Yaz AQ yaz

Rezullahhh

Okuyoesaniz rez yapın aq çocukları daha hikâyenin başı

S: gencler özel kuvvetler dedik diye Ankara ya geliyorsunuz sanmayin siz Avrupa ve Afrika dışı görevlere cikmayacaksiniz. Burası intikal edilebilecek en iyi yer ve içerisinde envanterde bulunan bütün tüfekler sniperlar tabancalar vb herşey var Siz sadece Bana bağlısınız emir Ankara'dan gelecek sizinle Harekat merkezinden görüntülü toplantı yapacağız en hızlı intikal için bu önemli biliyorsunuz Avrupa ya kaçan teröristler iyice arttı sınır ötesi operasyonu kapsamında her yere gireceksiniz. Bu arada timin geri kalanı konutun içinde hadi kalkin tanışalim.
Dedi ve prefabrik konutumuza girdik ama içerisi uzay mekiği gibiydi sağ tarafta bir masa ve üstünde bilgisayar ve kulaklıklar vardı sol tarafımız silah deposu ve karşımızda yatak ve Dolap vardı.
Dolapları düzenleyen bir subay iki Astsubay vardı.
Tanıştık hepsiyle teker teker subay olan Sinan Çelik Su altı Sızma da çok başarılı bir arkadasmis timin Keskin nişancısi astsubay Üstçavuş Semih çiçek ve timin ağır makinelisi Berk Cevik. Hepsiyle hızlı kaynasacagimizdan emindim.

Tuğrul gitti tıraş oldu ve valizlerini topladı ve geldi.
T: hadi lan kalkın. Daha bir işimiz var.
Ah: Ne işi?
T: eski iş yerime gideceğim istifa edeceğim.
B: tamam yakın mı?
T: hemen caddenin sonunda.
Tamam dedik ve arabaya bindik Tuğrul'un yerine geldik bir ayakkabı dikimhanesiydi. Tuğrul içeri girdi biz arkasında. Patronun odasına çıktık. Adam bize bakıyordu. Birden
Patron:P
P: ooo bizim Ergenekoncu geldi
T: evet geldim sapik pic seni
Dedi ve herifi dövdü adam yerden kalkamadi ama bayilmadi da
Sonra biz arabaya bindik ve Ordu komutanlığına gittik.
Hüseyin Paşa'nın odasına girdik . Paşa elindeki dosyayı aldı ve Tugrula verdi ve
HP: aramıza tekrar hoşgeldiniz yüzbaşı
Dedi biz salak gibi bakıyorduk.
T: komutanım yanlışlık var ben üsteğmendim.
HP:artık değil beyler " Milli savunma Bakanlığı kararname si ile Adı geçen subayların Yüzbaşılıga ve adı geçen astsubayın subaylığa terfi edilmesine karar verilmiştir" gidin o astsubay çocuk emreydi onu da alın kışlanın muharebe alayına gidin orada sizi Soner bekliyor ve ikiniz uniformanizi giyin bakalım.
Dedi ve biz soyunma odasına gittik üniformalarımızı kusandik. Hemen Emre'yi de alıp Paşa'nın odasına girdik. Emre
E: buyurun komutanım.
HP: seni Soner yarbay aradı değil mi?
E: evet komutanım kabul ettim.
HP: aferin gel bir karşıma
Dedi ve Emre'ye subay apoleti taktı ve bir yıldız takıldı.
Sonra Emre'yi alıp muharebe alayına geçtik.
Soner yarbay oturuyordu. Bahçede prefabrik bir alana mal yikleniyordu ama bahçede prefabrik bir konut yoktu.

B: Komutanım siz de iyi bilirsiniz iftira ya uğradı.
HP: olsa bile oğlum adamın evinden cdler çıktı.
B: o değildi biliyorsunuz.
HP: tamam madem alabiliyoruz tekrar iyi git bul onu dedi.
Ve hemen Ahmet ile Mehmeti alıp arabama bindim.
Ah: noluyor lan nereye
M: harbi lan ne oldu bordo bereliler kimdi?
B: beyler özel kuvvetler e gidiyoruz ama bir kişi eksigiz Tuğrul u alacağız
Ah: nasıl lan?
B: bayağı o Bağcılar'da mi oturuyordu.
M:evet ben biliyorum ailesinden kalma evde oturuyordu en son ayakkabı işi yapıyordu.
1 saat sonra Bağcılar'a geldik Tuğrul'un evinin onundeydik.
Evin kapısına vurduk kapıyı acti. Tuğrul bildiğin hacı sakalı bırakmış.
T: vay kardeşlerim nasılsınız?
Dedi ve sarıldık sonra bizi içeri geçirdi otrduk.
T: 2 yıl oldu herhalde naptınız? Meteyi bilmeyen yok zaten.
B: Kardeşim gelme amacımız sensin.
T: noldu bana gene ne yaptık lan?
B: Özel kuvvetlere gelir misin kardeşim bana tim kurma teklifi geldi seni istedim bütün yasal pürüzler hallolur.
T: ciddi misin sen?
M: evet kanka ciddi bayağı.
T: ben... Yok olmaz kardeşim giberler öyle işi.
B: niye lan yüzbaşı olabilme şansın da var haftaya yaş var.
T:hmm... Kanka olsa da ne bileyim? Tamam lan varım.

B: he şöyle önce kalk bir bakalım tıraş ol sonra gel bende kalacaksın.
T: tamam

HP: gelsinler
Ben tam cikmak için kalkıyorum bana
Hp: otur yerine
Dedi ve içeri Yarbay Soner keskin girdi yanında da bir yüzbaşı vardı.(Soner yüzbaşı iken beni almaya gelen adamdı ilk partlardaki Soner yuzbasi) Paşaya baktı ve
S: hiç değişmemişsiniz komutanım dedi
HP: sağ ol Sonercim arkadasi ikna edemiyoruz belki siz ikna edersiniz.
S: Mete sana bir teklifim var?
B: buyurun.
S: özel kuvvetlerde yeni bir tim kuracağız ama bunu sadece özel kuvvetlerden değil her bölümdenn askerler alarak yapacaksınız seni bu timin komutanı olarak almak istiyorum.
B: Gerçekten mi komutanım.
S: evet tabi ki.
B: bir şartım var komutanım istediğim eğitimli adamları alırım.
S: ben de bunu demeni bekliyordum. Tamam sen sececeksin adamları ama 3 adamın hazır zaten gerisini seçebilirsin.
B: Emredersiniz Astsubayım Emre ve. Devrelerim Ahmet ile Mehmet Yüzbaşıyi istiyorum.
S: olur kalan bir kim peki?
B: Paşam kızacak ama askeriyeden haksız yere ihraç yiyen bir devremiz var onu istiyorum.
HP: Hayır.
S: kim?
B: Eski Üsteğmen Tuğrul Aslan.
S: Ordu içindeki yapilanmacilardan değil mi bu?
B: hayır ben kefilim o çocuk kadar iyi bir Sızma bulamam lütfen o olmadan olmaz.
S: tamam ama herif rahat 5 yıl askerlik yapmıyordur hamlasmamistir değil mi?
B: benim bildiğim Tuğrul Aslan adı aslan gibidir mesleğe geri almak ne zaman sürer.
S: bunun için yetki Tümen komutanında var alabilir olur yani.
B: Anlayışınız için teşekkür ederim komutanım.
Dedim ve Soner yarbay müsade istedi çıktı ben de Paşa'ya:

Polis otosuna bindirdiler arabadaki komiser bana tıp tip bakıyordu muhtemelen haberleri izledi. En sonunda dayanamayıp lafa girdi.
Komiser:K
K: seni birine benzeteceğim ama bulamıyorum. Adin ne senin?
B: Metehan Gök.
K: isim de hiç yabancı gelmedi. Ne iş yapıyorsun birader sen?
B: Yüzbaşı yım
Komiser bana döndü baktı. Sok olmusa benziyordu birden bana burada ne halt yediğimi sordu ben de bütün olayları anlattım karakola gittik beni komiser odasına çıkarttılar. Başkomiser bana baktı.
Bas: bu kim komiserim şüpheliyi zütürmüyor musunuz
Komiser kulağıma yanaştı ve başkomiser e bir şeyler dedi.
Baş: oturun yüzbaşı buyrun ben komutanınızı arayim isterseniz.
B: hiç gerek yok Efendim beni nezarete zütürmenizi rica ediyorum asker değilim şuan
Bas: olur mu canım öyle şey olmaz sen bir kahramansin seni nasıl atayım nezarete
B: olur bayağı.
Baş: iyi siz bilirsiniz.
Dedi ve nezaretin yolunu tuttum.
Yaklaşık 6 saat sonra Mehmet geldi. Beni çıkarttılar ve başkomiser odasına çıktım. Hüseyin paşa bana bakıyordu.
HP: başkomiserim anlayışınız için sağ ol. Biz çıkıyoruz
Dedi ve arabaya bindik arabayı Ahmet sürüyordu yanında da Mehmet vardı.
HP: kışlaya derhal Ahmet.
Ah: Emredersiniz komutanım .
B:komutanım ben eve...
Dedim ve sinirle hayır dedi ve sustum karargaha vardık. Hüseyin paşa odasına girdi bana fırça atıyordu niye dovdun lan diye kızıyordu ona da olayları anlattim biraz anlayışla karşıladı ama beni hasliyordu gene. Kapı çaldı. içeri Paşa'nın emir subayı girdi ve ziyaretcileriniz geldi dedi

http://www.incisozluk.com.tr/e/202545147/

Beyler iyi geceler malum ogrenciyiz telafi edeceğim lütfen

Biraz hızlı gelse partlar harika olur.

(bkz: Bir askerin trajedisi miydi bunlar)

B: Alo
A: Mete
B: parka gel bekliyor olacağım seni.
A: tamam
Dedim ve araba ile parka gittim. Ayşe'yi beklemeye başladım.15 dakika sonra Ayşe parka girdi ve yanıma oturdu.
Birden söze girdi ve
A: Mete beni affet değerini bilemedim.
B: işte huurlugun cezası bu ararsın mumla
Ayse birden gözlüğünü çıkardı ve dev gibi bir morlukla karşılaştım.
B: bunu o mu yaptı?
A: evet
B: onun ben adamlığını gibeyim çağır onu buraya de ki özel şeyler konuşmam lazım.
A: tamam
B: o yanına geldiğinde var gucunle bana doğru koş.
Dedim ve planı kurdum serdarı bugün itinasiz dovecektim.
35 dakika sonra Serdar parka geldi ben ağaçların arasında duruyordum görmedi beni birden Ayşe koşmaya başladı ve ben yerimden firliyordum serdarı tuttuğum gibi yere yatırdım ve yerde pataklamaya başladım. Esnaf geldi ayrmaya ama herkes çekindi kendimi Jason Statham gibi hissettim. Lakin polisleri unuttum ve birden beni çektiler ve arabaya bindirdiler. Silahımi da aldılar.

Uykuya gömüldüm uzun bir iki günün ardından yaklaşık 6 saat uyumuşum uyandığımda ilk isim telefona bakmak oldu. Hüseyin Paşa aramış bir tane Mehmet tanımadığım bir numara ve Ayseden iki tane cevapsız vardı. Önce paşayı aradım
B: Alo komutanım.
HP: naptın?
B: neyi ne yaptım komutanım?
HP: paşa ne dedi?
B: benim istifa etmem bütün planlarını Bozarmis ve bir terfi olayından bahsetti galiba biliyorsunuz.
HP: evet oğlum biliyorum. Ordu daki yapılanmayı çözdük ama üst rutbe acigi var oğlum Tuğbay ( Albay'in Tugay komutanı olması yani Albay Tuğgeneral in işini yapacak) rütbesi bile gelecek hatta.
B:siz ciddi misiniz o kadar mi açık var
HP: evet oğlum bunları 2 gün sonra konuşacağız seninle ilgili olan planı da söyleyeceğiz.
B: Emredersiniz
Dedim ve kapattı Paşa hemen Ayşe'yi aradım
B:Alo ne var?
A: Mete lütfen bir konuşalım. Biliyorum işin başından aşkın.
B: evet doğru başımdan aşkın görüşmeyelim.
A: ya lütfen yalvarıyorum sana (ağlıyordu)
B: Tamam Allah'ın cezası yarın ama.
A: tamam
Dedi ve suratına kapattım. Telefondan selim amcanın bakkali aradım ve çırağı alışverişe yolladım. 15 dakika sonra çocuk geldi. Yemeğimi yedim ve uyudum tekrar. Rüyamda bir coldeydim yerde yatan birini tartakliyordum tam kafasına sıkarken uyandım. Saat 09.08 di hemen duş aldım ve kahvaltımı yaptım. Üstümü giyindim ve Ayşe'yi aradım.

B: ulan kara kuvvetleri komutanı burada değil ki amina koyim nasıl yasakladı.
Birden arkadan bir ses burada yüzbaşım arkaya döndüm bir binbasiydi.
B: buyurun komutanım.
Bin: ben kara kuvvetleri komutanının koruma subayı Binbaşı Tarık Güler. Sizinle görüşmek istiyor.
B: benle?
Bin: evet.
iyi dedim ve takip ettim onu Hüseyin Paşa'nın odasına doğru gittik. içeri girdik ve binbaşı çıktı ben ile kara kuvvetleri komutanı orgeneral Necmettin Özdemir oturuyorduk.
B: komutanım beni istemişsiniz.
Ne: Evet Yüzbaşı. istifa etmeyeceksin.
B: komutanım ben kaldıramıyorum.
Ne: bak oğlum anladım en azından düşün biraz 2 gün süre tanı kendine belki pişman olacaksın.
B: Emredersiniz komutanım
Ne: seninle ilgili gerçekten büyük planlarımız var suan ordu yapisi değişiyor yaş karari ile kıdem yükseltmesi alabilirsin bu durum devre arkadaşlarin ve o yanındaki Astsubay çocuk için de Tegmenlik demek. Emre miydi adı?
B: evet komutanım.
Ne: güzel şimdi çıkabilirsin 2 gün sonra buraya geleceğim bakalım fikrin değişecek mi?
B: Emredersiniz
Dedim ve çıktım. Arabama bindim eve gittim.

B: komutanım durun oğlunuz sayılırım lütfen bir müsade edin bunları bütün milletin bilmesi gerek. Ben kimseden korkmam seni adı herif burada olsan seni dümdüz etmesini bilirdim ama neyse ben bir savastayim ve bu savaşı kazandim bir çok şey kaybederek ama artık kendimde dayanacak guc bulamıyorum biliyorum kanimda ki asil kanda mevcut bu güç ama ben ne Atatürk'üm ne de bir savaşçıyım artık. Demem o ki vatana olan borcumu kaybettigim askerlerimle ödedim artık kimsenin kimseye bir borcu yok ve askerlik görevinden istifa ettiğimi duyururum dilekçenin komutanımın odasında mevcuttur iyi günler.
Dedim ve herkes birden alkışladı ben de hızlı adımlarla çıktım. Arabamın yanında soluğumu aldım. Arabayı çalıştırdım ve nizamiyeye gittim. Asker önümü kapattı. Sinir küpü olmuştum.
Sinirlenerek.
B: oğlum sizin komutanınızım ben ya kapıdan çekilin ya da emre itaatsizligin cezasını ödersiniz derken nöbetçi subay.
Üsteğmen Cenk: komutanım bağışlayin beni ama emir büyük yerden kışladan çıkmanız 2 saniye önce yasaklandı emir bizzat Orgeneral Necmettin Özdemir'den geldi.

tören için kurulan sahnenin arkasında bekliyorduk. O sıra kara kuvvetleri komutanı orgeneral ilker Sami geldi. işte tören için sunucu subay konuştu ve ilker Paşa ile Necmi paşa geldi ve omzunun üstüne bir yıldız yanında iki madalya takıldı Emre'ye de Üstçavus rütbesi takildi. Tören konuşmaları yapildi. ilk ben konuşacaktım ama sıramı Emre'ye vermem sanarsam çok hoşlarına gitmedi kimsenin. Emre Teşekkür etti ve konuştu teşekkür etti. bekletmeden bana verdi sırayı ben de teşekkür ettim ve girdim.
B: Öncelikle saygı değer komutanlarımı Basın mensuplarını buraya gelen bütün silah arkadaşlarımi ve televizyon ve buradan izleyen vatandaşlarımızi selamlıyorum.
Yaklaşık 6 ay gibi bir süre önce burada bir bölük komutanı idim. lakin bazı olaylar beni Hakkari'ye sueulmemi gerektirdi. Bana yapılan haksızlıklar oldu hem de fazlasıyla onu burada söylemeyi kendime hakaret sayarim çünkü üniformam üstündeyken sizlanmayi sevmem. Buradan Milletvekili Serkan Dinç'e söylüyorum. Kamuoyuna duyurum ben kimseden korkmam, istersen hakaret davası aç
Birden Hüseyin paşa bana doğru geldi. Ben de onu farkettim ve hemen

Rezzz30

(bkz: Bir askerin trajedisi miydi bunlar)

arabadan indi ve güneş gözlüğünü indirdi ve etrafına bakındı bizi gördü ve el işareti ile gel yaptı o kişi orgeneral Necmi Ziya 1.ordu komutanım.
B: Kurmay üsteğmen Metehan Gök.
E: Astsubay Çavuş Emre kılıç komutanim
Org: rahat çocuklar içeri gelin bakalım sizle biraz muhabbet edelim.
B: Rahatsızlık vermeyelim komutanım bir sürü generalin arasında Üsteğmen ve bir astsubay olarak.
Adam gözlerini biraz dikti
Org: ulan ne rahatsızlığı siz ordunun itibarını kurtardınız sizden rahatsız olanın canını sıkarım gelin içeri dedi ve girdik paşaların olduğu yerdeydik Hüseyin paşa bizi gördü ve dikkat dedi herkes orgenerale selam durdu. Beyler öyle bir oda ki düşünün dikkat komutunu Tuğgeneral veriyor. Hemen bir masaya oturduk paşa ile ve muhabbet etmeye başladık.
Org: ee bakalım anlatin aslan parçaları nasıl bir duygu.
B: ney nasıl bir duygu komutanım anlamadım?
Org: hayatta kalma mücadelesi ve yaninizdakileri hayatta tutma mücadelesi?
B: ben o duygu kaybettim komutanım afedersiniz.
Org: nasıl yani
B: Buna benzer bir olay başıma bir kez daha geldi ve 2 ay da topladım kendimi bu sefer toparlanamayacağım. istifa etmeyi düşünüyorum komutanım
Org: ordu çok şey kaybeder Mete sen beni dinle al terfini ve Tabur komutan yardımcısı ol senin eğittiğin adamlar asla devrilmez.
B: Teveccühunuz kimuranim düşünüyorum su an kesin bir şey diyemem.
Org: sst! Evlat senin var mı öyle bir planın emreydi değil mi
E: evet komutanım emre hayır öyle bir düşüncem yok komutanım. Benim çocukluk hayalim subay olmaktı olmadı. Şimdi kidemim ve rutbem yükseldi komutanım subaylık yolum açıldı inşallah ben de komutanım gibi bir Subay olurum.
Emre'nin dediği laf beni gururlandırdı
Org: Al bak evlat armut dibine düşer bence sen dediğime gel.
B: siz nasıl isterseniz komutanım.
Org: bırak şimdi beni sen yerde yatmayı mi sececekein yoksa ayağı kalkıp tekrar dik durmayı mi? Neyse tören saati sen dediklerimi düşün aşağı inelim bir de.
B: Emredersiniz komutanım
Dedik ve aşağı indik