1. 301.
    0
    ironik.
    ···
  2. 302.
    0
    insanın, babasıyla bir şeyler paylaşamamasının, ne kadar kötü bir durum olduğunu, büyüyünce anlıyor aslında insan Küçükken, bunun seni ne kadar yaraladığını anlayamıyorsun. Yaşayıp gidiyorsun. Büyüyünce, biraz da bu konulara kafa yormaya başladığında, aslında ne kadar harap bir durumda olduğunu anlıyorsun.
    ···
  3. 303.
    0
    Enkaz.
    ···
  4. 304.
    0
    Üniversitenin 2. yılındaydım. Ankara’da. Güzel bir bahar günüydü. Ankara’nın o karlı günlerinden çıkmış, biraz olsun ısınmaya başlamıştık. Bunun da etkisiyle, insanlar parklara doluşmuştu. Ben de, dersten çıkmış, amaçsızca dolaşıyordum. Havanın güzelliğinden çok etkilenmiştim, nedensizce gülümsüyordum. O kasvetli Ankara bile, gözüme güzel görünmeye başlamıştı. Gittim, bi büfeden gazetemi aldım, geçtim bir parka oturdum.
    ···
  5. 305.
    0
    Cıvıl cıvıldı. Parkta yürüyüş yapanlar, sohbet edenler, sevgilisiyle muhabbet edenler, tek başına aylaklık edenler… Her türden insan vardı. Ben de, büyük bir keyifle gazetemi okumaya başladım. Bir müddet sonra, yanıma birileri oturdu. Baktım, 3- 4 yaşlarına bir erkek çocuğu, bana bakıp gülümsüyordu.
    ···
  6. 306.
    0
    Yanında da babası.
    ···
  7. 307.
    0
    “Seni rahatsız etmiyoruz, değil mi” dedi adam. “Yok, hayır” dedim gülümseyerek. “Bu delikanlı kimi rahatsız edebilir ki?” Çocuk, o sırada bana bakıp gülümsüyordu. Daha da keyiflenmiştim. “Kaç yaşındasın bakalım sen?” diye sordum. “4 yaşındayım” dedi ve babasına döndü: “De mi baba?”
    ···
  8. 308.
    +1
    “Evet oğlum” dedi babası. Tekrar bana döndü “Bak, babam da öyle söyledi. 4 yaşındayım ben. Sen kaç yaşındasın?” “20 yaşındayım” diyip güldüm.
    “Senin baban yok mu?” diye sordu bana.
    ···
  9. 309.
    +1
    Var mıydı?

    “Var, ama şimdi yanımda değil” dedim.

    Ne zaman yanımdaydı ki?
    ···
  10. 310.
    +1
    “Peki, ona söyle yanına gelsin. Bak ben hep babamla geliyorum.”

    “tamam” dedim, yutkunarak. “Söylerim gelir.”
    ···
  11. 311.
    +1
    O sırada, babası “hadi gel oğlum, abiyi rahatsız etmeyelim, dinlendik yeterince” dedi ve bana “iyi günler” diyip kalktı. Giderlerkenki o görüntüyü, hiç unutamıyorum:
    ···
  12. 312.
    0
    Babasının elinden tutmuş, paytak paytak yürüyen bir çocuk. Güvende hissediyor kendini, sağa sola yalpalasa da, yolunu göstereceğini bildiği bir adamın elinden tutuyor. Çocuğunun elinden tutmuş, eğilip onun boyuna yaklaşmaya çalışan bir adam. O eli, mümkün olduğunca hiç bırakmaması gerektiğini iyi biliyor. Yanında olamasa da, o elini hissettirmesi gerektiğinin farkında. Ara ara oğlunun saçını okşuyor, onunla beraber gülüyor, elinden sımsıkı tutuyor.
    ···
  13. 313.
    0
    Bir de, yalnız bir genç var. Bir bankta oturmuş, baba- oğlu izliyor. Yaşlı gözlerle. Hayatta babasının elinden tutmanın, başının okşanmasının, babasıyla beraber gülmenin, kendini güvende hissetmenin ne olduğunu bilememiş bir genç. Hiçbir zaman da bilemeyecek. Bu çocuk, hiçbir zaman büyümeyecek. Ama, hiçbir zaman da çocuk olmayacak.
    ···
  14. 314.
    0
    Çocukluğu elinden alındı, gençliği ipotek altında.
    ···
  15. 315.
    0
    Leyla ile Mecnun niye çok izleniyor? Birçok sebep sayabiliriz; herkesin favori bir karakteri var: ismail Abi, Erdal Bakkal, Mecnun vs. Ya da, hikâyenin samimiyetini seviyor, içinde geçen geyikleri seviyor, duygusallığını seviyor vs. Benim için de birçok sebep var, ama beni bu diziye en çok bağlayan tek bir sebep var:
    ···
  16. 316.
    0
    iskender Baba- Mecnun ilişkisi. Mesela, babamla şuna benzer bir konuşmayı hiç yapamadım:

    http://www.youtube.com/watch?v=u1qcn39QwXE
    ···
  17. 317.
    0
    komedi dizisi değil mi bu? Sahnenin başında da sonunda da komiklik var. Ama, işte ben o aradaki kısma takılıp kalıyorum. Adam karşısına alıp, oğluna bir şeyler anlatıyor, kendi yaşadıklarından örnekler veriyor. Yani, aralarında gerçekten bir ilişki var. Ben, bunu hiç hissedemedim.
    ···
  18. 318.
    0
    ya da şu;baba olmayı anlatıyor iskender:

    http://www.youtube.com/watch?v=t6g6oWYDcTY
    ···
  19. 319.
    0
    sen de böyle hissetmiş miydin baba? Ya da böyle hissediyor musun? Benimle ilgili, herhangi bir şey hissediyor musun? Aslında bu soruları sana sorabilmem, bu yazdıklarımı sana okutabilmem, bu videoyu sana izletebilmem gerekirdi. Ama, bunun mümkün olamayacağını kavradım artık. Ben buraya kırgınlıklarımı dökerken, senin hiç haberin olmayacak. Sen yine, çocuklarını yetiştirebilmiş olmakla övüneceksin, kendini hiç sorgulamayacaksın.
    ···
  20. 320.
    0
    Tebrik ederim.
    ···