim dercesine kafasını sallayıp gülümsedi.
+ Kaça kadar müsaitsiniz Canan hanım
- Sabaha kadar müsaitim Sedat bey. dedi.
+ Aman efenim bellimi olur. Kocanız yine birini vurur diyip . Kendimi gösterdim. Güldü.
- Sorun olmayacak. Bütün gece arkadaşım Zeyneple olacağımı söyledim.
Ee , Nere gidiyoruz bakalım.
+ Sizi çok güzel bir restoranta zütürüyorum efendim. Ancak siz çok gezip görmüşsünüzdür. Umarım beğenirsiniz.
- Elbette beğenirim.. dedi.
Deniz manzaralı bir restoranta gittik. Yemeklerimizi yiyip şaraplarımızı içtik.
+ Beğendinizmi bakalım Canan hanım.
- Bana hanım demeyi kes lütfen. dedi gülerek.
+ Siz istemiştiniz hatırlatırım. deyip tebessüm ettim.
- Biliyomusun sen çok farklısın.
+ Ne konuda.
- Tarıkla 6 yıldır evliyiz. Ama beni bir kez olsun böyle bir yere getirmedi.
+ Sanırım o biraz iş düşkünü ve asabi biri.
- Odun de sen şuna. Hatta odun bile değil Kaya.
+ Ben değer verdiğim kişilere kendilerini değerli hissettiririm. dedim.
gülümseyerek gözlerime baktı sadece.
Aramızda 10 yaş fark olmasına rağmen birbirimizi çok iyi anlıyor ve muhabbetten hoşlanıyorduk.
Gece bittikten sonra mekandan kalktık ve arabaya geçtik.
+ Saat daha erken bi yerleremi gitsek... Ama olmaz. Seni tanıyabilirler.
- Buraya gelmemiz bile büyük bir riskti.
+ Ozaman bildiğim güzel bir yer var diyip Kimsenin olmadığı sadece arabaların gelip gittiği. Deniz manzaralı bir yere çektim.
Ayın denize bıraktığı yakamoz eşliğinde saatlerce sohbet ettik. Kadını ilk başlarda sadece arzularken şimdiyse hoşlanmaya başlamıştım.
- Üşüdüm biraz. dedi.
+ Hadi eve geçelim. dedim.
Arabaya binip evin yolunu tuttuk . Yol boyu anlatıyorda anlatıyor bende hiç sıkılmadan her saniyesini dinliyordum resmen Tuğçeyle konuştuğuma kıyasla daha fazla konuşuyordum ve daha fazla eğlenceli vakit geçiriyordum. Belkide dediğim gibi sadece eğlenceli Vakit geçiriyordum bu kadınla .
içeriye girdik. Sen şöyle geç deyip balkonu gösterdim. Bende kilerimde sakladığım özel Şaraplarımdan bir tanesini ve iki şarap kadehi alıp yanına gittim.
- Şarabı seviyorsun ha. dedi.
+ Bayılırım.
- Zengin bir damak zevkine sahipsin anlaşılan.
+ Umarım öyledir. dedim ve bir sigara yaktım.
- Sigara içtiğine göre değilsin deyip güldü. kısa bir sessizlik oluştu.
Gerçekten Sedat seni tanımak istiyorum annen baban kardeşlerin varmı mesela.
Sigaramdan bi fırt daha çekip analtmaya başladım.
+ Annem vefat etti. 2 yıla yakın bir süre önce Babamlada Tarık'ın yanında çalıştığım süreden beri bir kere görüştüm ondada beni apar topar dışarı attı. Kardeşimse yok yani öz kardeşim yok. Gerçekten öz kardeş gördüğüm tek insandanda haber alamıyorum. Peki senin hikayen nedir.
- Zengin bir babanın en küçük kızıydım. Anlatalıcak pek hikayem yok seninki gibi. Yurt dışında evli olan bir ablam var Annemle Babamda istanbuldalar. Tarıklada zorla evlendim yani şöyle oldu. Babam büyük bir işe giriyordu ve ortağı ise ozamanlar Tarık Akarcandı. Tarık işi bi şartla kabul etti oda benle evlenmekti. işte böyle iş anlaşmasıyla kızını satan zengin bir babanın kızıyım ben. dedi.
Elini tuttum .
+ Üzüldüm.. Biliyormusun herkes hep hayatındaki acılara odaklanır ama aslında asıl marifet hayatındaki pozitif yönleri görüp mutlu olmaktır dedim.
- Seni seviyorum. dedi.
Cevap vermedim sadece gözlerine baktım karşılığını veremiyordum. konuşmaya devam etti.
- Karşılığını vermek zorunda değilsin ynaımda olman yeterli diyip şarap kadehini kafasına dikip ayağa kalktı ve kucağıma oturdu. Gözlerime bakarak saçlarımla oynuyordu sonrasında dudaklarımdan öpmeye başladı. Öpüşmenin şehveti gitgide artıyordu. bir anda durdu ve kalktı hemen geliyorum dedi.
Odama geçtim. Kapım aralıktı Odamın kapısı ardına kadar açıldı. Karşımda çırılçıplak bir şekilde duruyordu. Sonra adımlarını hızlandırıp üstüme atıldı bacaklarından kavrayıp yatağa doğru uzandık. Ve uzun bir sevişmenin ardından geceyi sonlandırdık. -
65.
+5**FiNALE YAKLAŞTIK BEYLER BU GECE BiTEBiLiR BÜYÜK iHTiMAL.. ACELE ETMEDEN BiŞEYDE ATLAMADAN BiTiRMEK iSTiYORUM ... BiRAZ MOLA VERiYORUM.
not2: Hikayenin sonunu yavaş entry giriyorum diye özelden sormayın.
not3 :herkese teşekkürler.
sorularınız varsa mola sırasında sorabilirsiniz 10 dakika sonra yeniden yazmaya devam edicem. -
-
1.
0Canan a 31 cekmeyin ne ajjzhajxufj
-
2.
0Kanka güzel hikaye ama canana 31 cekmeyin ne amk puhahhaha
-
1.
-
66.
+7Sabah uyandım. kollarımda çırılçıplak birşekilde Canan vardı. Yatakta dikilip biraz izledim onu.Pencereden giren Güneş sarı saçlarını aşıp beyaz tenine vuruyordu. Bilgisayardan bir şarkı açıp yanına döndüm. https://www.youtube.com/watch?v=UUQDNHGfJIoTümünü Göster
Dudaklarından öperek uyandırdım. Gözlerini araladı.
+ Demek rüya değildi. dedi. yüzüne düşen saçlarını düzelttim
- Değildi.. dedim
Hadi kahvaltı yapalım diyip mutfağa gittim. Kahve makinasından iki nescafe hazırladım bide dolapta olan bikaç şeyi masaya kurdum. yumurta yapmak için ocağı kurdum . Bu arada üstünü giyinip yanıma gelmişti bile. Arkamdan sarıldı.
+ Keşke farklı hayatlarda tanışsaydık. dedi.
- Keşke . dedim.
Kahvaltımızı yaptıktan sonra onu nere bırakacağımı sordum. Arabasını buluştuğumuz yerin yanına park ettiğini söyledi. Onu zütürüp bıraktıktan sonra eve dönüyordumki. Telefonum çaldı. arayan Tuğçeydi. Konuşmak istemiyordum Tuğçeyle hem içimden gelmiyordu hemde yüzüm yoktu. Kapatıp arabanın yan koltuğuna attım telefonu. Sonra yeniden çaldı. Ne var Tuğçe ne var diye söylenip telefona baktımki arayan bilmediğim bir numaraydı. Açtım
+ Alo
- Sedat oğlum nerdesin.
Bu amcamın sesiydi telaşlı geliyordu.
+ Noldu amca yoldayım hayırdır .
- Oğlum Baban hastanede.. Dün kalpkrizi geçirmiş iş arkadaşları zütürmüş hiçmi haberin yok.
Nasıl evlatsın anlamıyorumki. Çabuk Devlet hastanesine gel.
Apar topar Hastanenin yolunu tuttum.
Amcam ve Yengem vardı babamın olduğu odanın kapısının önünde bekliyorlardı. Yanlarına gittim.
- Durumu nasıl.
+ Oğlum nasıl haberin olmaz baban değilmi bu senin.
- Bir süredir konuşmuyoruz ben başka yerde kalıyordum.
+ Tövbe estağfurullah . Olucak iş değil Sedat koskoca adamsın yaptığın işlere bak.
- Ya durumu nasıl amca söylesene. gerisini boşver halledicem ben.
+ Doktor pek bi açıklama yapmadı. dedi.
amcama hiçbişey demeden babamla ilgilenen doktoru bulup yanına gittim.
+ Ben bu hastanın oğluyum durumu nasıl acaba.
kendince karmaşık şeyler söyledi.
Dün kalpkrizinden geldi. Durumuda iyiye gitmiyor demeye getirdi.
+ Görebilirmiyim .
- Tabi .
Babamın odasına girip kapıyı kapattım. Amcamlarda içerideydi.
Suratı çökmüştü sanki 10 yıl yaşlanmış gibi bakıyordu dış görünüşüde ondan halliceydi.
O halini görünce dayanamadım gözlerim doldu.
Affet beni deyip sarıldım. Nolur affet dedim.
+ Oğlumsun sen benim hatalarda yaparsın elbet. Hayatıda böyle öğreniceksin. Yaptığın şey affedilemez birşey benim için ama ben yine seni affediyorum.
Gözlerimden bir kaç damla yaş süzüldü.
- Özür dilerim baba. dedim. Ve Amcamlar gittikten sonra biraz daha yanında kaldım .
Sonra hastaneden çıkarken doktora numaramı verdim '' benim biraz işim var bir gelişme olursa lütfen
arayın deyip çıktım.
Eski evin anahtarı hala duruyordu bende. Eski evime taşınmanın vakti gelmişti. Yeni evden birkaç eşyamı alıp eski odama zütürdüm. Eski odama bakıyordum. Gitarıma, bilgisayarıma, yatağıma Günlük 1 liramı attığım ve haftasonlarımı kurtaran içi dolu kumbarama. Herşey çok masumdu. Artık eski hayatıma dönmeliydim çok geç olmadan .
Telefonum çaldı arayan Tarık beydi. Beni yanına çağırdı Furkanla ilgili konuşmak istiyordu.
Yanına gittim. Ofisinde oturuyordu. Karşısında durdum.
+ Buyrun Tarık bey. dedim
Rızayı öldürdğü üzerinde kanların kurduğu beyzbol sopasını çıkardı. Ruh hastası o günden beri saklıyormuş .
- Bunu hatırladınmı
+ Hatırladım efendim.
- Peki sana ne dedim Sedat.
+ Bana bir çok şey söylüyorsunuz efendim.
- Hayır Sedat o gün sana Dikkatli olman gerektiğini burada hataya yer olmadığını söyledim. Ama senin o en yakın arkadaşın 10 milyon dolarımı alıp birde en yakın adamımı öldürüp kaçtı.
Rakamı duyunca şok olmuştum.
+ Ortalıktan kaybolduğundan ve Osman abinin öldüğünden haberim var efendim ancak size yemin ederim Furkanın yerini bilmiyorum.
Bezbol sopasını bana doğrultup.
- Şimdi sen .. Seni buraya sokan ve öz kardeşin gibi gördüğün adamın paramı çalıp nere gittiğini bilmiyorsun hemde tek arkadaşı sen kalmışken öylemi.
+ Evet efendim
- Bana oyun oynama Diyip beyzbol sopasını yere fırlattı.
Biliyosun işaret parmağıyla defalrca omuzumdan ittirip biliyosun Sedat ama söylemiyosun. dedi.
Bu konuşmanın sonu benim ölümümle bitebilirdi. Hemen bir hamle yapmam gerekiyordu.
+ Tarık bey . Kendinizi daha fazla yormayın artık efendim. deyip sialhımı çıkarıp namlusunu çenemin altına koydum . istediğiniz buysa söyleyin .
- istediğim bu değil istediğim yerini söylemen.. Sedat sen benim şüphesiz zeki ve iyi adamlarımdan birisin ancak o Furkan denen bini kendi ellerimle geberticem.
bu sırada hala silahı indirmemiştim.
+ Bilmiyorum nerde olduğunu Tarık beey. Diye bağırdım.
Çaresiz bir yüz ifadesiyle yeniden koltuğuna oturdu. derin bir nefes alıp verdi gözlerini kapatarak.
Tamam gidebilirsin. dedi.
Villa dan çıkıp Eve gittim duş alıp üstüme rahat bişeyler giydim. Ve hastaneye gidiyordum
Telefonum çaldı. Bilmediim bir numaraydı. Açtım
- Merhaba ben Doktor Murat Şen
+ Noldu doktor bey bir sorun mu var oraya geliyodum bende.
- Hızlı olsanız iyi olur deyip kapattı.
Son gaz hastaneye gittim. Kalbim hiç bukadar hızlı atmamıştı. Hastaneye girdim Babamın odasına doğru seri adımlarla çıktım.
Oda boştu . Doktoru bulup yanına gittim o ana kadar babamın taburcu olduğunu düşünüyordum.
+ Noldu babam nerde . Dedim telaşla.
- Bakın öncelikle sakin olun.
+ Söylesene Doktor babam nerde. diye bağırdım.
- Babanız Vefat etti Sedat bey.
Hastane koridorunda yere çöktüm. Bayılmışım.
Uyandığımda hastanedeydim serum bağlamışlardı. -
-
1.
+1Hocam kb da bi sey solemek istiyorum amacım kesinlikle bozmak degil yalnıs bi yer vakurda amcası tel ile arayıca furkan diyo ama cocuk sedat
-
2.
+1Teşekkür ederim kardeşim düzelttim
-
1.
-
67.
+6Amcamlar yeniden gelmişti. Amcam yatağımın yanında oturuyordu ağlamaktan gözleri kıpkırmızı olmuştu adamın. Serumu çıkartıp yatakta dikeldim, sakinleştiriciden olsa gerek gözlerimden sadece yaşlar süzülüyordu. Doğru düzgün ağlayamıyordum bile. Amcamla bir süre bakıştık hiç konuşmadık.Tümünü Göster
Ne o sordu ne ben söyledim öylece odadan çıkıp gittik. Yarınına babamın Cenazesine katıldık. Ne acıdır ki toplasan bir avuç insan etmezdi. Bide herşeyin üstüne Birkaç banka işlemini halletmek zorunda kaldım babam öldüğünden dolayı. Bana yetim maaşı gibisinden aylık 300 lira gibi salak bir ücret yatırılıyordu. sanki çok s*kimdeydi bu para hem olsa bile bir taka yaramazdı.
3+1 bi ev, eski model clio ve aylık 300 tl. işte ailemden geriye kalanlar bunlardı. Kader acımasızdı...
Tuğçeyi aradım. Açtı
+ Ne var dedi
- Tuğçe. dedim.
+ üç gündür ne arayıp ne sordun git ne tak yersen ye dedi. Ya anlamıyorum hiçmi umursamaz bir insan sevgilisini sen nasıl bir insansın arıyorum açmı...
- Tuğçee diye bağırdım telefonda.
+ Ne vaar diye bağırdı oda.
- Babam öldü. Bunu duyunca biraz daha sakin bir ses tonuyla ve telaşlı bir şekilde.
+ Nerdesin.. Nerdesin yanına gelicem dedi.
- Eski ev. diyip kapattım. Yatağıma yattım bir çocuk gibi hüngür hüngür ağlıyordum herşey bir şaka gibiydi sanki biraz sonra annem odaya girip bu odanın hali ne ? neden bukadar dağıttın diyicekti.
Babamsa içeriden karışma çocuğaa diye seslenicekti.
Ama yoklardı. ev sessizliğin içinde boğuluyordu. Çok geçmeden Tuğçe geldi. Kapıyı açtım içeri girip direk bana sarıldı ağlayarak. Bende oda ağlıyordu. Ben hayatıma oda bana ağlıyordu. Bir süre böyle kaldık odama geçtik yanıma oturdu kafasını omuzuma dayadı.
+ Artık sadece sen varsın Tuğçe dedim. Dolu gözlerle bana baktı.
- Ben senin herşeyin olucam artık. Ne gerekirse ara beni ne zaman istersen yanında olucam artık. dedi.
+ Özür dilerim dedim. Tabi neye özür dilediğim anlamadı.
- Hiçbirşey için özür dilemene gerek yok. herşeyim benim.. Aramasanda olur ben ararım seni dedi .
Kalkıp evi gezdim. Babamla annemin odasına girdim. Annemle benim fotoğrafım Babamın yattığı yatağın yanındaki komidindeydi ve yatağa dönüktü . Kimbilir belkide her gece bu fotoğrafa bakıyordu annemle konuşuyordu hatta benlede. Oturma odasının kapısı kapalıydı açıp baktım Etraf tozluydu belliki girmiyordu buraya. Benim son kalkıp gittiğim koltuğun üstünde evde kalan paralarım vardı hepsini üst üste düzenli bir şekilde koymuştu. oraya onları görünce dayanamayıp yeniden ağlamaya başladım. Paraları alıp yırttım.
- affet beni baba. diye bir süre olduğum yere çöküp ağladım . Tuğçe sesimi duyup yanıma gelip beni yine sakinleştirdi. Kalkıp mutfağa gittim. Tuğçe babamdan kalan bütün bulaşıkları temizlemişti. Mutfak masasının üstünde sonuna kadar dolmuş iki küllük tezgahın üstündede boy boy rakı şişeleri vardı.
Evi Tuğçeyle bi güzel topladık. Buzdolabını boşalttım. Çöp poşetlerine doldurdum. Bir umutla getirdiğim eşyalarımı yeniden toplayıp bi bavula koydum. Ve evime son kez bakıyordum. Annem ve babam evdeymiş gibi Hoşçakalın dedim çıkarken. Tuğçe bu lafıma aralıksız 20 dakika ağlamıştı.
Poşetleri çöpe attım. Ve Tuğçeyle arabaya binip yeni evime.. Evimize doğru yola çıktık. -
68.
+4Aradan tam bir yıl geçti. Bu bir yıl içinde lise sonu açık öğretimden bitirdim. Sadece 6 göreve gittim bunlardada 2 kişiyi öldürmem gerekti, bende temiz ve seri bir şekilde hallettim diğerlerinde ise genellikle Göz korkutma, Haraç kesme, Tarık beye yakın korumalık yapma. Ve Furkanın baktığı bazı getir zütür görevleriydi. O yıl içinde Cananla sadece 3 kere buluştuk bunlarsa sinema , öğlen yemeği ve kafe olmuştu ayrıca aramızdada bir kaç öpüşme harici hiç yakınlaşma olmamıştı. Üniversite sınavına girmemiştim zira diploma puanım kadar ygs notlarımda düşüktü. Tuğçe ise benim bulunduğum şehirde mimarlık kazandı. Mevsim temmuz du. Sıcaktan geberip klimanın karşısında donla yattığım bir zamanda. Telefonum çalıp kapandı ilk bakmadım sonra yeniden çalıp kapandı. Kalkıp telefona baktım -- 2 cevapsız arama, Furkan--Tümünü Göster
Heyecenla Furkanı aradım. Çaldı ama açmadı . Kapatıp tekrar aradım. --Aradığınız kişiye şuanda ulaşılamıyor.. -- sekreteriyle karşılaştım. Furkan bana birşey anlatmaya çalışıyordu.
Bilgisayarımı açıp e postalarıma baktım. Aynı e postadan 1 yıl aradan sonra yeni bir mesaj almıştım.
--
Kimden: gur***_1345@hotmail.com saat:12.05
---
Az kaldı kardeşim... Akşam 16.00 da seni arayacağım.
--
Furkanın bu mesajı beni heyecanlandırmaya başladı. Acaba noldu napıcak , planı ne diye kendi kendime düşünüyordum. saat 4ü bekledim. En sonunda vakit gelmişti ben hala bilgisayarın başında bekliyordum. bilmediğim bir numara aradı.
aceleyle açtım.
+ Alo. dedim.
-Alo kardeşim. bu Furkanın sesiydi.
+ Oh be kardeşim benim.. Sonunda sesini duyabildim Nerdesin lan konuşmamız gereken çok şey var.
- Boşver nerde olduğumu. Bak şimdi fazla vaktim yok 2 gün sonra geliyorum.
+ Tarık seni öldürücek oğlum sana yapma demiştim.
- Tarık ancak başını alıcak Sedat. Sana ihtiyacım var benimlemisin yoksa Tarıklamı buna cevap ver.
+ Seninleyim tabi lan. Tuğçe ve senden başka kimim var benim.
- Bak kardeşim beni iyi dinle her adım çok önemli.
Bugün gidip Sedata yerimi bulduğunu söyleyeceksin ve benimle (ormanlık bir alan tarif etti) orada saat gece 1 de buluşucağını. Yarın ben tam o saatte evde olucam böylelikle Tarık'ı pusuya düşürmüş olucaz ve bütün adamlarıyla birlikte oraya gidicek tabi benim adamlarımın orada beklediğinden habersiz birşekilde. Benim adamlarım şuanda o bölgeyi didik didik edip suikast planlarını yaptılar. Sen hariç oradaki herkes neye uğradığını anlamadan ölmüş olucak. Şuanda 3 tane zehir gibi hacker 'a sahibim.
Tarık ölmüş olacağı için hiçbir banka onu arayıp bir sorun olduğunu yada para çekildiğini söyleyemeyecek bu yüzden Tarıkın Banka hesaplarındaki bütün parayı çekip buralardan çekip gidicez.
Furkan belliki bunları uzun süredir düşünüyor ve planlıyordu.
- Tamam kardeşim dediğin gibi olsun. Belliki kafa yormuşsun. Senin bir kaygın yoksa Varım.
+ Herşey dört dörtlük olucak kardeşim sen kafanı yorma herşeyim benim kontrolümde kapatmam gerek görüşürüz deyip kapattı.
Ardından giyinip Villanın yolunu tuttum. Villaya geldiğimde hizmetli açtı. Bu sefer direk girebilirmiyim deyip girdim.
Hizmetli arkamdan
-Tarık bey yok efendim. dedi. onun için gelmedim zaten diye geçirdim içimden.
+Canan hanıma bir zarf bırakıcaktım nerde acaba kendisi .
- Az önce geldiler kendisi efendim. dedi.
+Çağırın lütfen. dedim.
Canan aşağıya indi beni gördü. Hizmetlilere belli etmemek için.
+ Ne istemiştiniz. Dedi bana.
- Canan hanım size bir zarf getirdim ancak detaylarını anlatmam gerek özel olarak konuşabilirmiyiz acaba. Tabi buyrun ofisime geçelim dedi. Ve üst kattaki bir odaya gittik. Tarık'ınkine göre bi hayli küçüktü Sadece bi masa bir sandalye ve masanın üstünde duran bir kaç kağıt kalem vardı.
içeriye girip kapıyı kapattık.
+ Seni çok özledim deyip beline sarıldım. boynundan öpmeye başladım ve masaya yatırdım.
- Bu ne hız. .. yavaş ol biraz... Keşke beni çağırsaydın. dedi aralıklarla.
+ Sabredemedim. Tarık ne zaman gelicek.
- 2 saate gelir dedi.
+ Son sevişmemizmiş gibi sevişmeni istiyorum dedim.
Durup kafamı avuçlarının arasına aldı .
- Canım.. Korkutma beni bişey mi oldu aslında oldu çünkü bu seni son görüşüm olucak
+ Bişey olmadı bebeğim. Sadece seni istiyorum . dedim.
Cananın üstündeki siyah gömleğin düğmelerini bir bir açtım öpüşürken . Kremrengi eteğini biraz daha havaya kaldırıp kasıklarının arasına daldım . Kafam göğüslerinde dakikalarca durup bi bukadar daha dudaklarını tattım ve en sonunda zevkin doruklarına ulaştım. Bir süre daha öpüşüp koklaştıktan sonra giyinip dışarı çıktık. Aşağıya inmeden önce
+ Canan .dedim
- Efendim canım.
+ Seni seviyorum. dedim. Gülümsedi parıldayan gözlerle bana bakıp etrafı kolaçan ettikten sonra yanağıma bir öpücük kondurdu.
içeride 1 saat kadar bir zaman geçirmiştik. Aşağı inip 1 saat boyunca Tarık beyin gelmesini bekledim.
Tarık bey geldi. Bana baktı Şaşkın bir şekilde
+ Hayırdır Sedat neden burdasın.
- Size, sizi mutlu edecek bir haberim var efendim.
+ Nedir bakalım bu haber.
- Furkanı buldum. Dedim. Şaşkınlıkla
+ Nasıl diye sordu.
- Sabah beni aradı kapattı . sonra farklı bir numaradan yeniden arayıp yarın geleceğini söyledi.
+ Bak sen şu Furkana heleee. Ee başka birşey dedimi.
- Yarın benimle gece 01.00 da ormanlık bir alanda buluşucak diyip adresi verdim.
+ Neden gece buluşucakmış seninle.
- Çünkü sizden korkuyor efendim.
+ Çok güzel bee . Afferim oğlum deyip alnımdan öptü. Yarın Furkan efendiyi bi hoplatalım bakalım. dedi. Kim kimi hoplatıyor görücez Tarık efendi.
Tarık beyin yanından çıktım arabama binip eve gittim. yarını beklemeye başladım. Yarın bütün bu pislik bitiyordu ve dahasıda milyon dolarlarım olucaktı. Planım bu kara paraya temiz yatırımlar yapıp birazını ise kenara köşeye koyup temiz bir gelir elde etmekti kendime. Gelecek senesinde ise özel bir üniversitede iyi bir bölüme yazılıp. Tuğçeylede evlenmek olucaktı. Ve tıkır tıkır işlemeye başlamıştı bile. -
-
1.
0Rezzzzzzxx
-
1.
-
69.
+13 -1FiNAL:Tümünü Göster
Sabah uyandım. Diğer günlerin aksine daha huzurluydum. Çünkü bugün Herşey bitiyordu. Bütün bu pis ve lekeli hayatım temizlenicekti. Üstüme en sevdiğim kıyafetlerimi giydim. Herzamanki gibi Furkanın verdiği saatimi taktım. Ve iyi bir kahvaltı yaptım. Sonrasında Tarık beyi aradım.
+ Tarık bey. Günaydın.
- Günaydın Sedat.
+ Bugün kaçta akşamki plan için bugün kaçta buluşacağımızı sorucaktım size.
- Saat tam 00.30'da villada ol Sedat.
+ Siz nasıl isterseniz Efendim. Hoşçakalın.
Telefonu kapattıktan sonra dışarı çıktım. Arabaya binip sahil taraflarına indim. Bir müzik açıp turladım bir süre. https://www.youtube.com/watch?v=vI4t2CnZW2I
sonra arabayı bir yere park edip. Deniz kenarına gittim. Sabah havasını içime doldurdum. Belkide uzun süre göremeyecektim bu şehri. Gün boyunca sadece kendimle vakit geçirdim tek başıma kafeye gittim . Yürüdüm tanımadığım insanlarla sohbet ettim.
En sonunda Furkan aradı.
- Alo dedim.
+ Gece için hazırmısın.
- Hazırım kardeşim. Hemde çok.
+ Tamam bak şimdi saat 01.00 da evde olucam iş bitince direk yanıma gel.
- Tamamdır kardeşim. dedim ve kapattı.
saat öğleden sonra 4-5 gibi Eve gidip kendime küçük bir bavul hazırladım bu sırada Tuğçey'le biraz mesajlaştık. Gideceğimi söylemedim ona. Herşey bittikten sonra arayıp planımı anlatıcaktım ona
Geri kalan saatleride bilgisayarda geçirdim. Saat gece 12 yi geçiyordu bile. Arabama binip Villanın yolunu tuttum. Vardığımda Tam 12.34 tü. Arabadan inip seri adımlarla Villanın kapısına doğru yürüdüm dışarıda sadece bir güvenlik vardı ama onun dışında ne bahçede nede villanın içinde kimseler yoktu. Salonun ortasında etrafa bakıyordumki arkamdan birisi belime silah dayadı omzumdan tuttu geç içeri.. Tarık bey de seni bekliyordu dedi. Bu adam Tarık beyin korumasıydı. Tarık beyin meşhur ofisine geçtik. Adam dışarıda kalıp kapıyı kapattı.
Karşımda Tarık bey oturuyordu yanında ise ayakta duran Canan vardı. Canın bacakları,vilekleri morarmış dudağıda patlamıştı.
+ Hoşgeldin beyefendii. dedi Tarık.
- Bi..bir sorunmu vardı Tarık bey. Furkan bekliyor bizi. dedim
+ Kes lan plavrayı or*spu çocuğuu diye bağırdı.
Bütün planı çözdüğünü anlamıştım ama nasıl. Sadece ben ve Furkanın haberi vardı.
- Ulan senin ben am*ına koyim. diye bağırıp silahımı doğrulttum. Oda aynı anda Canana doğrulttu.
+ Hele bi dene. Denede Cananın beynini nasıl dağıtıyorum gör dedi gözlerini ayırıp gülerek.
Silahını yere at diye devam ettirdi sözünü. silahımı yere atmak zorunda kaldım.
- Nasıl.. Nasıl çözdün lan puşşt.
Dalga geçer bir ses tonuyla konuşmaya başladı:
+ Sana verdiğim telefon vardı hatırlıyomusun. Yada kullandığın bilgisayarı ve girdiğin evide hatırlarsın umarım. Ama hakkını vermem gerek iyi oynamışsın oyununu. Furkan seni aradığında sinyali fark eden bir polis arkadaşım sağolsun bana söyledi. Anında bütün konuşmalarını ve epostalarına ulaştım Sedat. Benim adım Tarık Akarcan evlaadıım. Sen adımını atarken ben o adımları belirleyen kişiydim zaten. Tam şuanda bütün adamlarım Furkanın evine doğru gidiyor. Ama allahın var bunca süre karımı gibtiğinden bi haberdim. Bu konuşmalar sayesinde onuda öğrendim. Akşam yemeğe gitmeler falan. Ulan bir yıldır yanımda hoplatıyormuşsun Cananımı hahaha. Dedi. Cananın kolundan tutup karşıma getirdi. Canana silahını doğrulttu.
+ Çıkar üstündekileri dedi. Canan üstündeki tshirtü çıkarttı ağlayarak. Devam et laaaan diye bağırıp havaya ateş etti. Canan çırılçıplak kalana kadar soyundu ağlayarak. Karnında ve boynunda kemer izleri vardı. iki eliyle göğüslerini kapatıyordu. Cananın arkasına geçip kollarından tuttu ve göğüslerini kapattığı ellerini zorla açtı.
+ Tadaaa.. Hıhıhıı diye güldü. istediğin buydu demi. Bu vücut. Bu göğüsler bu züt... Silahını benim kafama dayadı bu sırada canan arkasından bir hamle yapmaya kalkıştı ancak anlık olarak elinin tersiyle Canana vurup yere düşürdü. Korkuyla gözlerinin içine bakıyordum Ve bir yandanda Furkanın ölüceğini düşünüyordum. Sonrasında Cananı ayağa kaldırığ yeniden silahı onun kafasına koydu.
+ Sen benim karımı aldın Sedat efendi bende senin Tuğçeni aldım dedi. Ve Cananın kafasına sıktı.
sıktığı anda bir üst kattada silah sesi patladı. Şaşkın gözlerle Cananın kafasından akıp yayılan kanlara bakıyordum bir yandanda Tuğçeni aldım lafına. Silahı bana çevirdi.
Gözlerim dolmuştu. sesim titreyerek.
- Naptın lan Tuğçeye dedim.
+ Hahaha . Napmadımki Senin Canana yaptığının aynısını yaptım. ha tabi benim şuan Canana yaptığımın aynısınıda yapmış olabilirim. dedi Dalga geçer bir ses tonuyla . yukarı işaret ediyordu.
O sırada Kapıda bir kaç el silah sesi duyuldu kapı açıldığın koruması yere düştü içeriye Furkan daldı.
+ Sen nasıl geldin lan buraya köpek diyip Furkana silahını doğrulttuğu sıra. Tarık'a kafa attım.
Silahı yere düştü.
Furkan konuşmaya başladı.
F- Telefonlarımızı dinlediğini biliyodum. Tek zekiyi kendinmi sandın lan bin. deyip silahının arkasıyla burnuna vurdu. Allahtan senin nekadar hırslı bir bin olduğunu biliyorumda Bütün adamlarının gideceğini tahmin ettim. Çok bilen çok yanılır Tarık... bey dedi ve silahını doğrulttu.
Furkana dur diyip kendi silahımı yerden aldım . Yerde burnunu tutan Tarık'ın kafasına bir şarjörü boşalttım hırsımdan. Sonra Furkana hiçbişey demeden odadan fırlayıp üst kata çıktım. Koridorda bir adam bekliyordu bana bi kaç el ateş etti bende ona. Omzumdan vuruldum o ise kafasından. . .
Odaları tek tek gezdim sonunda boş bi odada Yerde Tuğçeyi gördüm. Göğsünden vurulmuştu. Koşup
Yere çöktüm kafasını kucağıma aldım. Ağlıyarak bağrıyordum.
- Tuğçe nolur ... Nolur yapma . Seni kaybedemem Tuğçe...
Tuğçe hala az olsada nefes alabiliyordu. Gözlerinden iki damla yaş süzüldü bana bakıp. Konuşamadı elini kaldırıp suratıma dokundu. Ve kolları iki yana düştü.
Hayırr... diyip hıçkırarak konuşmaya devam ettim.
- Aşkım hadi gözlerini aç çıkalım burdan.. Nolursun beni bırakma... Geçti.. bak herşey geçti.
Bak gidersen.. vururum kendimi ... Böyle yapınca gelmiştin hani aç gözlerini nolur ... dedim ve Bağıra bağıra ağlamaya başladım. Kapıda Furkan gözleri dolmuş beni izliyordu. Furkana döndüm.
- Oğlum ben onsuz napıcam lan. dedim ağlayarak.
Furkan gelip beni zorla Tuğçenin yanından kaldırdı. Bahçeden polis siren sesleri duyuluyordu.
Çıkmamız gerek burdan dedi. Bırak beni Furkan dedim. Olmaz dedi Aşağı kata kadar sürükledi . içi ağzına kadar dolar dolu iki tane büyük çanta gösterdi bana. Hesabından para çalıcağımızı sanınca nakite çevirmiş andaval hepsini ofisinde buldum dedi.
Ben yerde oturuyordum hala ağlıyordum. Eğilip Kafamı tuttu
- Oğlum bak bunu benim için yapıcaksın. Al bu paraları .. Nolur Sedat.. beni dinle Al bu paraları, sahte kimliğini yak , eski evine taşın. Birimizin polisleri oyalaması gerek yoksa ikimizde yakalanıcaz Herşey benim yüzümden oldu özür dilerim... Ben yıllar sonra çıktığımda seni tekrar bulucam kardeşim. dedi ve kapıya doğru yürümeye başladı. Arkasını dönüp bana Kaaaç diye bağırdı.
Bi an silkelenip kendime geldim bu paraları Furkan için almam gerekiyordu. Çantaları alıp. Arka kapıdan çıktım ve duvardan atlayıp ana yola kadar koştum. Yeni evin olduğu semte kadarda yürüdüm. Bazen durup ağlama molaları verdim. Bazense gerçekten yorulduğum için mola verdim.
içerden kimliğimi cüzdanımı bi kaç parça eşyamı aldım. Sornada evi ateşe verdim. ve gecenin bi yarısı eski evime kadar daha yürüdüm elimde eşyalarla. Eve girip eşyaları bıraktım.
https://www.youtube.com/watch?v=Mwy-ZxbKoms
Yatağıma yattım. Sabaha kadar ağladım . Ve sabahta ağladım. Ağladıkça acılarım azalmıyordu.. Çoğalıyordu.. Tuğçe yoktu. Babam yoktu. Annem yoktu. Furkanda artık yok sayılırdı. Tam 4 gün uyumadım doğru düzgün bişey yiyip içemedim. Uyuduklarımda uykudan sayılmazdı zaten.
ilk önce Annemin Sonra Babamın, Sonrada Tuğçenin mezarına gittim. Hepsinden özür diledim hepsiyle ayrı ayrı dert yandım konuştum. Sonra Tuğçeyle ilk çıktığımız Banka gittim. Dağlara derdimi anlattım. Sanki yanımda Tuğçe varmış gibi. Sanki hala bana sarılıyormuş gibi onlada konuştum. Sana hoşçakal dememiştim, şimdi nerdesin diye.
Hiçbişey fayda etmedi içimdeki yanan ateşe. Yüreğim yanıyordu. Ama öyle böyle değil derinden bi ateş.. Sonra yazmaya karar verdim. Zaman ancak böyle geçerdi ... Ben 7 kişiyi öldürdüm bu iğrenç dünyada ... bide onu.. Birazdan kendimle birlikte 8 olucak. Hoşçakal...
---
Sedat yerinden kalktı. Arkasında tavana asılı olan ipin altına tabure koydu. Boynunu geçirdi.
Annesinin sesini duyuyordu.
- Sedat hadi oğlum yemek hazır gel sofraya.
+ Tamam anneciğim geliyorum.
dedi. Ve ayağının altındaki tabureyi yere doğru itti.
---
Final sound:
https://www.youtube.com/watch?v=lG3sFK6HEO4
Okuyan herkese teşekkürler. iyi sabahlar ben yatıyorum. -
70.
+6Ulan moralim bozuldu uyuyamıyorum
-
-
1.
0Benim de amk
-
2.
+1Moralim bozuktu zaten lan. Ulan beee. Efsaneydi kardesim eline koluna sağlik.
-
1.