Bölüm başı şarkısı ( https://www.youtube.com/watch?v=Z8x-6p2eUi8 ) Hypnogaja - The coming
---
Kafamı çevirdim ve gelene baktım. Bir chopper bana doğru geliyordu. Tabii ki, hemen tanıdım. Gelen Bartu Abiydi. Motoru parketti ve kaskını çıkartıp yanıma oturdu. Selamlaştık ve çimlere oturduk.
Bartu Abi (Bar) Ben(B)

Bar: Napıyosun kardeşim burada tek başına?
B: Demleniyorum abi napayım! Biraz kafa dağıtmaya ihtiyacım var.
Bar: Hayırdır bir şey mi oldu?
B: Kafam karışık abi, ne yapacağımı bilmiyorum.
Bar: Anlat lan!
B: Ben çok ufakken bir kızı sevdim abi. Bu kız zamanında bütün çevrem tarafından bana sırt dönüldüğü zaman ortaya çıktı ve ben de zayıf anlarımda olduğum için bu kıza aşık oldum. Kız da aşık olduğumu anlayınca benden uzaklaştı.

O ara duraksayıp yüzüne baktım. Dikkat kesilmiş bana bakıyordu. Dikkatle dinlendiğini anlayınca devam ettim.

B: Büyük bir depresyona girdim. Kendi hayatımı ve çevremi sildim. Yavaştan görünmez olmaya başlıyordum.
Bar: Olm niye böyle davranıyosun kendine?
B: Daha çok var abi, kafanı gibicem bugün.
Bar: Sıkıntı yok bro, dinlerim ben seni.
B: Okullar bitti ve okulumu değiştirdim. Çevremde aynı insanları görmek bana o kızı hatırlatıyordu. Neyse, bir süre geçti aradan tonla sorunun ardından diğer okulun dönemi bitti. Yazın yalnız kalmıştım. Ben de bilgisayara sardım. insanlardan, toplumdan uzaklaştım ve iyice asosyalleştim. Böyle geçen bir yazdan sonra okullar başladı ve yalnızlık etkisi hala üstümde. Başlarda fazla sorun etmiyordum. Fakat ilerleyen zamanlarda çevrede ki insanların gayet sosyal olduğunu gördükten sonra zayıflamaya başladım. Bir de üstüne ilk kızın üstüne yine aynı onun gibi bir kızı sevince iyice çöktüm. Yemek yemez oldum. 7 kilo verdim. Yavaş yavaş hayatımda yaşadığım en sağlam depresyona girdim. Bir süre o depresyonda kaldım ve küçük bedenim bu durumu kaldıramadı. Bir gün intihar etme kararı aldım ve akşdıbına plan yaptım. Müziği açıp son kez ağlamaya başladım. Planım şuydu; Son kez müzikleri dinleyip gece 2 gibi kendimi vuracaktım. Müziklerin etkisiyle ağlayamayan Can ağlamayı başardı ve belki son yıllarda ilk kez rahatlamıştım. O gece yapamadım. Gece yattığımda bir gibimi başaramıyorsun Can! diye kendime defalarca kez küfür ettim. intiharımı haber verdiğim bir kız sabah yanıma geldi ve sırama oturdu. Biraz bekledi ve niye diye sordu. Niye? dedi, bunun sebebi ne Can? dedi bana. Tek sebebin o kız olmadığını biliyordu çünkü. Babamın annemi aldattığını yakaladım ve aile dağılmasın diye kimseye söyleyemediğim için içimde yük olarak kaldığını anlattım. Tabii ki, başka şeyler de vardı. Bunu o da biliyordu ama soramadı. Büyük bir depresyonun ardından çıktım ve bir süre yaşamaya çalıştım. Yavaş yavaş hayata tutundum. 1 1.5 yıl geçti aradan ve o son kızı erkek arkadaşıyla gördüm. Benim açımdan kıskanılacak bir durum olmadı çünkü o kızdan sonra hayatımı tamamen düzene sokmuştum. Hem spor yapıp kas yapmıştım, hem motogiblet hayalimi gerçekleştirmiştim, hem de tarzımı düzeltip hatrı sayılır bir dereceye kadar ulaşmıştım. Yani çocuk benden her türlü düşük durumdaydı. Fakat kızı görünce bir anda gözümün önüne yaşadıklarım geldi ve ben de gözlerimi kapatıp motorun üstüne yaslandım. Bu kızı görünce yaşadıklarım aklıma geldi ve onlar tekrar karşıma çıktığı için kafam karışık abi. Tonla kızla aram var ama o kız benim için olmamış birisi olduğu için hayatım boyunca bir boşluk olarak kalmaya devam edicek.

Bar: Hasgibtir, olm sen neler yaşamışsın lan!
Bar: Ben seni böyle bilmiyordum olm, üzüldüm lan.
B: Aynen abi. Bu arada benim canım sıkıldı hadi gidelim.
Bar: Tamam bro dur hazırlanayım.

Bölüm başı şarkısı ( http://video.uludagsozluk...v/leyla-ile-mecnun-63938/ ) Yokluğunda - Leyla The Band
---
Ekipmanları giydik ve motorları çalıştırdık. ikimizin de motogibletinin egzozu açıktı, yani arkadan çok küfür yiyorduk. Neyse, yola çıktık ve barlar caddesi gibi bir yere girdik. Burayı size anlatayım; Tek şeritli, tek yönlü, yanlarda kaldırımların olduğu, daracık bir yol. Sağda solda hep mağazalar var. Dükkanların bazıları esnaf, bazıları bar, bazıları gazino, bazıları kıyafet alabileceğiniz yerler. Yani aklınıza gelebilecek her dükkanın bulunduğu bir cadde. 2 motor olarak oraya girdik. Başlarda yavaş ama gürültülü gidiyorduk. Bir süre sonra trafik çıktı karşımıza. Trafiğin sağından yavaşça girip en öne kadar geldik. Fakat bir sorun vardı. Adam arabasını yolun ortasına bırakıp dörtlüleri açıp gitmiş. Yani bütün trafiği felç etmiş. Biz dahil kimse geçemiyor oradan. Bir süre azar azar ara gaz verdik, baktık bu adam gelmiyor. Kornaya basarken aynı zamanda yüksek devirlerde gaz vermeye başladık. Bütün sokak bize döndü ve ne oluyor diye bakmaya başladı. Dükkanın içinden bir adam "Noluyor lan!" diye bağırdı. Biz sesin geldiği yere doğru döndük ve 3 4 kişinin bize baktığını gördük. Bir süre biz bunlarla göz teması kurduktan sonra bize bakmayı kestiler. O ara dükkanın içinden 4 kişinin arasından bir kişi elinde poşetlerle dışarıya çıktı. Bize çok kısa baktıktan sonra arabasına bindi ve arabasını çalıştırıp gitti. Biz de döndüğü yolun aksi tarafına dönüp yolumuza gitmeye başladık. Bir süre gittikten sonra kırmızı ışıkta durduk.
Bar: Çok fena şekil koyduk kanka.
B: Aynen abi, bağıran herif biz baktıktan sonra bir daha bakamadı.
Bar: Aynen amk.

Bu olay benim keyfimin yerine gelmesine yetmişti. Bir süre sonra gideceğimiz yere varmıştık. Gideceğimiz yer de istanbulun Taksimi gibi düşünün. Yaşadığım şehrin en işlek yerlerinden birisi. Neyse, mekanın önüne çektik motorları ve sadece kaskı çıkartıp içeri doğru yürüdük. Benim üstümde siyah deri ceket, siyah pantolon, siyah eldiven, siyah dizlik vs. tarzım bayaa iyi yani. Bartu Abinin de üstü simsiyah. Yani, bayaa dikkat çekiciyiz. Mekanı U gibi düşünün. Bir sağ kısmı, bir sol kısmı ve bir de ortası var. Ortaya baktık, yer yoktu. Biz de mekanın sağına bi bakalım dedik ve sağa doğru yöneldim. O ara bir huur çocuğuyla göz göze geldim.

Bölüm başı şarkısı ( https://www.youtube.com/watch?v=WCnlLd3gibs ) Hypnogaja - Apocalyptic Love Song

---

dıbına koyduğumun çocuğu ya. Yine karşıma çıktı tipini gibtiğimin kızı. Bahsettiğim kız sırf kendisine yüz vermiyorum diye milletin aklına "Onunla konuşma." diyerek girmeye çalışan bir kızdı. Kendisi bir konuşmaya başladığı zaman susmadığı için millet istediğini vermek zorunda kalıyordu. 3 sene kadar önce aynı sınıfa düşmüştük. Kızla ilk günlerden bayaa samimi olmuştuk ve sonra regl olduğu bir gün bana boş atar yapmaya kalktı ve ben de gibtiri çektim. Umursanmamazlık koyduğundan olsa gerek, yavaş yavaş aşık olmaya başladı. Neyse, konumuza dönelim.

Bununla göz göze geldikten sonra onun taraflarına doğru yürüyüp boş masa aradım. Şansa bak ki, tam olarak önünde boş masa varmış * . Ciddi söylüyorum, tesadüf amk. Ben de çok şaşırdım. Normalde benim aşık olduğum birisi gelseydi, gibtir olur giderdim. Ama o huur benim yalnız kalmama sebep olduğu için, tam olarak göz göze gelebileceğimiz bir yeri seçip oraya oturdum. Tabii ki, Bartu Abiye de durumu anlattım. Kızın beni gördüğü her saniye kudurduğunu gördüğüm için çok keyif alıyordum. Ha unutmadan söyleyeyim, masada 2 erkek 2 - 3 kız oturuyorlardı. Muhtemelen flörtü masadaydı. Bir süre benim o taraflara doğru alaycı bakışlarımı izledi. Daha sonra inanılmaz sesli bir kahkaha attı * . Amacı seni giblemiyorum demeye çalışmaktı fakat yaptığı hareketten ne kadar umurunda olduğumu anlayabiliyorum. Bu kahkahayı attıktan sonra Bartu Abiye baktım ve bin smile attım. Aynı şekilde o da bana attıktan sonra minik bir kahkaha attık * . Bir süre sonra kız bana arkasını dönecek şekilde oturdu ve eğlencem son buldu. Bundan dolayı sıkılacağımızı düşünüp birer bira devirmek için Puba gitme kararı aldık. Kask hariç bütün ekipmanları ve siyah deri ceketimi giydikten sonra kalktık. Özellikle kaskı elime almıştım çünkü kask elinde dışarı çıkmak çok cool oluyordu. Motorların başına geldik ve kaskları taktık. Dediğim gibi, motorlar çok ses çıkartıyordu ve tabii ki biz bunları kullanıcaktık. Motorları çalıştırdık ve vitese taktık. Gittiğimiz kafenin yanında hemen dönmek için bir ara vardı ve kız o tarafa doğru dönüktü. Ben de o aradan dönüp gazı tamamen açtım. Önde insanlar vardı ve sesi duyunca biraz ürküp bağıra bağıra kaçtılar. Ara sokak bitimi yola bağlanıyordu. Bartu Abi arkadan yaklaşıp; "Çok fena küfür yedik Can." dedi. Ben de kahkaha atarak onay verdim. Biraz gittikten sonra planladığımız puba gelmiştik. Dışarıdan içeriye doğru biraz baktıktan sonra pek kız olmadığını gördüm ve "Bartu Abi, gidelim ya buradan." dedim. Ufak bir konuşmadan sonra başka bir puba gittik. Masamıza oturduk ve 2 bira söyledik. Bir süre sonra sıkıldım ve garsonu kafalamaya karar verdim. Garson yanımızdan geçerken "Pardon, bakar mısın acaba?" dedim.