insanları gizliden yönetmeden önce onları iyi tanıman gerekiyor panpa.

Her insan şunları ister:
1- Sağlıklı olmak be hayatını devam ettirmek
2- Uyumak
3- Beslenmek
4- Para kazanmak ve paranın elde edebileceği şeylere ulaşmak
5-Ölümden sonraki hayata ulaşmak
6- Cinsi ihtiyaçlarını tatmin etmek
7- Çocuklarının iyi durumda olması
8- Önemli bir insan olmak

Bütün bu istekler yerine getirilebilir ama bir tanesi çok nadiren yerine getirilebilir. Ama sen birinci olduğun için bir den fazlasını yerine getireceksin ilerleyen vakitte.

Her insan, iltifattan hoşlanır ama sorduğunda inkar eder. Hepimiz samimi takdiri özleriz. Samimi bir dil ile övülmekten hoşlanırız inkar etmeyin. Fakat bunlarla nadiren karşılaşırız.

Halbuki istek, insanın içini kemiren açlıkların, susuzlukların en şiddetlisidir. Kalbin bu açlığını ve susuzluğunu tatmin etmeyi bilen insanlar, başkalarını avuçlarının içinde tutarlar.

Önemli olmak arzusu insanları hayvanlardan ayıran başlıca özelliklerden bindir.

Günaydın, dün gece sorduğum soruya kimsenin cevap vermemesi ilginç. Herneyse önemli değil, ilerleyen vakitte bu yazdıklarımın değerini daha iyi anlayacaksınız.
Tanısan, seversin demeden önce insanlar ile ilgilen.
Eğer ki panpa sen insanlarla ilgilenmezsen insanlar seninle niçin ilgilensin? Biz başkaları üzerinde iyi bir izlenim bırakarak onların seninle ilgilenmelerini beklersen hiçbir zaman hakiki, samimi dost sahibi olamazsın kardeşim benim.

Hakiki dostlar beklemekle kazanılmazlar.

Ayrıca dürüst ol ailen dışında kimse seni gün içerisinde 10 saniyeden fazla düşünmüyor. Düşünmeleri için bir sebeb yok.

Öğle yemeği arasında yazıyorum.
Hayatın en acı güçlükleri ile karşılaşan ve insanlara en büyük kötülükleri yapan kişiler, arkadaşlarıyla ilgilenmeyen kişidir. insanların başına gelen bütün kötülükler, işte hep bu insanlardan gelir beyler.

Bir çok kişi tarafın dan sevilmek için özet olarak;
1. Başkalarına karşı samimi bir ilgi göster.
2. Gülümse.
3. isimleriyle seslen.
4. iyi bir dinleyici ol. Başkalarını kendilerinden bahsetmeye teşvik et.
5. Samimi davranarak insanlara kendilerinin önemli birisi olduğunu hissettir.
6. Karşındaki kişinin ilgilendiği şeylerden bahset.

Akşam geldiğimde fikir aşılama ve

insanların senin gibi düşünmesinin

taktiklerini yazacağım şimdilik kendine iyi bak.

Arkadaşlarınla çektirdiğin bir fotoğrafa bakarken resimde önce kime bakıyorsun?
Herkesin seninle ilgilendiğini sanıyorsan şu soruma cevap ver:

Bu gece ölsen cenazene kaç kişi gelir?

Biliyorum zor.. Direk olarak kendi fikirlerini karşındakine aşılamaya çalışırsan, onun gururuna, saygısına, zekasına en ağır darbeyi vurmuş olursun. Bu da onu sana karşı aynı şekilde davranmaya yöneltir ve fikrini değiştirmeye çalışmaz. Sen ona a dan z e herşeyin mantığını anlatsan yine de onu kendi düşüncesinden vazgeçiremezsin.

O halde "şunu ispat edeceğim" diye söze başlamak doğru değildir panpa. Çünkü bunun manası: Ezik bin, ben senden daha akıllıyım birkaç sözle senin düşüncelerini değiştireceğim demektir.

Bu şekilde hareket etmek karşındakine meydan okumaktır. Seninle baştan mücadele etmeye başlar.
insanların düşüncesini değiştirmek çok zor bir iştir. Bunu neden daha da zorlaştırasın ki ve kendini riske atasın.
Her neyse bir şeyi ispatlamak istiyorsan, bunu kimseye hissettirmeden yap. Bir şey öğretmiyormuş gibi davranma. Bilinmeyen bir şeyi, unutulmuş birşeyi hatırlatıyormuş gibi anlat. *

Biri sana yanlış düşündüğünü söylerse, sende kendi düşüncelerinin yanlış olduğunu bilsen dahi bunu kabul etmek istemezsin. En iyisi söze şöyle başla: Benim düşüncelerim daha farklı. Belki yanılıyorum. Çoğu kez de yanılırım O zaman meseleyi bir keıe beraber inceleyelim, eğer yanılıyorsam, yanlışımı düzeltmiş olurum.

Bu türlü sözler insanı hemen etkiler:
Belki yanılıyorum.
Çoğu kez de yanılırım..
o zaman meseleyi beraber inceleyelim. işte bu türlü sözler tartışmaya yol açmaz.

insanların çoğu mantıklarına göre hareket ederler.
insanlar arasındaki konuşmalarda ben kelimesi oldukça çok yer kaplar. Bu söze gereken değeri vermek en akıllıca davranıştır. "Benim" arabam, "Benim" evim, "Benim" fikrim, ülkem vs. sözleri de aynı etkiye sahiptir. Bir kelimeyi yanlış telaffuz etmenin, veya yanlış yazmanın, bir tarihi yanlış söylemene itiraz eden birisiyle karşılaştığında kızarsın. Çünkü doğru zannettiğin bir şeyi bildiğin gibi kalmasını istersin. Sonuçta, bildiğini değiştirmemek için uğraşırsın.

not;
insan hata yaptığı zaman, kendi kendine yanlışını kabul edebilir. Ama yanlışını başkası ortaya çıkardığı zaman bunu hazmedemez.

Senin gibi düşünmesini istiyorsan karşında ki insanın ve düşüncelerini itiraz etmesini istemiyorsan;
aklımda kaldığı kadarıyla
tahmin ettiğime göre
zannederim
..gibi kelimeler kullanarak herkesle rahat rahat konuşabilir ve sözlerine kimse itiraz etmeden kabul eder ayrıca karşında ki insanın yanlışlarını düzeltebilirsin.

Hedefinine sağlam adılar atmaya başladığında önüne hiç ummadığın yerlerden engeller çıkacak. Sabah bana mesaj atan birinci nin mesajını tekrar gözden geçirir. Herkesin kafadı farklı çalışır ama amaçları bu hayatta bir iz bırakabilmek. Bilmen gereken bir mesele daha var insanlar gerçekten çok egoludur kendilerini farklı farklı şekillerde tatmin etmeye bayılırlar, örneğin sözlüğe bir bakım zevk için girip milletin anasına bacısına sövüp çıkan insanlar var bu insanlarda kendilerini böyle tatmin ediyorlar bu yüzden herkesi giblemeye kalkarsan ilerleyemezsin. insanlar senin amaçlarınla, hedeflerinle dalga geçip seni küçümseyecekler. Kardeşimin mesajında ki ayrıntıyı fark ettiniz mi? Kardeşimizin bir projesi var ve bunu sevdiklerine (aile, eş, dostuna) anlatmış vakit geçtikten sonra arada sırada noldu senin o projen diye sorular sormaya başlamışlar. Aslında bilmediğin bir şey var isanlar senin hayallerin ile ilgilenmez elinde ki sonuçlara bakarlar. Yanında ki bazı kişiler sana destek çıkacağını herhangi bir konuda zorluk çektiğinde yardım edeceğini söylerler. Onların yardımlarına ihtiyacın yok! Aile, eş, dost bir gün var bir gün yok.

Onların varlığı birşey kazandırmıyorsa yokluğuda bir şey kaybettirmez. Onların yokluğu seni öldürmez.

Kendine bir sor; çevremdeki insanların bana faydası var mı? Beni seviyorlar, anlıyorlar mı? Teselli, motivasyon, nasihat veriyorlar mı? Eğer bu üç sorudan biri hayır ise çıkar hayatından. Onlara ihtiyacın yok. Ne yapmak istiyorsan yap! Nasıl kendini rahat hissediyorsan onu yap. Tekrarlıyorum "Nasıl kendini rahat hissediyorsan onu yap." Bu sözü analiz et!

not

Eğer başkalarının düşüncelerini kavramayı, her meseleye başkası gibi bakmayı öğrenirsen bu senin için çok büyük bir başarıdır.

Olaya samimiyetle yaklaş ve olaya karşınızdakinin penceresinden bakmaya çalış.

Dikkatli okumaya devam et panpa çünkü sana bütün tartışmaların önüne geçecek, kötü düşünceleri yok edecek, en iyi düşünceleri ortaya koyacak, başkalarının seni dikkatle dinlemesini sağlayacak bir cümle yazacağım;

Kuralları biliyorsun artık!

Karşında ki at gözlüklü insanlara şunları diyerek başla;
Seni bu düşüncelerinden dolayı suçlamıyorum. Senin yerinde olsaydım ben de senin gibi düşünürdüm?
Söze böyle başlamak en inatçı insanları bile yola getirir. Ama bu cevabı, samimi bir şekilde vermelisin. Çünkü sen de karşınızdaki insanın yerinde olsaydın böyle bir cevap hoşununa giderdi.

-- şimdi fitnesse gitmem gerek geldiğimde yazmaya devam edeceğim --

insanın kendi fikirlerine, başkalarının fikirlerinden daha fazla değer verir. O halde kendi düşüncelerini başkalarına direk olarak kabul ettirmeye çalışmak doğru değildir kardeşim. Tavsiyelerde bulunarak karşınızdakinin bunu anlamasını sağlamak daha akıllıcadır.

Kimse başkasının etkisi altında bir şey yapmak istemez. Herkes kendi düşüncesiyle hareket etmek, kendi isteğiyle bir şeyi yapmaktan zevk alır kardeşim bu yüzden başkalarını etkilemek ve senin gibi düşünmesini sağlamak istiyorsan;
Karşınızdakine fikrin kendisinin olduğu izlenimini ver.

5 adım;
1. Dostça yaklaş
2. Samimi olmaya çalış
3. Dinle
4. Tanı
5. Kendi fikrini sanki onun fikriymiş gibi aşıla

2. paragrafa inanmıyorum ama rez

Gecen güzel olsun! Zifiri karanlık günlerin elbet bir gün parlayacak.

insan fazla konuştuğu zaman karşısındaki insanların kendisi gibi düşüneceğini zannederler garip ama gerçek.
kısa örnek; esnaflar herhangi bir dükkana girdiğinde muallaklerin çenesi düşer ve bir şeyler satabilmek için zütünü yırtarlar. Ayrıca çok fazla itiraz ederler bu yüzden küçük esnaf olmaya mahkûmdurlar.

insanları kazanmak ve senin gibi düşünmesini sağlamak istersen bu sözü kulağına küpe yap kardeşim;
Karşınızdakinin konuşmasına fırsat ver.

not

Eğer karşında ki insanı eleştirmek ama kişinin sana hayran kalmasını, fikirlerini kabul etmesini istiyorsan;

1. Karşında ki insanı sinirlendirmeden, sıkmadan onu överek söze başla. Nedenini biliyorsun panpa! Ya sürekli geçmişte yazdıklarımı tekrarlamak istemiyorum ama konuyu daha iyi kavraman için uyarıyorum canım kardeşim.
2. Karşında ki kişinin hatalarını dolaylı bir şekilde anlat.
3. Kendi hatalarından bahset bu sayede karşında ki rahatlar ve hatalarını kabul eder.

Bu konunun son önemli notu;

Gülümsemeye en çok muhtaç olan kişi, başkalarına verecek tebessümü olmayan kimsedir!

E M P A T i

Karşınızdaki insan tamamıyla hatalı olabilir. Ama hata yaptığını kabul etmez. Bu yüzden onu eleştirme. Onu anlamaya çalış. Bunu ancak birinci olmak isteyen biri yapabilir. Başkalarının böyle düşünmelerinin bir sebebi vardır. Bu sebebi anlayabilirsen, karşınızdakinin hareketlerinin sebebini anlayabilirsin. Önce kendini onun yerine koymaya çalış ve Ben onun yerinde olsaydım ne yapardım? Nasıl davranırdım? de. Bu şekilde davranmak sana birçok fayda sağlar. Vakitten tasarruf etmeni ve sosyal ilişkilerde başarılı bir şekilde hareket etmeni sağlar.

Kendi işlerine gösterdiğin ilgiyi, başkalarına gösterirsen, herkesin aynı şekilde hareket ettiğini görebilirsin.

Başkasından bir şey yapmasını istemeden önce, olayı karşınızdaki gibi düşün.
Bu insan neden bunu yapmak istiyor? diye sor. Ve sebebini bul. O zaman durum değişir ve karşında ki muallak seni dost olarak görür ve dediklerini dikkate alıp dediklerini yapar.

Üzgünüm, bu aralar yoğunum. Gönül isterdi ki tek seferde bu makaleyi yazıp bitirmek ama mümkün değil.

Şimdi konuyu biraz toparlayalım, karşında ki kişinin senin gibi düşünmesini istiyorsan özet olarak;

1. Tartışma, çünkü hiç bir tartışma kazanılmaz.
2. Başkaların düşüncelerine saygı göster, kimseye yanıldığını söyleme.
3. Yanlışını kabul et.
4. Konuşmalarına dostça başla.
5. Karşındakinin sana evet diye karşılık vermesini sağla.
6. Karşındakinin çok konuşmasını sağla, bırak anlatsın kendini bin.
7. Meseleye başkasının gözüyle bakmaya çalış.
8. Karşınızdakinin düşüncelerine sempati göster.
9. Kişinin hassas duygulara hitap et.
10. Düşüncelerini örneklerle ortaya koy.

Karşında ki insanın sevgisini kazanmanın en basit ve kolay yolu;
Gülümsemektir, birinci olmak istiyorsan ve insanların saygısını kazanmak istiyorsan gülümse panpa.
Çünkü gülümsemek, ben seni seviyorum. Seni gördüğüme sevindim demektir.

not;
Sırıtmayla gülümseme çok ayrı kavramlardır. Sırıtma ile gülümseme arasındaki farkı tanımayacak ve hissedemeyecek kimse yoktur. Sırıtmanın yapmacık bir hareket olduğunu hepimiz anlarız ve ondan nefret ederiz. Biz gerçek gülümsemeden, kalbi ısındıran, insanın içinden doğan ve değeri olan gülümsemeden bahsediyoruz.

Başta dediğim gibi hayat zor, başarılı olmak daha zor. Zorun üstünde yükselebilmek için kendimize çekidüzen vermemiz lazım hatalarımızı tespit edip teker teker düzeltmemiz lazım. insanları yönetmek istiyorsan kardeşim biraz sakin ve sabırlı ol. Dün içerisinde insanlar ile daha fazla ilgilen, alıştırmalar yap herhangi bir yere gittiğinde farklı insanlar veya tanıdığın insanları gördüğünde gülümse ve selam ver bu tarz küçük adımlar ileride birinci olmanı daha kolaylaştıracak.

Ayrıca insanları eleştirme huyundan da vazgeç. Başkalarının kötü yönlerini açığa çıkarmak yerine onların iyi yönleri üzerinde durmaya çalış.

Neden mi o sözü analiz etmen lazım; Başta dediğim gibi okumaya devam et. Bir pgiboloğun kısa ve anlamlı hikayesini sizinle paylaşmak istiyorum beyler doktor diyor ki; bir hastam vardı, evlilik hayatı facia ile sonuçlanmıştı. Karısı sevgi istiyor, çocuk sahibi olmayı ve nüfuz sahibi olmayı istiyordu. Hayat, onun bütün ümitlerini altüst etmişti. Kocası onu sevmiyordu. Yemeklerini onunla yemiyor, sofranın başına geçiyor ve karısını kendisine hizmet etmeye mecbur ediyordu. Karısı çocuk doğurmamış, önemli bir mevki sahibi olmamış, nihayet delirmiş ve kendi kafasında kocasını boşamıştı. Bu gün kendisini ingiliz aristokratı ile evlenmiş kabul ediyor ve hanımefendi olarak hitap edilmesinde ısrar ediyordu. Kendisini her gece yeni bir çocuk doğurmuş kabul ediyor ve beni gördüğünde: Doktor dün gece bir çocuğum daha oldu. Devam okudukça ilgimi çeken şu soru ve cevapı gördüm; Bu hastayı ileştirme imkanınız var mı? Bu hastayı iyileştime imkanım olsaydı iyileştirmezdim çünkü kendisini nasıl rahat hissediyorsa öyle yaşıyor.

not;
Değersiz insanlar eleştirir ve şikayet eder.