bir orospunun hakettiği sonu

dönünce ben izlemeye başladım bunu. nasıl güzel bi vücuttu, sanki rüya gibiydi. benim bişey yapmadığımı görünce kafasını gene sarı saçlarını savurarak geri çevirdi. onu izlediğimi görünce, elbisenin içindekini merak etmiyo musun diye sordu.

hemen toparladım kendimi, ve fermuarı açmaya başladım. o kadar beyazdı ki teni süt gibiydi adeta. ve de o kadar güzel kokuyodu ki sadece kokusu bile sarhoş etmeye yetmişti. fermuarı sonuna kadar indirdim ve bembeyaz vücudunda bi tek kırmızı iç çamarşırları kalmıştı. oda kırmızı, yatak kırmızı, ruju kırmızı, çamaşırları kırmızı, sarı saçı ve bembeyaz teniyle o, o kadar güzeldi ki...

sarılmak istedim o an sadece, o görüntüye sarılmak istedim. sımsıkı sarıldım belinden okşayarak, ensesinden öpüyodum saçlarının arasından. ellerim nihayet göğüslerine yaklaşmıştı ama nedense bir türlü dokunamıyordum.

sonra sütyenini açmamı istedi, ben onu da açınca uzandı yatağa sere serpe. uzanırken de ellerimi tuttu. beni çekti kendine doğru, ve gene öpüşmeye başladık. dokunamadığım göğüsleri göğüslerime dokunuyordu ve beni inanılmaz heyecanlandırıyodu. gözlerimin göğüslerinde olduğunu anladı ve bir eliyle kendi göğsünü tutarak okşamaya başladı. onun bu hareketi bana cesaret vermişti ve o anda yapışmıştım göğüslerine. hem öpüyordum, hem okşuyordum. ve benim alet gene kalkmıştı.

iç güdüsel olarak boxer zaten onun vajinasının üstündeydi. sertleştiğini hissedince göğsündeki elini sırtımdan gezdirerek boxer ıma getirdi. önce elini içine attı, orada biraz okşadı sonra iki eliyle boxer ı çıkarıp attı. artık zıvanadan çıkmıştım. doğruldum ve ben de onun çamaşırını çıkardım bacaklarını da okşayarak. sonra tekrar eğilip öpüşmeye başladık.

bu benim belimi okşuyordu sanki artık yapmam gerekeni yapayım diye. ama ben bir türlü yapamıyordum. ne yapmam gerektiğini çok iyi biliyordum ama bir türlü yapamıyordum. sonra bu elini alete attı ve kuvvetli bi şekilde kendine doğru çekti. sonra bi kayganlık hissettim. sıcak ve kaygan. sadece bir kısmı içerideydi ama o kayganlık ve sıcaklığı unutmam mümkün değil.

sadece anlamaya çalışıyordum o anda yaşadığım hissi. sonra bu tekrar ellerini belime attı ve, belimi kendisine doğru çekti. ben tamamen onun içine girdiğimde bir anda öyle bir inledi ki terler dökülmeye başladı üstümden. ellerini bırakınca refleks olarak ben geri gittim. sonra o tekrar beni içeri çekti ve tekrar o inlemeyi yaptı.

tam o sırada o kadar zevke gelmiştim ki boşaldım. ve bi anda bunun etkisiyle ben de inledim. ben inleyince, herhalde inlemem ona komik gelmiş olcak ki, bi anda gülmeye başladı. biraz önce her türlü muameleyi yapan kadın, daha içinden bile çıkmamışken kahkaha atarak gülüyordu. boşalmanın etkisine bir de bu moral bozukluğu eklenince alet bir anda küçücük kaldı. sonra bunun içinden çıkıp doğrulunca, bu benim aletin halini gördü. bi kahkaha da orada bastı. gülme mi tutmuştu nolmuştu bilmiyorum ama kadın durmuyo, ne görse gülmeye başlıyodu.

hatun da doğruldu, bir yandan özür dilerim diyodu, bir yandan da gülmeye devam ediyodu. sanırım küçük müçük diyip aldırmamış o zamana kadar beni mutlu etmek için kendini motive etmiş ama o anda yaptığım şeye dayanamayarak bütün o motivasyonunu salmıştı. ben o kadar sinirleniyordum ki anlatmam mümkün değil. ilk denememdi, erkekliğimi ilk tadacağım gündü ve bu hatun kahkahalarla benim performansıma gülüyordu. kendinizi orada hayal edin. o anda ölmek istedim sanki. gene hiç bişey demedim, yüzümü yere eğdim ve eşyalarımı toplayıp giyindim, çıktım.

aradan yarım saat geçmiş. tabi bunların en az 20-25 dk sı hatunun beni havaya sokmasıyla geçmişti zaten. ama dayım beni görünce, bak sen ilk deneme için hiç fena değil demişti. zaten amk öyle bi gazlıyodu ki beni, başıma ne geldiyse onun yüzünden gelmişti. o iyiydi diyodu ama içeride olan bitenden haberi yoktu. ben belli etmemek için gülümsedim. sonra beni aldı ortaköyde güzel bi yerde akşam yemeği yedik. dayımlara gittim ve o gece orada kaldım.

gece bi ara saate baktım, saat 4 olmuştu ama ben gram uyuyamamıştım. sürekli o an geliyodu aklıma ve ölcek gibi oluyodum. alete dokunuyordum, kaldırıcak şeyler düşünüp, okşuyordum falan ama hiç bişey olmuyodu. o gece benim için adeta bir milat olmuştu.

ertesi gün okula gittim ama ölü gibiydim. kimseyle konuşmadan köşeme çekilmiş etrafı izliyodum. sorna günler haftaları izledi, haftalar ayları ve yılları, lise 2 nin yazına kadar böyle devam edip gittim. her allahın günü o anı düşünüyordum. alette ne bir kıpırdama ne bir hareketlilik hiç bişey olmuyodu. tam iki buçuk sene boyunca, gece kamyon devirmeler hariç hiç mastürbasyon yapmamıştım. içimde artan bi nefret ve güvensizlik vardı.

ama haftada en az bir gün de bir şekilde o hatunu görüp onu uzaktan izliyordum. adını öğrendim, öğrenciymiş onu öğrendim. iç mimarlık öğrencisiymiş ama bu sinanla tanıştıktan sonra okulu pek sallamamış. sinanın gözdelerindenmiş, saatliği en yüksek çalışan hatunlarındanmış. daha üniversitede öğrenci olmasına rağmen altına jip çekmiş, kendi evine çıkmış. mükemmel bi hayat sürüyormuş (tabi huurluğu hariç). bakımını ekgib etmiyoru, sürekli güzelliğini korumaya çalışıyomuş ki sinanın gözdelerinden olmaya devam etsin.

lise 2 nin yazında, biz yazlıktayken sahilde her gün gidip kestiğim bi kız vardı. öyle sanıyorum ki bu da benden hoşlanmış, her gün daha yakın yerlerde duruyoduk. sonra bunla tanıştık, sevgili olduk, derken, çıkmaya başladık. sonra kız sevişmek istediğini söyledi. benimle böyle bir şey yapmayı çok istediğini söyledi. kızın vücudu çok güzeldi ama ben bir türlü kendimi cinsel açıdan toparlayamıyodum. ama bir kız sevişme teklif eder de ben reddedersem bunu erkekliğime yakıştıramazdım. bunu da ekreklik meselesi haline getirdim ve bu kızı bizimkiler yokken bizim eve getirdim.

daha kapıyı kapatır kapatmaz bu üstüme atladı. nasıl azdıysa artık bilemedim, öpüşmeye başladık daha hemen kapının arkasında. ben de kendimi kaptırmış, bunu öpüyor okşuyordum ama alette gram oynama yoktu.

sonra bu üstümdekileri çıkarmaya başladı, çıkartırken bi yandan da öpmeye başladı. bunun üstü zaten açık gibiydi, bikinisinin üstüne gömlek gibi bişey vardı. ben de bunu soydum ama aklıma hep o akşam geliyodu. kız beni tamamen soydu ben de onu soydum.

benim aleti inik görünce eğildi ve eliyle okşamaya başladı. içimden al işte bu da huurymuş amk bi ben bilmiyorum bu işleri dedim kendi kendime. sonra öpmeye başladı, sonra da somurmaya. ama ne yaparsa yapsın hep o huuryu aklıma getiriyodu ve hiç bişey hissedemiyordum. tam 5 dk yaladı, somurdu, öptü ama nafile. olduğu gibi kalmıştı. sonra durdu bana baktı, aşkım benden kaynaklanan bişey mi var, beğenmiyo musun, yoksa beni ciksi bulmuyo musun gibi bir sürü dır dır etmeye başladı.

sonra sanki o, gerçekten o huurymuş gibi kızdım buna. çok hızlı davranıyosun, bütün isteğimi kaçırdın biraz kız gibi ol ya. biraz tahrik et, hiç bişey anlamadım yaptıklarından gibi bir sürü şey söyleyerek kızın ağzına sıçtım orada. zaten çok seviyodu beni, hüngür hüngür ağlamaya başladı. çıplaktı etrafında kimse yoktu, o kadar kızmış olmama rağmen tek destekçi beni buldu ve o en saf haliyle geldi bana sarıldı. bir yandan ılık gösyaşları göğsümden aşağı iniyor bi yandan da özür diliyodu. ona kendini ne kadar suçlu hissettirdim bilmiyorum bile. ama sonra üstünü topladı, ben hiç birşey diyemedim, ve o hoşçakal diyerek gitti.

ertesi gün, sahilde tek başıma oturup denizi seyrediyodum. başını öne eğmiş bu geldi yanıma. özür dilerim dedi. çok istiyordum seni, ama seni düşünemedim o anda çok bencillik ettim kusura bakma dedi. öyle şeyler diyordu ki, hem içim kan ağlıyordu, hem dün yaptıklarından kalma içimden atamadığım bi nefret vardı (çünkü gözümde o da öyle bir huurydu işte), hem de suçlu hissediyordum kendimi.

çektim bunu karşıma, ve ona bi tokat daha attım. böyle bir ilişkiye devam edemiceğimi, bu şekilde yapamayacağımı söyledim. sonrasında kulaklarımda öyle bir uğultu başladı ki, o neler söyledi, ne gözyaşları döktü, ne yaptı hiç birini duymuyor hissetmiyordum. hiç konuşmadım ve o ağlayarak veda edip gitti. o gidince sabaha kadar sahilde orada kaldım, içimdeki nefret öylesine büyümüştü ki yere göğe sığdıramıyordum.

sabah olunca babamın yanına gittim, ve her yaz buradayız hiç yeni yerler görmüyoruz, çok sıkıldım buradan dedim. meğer o da zaten böyle bi plan yapıyomuş. tam üstüne geldi. fransa tatili ayarlamış halbuki önceden, ama sırf ben burayı çok seviyorum diye erteleyip duruyomuş. sonra bunu duyunca sevindi. o zaman fransaya gidiyoruz dedi. hayatımın ikinci dönüm noktasınıysa fransa da yaşayacaktım.

fransa da çok güzel bi tatil köyünde kalmaya başladık. ortamın havası mı yaradı bilmem, orada birden açıldım. türkiyeden daha geniş bi çevrem oldu. her gece toplaşıp bir yerlere gidiyorduk. daha 3. günden itibaren fransız bi kızla çok ateşli bi ilişkiye başlamıştım. ve biliyordum ki bu ilişki de yatağa gidecek. öyle de oldu.

bu kız kızıl saçlı ve hafif çilli biriydi. sürekli beni şaşırtan birşey buluyodu. evine davet etti bigün. ne olcağını adım gibi biliyordum ama hazırlığımı tam yapmıştım. hatun (adı Emeline bu arada) çok güzeldi ve gerçekten onunla çok güzel bişeyler yaşamak istiyordum. evine girdik.

tıpkı yazlıktaki gibi başladı, kapıyı kapadık ve ayaklarını belimde birleştirerek belime atladı. orada öpülmeye başladık. atladı oradan ve üstümdekileri yırtarcasına çıkardı. bu kadar arzulusunu ferrelarda bile görmemiştim. incecik vücudunu daha ayaktayken benimkiyle birleştirmiş duvardan içeri geçecekmişiz gibi öpüşüyorduk. alet gene bildiğiniz gibi sizlere ömür ama.

sonra aşağı baktı, yüzüme gülümsedi, aslında o kadar yaramaz ve arzulayan bi gülümsemeydi ki buradaki liseli binler daha o gülümsemeyle boşalabilir. bu eğildi öyle bir somurmaya başlamıştı ki, öteki kızla arasında sanki 5 gömlek fark vardı. bu sefer ki hoşuma gitmeye başlamıştı ama çok geçmeden nöbetlerim tutmaya başladı. ve bu kıza karşı da nefret etmeye başladım bi anda. o bir erkeğin isticeği herşeyi yapıyodu ama bende tık yoktu.

gene 3-5 dk sonra durdu. eğildiği yerden yüzüme baktı. bi anda ayağa kalktı ve hiç beklemediğim bişey yaptı.