1. 101.
    +6 -1
    adama bak amk resmen yükseliş öyküsü anlatıyo
    ···
  2. 102.
    +7
    yine ertesi bir güne daha uyandım beyler. hazırlanmamı ve ilk dört dersi geçiyorum. bi tak olduğu yoktu zaten ercanla sohbet ediyorduk. sınavdan, geziden, havadan sudan. başak ile araları limoniymiş. her neyse öğle arasını bekledim yine her zamanki gibi. koruluğun oraya gittiğimde ecrin yine tek başınaydı, ülker çikolatalı gofret yiyordu.
    jest olsun diye kantinden kakaolu süt aldım lan. sonra birdenbire yanına oturdum onun.

    ecrin'in suratına her baktığımda kalbim hızlanıyor, midemde kelebekler uçuşuyor aklımsa karmakarışık oluyordu. yanına oturduğumda gülümsedi ve süt için de teşekkür etti.

    gofretinin alt tarafından koparıp bana uzattı. seve seve aldım panpalar. ecrin biriyle aynı bardaktan-şişeden su içemiyormuş aynı çataldan yiyemiyormuş. çok takıntılıymış bu konuda. onun hakkında yeni bir şey daha öğrenmiştim işte. bu sevindiriyordu beni.

    sonra arkama yaslandım daha iyi kesme fırsatı buldum onu. birden telefonumu çıkarıp kamerasını açtım, ecrin'e buraya bak! diye bağırdım o da anlamadan neye uğradığını şaşırdı çok komik bir fotosunu çektim amk. çok şaşkın ve tatlı görünüyordu. hala duruyor fotoğraf tabi 2 megapiksel kamera ile ne kadar anlaşılırsa...

    biz gülüşür şakalaşırken enes bini geldi sırıtarak. sinir oluyorum amk, hadi zeynep de gelsin siz ikiniz bizim ortamıza oturun lak lak yapalım gerizekalı.

    "selam gençler nasılsınız" dedi yavşak yavşak. "iyiyiz" diye cevap verdim ben de dişlerimin arasından tıslar gibi.

    sornasında ecrin'e döndü "bebeğim 4 nisan doğum günüm biliyorsun, geliyorsun tabi ki" dedi. dıbınakoduğum. bebeğim ne lan? sen kimsin?
    nasıl deli oldum bilemezsiniz beyler. alnımdaki damar atıyordu büyük ihtimalle. ve kızarmış da olabilirdim. dediğim gibi sinirimi gizleyebilen biri olamadım hiçbir zaman.

    ecrin de "tabi ki geliriz. gideriz di mi ali?" dedi. elimde olsa enes'e şöyle güzel şaklayanından iyi bir el hareketi çekerdim biliyorsunuz beyler ama ecrin'in yanında yapamadım. en azından iyi bir orta parmağı hak ediyordu da neyse. acayip züt olmuştu.
    beni mal etmek isterken kendi ayar yemişti.

    hay ağzını öpeyim ecrin! neyse o günleri de göreceğiz inşallah.
    ···
  3. 103.
    +7
    Siyah saçlı kaşar bağırarak “seni okulda hep görüyorum” dedi. Ben ana bu bizim okulda mıydı falan oldum. Yaş itibariyle 25 falan gösteriyordu.
    “ben seni hiç görmedim” dedim yüzüne bakmayarak.

    Gözüm hala ecrin ile enesteydi. Ecrin onunla benimle olduğundan daha rahat gibiydi. Yumruklarımı sıktım.

    Ecrin’i hem seviyor hem de ona sövüyordum.

    Benimleyken o kadar sağa sola bakıp başını öne eğiyordu ama onunlayken konuşuyordu işte. Ben ağzından tek laf çıkınca mutlu olayıp, o gitsin başkasına şakısın.

    Biraz kırılmıştım beyler. Ama belli etmemeliydim. Soktumun gururu.

    “adım dilan” dedi esmer koca göğüslü kız.
    “memnun oldum” diye yanıtladım.

    Hala karşılık mı bekliyordu bu amk salağı. Ellerini enseme dolamış zaten okşuyor arada baştan çıkarmak için anlamıyorum sanki kaşar. Sinir olmuştum beyler.

    “beni görmemen, tanımaman normal 12. Sınıfım merdiven inip çıkmaya üşeniyorum, pencereden görüyorum seni” dedi. Bak hala konuşuyo. Bas tokadı bana amk. Bas, ilgi duymuyorum sana.

    ilgi duymuyorum bak özellikle belli ediyorum. Beyler erkeğin yavşağı bir derece çekiliyor. Belki de alışık olduğumuzdan ama kızlara hiç yakışmıyor ya.

    Her neyse enes ecrin’i bardaki şu taburelere zütürdü. Bende dian'ı gibtir edip peşlerinden gittim.
    ···
    1. 1.
      +1
      kardeşim sevdiğimle dans etmiştik kız yüzüme bakamadı. Sonra başkasıyla dans etti muhabbet kurdu amk.
      ···
  4. 104.
    +7
    Ecrin bizi Zeynep ile görünce bozulur gibi oldu biraz. Sevinmiştim. Biraz da onun burnu sürtsün beyler ben kıskanmak zorunda mıyım hep?

    Aşık olmak çok bencilce bir oluşum beyler. Hep size baksın istersiniz, başkasına değil. kıskanırsınız, başkasına sizden önce cevap verse, önceliği başka bir şey olsa. Hep size, hep sizedir. Karşınızdaki için değil kendiniz için seversiniz. inkar etmiyorum beyler. Bencildim zaten.

    Ama seviyordum işte. Kıskanıyordum. Kıskanıyordum çünkü kaybetmekten korkuyordum. Kıskanıyordum çünkü seviyordum. Gerçi ecrin hiç benim olmamıştı belki. Sahiden biz hiçbir şeydik. Ne arkadaştık,ne sevgiliydik ne de yoldaş… adı konulamaz bir şeydi işte. Sahip olmadığım birini kaybetmekten korkuyordum ben.

    Hele enes bini gelir de elimden alır diye ödüm kopuyordu beyler.

    Bakın biz erkekler öyle değiliz. Birini sevdik mi o mezara kadar olur genellikle. ikinci kez zor severiz. Ama kadınlar öyle değil çabuk bağlanıp çabuk vazgeçebiliyorlar. Daha ayran gönüllü oluyorlar.

    Ecrin’in nasıl bir gönlü vardı bilmiyordum ama sürekli yanında olmalı, aklının karışmasına izin vermemeliydim.
    ···
    1. 1.
      0
      Ayraçç
      ···
  5. 105.
    +6 -1
    Bense hemen müdahale ettim beyler:
    “doğum günü partisi nolacak, çok erken kapatıyorsun geceyi ben bırakırım istersen” dedim. Aslında teklif gibi değil meydan okumaydı bu. Otursun oturduğu yerde amk.

    Cevabı gecikmedi :
    “gerek yok ben de çok yoruldum zaten benden bağımsızlar isteyen keyfine eğlencesine bakar” dedi.

    Sonra devam etti:
    “sen de zeynep’i bırak istersen onun da uykusu gelmiş gibi görünüyor.”

    Ecrin’in ise gözlerinden uyku akıyordu. Bu bin ondan faydalanır, sarılır, öper diye ödüm kopuyordu beyler.

    O benim yaban çiçeğimdi. Isırgan otumdu.

    Ama başka çarem de yoktu. Zeynep de kızdı sonuçta bu saatte yapacak bir şey yoktu. Evinin yakın olduğunu söyledi. Benimse hiç içim rahat değildi beyler.

    Biz girişte dikilirken bir araba farı ışığı gözlerimizi felç etti. içindekinin kim olduğunu merak ederken vahi amca çıkmasın mı!
    ···
  6. 106.
    +6 -1
    Saat altı falan olmuştu. Vedalaşıp evlere gittik.

    Ne yalan söyliyim ecran’ın aklının karışmasından korkuyorum demiştim ya beyler. Asıl karışan benim aklımdı.
    Ecrin elbette ağır basıyordu sonuçta dediğim gibi ilk aşkımdı ama Zeynep de aklımı kurcalamıyor değildi.

    Eve gittiğimde 1-2 saat uyudum çok yorulmuştum. Sonrasında yemek yedim, ders çalıştım, duş aldım. Malum yarın okul vardı.
    Ecrin’e mesaj atacaktım ama vazgeçtim. Ve zeynep’ten mesaj geldiğini gördüm, ona da cevap vermedim. Telefonumu kapatıp uyudum.

    Ertesi sabah gibik çalar saatle uyandım. Klagib zaten biliyorsunuz; kahvaltı, kısa bir aile sohbeti, vedalaşma faslı, servis, okul.
    Bayrak töreninin ardından ecrin’i aradım. Görsem şaşardım zaten. Yine geç kalmıştır diye düşündüm. Zeynep’ten ise kaçacak delik arıyordum.

    Aklımı karıştırmasına izin vermemeliydim.

    Sınıfa çıktım, ercan ile dertleştim. Ercan’a Zeynep olayını anlatmadım beyler. Sonuçta yakın arkadaşımdı ama kızı ifşa etmiş olacaktım nihayetinde.

    Hoş olmazdı, bana yakışmazdı. Enes’in doğum gününe gelmemişti. Zaten davet de almamıştı. Alsaydım gitmezdim diyordu, ercan da benim gibi öyle ortamları seven biri değildi. Karıya kıza pek düşkünlüğü yoktu.

    Öğle arasında ecrin’i aradı gözlerim korulukta. Yoktu. Kantinde de yoktu. Ben yemeğimi yedim hızlıca.
    Ecrin’e olanları anlatmalıydım. Yine yangın merdivenlerinde olabilir düşüncesiyle en üst katın yangın merdivenine çıktım. Evet, yanılmamışım tek başına oradaydı.

    Yine ayakkabılarını çıkarmıştı, beni fark etmedi.

    Sesli bir şekilde korkuttum: “ecrin!”
    irkildi, kaşlarını çattı, gözlerini kıstı.
    -ne arıyorsun burda?
    ···
  7. 107.
    +6 -1
    işler kötüye gittikçe durduramıyordum, ardı arkası kesilmiyordu. Dibe battıkça batıyordum.

    Ecrin benden şüphe duyuyordu. Halbuki belki de beni o bu dünyaya bağlamıştı, daha iyi biri olmuştum.

    Hayat daha yaşanılabilir olmuştu.

    Ama yine mutluluğum kelepçelenmişti, kısa sürmüştü. Yanınlayken kendimden geçtiğim insan, artık yüzümü görmek istemiyordu.

    Çöktüm, başımı ellerimin arasına aldım. Gidişine hiçbir şey diyememiştim. Öylece bakakalmıştım. Mesaj atsam cevap vermezdi, biliyorum.

    Ecrin’i biraz olsun tanıdıysam benden kaçacaktı.
    Benim onunla tanışmadan önceki halime benizyordu. Kaçıyordu…
    ···
  8. 108.
    +7
    babamın gür sesiyle güne merhaba(!) dedim. eziyet başlıyordu. okulu tam sevmeye başlamışken yaşadığım olaylar üzerine yine benim için çekilmez bir hal almıştı beyler.

    ecrin'i ortalıklarda göremedim. zeynep ile sadece buluştuğumu bilse böyle bir tepki vermezdi diye düşünüyorum. bir şekilde beni öptüğünü de öğrenmişti.
    bunu kimin söylediğine dair bir fikrim yoktu. enes bini söylemiş olabilirdi.

    herhangi bir savunmam yoktu, karşısında boynum büküktü. tek savunmam: ben sana söyleyecektim hepsini, lakin biri erken davranmış
    cümlesi idi.

    ama artık geçti. sonraki günlerde ecrin'in bana kötü bakışlarıyla karşılaşıyordum.
    arada zeynep yanıma geliyordu. o son lafından sonra zeynep'e eskisi kadar sert ve kaba davranmıyordum. öküzlüğümün farkına anca varabilmiştim, pişmandım.

    bir yandan da içim içimi yiyordu ecrin ile konuşmak için ama yapamıyordum.
    korkağın tekiydim ben. kendime erkek dediğimden utanıyordum.
    daha önceden hayat felsefem "bir kızı seviyorsan uzatmayacaksın, tutup öpeceksin" iken davranışlarımın bu johnny bravo ile alakası bile yoktu.

    acilen birinden tavsiye almam lazımdı. öğle arasında ercan'la okul dışında pizza yemeye gittik.
    içimi döktüm
    -ercan ben ecrin'i çok seviyorum abi. ciddi anlamda seviyorum. hatta şu an evlenme gibi bi imkanım falan olsa hiç düşünmezdim.

    diye başladım, zeynep'e kadar hepsini, alayını anlattım. düşündü, düşündü... her zamanki ercan triplerine girdi.

    "bilmiyorum"

    dedi amk. ben de sövdüm tabi madem öyle ne düşünen adam triplerindesin oçç dedim.
    ···
  9. 109.
    +7
    @407 panpa sana katılmanın da ötesinde bir şekilde katılıyor, şukunu veriyorum
    ···
  10. 110.
    +7
    En sonunda içecekler dolduruldu, masalara oturuldu, ayakta biri kalmamıştı. Ben özellikle ecrin’in karşısına oturmuştum. Kafasını kaldıdığında beni görsün diye.

    Zeynep’e ise bizim taraflarda yer kalmamıştı zaten başak çok uyanık zeki bir kızdı her şeyi düşünmüştü.

    Ecrin bana kaçamak bakışlar atıyordu. Benim ona attığım bakışlar ise dosdoğru içine işliyordu eminim. Kahverengi gözlerimle suratında ezberlenmedik yer bırakmamıştım.

    Sonra getirdikleri topla voleybol falan oynadık. Başak’ın da çocukluğu tuttu istop oynayalım falan dedi. Bana göz kırptı. Herkes çocukluğunu özlemişti anlaşılan ki bu kadar isteklilerdi.

    Benim ilk başta jeton düşmedi. Başak Topu yukarı atıp zeynep’in adını söyledi.
    Herkes kaçıyordu. Ben ise ecrin’i takip ediyordum. Biraz ormanın içlerine doğru girdik. ecrin benim peşinden geldiğimi fark etmedi. Zeynep çoktan topu yakalamış, istop demişti.

    Ama bizim umrumuzda mıydı?
    Hayır.
    ···
  11. 111.
    +7
    güldüm dıbınakoyim. benim gülmemle o da kahkaha attı. o gergin ortam biraz olsun kaybolmuştu.
    seviyordum ulan köpek gibi seviyordum.

    ecrin'in gözlerine baktım:
    -çok salaksın.

    gülümsedi. yine ağzını açmamaya çalışıyordu. onu rahatlatmak için
    -bak benim de ağzım soğan kokuyor diyip nefesimi üfledim

    karşılıklı salak salak gülüyorduk amk. hiç bu kadar saçma ve güzel bir anım olmamıştı.
    ···
  12. 112.
    +7
    cebimden kutuyu çıkardım. ecrin şaşırmıştı. arkasını dönmesini söyledim, saçlarını kenara ittim ve kolyesini taktım. başını eğip kolyeye bakmaya çalışıyordu.
    -çok güzel..
    dedi.

    sonra birden bana narin bedeniyle sarıldı. bende zayıf kollarımla onu sardım. sımsıkı..
    -bu kolyeyi kaybedersen seni öldürürüm. sakın kaybetmeyeceksin.

    kafamı saçlarının arasına gördüm, şampuanının kokusunu doya doya içime çektim. ecrin konuşmaya başladı. heralde ağzının kokusunu bu şekilde duyamadığımdan daha rahat hissediyordu
    -ilk başlarda seni önemsememiştim. ne ara bu kadar değer vermeye başladım sana hiç bilmiyorum

    dedi.

    ağzından seni seviyorum sözcüğünü duymaktan daha değerliydi bu sözler benim için.
    bir şey demedim. kulağının altından öptüm.

    beş dakika falan bu şekilde kaldık...
    ···
  13. 113.
    +7
    beyler babamın yengesi geldi lan gece gelicem
    ···
  14. 114.
    +7
    haydi bakalım. harika. enes'ten kurtuluyorum başımıza zeynep engeli çıkıyor. yok yok ben mecnundum o leyla. leyla'ma ulaşmak için insanları deşmeye hazır bir mecnun'dum hem de.

    sinirden gülmeye başlamıştım artık. bu kız tehlikeliydi. ecrin'i karşıma alıp konuşmam gerekiyordu.
    tam o sırada içeri enes ile adını bilmediğim vampir tenli kankası geldiler. zeynep'i tanıdıklarından ya da önemsediklerinden değil, olayı bir şekilde duymuşlardı. birazdan tüm okul ahalini burada da görebilirdim, hazırlıklıydım buna.

    enes'i umursayacak halim yoktu, o da benle uğraşmadı zaten.

    zeynep bir kaç dakikalık sessizliği bozdu. kafasıyla beni ve hemen yanındaki ecrin'i işaret ederek:
    -sizin aranızda tam olarak ne var?

    diye sordu açık açık.

    enes bini araya girdi:
    -30 cm'lik boy farkı.

    amk salağı yaptığı bu saçma espriye(!) sadece kendi ve kankası gülmüştü.
    ···
  15. 115.
    +7
    Beyler bildiğiniz aşıktım işte. Atarlı ergen olduğum halde inkar etmiyordum. Nereye baksam onu görüyordum, onu görünce her şeyi unutuyordum, şu pis gezegendeki en saf, en temiz varlık idi.

    Su kadar berraktı, şeffaftı.

    Şu anda işler karışıktı belki öyle her şey yolunda gitmiyordu ama gidecekti, gitmeliydi en azından öyle ümit ediyorum.
    Ben fark etmeden onun olmuştum. doğrusunu söylemek gerekirse bu durumdan şikayetçi de değildim.
    ···
  16. 116.
    +7
    Ben zeynep’i önemsemeyi uzun zaman önce bırakmıştım beyler biliyorsunuz. inadına ecrin’e daha da çok yaklaştım ona bakarak. Ve beraber bara girdik.

    Bir süre daha dans ettik daha çok düğün havası vardı barda. Damat halayı falan çektik baya eğlendik.
    Sonrasında herkes odalarına dağıldı.

    Ercan ile ben çok yorgun olduğumuz için uykuya daldık.

    -polis kalkın kalkın!

    Söverek uyandık beyler, kapımız kırılmıştı, neye uğradığımızı şaşırdık amk.

    -temiz burası!
    Dedi polisin biri. Hayır loş ışıkta nolduğunu göremiyorduk, polisler birden gelmişlerdi ve ne olduğu hakkında hiçbir fikrimiz yoktu.

    Ercan anılı aradı, meğerse otelde gibiş sokuş varmış beyler. Yani bunlar ahlak masasından mı ne geliyorlarmış, bizim okuldan ve ankara ted kolejinden öğrenciler göz altına alınmış.

    Gecenin üçüydü sanırım bunlar olduğunda, otelin genelinde bir kaos hakimdi. Hocalar falan hep karakola gittiler öğrencileri kurtarmak için.

    Velilere bir şekilde ulaşacaktı ama kaçarı yoktu.

    gibtir ettim, benimle alakalı bir durum yoktu zaten zütümü yayıp yatmaya devam ettim.
    ···
  17. 117.
    +6 -1
    Artık tükenmişken 10 dakikalık yürüme mesafesinde simsiyah bir ev gördüm. Bakımsız, virane gibi dursa da başka çaremiz yoktu. Artık ecrin ile konuşmaya takatim kalmamış, koşmaya başlamıştım.
    Çünkü ben de donuyordum, çok üşümüştüm.
    Siyah eve vardık. Kapısı kilitli değildi. iki katlı bir evdi, müstakil. Terk edildiği çok belli oluyordu zaten bir köşede bira şişeleri falan vardı. Evin pencereleri gazete ile kaplıydı. Ürkütücü görünüyordu. Birkaç tane sandalye, bir kilim ve kırık dökük bir masa, soba parçaları, biraz da odun yığını duruyordu. Ecrin’i yere bırakıp üst kata çıktım. Gerçi burada bu havada insan olduğunu zannetmiyordum ama yine de tedbiri elden bırakmamak şarttı. Merdivenin bitiminde pet şişe içerisinde gaz yağı ve bir kutu kibrit bulunuyordu. Üst kat bomboştu. Odaları gezdim. Odaların birinde şömine vardı.
    Hemen koşarak aşağı indim. Ne kadar sandalye varsa hepsini kapıya dayadım. En azından biri açarsa sesini duyacak, ona göre bir şeyler yapacaktım. Sonra kilimi aldım ve ecran’ı sırtlayıp yukarı kata çıktım. Ev de dışarının soğukluğunu aratmıyordu. Allah’tan pencereler kapalıydı ve o kadar soğuk almıyordu.
    ···
  18. 118.
    +7
    Ecrin ise üzüntüyle babasına bakıyordu.
    -baba ben kolyeyi dışarıda, karda aramadım.
    Vahi amca anlamamıştı
    -ne?
    -kolyeyi sokaklarda aramadım ben.

    Bu sefer ben araya girdim beyler.
    -ecrin ne diyorsun açık konuşsana?

    Ecrin biraz deli gibi bakıyordu. Sinirleri bozulmuş gibiydi.
    -otel.. otele gidecektim.. ben..

    Gözleri dolmuştu beyler. Herkes pür dikkat bize bakıyor, olayı anlamaya çalışıyorlardı. Ecrin’i sarstım.
    -ecrin anlat şunu!

    -zeynep, kolyemi boynumdan koparıp aldı, tuvaletin penceresinden attı.
    ···
  19. 119.
    +7
    Yüzüme yanık kremi sürüyordum beyler. Biliyorsunuz karlı havalarda o soğuk yüze temas edince yüz kıpkırmızı olur ve buna kar yanığı denir. Yani sanırım öyleydi.
    Sabah hiç istemeyerek kalktım. Bugün dil anlatım ve din kültüründen sınav vardı.
    Biraz kek olan sınavları bu haftaya koymuşlardı, asıl zor sınavları geçen hafta olmuştuk.
    Gözlerim ecrin’i aramadı bugün. Çünkü ikimiz de yorulmuştuk ve beni görmek isteyeceğini sanmıyordum. Eminim babası eve gidince benimle görüşmemesi için nasihat etmiştir.

    Tıpkı benim babamın ettiği gibi. Babam ecrin’den uzak durmam gerektiğini söylüyordu.
    Ama bir yandan da vahi amcayla iyi anlaşıyorlardı. Memleketlerden dolayı olsa gerek.
    (babam Artvin, vahi amca Trabzon)

    Düşündüm de biz ecrin ile evlenmişiz, vahi amcayla babam da dünür oluyor haliyle, salonda neşe kahkahaları, ecrin sofrayı kuruyor, ben karpuz kesiyorum… fazla güzel bir hayaldi.
    Günüm hiçbir şey yapmadan geçti beyler. Dil anlatıma evde çalışmadığım için okulda çalışmıştım ve hiçbir tenefüse çıkmamıştım.
    Haliyle ne zeynep’i ne de ecrin’i görmüştüm gün boyunca. Ercan ile takılmıştık, bir de sınıfa başak uğramıştı o kadar. Olayları öğrenince şok oldu. Teselli etti beni. Sürekli belirtiyorum beyler ve yine belirteceğim başak benim kız kardeşim gibiydi. Hatta ablamla bile aramda bu kadar samimiyet ve böylesine sıcak bir bağ oluşmamıştı.
    ···
  20. 120.
    +6 -1
    Yatta hareketli müzik çalıyordu. Süperdi ulan. Öyle gibişli ortam yoktu güzel bir arkadaş ortamı denebilirdi. Başak mor renk güzel bir elbise giymişti. Büyük ihtimalle diğer kişiler de kendi sınıfından arkadaşlarıydı. Geçen sefer pikniğe gelen kişileri görmüştüm çünkü beyler.
    Hatta bağlama çalan genç yine oradaydı.
    Önce yemek yiyecekmişiz beyler, köfte ekmek sipariş ettik. Karınlar şişti tabi. Müzik açıp dans falan ettik. Ecrin çok tatlıydı la çok mutluyduk.
    Başak gecenin sonunda ikimizi yakınlaştırmak için denize atlamayı önerdi. Tabi bunu ercan ben başak konuşuyoruz.
    Amk başakla ercan’ın işi gücü bizdik resmen. Kendilerinden çok bizim ilişkimizi düşünüyorlardı.
    ···