1. 126.
    0
    Bu sevinçle, eve döndüm. Akşam, babam geldiğinde olayı anlattım. Fatma Teyze’nin bizi denize zütürdüğünü, Oğuz’un beni ittiğini, Fatma Teyze’nin bunu istediğini, benim de artık derinde yüzebildiğimi, her şeyi anlattım. O kadar heyecanlıydım ki, anlatmam bitince nefes nefese kalmıştım.
    ···
  2. 127.
    +1
    Babamınsa tek dediği şu oldu: “E, zaten bugüne kadar öğrenmemen hata. Hem yanlış yapmışlar, öyle yüzme mi öğretilirmiş. Hadi, ben yatıyorum.” Her zamanki gibi, sevincimi kursağımda bırakmayı başarmıştı. Bu konuda çok başarılıydı.
    ···
  3. 128.
    +1
    “Hem yanlış yapmışlar, öyle yüzme mi öğretilirmiş.” O zaman sen öğretseydin baba…
    ···
  4. 129.
    +1
    bu gecelik de bu kadar gençler, yarın görüşmek üzere... okuyanlara sonsuz teşekkürler...
    ···
  5. 130.
    0
    @138 çoğu öyle zaten.
    ···
  6. 131.
    0
    @139 eyvallah panpa.
    ···
  7. 132.
    0
    @142 belki de.
    ···
  8. 133.
    0
    @143 var panpa, birazdan başlıyorum.
    ···
  9. 134.
    0
    başlıyoruz.
    ···
  10. 135.
    +1
    Babamla hiçbir şey paylaşmadığımı söylersem, yalan söylemiş olurum. Paylaştığım şeyler oldu, mesela aile kavgaları.
    ···
  11. 136.
    +1
    Kendimi bildim bileli, annemle babam hep kavga ederler. Hem de her yerde, herkesin yanında. Hem de, şiddete varan kavgalar. Gözünüzün önünde, babanız annenize vuruyo, ya ta tam tersi. Ve bunlar her gün, her gece oluyor. Çok garip bir duygu.
    ···
  12. 137.
    +1
    Bir kavgayı hatırlıyorum, 8- 9 yaşlarındaydım. Odamda ders çalışırken, artık alışık olduğum sesler gelmeye başladı: Salonun ortasında, babamla annem çok şiddetli bir şekilde kavga ediyorlardı. Babamın üstü başı yırtılmış, annemin dudağında kan…
    ···
  13. 138.
    +1
    Ayırmaya çalıştım, küçücük halimle, tabii ki başaramadım. En sonunda, ağlaya ağlaya bağırmaya başladım: “Baba, nolur anneme vurma, ona vuracağına gel bana vur… Bak benim canım da acımaz, hadi…” Düşününce ne kadar travmatik geliyor değil mi? Oysaki onların kulakları sağır, gözleri kördü o anda. Beni duymadılar bile, kavgalarına devam ettiler. Bense bi köşede ağlamaya devam ettim…
    ···
  14. 139.
    +1
    Bir başka kavga ise, teyzemler bizdeyken olmuştu. Hep beraber gayet güzel muhabbet etmiştik, sonra da herkes odalarına çekilmişti. Gecenin 3ünde, bağırış çağırışa uyandık. Manzara aynen şuydu: Birbirine vuran iki tane deliye dönmüş insan. Bunlar benim annemle babam mıydı gerçekten? Teyzem, kuzenim, kardeşim, hep beraber buna şahit olmuştuk. Üstelik, bizim bakışlarımızın onlara hiçbir etkisi olmamıştı, aynı şekilde devam ediyorlardı.
    ···
  15. 140.
    0
    Ağlayarak yatağıma geçtim, sonrasını hatırlamıyorum. 1 saat kadar sonra, kendime geldiğimde herkes başımdaydı. Sinir krizi geçirmişim. Kendime gelmeme rağmen, hala bedenim titriyordu. Titrememi durduramıyordum. işin garibi, annemle babam, başımda hala birbirlerini suçluyorlardı: “Senin yüzünden oldu…” Gülmeye başladım. O güne kadar hiç gülmediğim kadar içten güldüm. Ağlanacak halimize güldüm. Kahkalarla.
    ···
  16. 141.
    0
    O günden sonra, her tartışmada titremeye başladım.
    ···
  17. 142.
    0
    Sevgilinizle kavga edememenin ne demek olduğunu bilir misiniz? Ben çok iyi biliyorum. Bu dediğim, “aa biz hiç kavga etmeyiz, çok uyumlu bir çiftiz.” Gibi zırvalar değil; gerçekten “kavga edememek.” Ses biraz yüksek çıktığında, hemen o eski günlere dönüyorum. Sanki karşımda annem ya da babam var, ve ben oradaki çocuğum.
    ···
  18. 143.
    0
    Her tartışmada, kendimi “yeter artık, bağırma, dayanamıyorum!” diye bağırırken ve titrerken buluyorum. O bağırmaya kadar geçen sürede ise, kendimi adeta dışarıdan izliyorum. Birinin bağırdığı küçücük bir çocuk, üzerinde terden sırılsıklam bir atletle salya sümük ağlıyor… O bağırma sesi, sanki kulaklarımı delip beynimde yankılanıyor… Elimde değil, o hissi bir türlü yenemiyorum, nasıl olursa olsun, o bağrışmalar bitsin istiyorum.
    ···
  19. 144.
    0
    Bağırma artık.
    ···
  20. 145.
    0
    Bu hissi, karşımdakine anlatmaya çok çalıştım. Ama olmuyo, ne kadar anlatırsan anlat, hangi kelimeleri seçersen seç, anlatamıyorsun. Bazı şeyleri, onu yaşamayana anlatamıyorsun. Bunun, karşı taraftaki kişiyle hiçbir ilgisi yok. Sadece, öyle bir çocukluk geçiren kişi bu hissi anlayabilir. O kişiye, bunları anlatmama, kendimi anlatmaya bile gerek olmaz. Sadece, “babam gibi hissediyorum” desem bile, bu yeterli olur.
    ···