bana anime onersenizee

Bilinmeyen bir geçmişte, orta çağlarda dünya üzerinde “Yoma” adında insan eti ile beslenen ve özellikle bağırsak seven şeytani yaratıklar yaşarmış. Normal bir insandan kat ve kat daha güçlü olan bu yaratıkları alt edebilmesi için gizli bir örgüt bir dizi deneyler yapmaya başlamıştır. Henüz çocukken aileleri yomalar tarafından öldürülen ve yetim kalan çocukları toplayan bu örgüt onlara yoma kanı vermeye başlamıştır. Amaç, yarı yoma yarı insan bir varlık yaratmaktır ve bu varlıklar yomaları avlayarak insanlara bir nevi hizmet edecektir. Fakat erkek deneklerde bir terslik olur ve bünyeleri yoma kanını kaldıramaz. Dişilerde ise sonuç çok daha olumludur ve onlar tam arzu edildiği gibi yarı yoma yarı insana dönüşebilmişlerdir. Halk arasında bu yeni varlıklara “Claymore” ismi konulmuştur. Tıpkı insan gibi gözükseler de (göz renkleri hariç, her claymore’nin göz rengi gümüştür) yoma kanı taşıdıkları için çok daha kuvvetlidirler ve bu yüzden halk onlardan yardım alsa da bir hayli çekinmektedir.

Bahsettiğim gibi Claymore’lar yoma kanı taşıdığı için yoma güçlerine de sahiptirler. Ama bu gücü sonuna kadar asla kullanamazlar. Çünkü bir claymore yoma gücünün yüzde onunu kullanırsa önce göz rengi sarıya döner, oranı arttırırsa yavaş yavaş yomaya dönüşmeye başlar. Eğer yoma gücünün yüzde cikseninin üzerine çıkarsa bir claymore için artık geri dönüş yok demektir. Artık o da avladığı bir yomaya dönüşür ve açlık içindeki açlık arzusu düşünmesini bile engeller. Bu yüzden claymore’lar güçlerine oldukça dikkat etmek zorundadırlar. Fazla güç kullanan claymore’lar yomaya dönüşür dedim ama gerçekte öyle değildir. Dönüşen bir claymore’a halk bilmese de gizli örgüt ve claymore’lar arasında “uyanmış varlık” denir ve onlar normal bir yomadan kat ve kat daha üstündür. Uyanmış bir varlık olan claymore’lar da yoma gibi açlık duygusu ile yanıp tutuşur ama yomalara göre daha sakin, bilinçli ve daha güçlüdürler. Ve aynı yomalar gibi eski claymore’da olsalar claymore’ların hedefleri arasındadırlar.

Serinin kahramanı da anlattığım gibi bir Claymore olan Clare. Kendisi 47 numarası ile claymore’ların en zayıfı unvanını almıştır. Claymore olma nedeni ise uyanmış varlığa dönüşen oldukça güçlü bir claymore’dan intikam almaktır. Henüz Clare normal bir insan ve çocukken köylerine Teresa adında o zamanın bir numaralı unvanına sahip olan bir Claymore gelir. Clare’nin kimi kimsesi olmadığı için Teresa ile birlikte köyden ayrılmak ister ama Teresa buna önce karşı çıkar. Clare onu sürekli takip eder ve sonunda Teresa onu kabullenir ve bir insan ile claymore’nin olamayacağı kadar yakınlaşarak arkadaş olurlar. Günün birinde Teresa Clare’nin hayatını kurtarabilmek için yapmaması gereken bir numaralı kuralı çiğner. Bu kural insan öldürmektir. Bir insanı öldüren claymore derhal başka claymore’lar tarafından infaz edilir. Bu yüzden Teresa artık örgütü için çalışmamaktadır ve tüm hayatını Clare’ye atamıştır. Teresa’nın peşine onu öldürmesi için birisi üç numara olan dört kişilik bir ekip yollanır. Üç numaralı claymore’nin adı Irene’dir ve oldukça güçlü bir Claymore’dur. Birde geleceğin iki numarası olarak görülen Priscilla bu ekiptedir. Dördü Teresa ile savaştıktan sonra yenilir ve yenilgiyi benimseyemeyen Priscilla tüm yoma gücünü kullanarak oldukça güçlü bir uyanmış varlığa dönüşür ve Teresa’nın başını Clare’nin gözleri önünde havaya uçurur. Diğer takım üyelerine de saldıran Priscilla Clare’ye dokunmadan uçarak gözden kaybolur. Ne olduğunu anlayamayan Clare ise Teresa’nın kopmuş başına bakarak ağlamaya başlar. Teresa’nın başını alan Clare, Claymore’ları takip eden ve denetleyen örgüt çalışanlarından birini bulur ve Claymore olmak istediğini söyler. Tek amacı vardır ki o da Uyanmış Varlık Priscilla’dan intikam almaktır.

Claymore serisi yukarıda hikâyesini anlattığım Clare’nin Yoma öldürmek için geldiği bir köyde başlıyor. Köyde genç Raki’nin ailesi bir yoma tarafından katledilmiştir ve üstelik bu yoma abisinin kılığına girerek geceleri insan öldürmektedir. Nihayetinde bu yoma Clare tarafından öldürülür ve genç Raki ile karşılaşır. Onunda artık kimi kimsesi yoktur. Clare köyden ayrıldıktan sonra köy ahalisi Raki uzun süre bir yoma ile yaşadığı için yomaya dönüşür tehlikesi ile köyden kovulur ve çölde Clare tarafından kurtarılır. Raki Clare’yi onunla kalması için uzun uğraşlar sonucu ikna eder ve tıpkı yıllar önce Teresa’nın Clare’yi yanına aldığı gibi Clare’de Raki’yi yanına alır ve yirmi altı bölümlük heyecan ve gerilim dolu bir macera başlar.

Claymore’nin konusu yukarıda anlattığım gibi oldukça güzel ve değişik bir konu. Yirmi altı bölüm esnasında Clare’nin başından geçen olayları ve geçmişini izleme fırsatı buluyorsunuz. Ama açıkçası bir anime için ideal bölüm sayısı 24–26 olsa da bu rakam Claymore için yetmiş değil. Çünkü seride 47 adet Claymore ve çok güçlü uyanmış varlıklar bulunmakta. Durum böyle olunca çoğu claymore’yi görme fırsatı bile bulamıyoruz. Örneğin manga serisinde bulunan ama anime de hiç çıkmayan bir ve iki numaralı ikiz claymore’ları seri boyunca asla göremiyorsunuz. Zaten puanlamada tek puanı da buradan kırmış bulunmaktayım. Ayrıca sonunu söylemeyeceğim ama bazı olayların ekgib kaldığını bahsetmeden devam edemeyeceğim. Bunu gibi birçok ayrıntı seri 26 bölüme tamamlansın diye atlanmış durumda. işte bunu yapımcılar da fark etmiş olacak ki Claymore’a yeni bir sezonun gelmesi gündemde. Çünkü manga serisi şu an hala devam etmekte ve yaklaşık bir iki sene sonra yapımcı stüdyo ikinci bir sezona start verme hazırlığında. Umarız ikinci sezon gerçekten başlar ve onun incelemesini de sizlere sunabiliriz.

Claymore görsel bakımından oldukça tatmin edici ama kullanılan renkler genelde soluk renkler. Yani Claymore’da canlı, parlak renkleri son bölüme kadar görmüyorsunuz. Son bölümde de olaylar bittiğinden ekran birden canlanıyor ve renkler ışıldamaya başlıyor. Soluk renkler kötü mü diye sorarsanız, aslında tam tersine yakışmış diyebilirim. Çünkü seriye çok iyi bir hava katıyor. Müzikler de çok başarılı. Özellikle kapanış videosu benim hoşuma gitti. Kısacası teknik özellikleri ile Claymore göz dolduran bir anime. Yalnız seride aşırı kan var ve kopan kolları, kafaları sayamadım bile. Bu yüzden küçük yaştaki izleyiciler için sakıncalı olabilir. Kısacası Claymore’u mutlaka izlemenizi tavsiye ederim.