1. 1.
    +1
    rezerveleri alın, hikayenin çoğunu kaydettim ilgiye göre bölüm bölüm yapıştıracam buraya.

    tamamiyle başımdan geçmiş olup yalanına sokuyumculara gerektiği yerlerde pm'le delil gönderebilirim.

    hazırsanız başlıyorum;

    öncelikle özetle kendimden bahsediyim.
    23 yaşındayım. yurt dışında varlıklı bi çocukluk yaşadık ailemin durumları iyiydi siz fakirler xbox’ı henüz duymamışken biz onu raflara kaldırmış daha hala adını duymadığınız “dream cast”a geçmiştik. varın hesabını siz yapın. 4 kardeşiz bu arada. hepimiz erkeğiz.
    böyle bi çocukluk yaşamış olsam da ailem, yani babam bizi hep kuran kurslarına yollardı.
    çok başarılı bi öğrenciydim, hem kuran kurslarında hemde okulda. öyle ki tecvid’e geçtiğimde (şakirtler bilir) henüz 9 yaşındaydım. bu büyük başarı demektir ve çokta keyif alıyordum arapça öğrenirken.
    ···
  2. 2.
    +1
    neyse 10 yaşıma geldiğimde herşey taka sardı, anne ve peder kavga etti falan filan derken bunlar boşanma kararı aldı. benim gibimde değildi açıkçası o yaşta eğlencesine bakan bi velettim nihayetinde. ama öyle olmadı, boşanma kararından sonra annem bizle beraber türkiyeye dönme kararı aldı ve peder yurtdışında yaşamaya devam etti. amk geldik gelmesine ama akrabalardan hiç kimse bizi istemedi. nedenini bilmiyorum sanırım geçmiş zamanla alakalı olsa gerek 4 çocukla annem ortada kaldı. hani esprisi yapılır ya hep morali bozuk biri görünce, heh işte annem o tanımın ta kendisiydi. 4 çocuk ve 1 anne dışarda yattık türkiyeye dönünce. annem gurur yapmış malı mülke dokunmadan gelmiş zengin akrabalarına güvenip ama işler planladığı gibi gitmedi.
    ···
  3. 3.
    +1
    neyse o dışarda kaldığımız gece polis geldi bize hotel odası falan ayarladılar öyle atlattık o geceyi.
    sonra yetimhaneye verdi annem bizi kendisi kadın sığınma evine yerleşti. düşünsenize amk 10 yaşına kadar zengin hayatı yaşa sonra birden yetimhanede bul kendini. akıl alır gibi değil di mi ?
    daha bu başlangıç amk. okumaya devam et. maalesef yüce tanrı’nın görmediği tek yer o yetimhaneydi...
    ···
  4. 4.
    +1
    neyse yetimhaneye verdi bizi annem duygusal sahneleri geçiyorum kolay olmadı nihayetinde. ayrıca seve seve değil gibe gibe bıraktı bizi oraya. annemi suçlamıyorum.
    yetimhanede yaşadıklarım o kadar iğrenç ve acı vericiydi ki tamdıbını anlatamam belki ilerde bununla ilgili kitap yazarım. anca öyle anlatabilirim yaşadıklarımı bu yüzden size özet geçicem.
    ilk girdiğimizde huur bi karı bizi aldı zütürdü eşyalarımızı bırakmaya. bize kız atleti ve kız donu giydirdiler. itiraz ettik ama kadın çok eğleniyordu. sesimizi çıkartamadık zerre giblemiyordu zaten.
    daha sonra bizi diğer binlerin yanına zütürdüler. amk kendimi tımarhenede gibi hissediyordum herkes bi köşede kendi halinde yarak kürek takılıyordu anlam veremiyorduk. hasan diye bi çocuk geldi yanımıza, zaten bi tek o geldi diğerlerinin gibinde değildi sadece pis pis bakıyordu amınoğulları. hasan’ın yanında kalemlik vardı açtı içinden taso çıkarttı (liseliler bilmez) oynayalım dedi. hehe.. tasoyla ilk tanıştığım yerin yetimhane olması da çok acı. her ne kadar xbox’ı sizden önce görmüş olsam da tasoyla geç tanıştım. şanslı olan sizsiniz, ben değil.
    ···
  5. 5.
    +1
    akşam olunca çok kötü oldum amk. hava aydınlıkken o kadar sorun değildi kendimi kreşte gibi hissediyordum ama hava kararınca, bi evimin, annemin olmadığını, annesiz o gece uyuyacağım fikri iyiden iyiye beynimi tokatlıyordu. çok acı verici amk. asker koğuşu gibi ranzalar vardı herkes bi yerde uyuyor. o gece uyuyamadım, yan ranzamda kardeşim yatıyordu, onla şarkılar söyledik moralimiz düzelsin diye. türkçe şarkıda bilmiyoduk amk ingilizce söylüyorduk diğer binlerde bizi dinliyordu. çok acayip lan beyler.
    ···
  6. 6.
    +1
    sabah oldu ve sopayla ranzalara vuran bi huur uyanın diye haykırıyor. kalktık amk. ortama uyum sağlayıp herkes napıyorsa onu yaptık… sıraya girdik….
    ne sırası lan bu uyanmışız kahvaltı nerde bana ekmek verin amk.en ön sıradan çaaat diye bi ses geldi beyler sıradan kafamı çıkartıp bi baktım bizi uyandıran huur sopayla teker teker herkesine eline kafasına vuruyor. oha dedim amk neden vuruyo diye sordum önümdeki çocuğa, dudak büzdü. sıra bize geldi çat çat vurdu çekil kenara dedi ağlamaya başladım amk. anne sen nereye bıraktın bizi böyle. dayaktan sonra kahvaltı vardı. sistem öyle bi işliyordu ki duş saatlerinde kızlı erkekli herkes aynı banyoda dal daşşak bu görevli kadınlar tarafından yıkanıyordu. ama bu elimize vuran huur zaten baş huurydu, o da çıplak giriyordu duşa ve çocukları dövüyordu. ben hep kenarlara saklanıyordum bana da bulaşmasın diye.
    ···
  7. 7.
    0
    duşta dayak, yemekte dayak, mola zamanları çeşitli işkence yöntemleri vardı. mesela başımızı dizlerimizin arasında tutup 15 dakika bekletiyordu kafasını kaldırana sopayla vuruyordu. öyle bi sistem beyler. inanamazsınız. doğuşun küfürlü videosu varya, o adamın öfkesini sadece benim gibi o günleri yaşayanlar bilir. onun haricinde sadece komik bi video sizler için.

    tanrıya dualar ediyordum artık. o beni seviyordu biliyorum. neden bişey yapmıyordu. sınav… diyordum kendi kendime.
    gel zaman git zaman (1 yıl) annem bizi aldı ordan. durumları toparlamış (her nasılsa) ev tutmuş başka şehire gidiyoruz. çok sevindik amk. ama ne zaman “çelik - töre” şarkısını duysam aklıma o günler gelir içim sızlar. ilk ezberlediğim türkçe şarkı oydu amk hemde yetimhanede.
    ···
  8. 8.
    0
    biraz ilgi gösterirseniz hikayenin devamı gelecek beyler arada ses verin.
    ···
  9. 9.
    0
    yeni şehir yeni ev… ev biraz dandikdi ama en azından dayak ve işkence yoktu. o bile yetiyordu. şükretmeyi öğretti bana tanrı. yada o işkence yapan kadın. bu durumda ders verici tanrı o kadın oluyor ya neyse…
    annem bizi yine kuran kursuna yazdırdı orda da başarılı bi talebe oldum, yarışmalar olurdu kurslar arası hocaların seçtiği 10 seçkin talebeden biri hep ben olurdum.

    kuranı 2 kez ortaklaşa hatmettik orda 5 öğrenci. şakirtler bilir ortak hatmetme diye bi olay var. hehe üşengeç binler daha iyi bilir.
    kötü bi huyu vardı hocaların. tecvidli kuran okuyamadığın zaman, gırtlaktan çıkmadığı zaman tekme tokat döverlerdi. yine böyle bi gün bi hata yapmıştım hoca bir tokat vurdu beyler rahleye çarptım kuran yere düştü bi de kuran yere düştü diye yerde tekmelemeye başladı.
    o günden sonra bende sorgulama moduna geçmiştim. tanrı bunları bize elçi olarak göndermiş olamaz dedim. bu işte bi terslik vardı.
    ···
  10. 10.
    0
    @27 xbox'ın oyunları dream cast kadar iyi değildi. oynadıysan bilirsin farkı. ama doğru ondan önce çıkmıştı verdim şukunu.
    ···
  11. 11.
    0
    kuranın türkçe mealini okumaya başladım, sayfa sayfa, anlayarak, sindirerek…. bi tuhaf gelmeye başladı. sanki kandırılıyormuşum hissine kapıldım. fazla uzun sürmedi kuran kursundan ayrıldım. annem zorla göndermeye çalıştı ama itiraz ettim. dövüyorlar dedim. kıyamadı, göndermedi.
    annem bi adamla tanıştı ordayken. gelip giderdi bize sürekli. zamanla sevmeye başladık adamı. bu arada babamdan hala ses seda yok. huur çocuğu ingilterede keyfini sürüyor biz bunları yaşarken. annem bu adamla evleneceğini söyledi beraber güzel bi hayat yaşayacağımızı falan söyledi tamam dedik dul dul gezmesinden iyidir tabi. adamla beraber başka bi şehre taşındık ailecek. harabe bi ev tuttular ama öyle böyle değil amk kertenkeleler geziyor evin içinde. allahım dedim daha bitmedi mi sınavın. yer yataklarında yatıyorduk amk gece kertenkeleler yanımıza kadar geliyordu korkudan uyuyamıyorduk. yavaştan umudumu kaybetmeye başladım hayattan.
    ···
  12. 12.
    0
    bi kaç ay böyle geçti adam sürekli alkol tüketiyor ve hurdacılık yapıyordu. tabi hurda toplamaya bizi de zütürüyordu. sıcağın altında, geçmiş aile yapımıza yakıştıramadığım bi şekilde kir pas içinde hurda topluyorduk. hurda toplayanları aşağılamıyorum ama gerçekten benim durumumda biri için hiçte kolay değildi. akşama kadar para edecek metal demir çöp ne varsa el arabasına doldurup akşam da büyük hurdalığa tartıya zütürüp satıyorduk. tabi bu parayla adam alkol alıp annem ve kardeşlerimi dövüyordu. gece de annemi gibiyordu. kardeşimin kulaklarını tıkıyordum o iğrenç adamın inlemesini duymasınlar diye. allaha her gece dua ediyordum bu sınava bi son vermesi için. yemek ihtiyacımızı bi hotelden karşılıyorduk. personel yemeğinden artan yemekleri sefer tasına doldurup eve zütürüyorduk. her gün yaklaşık 5 kilometre yol yürüyorduk yemekleri almak için. bazen az veriyorlardı bazen çok, ne verirlerse… bi gün bu huur çocuğu elime sefer tasını tutuşturduğunda isyan etmiştim “gitmiyorum lan” diye bağırdım sefer tasını fırlattım. beni öyle bir dövdü ki ağlaya ağlaya o yolu gittim ve ağlaya ağlaya geri döndüm.
    ···
  13. 13.
    0
    aradan 1 yıl kadar geçti annem artık isyan etti ve bizi adamdan habersiz bi taksiye bindirip başka bi şehirdeki dayımların yanına gönderdi. taksiyle şehir değiştirdik. paramız var mıydı ? hayır ama annem ödemeyi orda yapacaklarını söylediler salak taksici de inandı ve zütürdü bizi. gerçi salak demiyim adama öyle bi insan olmasaydı kurtulamayacaktık o adamın elinden.
    akrabaların evine vardığımızda taksici kapıya kadar eşlik etti bize ve taksimetrenin ne kadar yazdığını dayıma söyledi. dayım adamı gibtir etti yok para mara dedi adam tartışma çıkarttı ama dayım üstün gelip adamı yaka paça attı apartmandan. üzüldüm adamın haline. daha ilk defa gördüğüm dayımın nasıl bi kansız olduğunu da zaten orda öğrendim. geçtik içeri sofra kurdular oturduk bi güzel yemeğimizi yedik yaşadıklarımızı anlattık. evde anneannem, dayım, yengem ve kuzenlerim vardı. aynı evde yaşıyorlardı. bizde dahil olduk kalabalık bi aile olduk ama annem hala o adamla beraber. tedirgindik. adam kaçığın teki çünkü, zarar vermesinden çok korkuyorduk.
    ···