1. 26.
    +1
    dedim bi arkadaşımla yemek yiyordum, telefon sessizdeymiş, anca duydum. içimden diyorum kim bu arkadaşın demez inşallah diye. bu demedi o soruyu. hala bana kızıyor bir daha telefonunu sessize alma, beni burada öldürmekmi istiyorsun, neler karıştırıyorsun orda bilmem ne. tam kapatacaz telefonu, dedi semihlemi birliktesin. semih yakın bi arkadaşımdır sedefte tanır. şimdi evet desem, ver bi sesini duyuyum der belki, o zaman direk aldatıyorum diye düşünür. yok aşkım dedim, karşı komuşumuzun kızı sedefleyim. hııı dedi, çattt kapattı telefonu.
    sedefe belli etmek istemiyorum ama, bi an önce eve gitsekte edayla konuşsam diyorum içimden sürekli. yemeklerimiz bitti. hadi ersin amcaları arayalım dedim. aradık, önce sedef konuştu ve sesi çok iyi geliyordu. beni merak etmeyin çok iyiyim dedi bu. işte kuzeni ile anlaşamadığı için tartıştığını, yalnız da idare edebileceğini söyledi. eskisinden daha iyiyim babacım dedi, sonra hülya teyzeyle konuştu. en son bana verdi telefonu sedef, annesi oğlum diyor, kızım sana emanet. biz gelemiyoruz, ne olur onu boş bırakma. bi delilik yapmasın diyordu ağlamaklı bi sesle. dedim sedef çok iyi teyzecim, o size numara yapıyormuş ya falan dedim, o evet evet diye bağırarak annesine güldü falan. biraz olsun içi rahat etmişti kadıncağızın.
    ···
  2. 27.
    +1
    çıktık doktordan eve doğru gidiyoruz. aklıma kızın günlerce evden çıkmadığı, sadece doktora gitmek için çıktığı geldi. hadi dedim dışarıda yemek yiyelim. bildiğin güzel bi yer var mı diye sordum. lisedeki arkadaşları ile sürekli gittikleri bi restoran varmış ama biraz uzak ya boş ver dedi. olsun dedim. hem benim ankaradan misafirlerim gelince zütürebileceğim değişik bi yer olur, hep aynı yere zütürmekten utanıyorum falan diye bi espri yaptım. o da peki gidelim dedi.

    nedendir bilmem, normalde taksi falan çok kullanmam. tamam çok zengin olmadığım içinde olabilir de, o gün taksiye bindik. 30 küsür lira taksi girmişti hiç unutmam. bundan 3 sene önce, kol gibi gi*diydi. daha yemek yiyecektik ve yemeğide ben ısmarlayacaktım a*k eşek değilimya. inşallah çok pahalı bi yer değildir diye yusuf yusuf girdik restorana. güzel bi yerdi, fiyatlarda uygundu. verdik siparişleri geldi işte. yemeğin tam ortasında telefon çaldı. arayan edaydı. aha a*k, ne diyecektim şimdi edaya. masadan kalksam, sedef yanlış anlayabilirdi. sonuçta kendini zaten yalnız hissediyordu. bana güvenini kaybetmesini istemiyordum. öte yanda eda, sedefe bi selam verdim diye cingan çıkarmıştı. nasıl derdim sedefle oturduk yemek yiyoruz diye. telefonu açmamaya karar verdim. sedef diyor telefonun çalıyor. ya boş ver falan. daha 2-3 lokma yiyenece 4 cevapsız oldu a*k. olacak gibi değil açtım en sonunda telefonu. başladı bu fırçalamaya, niye açmıyorsunda, ne yapıyorsunda, merak etimde.
    ···
  3. 28.
    +1
    dedim bugün doktora gitmen gerekiyormuş galiba. hı hı dedi. gideceğim zaten de, bi kalkmadın ki dedi gülerek. ilk defa espiri yapmıştı 2 saatten beri, belki de o adamdan ayrıldığından beri. bende dedim, bugun bi işim yok, birlikte gidelim mi doktora? anladı tabi ailesinin tembihlediğini. hiç gerek yok falan dedi ama ısrar ettim. bunu ailen için değil benim içimden geldiği için yapıyorum dedim. siz bana burada yapayalnızken, destek oldunuz, benim sıkıntımı paylaştınız, güler yüz gösterdiniz. ben ne yapsam sizlerin hakkını ödeyemem dedim. ki haklıydımda. iyi peki gel dedi. gittik doktora, bu işte ilaç falan alıyormuş, onun kontrolleri ile alakalıydı galiba. ben doktora diyemedim kızın yanında ama, içerde beklerken doktorun yardımcısına ( ne s*kim deniyorsa işte onlara ) dedim, dün böyle böyle şeyler yaşamış, doktor beyinde haberi olsun falan. tamam dedi adamda
    ···
  4. 29.
    +1
    eda haklıydı. ona layık olamamıştım ama onu kaybedemezdim o bana bu hayatta sunulmuş en büyük şanstı. tuttum ellerinden, özür dilerim dedim. ben sana layık olamıyorum. ben senin kadar güçlü olamıyorum. ama asla senden vazgeçmekte istemiyorum dedim. konuşamadım daha fazla. boğazım düğümlenmişti. oysa yolda onlarca prova yapmıştım bu an için. bana aşkım dememişti geliğinden beri. ismimle hitap ediyordu ve yine öyle başladı söze. xxx böyle yapma lütfen. ben seni senden daha iyi tanıyorum. ben senin beni taa ilk baştan beri aşık olduğunu biliyordum diyor (lise 3 ün başından beri demek istiyor). ben sana aşık oldum çünkü sen beni gözünde o kadar büyütüyordunki, aylarca bana bir selam vermeden, sadece bakmakla yetindin. ben senin gözlerinle konuşabiliyorum, sakın beni sende yarı yolda bırakma annem gibi, bu acıyı bir daha yaşamamı istermisin diye sordu. bu söylediklerini daha önce bilmiyordum. ben ilk kez kolumun kırıldığı gün onun dikkatini çektim sanmaktaydım oysa.
    ···
  5. 30.
    +1
    sana güvenmek istiyorum diyordu bana. bu sözü daha önce, ilk kez evine gittiğimde söylemişti bana. bu ikinci oluyordu. oysa bana hep güvenirdi. tamam kıskançlığı falan çoktu ama, ben bir şey söylediğim zaman inanırdı bana. kıskançlık tartışmalarımız bana inanmadı için değil, hep içinde geleceğe dair bir korku olmasından kaynaklanıyordu. bir kez daha sordu işte bana; sana güvenebilir miyim xxx?

    rüzgar beni bir yerlere sürüklüyordu ve ben kontrolü kaybetmek üzereydim. eda’ya güven verebilmeyi ondan daha çok istiyordum ama ya uçuruma sürüklenirsem, ya eda yaptıklarımı anlarsa, ya bundan sonra da o pisliklerimle yaşamaya devam edersem diye düşünmekteydim içimden.

    evet güvenebilirsin dedim. ama çok zor dedim, çok düşünerek dedim ve o da anlıyordu muhakkak bir şeylerin kötü gittiğini. bu başladı söze, tekrar. ben artık senin o evde yaşamanı istemiyorum ordan taşın, uzaklaş oradan. peki dedim, sen nasıl istersen. bunu bende istiyordum artık. bu bana sarıldı tekrar, en sonunda geldiğimden beri ilk defa canım dedi bana. canım bi peçete versene şurdan. ohh beee. ohhhhh…
    ···
  6. 31.
    +1
    ne yapalım, nereye gidelim dedim. ikimizde yorgunduk aslında. bilmem sen söyle dedi. ikimizinde gözünden uyku akıyor ama. evlere gidip ayrılmakta istemiyorduk. bizim gölbaşında bi ev daha vardı. oraya gitme fikri geldi aklıma ama hafta sonları genellikle bizimkiler orada kalıyor. ulan ne yapsak. nasıl anlayabilirim bizimkilerin orda olup olmadığını. ya biz ordayken, gelseler ne tak yiyecem ben. ne işin var senin burada demezlermi. hem de eda var yanımda. peder bey, sabahları erken kalkar iş için. c.tesileri bazen gider iş yerine ama muhakkak erken kalkar. aradım babamı, nasılsın hoş beş işte. işler nasıl gidiyor falan dedim, ağzını yokluyorum adamın. bugün gitmedim dedi. iyi o zaman gölbaşına gidersiniz dedim gülerek ama içimden küfrediyorum. yok dedi, bugün müsafir gelecek, teyzenler gelecekmiş dedi. hımm falan dedim, bol selam herkese dedim kapadım telefonu.

    hadi gidiyoruz kızım dedim edaya. gölbaşına gittik. eda babasına anneme diye çıkmış evden ama anne baba görüşmediklerinden içi rahat yani. girdik eve işte. hiç bişey yapmadık. ikimizde yorgunluktan geberiyoruz. hem bizimkisi zaten sadece ciks yaşanan bir ilişki de değildi. birbirimize sarılarak yattık. o güzel saçlarını okşaya okşaya daldım uykuya. o gün rüyamda bile gördüm edayı. hem yanımda, hem rüyamdaydı.
    ···
  7. 32.
    +1
    edayla ayrıldıktan sonra birden itribatımız kesilmedi. benim yanlış bişeyler yapmamdan korkuyordu sanırsam. benden bir söz istemişti ve semihe bulaşmayacaktım. beni seviyorsan, benim için yapmanı istediğim tek şey budur dedi. çünkü ben bu ayrılığı semihe bağlamıştım ve edada semihe bişey yapmamdan korkuyordu o yüzden. uzun lafın kısası ben edaya bir söz verdim ve bu sözü uzunca bir süredir de tutuyorum.

    şimdi siz bana yardımcı olmak istiyorsunuz sağolun ama olayları deşmeye gerek yok. herkes hak ettiğini yaşıyor inanınki. yoksa semihi de sedefi de vesile. içimde böyle bir orr... luğu olmasa, her şey çok daha farklı olurdu. ben böyle düşünüyorum.
    ···
  8. 33.
    -1
    edaydı evet, edaydı. bir neden söyleyemiyor sadece dinliyordum. ilk baştaki neden sorularından sonra o da susmuş, sadece ağlama sesini duyabiliyordum. eda diyorum edaaaa, bu daha çok ağlıyor sanki ben öyle dedikçe. bitirme eda, bitirme dedim. bi 5 dk sürdü bu telefon görüşmesi. yine o kapattı. bir umut ışığı görünmüştü sanki. eda beni unutamıyordu. dedim ya, beni çocuğu gibi seviyordu adeta diye. ne kadar *** de olsam, benden vazgeçmek istemiyordu.

    hava aydınlanmıştı.. aradım edayı açtı. o an ne konuştuk çok fazla hatırlamıyorum şu an. ama ankaraya geliyim mi dedim. neden dedi. seni görmeye dedim. hayır dedi. sana olan aşkıma inanman için kendimi öldürmem gerekiyorsa, onu da yaparım eda dedim. bu nasıl korktu öyle deyince. sakın dedi. bana bir de bu acıyı ekleme. peki dedim sen nasıl istersen. ben seni hak etmedim, ama ben senin için ne istiyorsan yapmaya hazırım bunu bil dedim. bundan sonra sana haber vermeden nefes bile almam, yeterki bana bir şans daha ver dedim.
    ···
  9. 34.
    +1
    biraz olsun toparlamıştım kendimi. ben eve çıkacağım falan dedim burağa. görükle de kalmayacaktım ama. o semihin yüzünü görmek istemiyordum çünkü. yine şehir merkezinde bi ev tuttum ben. dükkana emanet koyduğum eşyaları da aldım, bi kaç üstüne yeni bişeyler derken evi düzdüm tekrar. okul bitmişti, dersler tak gibi, 2 tanesinden geçmiştim yaz okuluna kalacağımı söyledim bizimkilere. gitmek istemiyordum ankaraya. annem bi haftalığına da olsa gel yavrum özledik diye ağlayınca dayanamadım peki dedim

    1 haftalığına gidecektim ankaraya. ilk 3 gün evden dışarı adımımı dahi atmadım. her gün edanın yanına gitmeyi istiyor ama cesaret edemiyordum. edanın okul arkadaşlarından birini aramak geldi aklıma. adı burcu. beni çok severdi. tepkisi ne olacak bilmeden, görüşmek istediğimi söyledim. bu bana hiç gerek yok artık dedi ama yalvarıyorum burcu yalvarıyorum sana dedim. ikna ettim burcuyu.
    ···
  10. 35.
    +1
    bizimkiler geldi. ben ölü gibiyim. noldu diyorlar falan. dedim edayla ayrıldık. annem telkin ediyor beni, üzme oğlum canını, ne yani kendini mi öldüreceksin, yapma etme. bir sürü şey. niye evine gitmedik diyorlar, semihle tartıştım dedim. ne oldu falan dediler. edayla aramızı o bozdu dedim işte. babamda baya üzülmüştü durumuma. bu halde zaten ders mers çalışamazsın, gel gidelim eve dedi. yok dedim. gidemezdim ankaraya. edasız bi ankara bana yabancıydı artık. edasız nefes alamazdımki ben ankarada

    ne kadar ısrar ettilerse de gitmedim onlarla. bi gün kalıp gitti onlar. babam, sağolsun baya yüklü bi miktar para verdi. al dedi, nasıl istiyorsan öyle kur düzenini dedi. kendini daraltma, okumasan da olur, ne yaparsan yap ama kendine bişey yapma sakın, annenin haline bak dedi. oysa onun hali de anneminkinden pek farklı sayılmazdı.

    elimde tekrar bi eve çıkabilecek miktarda para vardı ama uğraşmak istemiyordum ev ara, eşya ayarla. burak oğlum burada kal falan dedi. burağı severdim ama yalnızlık en iyisiydi. çocuğun düzenini de bozmak istemezdim ne olursa olsun.
    ···
  11. 36.
    +1
    2-3 gün sonra arkadaş gitmiş edanın evine. açmış kapıyı eda, baya solgunmuş yüzü. bunı tanıyor eda zaten. ne oldu neden geldin demiş. bu anlatmış işte xxxin telefonuna çıkmıyormuşsun. baya meraklanmış ne oldu falan. bu demiş git ona sor, git sedefe sor. ben artık onun artık adını bile duymak istemiyorum. ne olur rahatsız etmeyin beni artık demiş. bu biraz daha ısrar edince en sonunda demiş işte. o gün ben evden çıktığımda, semih benim sedefle yaşadığım şeyleri bir bir anlatmış edaya. edada bi hışımla çıkmış evden. yolda da kaza geçirmiş. arabası yoldan çıkmış, ölümden dönmüş

    her şeyi anlatmış işte bizim arkadaşa ve bundan sonra hayatımda onun gibi bir ş**efsizin lekesini taşımak istemiyorum demiş. bana kızdığında sadece ismimle hitap eden eda, bana *** demişti. arkadaş ilk başta bana olanları anlatmadı. sen gel bi ankaraya dedi bana. anladım öğrenmişti bişeyler ama telefonda konuşmak istemiyordu anlaşılan. o gün atladım otobüse gittim ankaraya.
    ···
  12. 37.
    +1
    hadi dedim, getirdiğin şeyleri şurada yiyelim, ondan sonra da sen git ne olursun. bak eda ta ankaradan geldi ama ben yinede senle oturucam. hadi nolur dedim. bu iyi tamam dedi. açık bi parka gittik, oturduk yiyoruz. bakkaldan içecek almıştık işte. onu içiyoruz yiyoruz derken 1 saat oldu nerdeyse. eda aramadı daha bu iyi haber ama ne has aramadı diye de aklımda bir soru işareti yok değil.

    deli dana gibi evde dolanıyorum. sedefle bizimi gördü diyorum. evet galiba bizi gördü. herhalde arkamdan o da indi, beni sedefle görünce de, çekti gitti. semih diyorum bu önce evden çıktı, sonra tekrar gelip mi gitti diye. çünkü beni takip etmeye dışarı çıksaydı, tekrar eşyalarını almak için eve girmek zorundaydı.
    hayır direk çıktı, bi daha da uğramadı dedi. e o zaman sedefle beni görmedi eda. daha başka ne olabilirki. telefon kapalı hala offff…

    o gün yaklaşık bir 6-7 saat sonra bir telefon. arayan tolga amcaydı (edanın babası). içimde büyük bir korku. bir şeyler olmuştu ama ne. edanın gitmesi için ne olmuştuki. bütün bu sorular kafamda açtım telefonu. telefonada babası bana nasıl küfrediyor, öyle böyle değil. bir daha kızımın adını dahi ağzına almayacaksın. seni gördüğüm yerde vururum ve daha neler neler. hani görseniz adam inci yazarı dersiniz, o derece.
    ···
  13. 38.
    +1
    eda iyi araba kullanırdı zaten, arabası olmadan öncede. neyse geldi eda. biz ikimiz takılmaya çalışıyoruz ve bu semihi pek dahil etmemeye çalışyorum aramıza. adam dengesiz çünkü. kızın yanında, ooo xxx’cim, arabalı kızı bulmuşsun falan der a*k, bi de edanın yanında papaz olmayayım şunla. hem eda kesin kendini suçlardı, benim yüzümden sen bununla ev arkadaşı oldun. senin düzenini bozdum diye üzülürdü kesin.

    ilk gün gayet güzel gezdik işte. altımız da arabamız da var. uludağa çıktık edayla. semih p**tu bende geliyim der gibi nasıl bakıyor a*k. yolda görseniz o tipi para verirsiniz. neyse çıktık uludağa, bu kayak yapmayı nasıl biliyor. nerde öğrendiyse artık. bende orta derece işte. kaydık falan, baya güzel bi gün geçirdik. akşam eve gittik, yattık. sabah ben ekmek falan almaya çıktım dışarı. iyiki çıkmışım a*k. bi baktım yolda sedef. yine geliyor lan. lan bi haber ver, si**cem seni oracıkta artık. bi haber ver lan.

    bu güle güle geliyor. hemen koşa koşa gittim yanına sedef dedim eda burada. gelme bugun cart curt. bu geliyim ya ne olacak diyor. ne ne olacak lan a**na k**um, ben senin için kaçtım o evden, burada semihle savaş yapıyoz her gün senin takuna. daha ne olacak diyor. bu gelicem diye tutturdu. gelme diyede kolundan sürükleye sürükleye gönderemem ya. bunun elinde bi poşet var. kahvaltılık bir şeyler getirmiş belli.
    ···
  14. 39.
    +1
    semih kıskanıyordu beni bunu anladım. bu aralar sedefte gelmeye başlamaz mı bize a*k. bir gün semih, keraneye çevirdin evi dedi şaka yollu sözde. baya baya birbirimize girdik o lafı duyunca. ulan eda nın gelmesi mi batıyor sana oros*u ç**uu. sedef konusunda haklıydı ama, bilmiyorki geçmişi a*k. ne diyecem ben buna, sedefi si**im, şimdide korkudan ne dese yapıyorum mu a*k.

    bi gün ben okuldayken gelmiş bu sedef. semih evde o sırada, öyle girmiş. bana haberde vermiyor geleceğini a*k. bunlar sohbet falan derken, sedef buna, sana bişiy söylüycem ama aramızda demiş. semihte atlıyor tabi hemen söyle diye. sedef bütün yaşadıklarımızı anlatmış buna. eve geldim ben, tabi hiç bişeyden haberim yok. sedefi gördüm şaşırdım. semihin yüzünde ya**ak bi sırtarış var ama ne biliyim a*k, yediğim naneleri öğrendiğini

    o gün takıldık üçümüz birlikte. sedefi yolladım gitti, sonra. bir gün yine telefon çaldı. eda ben geliyorum dedi. hem de arabasıyla gelecekmiş bu defa. daha önce göndermemişti 2 kez babası arabayla. şu şansa bak a*k, millet araba alıp kız ayarlamaya çalışır. bana arabası olan bi kız benim için geliyor. *
    ···
  15. 40.
    +1
    ne olursun bırakma beni. en azından biraz daha bırakma. sana ihtiyacım var diyordu. ben senin edayla birlikte olmana engel olmayacağım. sadece beni bırakma. illa bi isim koymamız gerekmiyor, sadece sadece beni bırakma dedi. e ne yapıyım bende iyi dedim, sen nasıl istiyorsan öyle olsun. ama lütfen ağlama artık yeter.

    aradan biraz vakit geçmişti ve ben taşınıyordum. sedefe bunu eda için mecburen yaptığımı söylemiş ve ona yine de onunla daima görüşebileceğimizi söylemiştim. yeni ev eskisinden daha yeniydi ama eskisi daha genişti ve burada 2 kişi kalacaktık bir de üstelik. ama semih iyi çocuktu, anlaşamayacağımızı sanmıyordum

    okul devam ediyor, bu dönem baya s**mıştım. a*k bu iktisat derslerinin.
    neyse devam;
    iki kişi yaşamak harbiden zormuş. gelen gidende ekgib olmuyor a*k zaten. ebesinin a*ı gibi bulaşık çıkıyor. tamam aşırı düzenli bir insan değilimdir ama, bu tahmin ettiğimden de fazlaydı. ister istemez, atışmalar falan başladı bu semihle. eda gelmişti 2 kez, daha taşınalı 1 ay olmuş. beni merak ediyor tabi. ulan bu semihin ya**ak ya**ak hareketleri kızın yanında, beni çileden çıkartıyor. bi keresinde, odamızda film izlerken bile daldı a*ın evladı, ne izliyosunuz ya bende izleyimmi diye.
    ···
  16. 41.
    +1
    bi gün ayarladım burağı işte, hülya teyzelerin kapıyı çaldım. ben biraz gezeceğim de, sedefin işi yoksa, o da gelsin isterseniz, hem bi hava alır dedim. gitti söyledi sedefe. mutlu oldu tabi o da. neyse bekledim ben evimde bunun hazırlanmasını biraz. altıparmakta bir cafeye gittik. ben buna bi arkadaşımın daha geleceğini. çok iyi biri olduğunu falan söyledim yoldayken. yakın arkadaşımdır dedim. bi tepki vermedi. cafeye oturduk, biraz sonra burakta geldi. oturduk hoş beş sohbet işte. burağın hoşuna gittiği belliydi sedefin. sedefte tık yok ama. lan çocuk benden daha yakışıklı ama yok a*k. hiç pas vermiyor. sonuçta burakta gururlu çocuk, bir iki yokladı ama karşılık alamayınca o da vazgeçti.

    ayrıldık cafeden evlere gidiyoruz. bu bana demesin mi, senin ne yapmaya çalıştığını çok iyi biliyorum. sen benden kaçmak için gidiyorsun, sen benden kurtulmak için arkadaşını bana yapmaya çalışıyorsun diye. otobüsteyiz ama nasıl sinirli. lan dedim aha yine kafayı sıyırdı bu kız. nasıl zütürecem ben bunu bu halde evine. eve yakın bi yerde bi yere oturttum bunu. kız zaten kendinde değil. bu halde eve zütürsem bülbül gibi şakırdı ne tak yediğimizi. oturduk işte, ben buna evet haklısın bunun için gidiyorum evden, bunun için çağırdım burağı. ama sende beni anla, iş sadece bende bitmiyorki. eda hissediyor bazı şeyleri ve o istiyor bunları benden dedim.
    ···
  17. 42.
    +1
    sedef duymuş benim taşınacağımı, bi gün geldi benim eve. oturuyoruz işte, bu dedi evden niye taşınıyorsun. benden mi kaçıyorsun falan. ne alakası var falan dedim. çok masraflı oluyor tek yaşamak ondan gidiyorum dedim. bu üzüldü ağlıyor işte. ben biliyorum sen benden kaçıyorsun dedi. sen gideceksin ben yine eski sedef olacağım. senden başka konuşabildiğim kimsem kalmadı, sende gidiyorsun işte dedi.

    artık tek düşüncem sedefi iyi etmek, tamamen çöküntüden kurtarmak ve böylelikle sedeften kurtulmaktı. bir plan yapmalıydım. sedef için, ben ve eda için. okuldan bi arkadaşım var, adı burak. tipi falan da yerinde iyi bir çocuktur. buna sedeften bahsettim. ama her şeyi anlattım, ilişkiye girdiğimize kadar. en son ağzımdaki baklayı çıkardım ve oğlum bu kızı sana yapalım mı dedim. ilk başta manyakmısın falan yapsa da, erkek milletiyiz abi. kız bulunca dayanamıyoruz. iyi bakalım yap dedi bu bana en sonunda.
    ···
  18. 43.
    +1
    ertesi günde birlikteydik bütün gün, ben gece bindim otobüse çıktım yola. eve geldim, semihi aradım, böyle böyle ben evi boşaltıcam. bi yer bulmam lazım falan. semihinde bi ev arkadaşı vardı ama 1 aya kadar ayıracaklarmış zaten evi. birlikte çıkalım falan dedi bana. benimde aklıma yattı bu fikir. hem daha hesaplı olurdu. baya para harcıyordum sonuçta yalnız yaşarken.

    hülya teyzeler gelmişti bursaya, oğullarının işlerini falan baya yoluna koymuşlar işte, kızları da eskisi gibi değil tabi. görünce baya şaşırmışlar. biraz olsun gülüyordu kadının yüzü. ben evden taşınacağımı söyledim hülya teyzeye. kadın kendilerini suçlu hissetti sanki. ben onlardan kaçıyorum gibi düşündü, baya üzüldü. gitmemi istemiyordu beni çok seviyorlardı çünkü ama gitme de diyemedi. kafama da koymuştum artık. eda her gün arayıp, ne yaptın ev işini diye soruyor bende semihle eve çıkacağım işte, onun ev bulmasını bekliyorum diyordum
    ···
  19. 44.
    +1
    3-4 saat uyduk galiba. eda uyanmış benden önce. geçmiş karşıma bana bakıyor sessiz sessiz. bu nasıl bir sevgi diyorum ya. tamam herkes aşık olur, herkes aşk yaşar ama acaba herkesin aşkı böyle mi oluyordu. başından çok aşk geçmiş birisi değildim zaten. lise de ondan önce bi kaç tane olmuştu o kadar. onlarda bildiğin sözlüğün liselilerinin açtığı başlıklar gibi işte *

    hiç sanmıyordum bir başkasının beni böyle taparcasına sevebileceğine. bende kendime geldikten sonra hadi çıkalım hava alalım biraz dedim, çıktık dışarı. mogan parkı var işte ankaralılar bilir, oraya gittik. konuşuyoruz falan işte. babası buna araba alacakmış. bir tane bulmuşlar yarın alacakmış babası. artık her hafta bursadayım aşkım diyor bana. sende okulu bitirince babamla çalışırsın falan dedi. ilk defa orda kızdım edaya. tamam kötü niyetle demiyor bunu ama kendime yediremezdim böyle bir şeyi. baya tartıştık falan işte orda. ben sana bakarım, sen bunlarımı düşünüyorsun dedim. yine üzmüştüm kızı.
    ···
  20. 45.
    +1
    dedim bugün doktora gitmen gerekiyormuş galiba. hı hı dedi. gideceğim zaten de, bi kalkmadın ki dedi gülerek. ilk defa espiri yapmıştı 2 saatten beri, belki de o adamdan ayrıldığından beri. bende dedim, bugun bi işim yok, birlikte gidelim mi doktora? anladı tabi ailesinin tembihlediğini. hiç gerek yok falan dedi ama ısrar ettim. bunu ailen için değil benim içimden geldiği için yapıyorum dedim. siz bana burada yapayalnızken, destek oldunuz, benim sıkıntımı paylaştınız, güler yüz gösterdiniz. ben ne yapsam sizlerin hakkını ödeyemem dedim. ki haklıydımda. iyi peki gel dedi. gittik doktora, bu işte ilaç falan alıyormuş, onun kontrolleri ile alakalıydı galiba. ben doktora diyemedim kızın yanında ama, içerde beklerken doktorun yardımcısına ( ne s*kim deniyorsa işte onlara ) dedim, dün böyle böyle şeyler yaşamış, doktor beyinde haberi olsun falan. tamam dedi adamda
    ···