-
26.
+2Yarın akşam sekiz gibi görüşürüz panpalar, yarın gelecek bölümler: Konser, burun kırma, büyük sürpriz olarak ayrılacak. Hadi allaha emanet.
-
27.
0Beyler hazırsak herkes yemeğini yesin, sigarasını içsin suyunu içsin 1 saate geliyorum, hikayenin bahar ayağını tamamlarız bu akşam.
-
28.
0Başlıyoruz beyler bir iki rez görek.
-
29.
+1Ebrar artık gitmişti, Ebrar artık yoktu. Benimle konuşmuyordu, defalarca ısrar etmeme rağmen onunla görüşmem mümkün olmadı, en sonunda Baharın sonlarına doğru uçuşan polenler azaldığında onu okulda gördüm, artık dayanamıyordum onunla konuşmalı, özür dilemek için güzel bir plan yapmalıydım. O dönem sağlam rock dinlerdim beyler, Ebrar'ı da tanıştırmıştım beraber o sene gelecek inanılmaz bir Rock grubunun konserine gidelim diye konuşmuştuk, Ebrar'dan özür dilemenin yolunu bulmuştum, babama gittim durumumu anlattım, normalde konserlere gitmeme izin vardı ama tabii başkasına bilet almak ayrı davaydı, hay hay evladım da fazla mal aşığı oynama diye de uyardı. Ben de eyvallah dedim. inönüdeki bir konserdi bilet fiyatı 140 liraydı beyler, verdim parayı aldım iki bileti de konser yazın başlarındaydı, zaten biz de baharın sonundaydık 1 mevsimdir Ebrar'la düzgün konuşmamıştım ama bu biletler her şeyi değiştirecekti, ona sürpriz yapacaktım. O gün o okulda yemeğini yerken sessizce içeri girdim, irem'le Firdevs beni görüp hemen kalktı ve ortalıktan kayboldu, ben de Ebrar'a yaklaşıp iki bileti de eline teslim edip alnından yavaşça öptüm, Ebrar'ım affet beni güzelim bak sana ne aldım bak dedim. Biletleri verdiğimde birini alıp benimle konsere gidip işleri düzelticeğini düşünmüştüm o da öyle yaptı, benim biletimi bana geri uzattı ve ben bir arkadaşımla gidiyorum Ata, uğraştırma beni dedi. Yine bir üzüntü kapladı beyler içimi, koridorda Kaanla Deniz iyi haberlerimi duymak için bekliyorlardı, bense onlara bırakın iyi haberi bir sahte gülümseme bile veremeyecektim. Sıçmıştım, üzgün bir biçimde Ebrar'ın yanından çıktım, bana niye böyle davranıyordu? Rüya'ya söylediğim aptal saptal kötülemelere inanmış olamazdı Ebrar, böyle bir insan değildi ki. Üstelik onun hayatını kurtarmış bile sayılabilirdim, onun uğruna omzumu tekrar kırmak üzereydim, niye böyle yapıyordu bilmiyorum. Anlamayı çok istiyordum, ama bir türlü olmuyordu. Ebrar'ın yanına geri dönüp soracaktım, geri dönüp dik dik suratına baktım. O da bana bakıyordu "Ata şimdi beni mi döveceksin? Canım yanacak mı?" diye sordu, sinirlenmiştim. Ona el kaldırmayacağımı bilmesiine rağmen saçma saçma konuşuyordu . Kiminle gidiyorsun? diye sorduğumda bir isimle yıkılmıştım "Konsere mi? Meriçle" dedi, çok sinirlenmiştim. Aylardır planını yaptığım konsere o başkasıyla mı gidecekti? Peki bu Meriç denen muallak erkek miydi yoksa kız mıydı? Kız olmalıydı değil mi? Kesin kızdı, tanrım lütfen kız olsundu. Bu düşünceler içinde ona dik dik baktım, sinirlenmiştim. Bir daha beni arama ulan, istemiyorum seni dedim. Sınıftan kapıyı çarparak çıktım..Tümünü Göster
-
-
1.
0Meric erkekdir kesin seri
-
2.
0Hem de nasıl bir huur çocuğuydu bir bilsen.
-
3.
+1Telin sarj bitiyo parlakligi sifirladim guc tasarufunuda actim son %9 seri lutfen
diğerleri 1 -
1.
-
30.
0iki hafta içinde Kaan Deniz, onların bir arkadaşı olan Erkan ve bir iki kişi (Orhan ve Umit) aramıza katılarak konsere gitme kararı aldık, bozulacaksak bozulacaktık. Fakat yine de erkek adam gibi o bileti yakmadan, o konsere gidilecekti. Herkes biletlerini hazırladı, o gün erkenden kalkıp o grubun tişörtlerini Akmar pasajlarından aldık beyler bilirsiniz alt katlarında böyle sağlam rock gruplarının tişörtlerini 15 liraya alırsınız, biz de aldık hemen. Ekipmanları giydik, planım Ebrar'ı evinden alıp gibtir olup konsere gitmekti, şikayet etmesine izin vermemekti. Kaan'la Denizle beraber Votka 1967 aldık bir-iki tane votkaları vapurun kıyı köşelerinde içerek Beşiktaş'a varmıştık ki zaten kafalar hafif gitmişti, Ebrar'ın evine varacaktım, onu alıp gidecektim, tek plan buydu. Başka plan yoktu.
-
-
1.
0Kafa guzelken kızın evine gidilirmi *
-
1.
-
31.
+2Ebrar'ın evine doğru giden yolu 45 defa gitmiş olmama rağmen o kafayla bulamadım, yarım saate yakın sıcak havada dolaştıkça içki başıma vuruyor, başım deli gibi dönüyordu artık kolumu kaldıracak mecalim kalmamıştı. inönünün oradaki Gümüşsuyu parkında çimlere serildik, votkaları bitirip çevremize gelen biracılardan bir iki bira çektik iyice içmiştik beyler kafalar güzelce demlenmiş, dedik gümüşsuyunun yukarısında Etiler Marmaris'te yemek yiyelim. Nasıl fena kafalardaysak yokuşu zar zor tırmandık beyler, bir iki defa güle güle düşüyorduk, az kalsın 3-4 defa ölecektik. Ebrar'ı unutmuştum, ispirtoya benzer vodkamızı ve zütü büyük biramızı içip yemek yiyip tekrar onu hatırlayacaktım. Yemeği tam yerken telefonuma mesaj geldi büyük olasılık gibimsonik birindendir diye takmadım ama sonra biri beni ısrarla aramaya başladı yine takmadım. Tam bu sırada Alphan diye Kaan'ın uzaktan, belki ilk okuldan arkadaşıydı. Şimdi hatırlamıyorum. Alphan bana baktı, Ebrar olaylarını biliyor olmalıydı, şimdi o telefon çalıyor ama sonra açmadığına çok pişman olacaksın bak kardeşim aç o telefonu dedi. Ben de hafif açılmış kafayla Alphan'ın sözünü dinledim telefonu açtım "Alo" dedim "Alo, Ata lütfen yanıma gel kötü hissediyorum." "Neredesin güzelim?" dedim. inönüde konser alanının önünde bir şeyler içiyormuş, tabii tek başına değilmiş yanında Meriç bey de varmış, o anda o kadar sinirlendim ki o zaman onunla kal Ebrar'ım dedim telefonu hızlıca kapadım. Alphan bana baktı, Kaan bana baktı, Orhan'la Ümit bana baktı, "gibe gibe gidiyor musun?" Bana bir dal sigara verin, gibe gibe gidiyorum.
-
-
1.
0spoiler verdiğin için biliyoruz gidip ağzını burnunu dağıtcan
-
1.
-
32.
+2Sigara elimde, yokuştan aşağı o kadar hızlı koşuyordum ki millet beni deli sandı, insanları ittirerek geçiyordum. En son konser alanına vardığımda sigaram daha bitmemişti bile, işte o kadar hızlı koşmuştum beyler. Konser alanına vardığımda Ebrar'ı o siyah elbisesinin içinde yere bir örtü serip üstüne oturmuşken gördüm, feci yorulmuştum yavaşça yanına yanaştım, alan neredeyse boştu, örtünün üstüne yavaşça yığıldım, kafamı Ebrar'ın çıplak dizine koymuştum, üstüme yavaşça kapanıp bana sarılıp dudağımdan öptü, biraz geriye çekilip yanağımı okşadı. "Ata seni bu dünyadaki her şeyden çok seviyorum lütfen benimle kal, hiç yanımdan ayrılma" dedi. Ebrar'ın ne demek istediğini anlamıyordum. Zaten hiç gitmeyecektim ki, bunu ona da söylediğimde kafasını salladı, "Meriç beni zorla ellemeye çalıştı Ata, ne yapacağımı bilemedim." dedi artık iyiden iyiye sinirleniyordum. "O yavşak huur çocuğu çapsız pekekent nerede?" dememle birlikte ağlaması şiddetlendi, "Ata verdiğin sözü hatırla tamam mı?" dedi. Anlaşmıştık, çocuğa vurmak yoktu. Meriç'e vurmadan konuyu çözecektik. Ama eleman neredeydi? Ebrar bana baktı gözlerini sildi, konuştuğu zaman sesi hala hafif ağlamaklıydı ama ağlaması kesilmişti. "Tuvalette, şimdi gelicek lütfen benii ondan koru" Eleman geldiğinde ben hala Ebrar'ın dizinde yatıyordum, bir elimle de yüzünü okşuyordum. Eleman bacağıma sertçe bir tekme koyup, it oğlu it o benim sevgilim diye beni tehdit edene kadar her şey yolundaydı. Ben ayağa o kadar hızlı kalktım ki içkinin etkisiyle tüm dünyam sallandı beyler, yalan yok mal gibi kaldım valla. O etkiyle bu eleman bana bir tane de surattan koydu. iyice sarsıldım beyler, aşağı inecektim ki son bir çabayla kolumu kaldırdım bu sırada Ebrar ikimizin ortasına geçince ben hemen kolumu indirdim. "ATAKAN AM iTEN", "SANA KAVGA ETMEK YOK DEDiM?!" diye bana fırça kaymaya başladı tam bu sırada karşımdaki gevşek huur çocuğu Ebrar'ı itip ikimizin arasına girmeye çalıştı, ömrümde öyle sadece 1 kere sinirlendim beyler, bir kere daha da sinirlenmek istemem, konser alanındaki insanlar üstüme çullanmış beni tutmaya çalışırlarken hepsine dönüp bağırdım, bırakın lan beni diye bağırmamla beraber herkes kenara açılmıştı. Meriç tam üstüme gelirken sağ yumruğumu suratının tam üstüne savurdum, sonra da gözlerim sinirle beraber karardı beyler.Tümünü Göster
-
-
1.
0huur çocuğu
-
1.
-
33.
+1Erkanla Kaan beni kollarımdan tutmuş, havaya kaldırmışlardı, Meriç'in üstünde oturuyordum ve elemanı öyle güzel tokatlamıştım ki hiç bir şey yapamamıştı. Ebrar panik olup ağlıyordu sonra anlattığına göre beni defalarca çekiştirmiş fakat ben bırakmayınca vazgeçmişti ben çocuğa bir iki tokat attığımda Erkanla Kaan bana yetişmişlerdi, hızlıca kaldırıp tutmuşlardı ben de işte o zaman sakinlemiş, gözlerimin siyahlığını atmıştım. Ayaklarımın üstünde zar zor durdum Meriç'i yanındaki bir iki pekekent kaldırıp konser alanındaki ambulansa taşıdı, Ebrar ise yanımdaydı konsere girdiğimizde hala üzgün gözüküyordu, bir şeyi vardı ama neydi anlamıyordum. O akşam konseri izlerken sebepsiz yere ağlamaya başladı, bana sarıldığında ağlaması şiddetlendi "Beni hiç bırakma Ata lütfen." dedi. Problemi anlamamıştım ama çok üzülüyordum, onu asla bırakmayacağımı o da biliyor olmalıydı. O akşam, ağlamaması için konser başladığında biz konseri geride bırakmış, sakin bir alana gidiyorduk, Çok ağlıyordu ve ben dayanamamış ona sormuştum, o da çıkmak istemişti. Kapıdaki eleman çıkarsanız biletleriniz yanar, haberiniz olsun dedi. Ben de olsun demiştim. Ebrar'la elele konserden çıkmış, gümüş suyundan yukarı yürümüştük. Çantasından bir şey çıkardı.. Camel Soft paketiydi beyler, "Tedavi için Finlandiyaya gittim, en sevdiğin sigara bu olduğu için bunu getirdim" dedi. Ebrar'a sarılıp onu tekrar tekrar öptüm, beyler o beni bu hayattaki her şeyden çok seviyordu, söylemişti işte. Bana en sevdiğim hediyeyi alıyordu. O gece gezi parkının girişine gittik ve öylece yerde yattık, gezi parkının girişinde gün boyu güneşten ısınmış taşların üstünde yattık, o gece orada kimse yoktu. Üstünden 5-6 sene var geçiyor, ama beyler inanır mısınız? Ben bir daha o kadar yıldızı görmedim, ama gökyüzünde değil, bir kızın yüzünde.
-
34.
0Kimler burada beyler, ortamı görelim?
-
-
1.
0Yalniz degilsin pnp
-
1.
-
35.
+1O akşam onu eve bıraktığımda en sonunda artık barışmıştık, evin kapısına geldiğimde yavaşça beni içeri çekti, öpüşmeye başladık hızla içeri doğru ilerledik. Onun odasına geldiğimizde o üstünü çıkardı, bende üstümü çıkardım, artık yarı çıplak bir biçimdeydik birbirimizin üstünde birbirimizle öpüşüyorduk, o sırada Ebrar kafasını kaldırıp hemen gülümsedi, bak beni cezalandıracaksın demiştim diye güldü. Ben de güldüm beyler, inanılmaz mutluydum, dibime iyice yaklaştı ve bir anda göğsümde bir ıslaklık hissettim, çok değil ama sanki bir iki damlaydı. "Ebrar?" dememle beraber, Ebrar hıçkırarak ağlamaya başladı ömrümde onu bu kadar güçsüz gördüğüm tek vakitti, hıçkırarak ağlıyordu, resmen ruhunu teslim etmek üzereydi. Ebrar çok ağlardı fakat genelde sessiz ve güçlü güçlü ağlardı bu sefer kendi kendine bağırarak ağlıyordu, "Ben gidicem Ata" dedi. Burada tedavi olmasına ve tedaviye devam ederek okula gitmesi çok zor olacakmış, öğrenci değişim programıyla Şili'ye gitmek istiyormuş. Şili beyler, Şili nerede biliyor musunuz? O zamanlar ben de bilmiyordum işte, "Ne kadar kalacaksın?" dedim. 1 sene kalması gerekiyormuş, sonrasında bana geri gelecekmiş. Bekleyecekmiş güya, hiç arkadaşı olmayacakmış orada, ne zaman gidiyorsun diye sordum. Temmuz'un başında gidiyordu, biz yaz tatilinin başında yani 26 Hazirandaydık, Ebrar bir süre sonra gidecekti, "Seni kendimden uzaklaştırmaya çalıştım" dedi, kırılmamı istememişti. Ama olmuyordu işte, ondan uzak duramıyordum, uzak durmayı bırakın onsuz yapamıyordum. O gitmeliymiş. "Bu gece senin olmak istiyorum" dedi bana öylece kaldım beyler, ne yapmalıydım bilmiyordum.
-
36.
0Seni bu iş için fazla seviyorum hayatım, dememle beraber iyice yanıma yanaştı, ben de seni böyle göremiyorum, sevgim senin için arzudan çok daha fazlası dedi. O akşam isteseydik beraber olabilirdik ama ben ona sarılıp uyumayı tercih ettim beyler, öylece sarılıp uyumuştuk. Ertesi gün uyandığımda yavaşça Ebrar'ı da öpüp uyandırdım, Beşiktaşta menemenciler sokağı var oraya gittik beyler kahvaltıya, o kadar fazla yedik ki resmen şişmiştim. O gece Ebrar'ın gidişi için bir parti verilecekti. Partiyi Derya diye bir kız veriyordu ve baya da bir ekipman kurmuştu beyler kız, votkalar, biralar biraz ot filan çok sağlam bir parti verecekti. Oraya gittiğimizde Ebrarlar zaten orada sigara sarıyorlardı, Ebrar hemen yanıma geldi, güzel siyah bir gece elbisesi giymişti, üstüne çok yakışıyordu. Yanıma oturdu, hala keyifsizdim fakat onunla bu son günlerimi yaşamak istiyordum, dekoratif jelibonlu votka shotlar vardı beyler, masadan onları alıp bir iki tanesini hızlıca attım, Ebrar bana bakıp öyle çok güldü ki tersliği anlamadım, Ata onları içmiyoruz çünkü: onlar dekoratif dedi. Gülmüştüm, onu öptüm-- bu sırada biri öksürdü bakışlarımı çevirdiğimde neredeyse benim kadar uzun basmış Arnold kıvamında bir eleman gördüm, korkmuştum. Merhaba ben Dodo, Derya'nın kuzeninin sevgilisiyim, Derya'nın kuzeninin adı Alize'ydi beyler, hatun sarı saçlı ve mavi gözlü çok güzel bir kızdı. Çocuk bana baktı ve "Ebrar senin boş gezmediğini söyledi aslanım, bir el atsana" dedi. Çocuk bunu öyle bakarak söyledi ki belimde tabanca var sandım beyler, halbuki cebimde taşıdığım orta parmaktan biraz uzun dedemin verdiği bir büyük usturaya benzer bıçak vardı, amacı kavga etmek değildi. Ana tarafından dededmden bana kalan bir bıçaktı, çok hoşuma gidiyordu. Çocuk bunu söyleyince inanılmaz içerledim, Ebrar beni insanlara serseri olarak mı tanıtıyordu? Dodo tekrar bana "Kanka bıçak yok hadi kova yapacam be ver şunu" dedi, Bıçağı cebimden çıkartıp yavaşça çocuğa uzattım. "Al, kardeş ama dikkat et kıçını başını kesme." dedim. Dodo içeri gittikten kısa bir süre sonra bağırış çağırışlar duyulmaya başladı. Sonra anlattıklarına göre Dodo aslında Derya'yı seviyormuş, bıçağı da kova yapmak değil Derya'nın sevgilsi olan Berkcan tipli böyle yavşak bir çocuğu korkutmak için almış ama sonra kavga çıkmış, Dodo bıçağı atmış allahtan da kimseye sokmamış ama baya bir hırpalamış birbirini bu ikisi tabii baya bir bela olmuş. Parti de dolayısıyla tak olmuş beyler, Ebrar'ın son partisi tak olurken benim de bıçağım kaybolmuştu, her şey karışmıştı, bağırış çağırışlardan komşular rahatsız olmuştu ve kapıya gelip skitirin gidin lan evinize demişlerdi. Ebrar ile ben evde kalana kadar öylece herkes gitmişti, ikimiz de kanepede öylece oturup bir vodka şişesini içtik sonra da Ebrar bana yanaştı, koyun koyuna koltukta sızdık.Tümünü Göster
-
37.
0Ebrar, kızın gerçek adı değil kardeşim, bulman mümkün değil Atakan da benim gerçek adım değil zaten, baba adını söylesem anında bileceksin o yüzden hiç ses etmeyeyim.
Edit: Tuvalet dinlenme ve sigara-sohbet molası, merak ettiğiniz noktaları cevaplayalım beyler hem de sohbet edelim yarım saat kadar ben dinlenince devam edelim. -
38.
+1Ertesi gün uyandığımızda bu Ebrar'ın buradaki son günü olacaktı ertesi gün hazırlanması ve gitmesi gerekiyordu artık Ebrar etrafta olmayacaktı, fakat uyandığımızda Derya içerden yarı çıplak çıkıp ağlayarak Ebrar'a sarıldı, "Ebrar, babam, babam ölmüş" dedi. "Hasgibtir" bile diyemeden Ebrar şoka girmişti. Hepimiz sessizce bir süre oturduk, Derya'lar aleviydi dolayısıyla cenaze namazı filan kılınmayacaktı, vücüdumuzda hala bulunan alkol miktarı düşünülürse bu iyi bir şeydi. Ertesi güne ölüm haberiyle uyanmak nasıl tak bir şeydi bilmek istemessiniz beyler, ben de uyandım kendi ailemden birinin ölümüyle fakat ufaktım, nasıl canlı nasıl taktan bir şey olduğunu unutmuşum Derya'nın babasının cenazesine gittik. Ebrar orada da çaresiz bir biçimde sessiz sessiz ağladı. Çıktığımızda "Benim işim var Ata" kısa bir süreliğine kaçsam olur mu? diye sordu. Yavaşça kafamı salladım, Derya'nın babasının ölümüyle hafif sarsılmıştık hepimiz açıkça söylemek gerekirse şoka girmiştik. Ben de eve gittim, duş aldım hazırlandım akşam Ebrar'la son bir defa buluşacaktım, sonrasında da Ebrar gidecekti. Akşama doğru hazırlanıp evden çıktım, Kadıköyde o dönemki okuluma yakın bir bar vardı Çinili diye ergen takılırdı oraya, hala arada nostaljisine gider bakarım beyler, bilen bilir yerini. Subway diye bir yer var şimdi karşısında. Oraya takılıcaktık, hazırlanıp çıktım, zaten ergen mekanı rahat rahat mekandan içeri girdim. Ebrar da içeride oturmuş beni bekliyordu, sana hediyelerim var dedi. Heyecanlanmıştım, ne hediyesi olabilirdi ki beyler bana?
-
-
1.
0Kadikoyde hangi okul olum cinili bar degil lan haha
-
1.
-
39.
+1Bir paketin içinden bir şeyler çıkardı, içlerinden biri benim bıçağımdı, metalinin üstüne bir yonca simgesi kazınmıştı beyler hatun bir de bana zippo almıştı, o dönem hastaydım zippolara, millet böyle çekiyor çatır çatır çakıyor filan, tav oluyordum. Onun da üstünde bir yonca vardı son olarak simsiyah bir bileklik çıkarttı ipten örülen, onu da bileğime bağladıktan sonra yavaşça kazağına uzandı. Üstünden çıkartıp bana attı. "Oo, striptize mi geçtiniz prenses" diyince kafasını sallayıp utandı. Hafifçe gülümsedi beyler, Kazak artık benim olacakmış, tabii bedenlerimiz aynı değil ama benim sevdiğim kız o kazakla uyuyordu beyler, o kazakla yanımda duruyordu, o kazağı giymişti. Ee, bir insan daha ne isterdi, son olarak sırt çantasından bir parfüm şişesi çıkardı. Adını vereyim de bari gören olur bakar Channel Mademoiselledi beyler parfüm, şişesi pahalı bir şeydir. Yarım şişe vardı en az, bana bakıp, bunu almanı istiyorum dedi. Ses etmeden aldım, hediye faslını kapattık beyler. Orada akşama kadar oturduk sonrasında kadıköyün yukarısında bahariyede bilirsiniz kiralık evler vardır oraya gittik. Biraz daha oturduktan, bir iki kadeh şaraptan sonra birbirimize iyice yaklaştık Ebrar benim boynumu öpmeye başladı, ben de ona doğru yavaşça eğilmiş omuzlarını öpüyordum. En sonunda "Seni istiyorum" dedi, yine öylece kalmıştım beyler.
-
40.
0O vakte kadar ömrümde hiç bir kızla sevişmemiştim beyler, elime kız eli değmemişti. Ebrar'ın da tahminimce öyleydi, ikimiz de yaprak gibi titrerken birbirimize yaklaştık, dudaklarına yapıştım yavaşça sonra da aşağı indim azıcık göğüslerinin çevresini öptüm o da saçlarımı okşadı yavaşça, hiç bir hareket hızlı değildi beyler, uzun uzadıya yapıyorduk her şeyi, ne hızlı yapmaya tecrübemiz vardı ne de bu vaktin hızlı geçmesini istiyorduk. Bana daha sonra soracak olan arkadaşlar vardı. "Kardeşim hiç gibtin mi?" filan diye, hayır ben hiç sevdiğim kızı gibmedim beyler, seviştim evet ama gibmek kadar hayvan bir işlem değildi. Ne yaptıysam yavaşça yaptım, uzun süre öptüm kokladım, her zaman yüzünün gözünün önündeydim, hep gözlerine baktım, yüzündeki ifadeye, mimiklerinin değişmesine kadar hepsini gördüm.. Her şey bittiğinde de dışarıdaki o bin pekekentler gibi tutup onu atmadım. Sarıldım iyice sokuldum yanına öptüm daha çok kokladım, o akşam ailesi bodrumdan sabaha karşı dönecekti, benimkiler beni Kaanlarda kalıyor sanıyorlardı. Öylece yanyana sarılıp yatmaya devam ettik. Her şey çok sade ve güzeldi saat 2 gibi bir kere daha seviştik. (ayrıntı vermek inanın isterdim fakat Ebrar beyler bu, hikayenin ilerleyen kısmında belki biraz daha ayrıntı olur, takdir edersiniz ki hikaye de amcuk hikayesi değil ferre hiç değil, normal hikaye. ) Saat 3 gibi kalktık, Kadıköyden bir taksiye binip beşiktaş dedik. Taksiyle onu evine bıraktığımda yavaşça beni dudağımdan öptü, "Ben gidiyorum Ata" dedi. Üzüntü boğazıma takıldı beyler, öyle mal gibi kaldım. Beni bırakıp gitti Ebrar'ım, o gece orada sevdiğim Ebrar'ı bıraktım, döndüğünde o da ben de başka kişiler olacaktık. Bundan yüzdeyüz emindim..
-
41.
0Bir sene bitirdik beyler, yorumları alalım bakalım.
-
-
1.
0Suan ebrara noldu
-
2.
+1Uzun süredir gömüyorum be kanka ama en son fena değil gibiydi. Çok uzaklarda yaşıyor artık.
-
-
1.
0devam edıcek mısın panpa fılmını yap ızleyelım
-
2.
0Uzuldum ya :( gercekten merak ettim acaba gercekte kim ama ifsa etmemen daha dogru
-
3.
0Valla size bağlı beyler ben devam ederim Ebrar gittikten sonra asıl hikaye başlıyor aslında, benim iyi bir insandan harbi it gibi bir adam oluşumu anlatıyor ordan sonra da kız geri geliyor, sonra da olaylar gelişiyor en son bir sonuç oluyor işte orada da bitiyor, ben hikayeyi bildiğim için hiç sarmıyor tabii beni ama size sardıysa devam ederiz.
-
4.
0Kesinlikle devam et cok sardi dedigim gibi sirf rez icin sozluge kaydoldum
-
5.
0devAM panpa pusudayız
diğerleri 3 -
1.
-
1.
-
42.
+2Ebrar gittikten sonra okul başlayana kadar hiç dışarı çıkmadım, odamda yiyor içiyordum, dışarıya çıkmak istemiyordum zaten kimseyi görmek de istemiyordum, bu süreç boyunca bol bol Meriç gibi binleri düşündüm nasıl Ebrar'ı elimden kolayca alabildiğini. Şilide de bunlar olacaktı değil mi? Hepsinin peşinden Ebrar gitmeyecek miydi? Gidecekti, bunları düşünüp odamda sessizce oturuyordum, uzun süre tıraş olmuyor, berbere zaten gitmiyordum, sakallarım o dönem fazla çıkmasa da çıkıyordu, saçlarım da iyice uzuyordu, arada bir Ebrar'ın attığı mesajlara odaklanıyordum, saat farkından dolayı fazla görüşemiyorduk fakat attığı her mesaj beni kendime getirmeye yetiyordu. Her defasında o telefonun kornamsı sesiyle göğsümün kafesine sığmıyordu yüreğim. Durumlar fenaydı, o üzüntü halimden beni çıkartabilecek kimse yoktu, babam durumun farkına varsa bile yardımcı olamıyordu, depresyondaydım beyler ağır bir biçimde hiç bir ilaç, hiç bir sigara hiç bir alkol durumumu iyiye zütürmüyordu. Ebrarsız o yazın sonları tak gibi geçmişti, 1 ay adeta hayattan soğumuş bir biçimde evde yattım. Fakat kendime bir de söz verdim bizimkisi imkansız olan olacaktı, ben Ebrar'ı o da beni bekleyecekti.
-
43.
+2Ebrar'ı beklediğim bu süre boyunca 1 sene ki bir kaç güzel hikaye çıkardım, bunları 5-6 part ile anlatmayı düşünüyorum, Ebrar gittikten kısa bir süre sonra okullar açıldı, bu süre içinde saçlar sakalları uzun bir adam okulun kapısından içeri girdiğinde herkesin onu görmesiyle korkması bir oluyordu, çünkü ne yemek yiyordum, ne de normaldeki neşeliliğimi koruyabiliyordum. Hayatıma çeki düzen versin diye bir iki kişiyle çıkmak iyi gelebilirdi ama ya Ebrar'ım? kendini kenara atılmış hissetmesin diye kızların yüzüne bakmadım. Hiç konuşmadım, görüşmedim beyler. Mümkün mertebe Kaanla Denizle, Alphanla, Orhanla ve Burakla takılıyordum, bu ekibi aramızda oluşturduktan sonra barlarda ufak çaplı avlara katılmaya başladım beyler, aslında genel anlamda bizimkilerin kız tavlamasına, telefon almasına yardım ediyordum. Öyle bir nokta geldi ki artık kızlar benim sohbetimden bizimkilerden daha fazla zevk almaya başladılar. Öyle bir hale gelmişti ki konuşurken ben artık kızlarla konuşuyor onlarla anlaşıyorduk, kızlar inanılmaz derecede benimle çıkmak istemeye başlamıştı. Ben bunu artık Ebrar'dan sonra kızlara olan heyecanımı kaybetmeme bağladım. Diğer arkadaşlarım ise binliğe vurdular, yavaş yavaş nefret ettiğim yavşak tiplere dönüşüyormuş gibi hissetmeye başladım. Kendimi her kıza yürüyüşümde kötü hissediyordum fakat Ebrar'ı hiç aldatmıyordum, hiç bir kızın numarasını almamış, hiç biriyle konuşmaktan daha ileriye gitmemiştim. Ebrar'la olan konuşmalarımız ilerliyor gibiydi. Ama her şey 1-2 aya taka saplanacaktı.
-
44.
01-2 ay sonra Ebrar artık benimle konuşmayı tamamen kesmişti, başka bir Meriç mi buldu ulan diye düşünürken Facebook'ta Martin diye bir elemanla fotoğraflarını gördüm, moralim fena bozulmuştu beyler. O akşamı bizimkilerle içerek geçirdik, bol bol bizimkilerden konuştuk ama hiç başkasına dönmedik. Moraller pertti beyler, her gün daha çok içer olmuştum okula gidiyor, okul bitsin diye bekliyor akşama bir bara gidip orada içiyordum, param olmadığı günlerde sahile gidip bir iki bira fondipliyordum. Meret de pahalıydı ama içtirtiyordu kendini. Artık başka kızlarla da konuşur olmuştum, aralarında bir tanesi vardı adı Bade'ydi, hatun güzel sanatlarda okuyordu. Güzel sanatların kızlarından da bilirsiniz oluk oluk delilik akıyor. Kızın tek amacı kendine koca bulmaktı beyler, abartmıyorum ilk başlarda telefonunda beni Atakan'dan Ata'ya sonra da Atuş'a çevirmişti. Ben Atuş ne lan ben Ayıyım diyemeden, karı beni yamultup kocacım yapmıştı. Dışarı çıktığımızda yemeğe gidiyor hoşça vakit geçiriyorduk, evine bıraktığımda öylesine dudağından öpüyordum. Ama Bade ile çıkmalarımız asla Ebrar'ın kulağına gitsin istemiyordum. Onun beni aldattığını biliyordum fakat benim onu aldatıp kulağına gitmesini istemiyordum. Garip bir adamdım, işte. Zamanla Bade'yle takılmalarımız artacaktı fakat ultra kıskanç olan bu kız ile bir gün dışarıdayken Whatsappten mesaj gelecekti kim mi mesaj atmış olacaktı? "Ebrar"
-
45.
+1Ebrar'ın attığı mesajı Bade'ye göstermeden telefonu cepledim, o akşam Bade'nin evine gidecektik, ben eskiden çılgınca aşk peşinde koşan Ebrar'ım Ebrar'ım diye ağlayan ben şimdi kendinden 3-4 yaş büyük üniversite öğrencisi bir kızın "kocacığı" olarak onun tek yaşadığı evine gidecektim. Şimdi hem hatuna mesajı göstermemeli hem de mesajı çaktırmadan okumalıydım. Bade'yle beraber restaurantdan kalkıyorduk, yine hesabı ona kitlemiştim. Garip bir biçimde hatunda hesap ödeme aşkı vardı beyler ne zaman olsa hatun öderdi hesabı. Hatunla artık yemeğin sonlarına yaklaştık hesabı ödeyip masadan kalkarken çaktırmadan telefonuma bakmayı planlıyordum ama olacak gibi değildi, sessizce masadan ayrıldık ve Bade'nin evine doğru yola çıktık.
-
-
1.
0Devam seri knk
-
1.