+2
bak şimdi sen bir ovaya çıktığında karşındaki binlerce çiçeği toplasan kim sana ne diyecek demek ki yaratan sana her ilkbaharda binlerce çiçek veriyor hani sen adana karpuzu yiyosun ya tadı güzel felan ulan nasılda biliyosun ağzının tadını işte onları sana veren bir halık-ı zülcelal var hani bazen yağmur yağıyor ya romantik felan çok hoş bir hava ıslanıyosun falan ne güzel işte bunları sana yaşatan birileri var hergün güneş yeniden doğuyor ya bütün hayvanat nebatat ve insanlık alemi güne yeniden uyanıyor her sabah tatlı bir uykudan kalkıyosun ya hele birde kış geceleri yok mu sıcak yataktan çıkmak istemiyor insan işte bunları sana veren bir halık-ı zülkemal var hani geceleri kafanı kaldırıp havaya bakıyorsun ya yıldızlarla süslü hiç kimsenin daha bir kere yakından göremediği gitmenin mümkün olmadığı ve her dakika senden uzaklaşan o yıldızlar nasılda aydınlatıyor geceleri evinin bahçesini her kış bi kar yağıyor ya sen sıcak evinde oturuyorsun ilkbaharda her ağaç sana meyvesini sunuyor ya açıyor ellerini gel al bu kainatın sahibinin rahmet hazinesinden sana verilen bir lütuftur diyor ya o ağaç tavuk sabah ezanıyla yumurtasını sana sunuyor insanlığa hizmet ediyor ya her sabah koyunlardan ineklerden süt alıyoruz ya her sene bir çiçek diyip geçiyorsun bir ay sonra gelip karşında baldan tatlı bir armutu görüyorsun hani arıların saçma sapan hareketlerine bakıp aman hayvan işte diyosun sen ama o karşısındakiyle böyle anlaşıyor ya kuşlar göç ederken dünya üzerindeki konumlarını saptayıp sana göç zamanları havada bir ahenk yaratıyorlar ya işte bu hakikattır hani şu besin zincirinin tepesindeki aslanlar kendi yavrularını hiç acımadan öldürüyorlar sinekler yazları çoğalıp kışları yok oluyorlar bazı hayvanlar kışları ölüp yazları diriliyor metabolizmaları gereği bu besin zinciri bozulmuyor dünya her dakika hızını azaltmadan yörüngesinden sapmadan senin için dönmeye devam ediyor şelalelerin cümbürtüsü senin hayattaki en sevdiğin seslerden değil mi kuşların bülbüllerin ötmesi yağmur yağdıktan sonra o yerden yükselen nemli toprak kokusu ?
ulan dolandım geldim bişey bulamadım sabahın altısı kimse yok
biraz daha yazayım bari okuduğun kadar dayı anlatıyorum yani öyle kolay mı biliyosun durumları
dur nerde kalmıştık heh
nemli toprak kokusu ayrıca her gün güneşin doğup insanlığı ısıtması dünyanın yörüngesinin elips olmasından dolayı güneşe yaklaştığında sıcaklığın artmaması leblebi gibi kavrulmaması bir derece dahi eğilecek olsak sistemin bozulması hiç bir zaman yörüngesini bozmadan aynı hızla dönmeye devam etmesi başka kimin emriyle olabilir bunlara tesadüf demek mümkün müdür ayrıca bütün insanlığı sırf aciz olduğunu anlaması için bin bir çeşit şeye sevk eden bilim insanlarının başına küçücük bir (kanser hücresi) hücreyi dilediğinde bela dilediğinde şifa olarak veren kimdir
ayrıca dünyayı senin için bir misafirhane olarak döşeyen ve içini binler çeşit meyveyle donatan bir Rab var dağları senin için değerli madenlerle dolduran sırf o madenleri işleyebilesin diye sana şu kainatın hem aşçısı hem hizmetkarı hem azimli bir bekçisi kılan ateşi emrine amade eden dünyayı çeşitli hayvani ordularla donatan bir zat var bunu görmemek ne kadar büyük rezillik ne kadar büyük ebleheliktir ve ne divanece harekettir farkında mıyız dünyayı dışardan hiçbir yardım almaksızın kendi içinde işleyen bir fabrikaya döndürmesi sencede tesadüf dediğimiz kaideyi bozmaz mı hem şu sevimli canavarcıkları senin için var ettiği dünyaya hizmetkar eden kişi kimdir bir hayvan yavrusunu senin için doğduğu ilk iki hafta içinde kendine getiren ve insanlığa hizmet için çalıştıran bir zatın olmaması mümkün müdür bir çekirdeğin toprağa düştüğü vakit hava aleminde koca bir çınar olması küçümsenecek görülmeyecek bir şey midir ve aynı şekilde bir insanında toprağa atıldığında (öldüğü gün toprağa gömülmesi) başka bir alemde yeşillenip yeniden var olacağı işaretini veren kimdir her defasında sana rüyalar göstererek senin rüyada olduğunu sana hatırlatan bir zat var elbette (istisnalar kaideyi bozmaz) ve her yaratığı 2 gözü 2 eli 2 ayağı bir ağzı olacak şekilde yaratan varlığının birliğini ikilik ile beyan eden o azimli sultan kimdir herkesi bir gaz bulutu ile besleyen (oksijen/hava) bütün dünyanın kaderini bir iki derecelik bir hararete bağlayan (kutupların ısınması) onun emri ve isteği olmaksızın dünyanın yüzde yetmişinden fazlasının su olmasına rağmen insanlığın hiçbir işine yaramaması kimin izin vermemesiyledir (ve bu aralar sözlükte çok sık gördüğümden söyleyeyim) insanların çükünün şehveti bastırdığında tepki vermesine rağmen bilim adamlarına göre insanın kemiksiz ayakta duramayacağı gerçeğini bu kadar bozmasına ne demeli birde bu açıdan bakalım
yeter heralde zaten bu kadarını okusan o da yeter abi daha ne yapayım yani
Tümünü Göster