bredadan maltaya bi aşk hikayesi

beyler 1. entryi editliyorum, fotoğrafları koyuyorum, birazdan başlayacağım.

düzelttim beyler, karakter indexi için, kim kimdi, hangisi hoştu, derseniz 1. entrye bana sormadan bakabilirsiniz.
E hadi başlayalım yavaştan o halde

evet beyler buraya kadar günlük tarzı bişey tutmuştum onun da yardımıyla çoğu detayı atlamamaya çalışarak anlattım, ancak bundan sonrasında atladığım yerler olursa flashbacklerle dönücem oralara da..

beslenme kutusu >> http://inci.ca/uy69h2cb1l >> wildstylez - back to history

previously on lost yaparsak, amsterdama gittik proje için, bizim çocuklar geldi, eğlendik, projenin amsterdam aşamasını tamamladık döndük bredaya, ilk gün skypedaydık biloyla ulaşla, ertesi güne geldik. Akşam yine bizim katta ufak çapta bi party var, Audrey, Keko, Marco, Anais oturuyorlardı, bende izmirden 2 tane arkadaşım var onlarla skypeda görüşecektim o akşam, başlangıçta bi selam verdim, az biraz muhabbet ettik ama sonra odaya dönüp skypea başladık. O arkadaşlarla skype 3 saate yakın sürdü, hatta bi ara bizim kız geldi napıyosun ne ediyosun falan hala mı skype, sonra rahatsızlık vermiyim ben diyip, geçti salona tekrar. Neyse o gece biz skypeı uzun tuttuk, partiyide kaçırdık tabi, çok uzun bi parti olmadı daha çok sohbet, alkol kıvamında geçti, dışarı falan çıkılmadı. Ama artık her anımı onunla geçirmek istediğim için, o 3 saatlik skype bana 3 gün gibi gelmişti..

Bu arada okul bize tatil, 1 aylık süreç içinde, herkes projeye yoğunlaştığı ve okuldaki tüm dersler projeyle bağlantılı olduğu için, okula gitmiyoruz. Ohh ne kebap lan demeyin, it gibi yardırıyoruz gün içinde, zannetmeyinki hep parti hep esrar amk, o gece, gündüz tamamen yardırış. Neyse beyler o arada okulun facebook sayfasından duyurular geçiyor 1 haftadır, yok işte 21 mart gecesi okulda party var herkes davetli falan diye, ulan tabi bize ters amk okulda ne partisi lan bu diyoruz. neyse o gün bizde arkadaşlara sorduk orada okuyan, akşam parti varmış nasıl oluyor, nası bişi hacım diye, elemanlarda mutlaka gidin efsane parti oluyor falan dediler. Tabi benim gibimde değil, hiçde modda değilim, ulan okulda parti mi olur amk diye geçiriyorum içimden..

rezerveeeeeeeeeeee

http://inci.ca/uk8pep3dps

Neyse beyler akşam oldu, millet bizde yine, bu sefer önceki güne kalabalığız 8-10 kişi falan (8-10 ne lan demeyin alıştınız 25-30a tabi, herkes asyaya gitti proje için onlarda yok 1 ay) agnes, keko, audrey, anais, natalya, bizim türk kızları falan var takılıyoruz, içiyoruz falan, o ara bi arkadaş dedi skype yapalım mı diye, ben tekrar skype a gittim, bizim kız bi rahatsız oldu böyle. bi yarım saat sonra falan bayram geldi, dedi partiye gidecek miyiz falan, dedim bilmiyorum, he dedi bu arada bizim kız biraz bozuldu galiba, 3 gündür skypedaymışın akşamları, rahatsız da etmek istemiyor seni ama sıkıntılı yani biraz dedi.

Dedim ben onu yirin, yirin. Triplere de girermiş hemen, bebeyim ya.. Derken tabi ben skypedaki elemanlara satışı koydum , giberler dedim sonra görüşürüz muallakler.. onlarda sağolsunlar anlayışlıydılar, ben gibtir ettim bunları, bunlarda benim odanın karşısındaki yangın merdivenlerinde sigara içiyorlar, agnes natalia bide bizim kız...

Hemen yanladım bende tabi, bizim kız biraz soğuk davranıyor bana pas vermiyor falan, kızgın gibide biraz ama belli etmemeye de çalışıyor. Neyse sonra muhabbet partiden açıldı işte gidicez mi gitmeyecez mi falan, dedim ben kararsızım, pek gitme taraftarı değilim, kimisi istiyor kimisi benim gibi kararsız. Bi anda millet benim ağzıma bakar oldu, organizasyonları hep benle marco yaptığımız için, marco gitmek istiyor ben kararsızım falan, olay "maltaeriği giderse gideriz"e döndü, e dedim yürüyün amk o zaman ne duruyoz sizi mi kıracam. Herkes 5 dakikada şak diye hazırlandı, millet dünden razıymış meğer. Atladık bigibletlere gittik partiye.

Beyler bu arada parti bizim okulun kafetaryasında olacak, kafeteryada hani öyle ahım şahım bi büyüklükte değil, ama hollandada clublar genelde enine olmak yerine dikine olduğu için, insanlar zützüte dans etmeye alışkın. Aksine bizim kafeterya hem enine hem dikine genişti, ama içeri bir girdik ki adamlar bildiğin çalışmış. Sahne kurulmuş, disco ışıkları, yanarlı dönerli lazerler, vestiyer mestiyer, ulan sabah kafetarya, olan yer demezsin yani burası sabah kafetaryaydı diye, masa sandalye kalmamış etrafta yok böyle bi ortam.

http://inci.ca/u/do/ >> içeri bi girdik beyler direk bu şarkı çalıyor..

ortam şahane, bildiğin club, millet kopuyor, herkes öğrenci, değişik tipler yok öyle, millet bi de süslenmiş amk..

https://fbcdn-sphotos-a-a...25245879_1043691087_n.jpg ortam bu özetle beyler

https://scontent-b-fra.xx...25246049_1234329134_n.jpg aha bak bunlar ispanyol kızlar bizim mesela

https://fbcdn-sphotos-h-a...7daef9d5618b7ca9ad89e8d13 keko juliette falan

https://fbcdn-sphotos-a-a...068579338_637211625_n.jpg bizim ekip

https://scontent-b-fra.xx...55246106_1973666612_n.jpg bide beyler şu fotoda gördüğünüz gibi millettin eline yanıp sönen dalgadan vermişler, ışıkları bi söndürüyorlar, hadi NHTV eller havaya diyo eleman herkes bi basıyor aletlerin düğmeye, müzik var zaten kafalar olmuş, efsane bi atmosfer yaratıyorlardı, Djler çok sağlam, bide elektro gitarist bi eleman çıktı, adamlar çalışmış baya dj ile, disco ritmine uyan sololar falan atıyor eleman. Efsane bi ortam var yani.. Bi de bu hollandalılar eğlenmeyi biliyor ipneler, ondan işin piri yani, hele bu club disco, işte elektro, dance, house müzik olaylarında 1 numaralar zaten..

https://scontent-b-fra.xx...248579520_256928837_n.jpg

http://inci.ca/udfz7_t73z >> Party shakers >>>

gaza geldim amk iyice döndük o günlere.. içeri girince bi baktık bizim juliettlerin ekip de orda, ispanyollar falan dedim ya yukarda onlar da juliettelerle aynı evde kalıyor, bizim partilere geç gelen ekip. Neyse biz hep beraber takılmaya başladık ekip iyice kalabalıklaştı, hadi dedik bi sigaraya çıkalım,
o ara duty freeden aldığımız paketlerin sonuna geldik, tabi alternatif yollar arıyoruz, bizim hatunda tütün sarıyor, bende inceden öğrenmeye çalışıyorum, sigara çok pahalı amk, tütün her türlü ucuza geliyor orda.
neyse çıktık biz sigaraya, marco ile juliette yine yakınlaşıyor inceden, sonra bunlar girdiler içeri, biz bi sigara daha yaktık, bu geldi sarıldı bana, 1-2 muhabbet çevirdik orda, inceden bir rüzgar var, ben iyice sarmaladım bunu, baya sıcak bi atmosfer var yani. bi 5 dakika sonra falan girdik içeri, başladık dans etmeye, tabi kafalar da çok güzel değil o yüzden sıkılmaya başladık gibi.

@232 hikayeye bayıldığını biliyorum, girdiğimi entryi ilk okuyan olmak için sürekli hikayenin başında f5 yaptığınında farkındayız.. inkar etme mayki :/

@235 vakit kaybetme yazmaya devam çatlatma
https://fbcdn-sphotos-a-a...068579338_637211625_n.jpg
sizin ekipteki en soldan 2.ci fenaymıs

http://inci.ca/u8ht8mf8zm eurovision can'dı.. Bu seneki muallakyi beğenmedim amk.

Beyler yine tam ben soracaktım, hadi gidelim mi inceden diye, çat bu geldi direk hadi gidelim ya çok baydı dedi. senin ağzından bal damlıyor gel buraya dedim yapıştım dudaklara, zaten bahane arıyoruz öpmeye, tabi ağzından bal damlıyor demedim de, çok güzel konuştun ver o dudaktan bi dene dedim. Marco çoktan varmıştı zaten eve, erken kaçtı oda, yaşlı kalıyor biraz oda, çok uzun takılamıyor öyle ortamlarda, oda benim gibi, rockçı eleman amk sarmıyor çok. Biz mecburiyetten gittik o zamana kadar ama nasıl alıştıysak şimdi de arıyoruz o geceleri. Fakir metalcilerle takılmaktansa clubda takılmak iyiymiş diyorum.. Şaka lan şaka, metal candır..

@236 o Juliette işte çok güzel kızdı harbiden, kıvırcık mıvırcık ama doğal bi güzelliği vardı, 18 yaşındaydı, hem marcoya yazıyor, hemde fransadaki sevgilisini idare ediyordu, tabi bu durum 2-3 hafta içinde patlak vericekti ama kızın gibinde değildi. Gelicem oralara..

@238 hangisine postayı koydu fransızamı marcoyamı merak ettim :D

http://inci.ca/uerdiebd82

Geçtik evde marco sarmaya başlamış inceden cigarayı, bizde tam üstüne geldik. Muhabbetsin sohbetsin başladık, bide marco normalde zaten çok konuşamıyor ingilizce, o zamana kadar geliştirdiydi biraz kendini, bide ot içince amk o lanet italyan aksanıyla çok iyi konuştuğunu sanıp hiç susmuyordu. Biz başladık işte planlar yapmaya. Bilo ertesi günü öğlenden bredaya gelicekti eindhoven da inip, ulaşta bi sonraki gün direk amsterdama gelecekti. Biz hostelleri falan ayarladık, haftasonuna doğum günü için amsterdamdayız. Bizim kızda bilo geldikten sonra, akşdıbına hemen Amsterdama gelicek. ikiziyle onun sevgilisi gelecek paristen bide kuzeni onları karşılayacak, onlarla takılacaklar bi akşam, cuma akşamı da (ertesi akşam) hep beraber doğum günü partisi. Bu planlardan konuştuk, nası yapacaz, nası buluşacaz falan. Marcoların grupta tekrar amsterdama gidecekler, onlarda orada olacak yani, Audrey marco falan, zaten bizim kemik tayfa buydu, Asya grubu yokken, Audrey marco ben anais...

@239 ikisine de değil, ikisini de idare ediyordu, ama olay patlayacaktı belliydi, nitekim patladı * Marconun ilk patlaması bu değil tabi, daha olaylar baya karışacak..

malatya diye okudum amk

http://inci.ca/uyiatyymb2 >> Fena yolluk

Beyler o geceyi de hoş sohbetle tamamladık, gece beraber yatmadık ama, artık onsuz yatmak istemez olmuştum. Baya baya alışmıştım amk. Zor geliyodu geceler.

Neyse ertesi gün oldu, kalktık, kahvaltı falan, öğlen ben biloyu almaya gittim tren istasyonundan, aldık geliyoruz bigibletle falan, buda polonyadan geliyor ya, hesapta polonya daha soğuk, hollanda sıcak olur diye adam gibi mont falan getirmemiş, tabi nerden bilsin amk 15 temmuza kadar 3 gün ardı ardına güneş olmadı orada. Full rüzgar full hava kapalı, soğuk. Geçtik eve, bişeyler atıştırdık, sonra gel dedim tanıştıracam seni Anaisle,
bu arada Ulaşla Bilo muhabbetleri biliyorlar detaylarıyla anlatmıştım bunlara ben. O yüzden konuya hakim olmaları avantaj yani.

Velhasıl indik aşağıya, bizim biloda sevecen bi tip (zaten tentene benzettiği için ona tenten deyip duracak bizim oğlana) çaldık kapıyı, selamün aleyküm hoca bizi çağırmışın, demedik tabi ki de, dedim selam bu bilo, işte bende anais memnun oldum hoşgeldin beş gittin, biz girdik içeriye bi kahvesin bi sigarasın, biraz lafladık işte ertesi günkü doğum günün planından, nasıl haberleşip, nerde buluşacağımızdan bahsettik (nasıl haberleşme konusuna gelince, ben hollandada hiç hat almadım amk, aveayla takılıyorum, wifi heryerde var zaten, okuldan tut eve kadar o yüzden gerekde duymamıştım) sonra çıktık yukarı, oda çantasını hazırlıyordu zaten akşam ayrılacağı için.