-
188.
+3Gerçekleşmesini umduğunuz ihtimaller imkansızınız olduğunda aklınızda üzüntü oluşmaz. Hayal kırıklığı oluşur. Bir aptal olduğunuzu kabullenemezsiniz. Kendinizi eleştiremeyecek kadar körsünüzdür. 50 yaşına gelenlerin ulan ne hatalar yapmışım be demesi kendini kabullenmesinden sonra oluşan süreçtir.
Hikayenin bu kısmında ne olduğunu hatırlamıyorum. iki ihtimal var zaten. Ya o sırada kısa bir süre beraber olmuştuk ve benden nefret etmişti. Ya da o benden nefret edip hiç beraber olmamamızı sağlamıştı.
Bu kısımda hatırladığım tek şey bana ilk söylediği yalandı. Ya da benim ilk farkettiğim ahahah. Bana aynen şöyle demişti.
Seninle parktan ayrıldıktan sonra eve gittim. Ağlamaktan yorgun düştüm. Ve odaya babam geldi. Bana neden ağladığımı sordu. Ben de durumu anlattım. Ve senle görüşmemem için yemin ettirdi. Beraber olmayız... Babamı kaybedemem.
Büyük yalan büyük bahane ben o gün anlamıştım başıma gelecekleri. Şunu söylemek isterim. Oha dıbına koyduğum kız seni istemiyor gibtir git diyebilirsin. Ancak benim onunla geçirdiğim vakit normal bir vakit değildi.
Ortamda 1 milyon kişi var. Oradan birinin size aşık olma ihtimali 1 milyonda bir. Sizin ona aşık olma ihtimaliniz 1 milyonda bir. Birbirinize aşık olma ihtimaliniz çok düşük. Bunu her zaman biliyordum. Bunu korumaya çalıştım. Aşkı kaybetmemek...
ilerisi benim için pek hatırlanabilir değil. Sebebi olan günü anlatmak isterim.
Ama diğer partta size bu partta sadece bir soru bırakıcam.
8 milyar insanın içinden 2 insanın birbirini bulma ve aynı seviyede aşık olma ihtimali nedir? Maddi düzeylerinin ve mesafelerin beraber olmak için yeterli olma ihtimali nedir? Sağlık sıkıntıları olmama ihtimalleri? -
187.
+4Dünyanın en güzel kelebeği serbest mi olmalıdır? Yoksa sizin mi? Herkes görmeli mi onun güzelliğini? Yoksa kendinize saklayıp gözlerinizi ayırmaz mısınız?
O zamanlar öfkemi kontrol edemiyordum. Odamın duvarını yumruklarımla delik deşik edince babam bana kum torbası almıştı. Bari badanaya verdiğimiz para bir taka yarasın dediğini hatırlarım.
Ben sadece doğum günüm bir taka yarasın, o gözler sadece bana baksın istedim. Kelebeği elinize alabilirsiniz. Bir süre duracaktır. Taa ki sizin odanızdan daha parlak bir ışık ufukta görünene kadar. Kelebek bile güce tapar.
O aptal doğum günü park saçmalığının ardından aklımda iki düşünce birbirini yiyordu. Biri sizi ya giben ya da yücelten umut, ikincisi ise kötü ihtimaller.
Eğer bir durumu artık etkileyemiyorsanız: olabilecek en kötü ihtimali düşünün. Üniversite sınavını, ya yanlışlıkla fulletsem diye düşünmeyin. Ya sınava yetişemezsem diye düşünün. Sınavı fulleyemezsiniz ancak sınava yetişebilirsiniz.
Bardağımın yarısı dolu ya da yarısı boş ne önemi var? Bardağım var benim. -
186.
0rezerve
-
185.
+31 yıl daha ...
-
-
1.
0Bitti mi burada
-
-
1.
0Kısa bir ara verdim devam ediyorum
-
1.
-
1.
-
184.
0Rez okurum
-
183.
+7/Ahmet kaya - Sevemezsin\\
Bilidiğiniz gibi onun sevgilisi vardı. Peki bizim onla küs olduğumuz zamanda sevgilisinden ayrılmasına ne dersiniz. Ben ise milayla çıkıyorum. Durum tersine döndü. Tabi dönmedi ben biliyorum ki Milayla ilişkimiz değişik. Ama o bunu çok geç öğrendi.
Size onu kaybettiğim günü anlatmak isterim. Tabi bana göre; belki hiç kazanmamıştım bile onu.
Doğum günümde onunla sürekli konuşuyorduk. Ablamın ve milanın doğum günümü kutladığını söyledim. Amacım kıskandırmaktı.
Sevdiğinizi test etmeyin sevgisini ölçmeyin ne kadar merak etseniz de ...
Kıskandı. Sonraki gün beraber kutlamak istedi. Kabul ettim. Buluştuğumuzda çok güzeldi omzu açık siyah bir kıyafeti vardı.
O yemek yemeyi teklif etse de ben bir parka oturmayı daha çok isterim dememle m karar verildi. Doğum günü çocuğu. Bir markete girip bir kaç cips ve cikolata aldık. Kendi sevdiklerini aldı ahahah. Tatlı kız.
Parka oturduk. Yedik cipsleri. Küçük tatlı bir çocuk geldi yanımıza. Cipslerden birini ona verdi. Fena bir tatlılık. Ben sadece onun mimiklerini izliyorum.
Sonra bir poşetten kek ve mum çıkardı. Tatlı bir doğum günü kutlaması. Bir dilek. Dileğim onunla hayatımı geçirmekti. O gün iki tane mumu ben aldım.(manevi değeri çok yüksek, mumlar)
Bir vakit daha oturunca durgunlaştı. O an onun beni sevdiğini ve açılmam gerektiğini anladım. Ah aptal ahhh.
Onu sevdiğimi söyledim üstü kapalı. Üzüldü mila dedi. Of be mila vardı demi. Ortamı bozmamak için anlatmadım mila ile olan hikayemi(anlaşmamızı).
O çok önemli değil dediğimde çılgına döndü. Ona da aynısını yapacağımı düşündü. Tam kızgınken omzunun en hassas yerinden bir öpücük kondurdum. Gitmek istedi. Engel olamadım. O gün eve gidene kadar ağlamış.
Empati önemlidir. Bir düşünceyi açıklarken kendi bilginize göre değil karşınızdakinin bilgisine göre anlatmalısınız.
O an bunu düşünebilsem dileğim kabul olur muydu? -
182.
+5Dünyanın en güzel şarkısını paylaşmak isterim.
https://open . spotify.com/track/3DKwV4v8jB1wMP5apNw9s2
Ahmet kaya - Ayrılığın hediyesi
Burdan sonra zihnimde yalnız kalan anıları ileticem. inanın 5 yaşımı daha çok hatırlıyorum. Eğer bir şeyi unutmaya gerçekten çabalarsanız unutursunuz...
Öncelikle onunla(o) hayatımda gerçekleşen bir kaç güzel anımızı yazmak isterim.
Ben ona tatlı kız demeyi seçmiştim. Çünkü tatlılığın güzellikle alakası yoktur. Annenizin yaptığı pudingli o kötü görünümlü pasta bile dünyanın en tatlı pastası olabilir. Çünkü değerlidir.
iyi geceler tatlı kız yazarak yattığım her gece mışıl mışıl uyumuşumdur. O da bana bir şey diyordu ama unuttum.
Unutmak nasıldır biliyor musunuz? Beyniniz bir insanın önce yüzünü unutur. Ne kadar düşünseniz de gözünüzün önüne gelmez. Ardından sesi gider onu da silersiniz. Sonrasında kokusunu unutursunuz. Ve son olay ona dair olan şeyleri unutmaktır. Bu durum rüyanızı unutmaya benzer ne olduğu dilinizin ucundadır ancak söyleyemezsiniz. Beyniniz bilir siz değil.
Onuna mutlu olurduk bunu hatırlıyorum. En salak gülüşümü ona attığımdan eminim. Beraber sıramızda uyurduk bunu da hatırlıyorum.
Bir gün okul çıkışı ona her şeyi anlatmayı isteyerek onu bir parka zütürdüğümü ancak köpekleri sevip geri döndüğümüzü hatırlıyorum.
Karın altında benim otobüsümü beklerken o güzelliğine dayanamayıp bir otobüs sonrasına bindiğimi hatırlıyorum.
Yağmurun altında onunla deli gibi ıslandığımız bir gün hatırlıyorum.
Ondan geriye kalanlar sadece bunlar. Gerisi zihnimden gitti. Bunları da unutmamak için yazıyorum. Geçmişini unutanın geleceğini giberler. ( Atatürkten alıntı)
Gelecekteki kararlarımızı geçmişimiz mi belirler? Hiçbir şey yaşamasak da aynı kararları verir miydik? -
181.
0reezerrved
-
180.
0beklemedeyiz reis
-
179.
+4Dardayım fırsat bulunca yazıcam. Şuan başlasam 1 parttan fazla yazamıyacağımı biliyorum. Ki yazma isteğim de yok.
Şimdiden kusura bakmayın. Kesinlikle devam edecek. -
178.
+5Beyler milayla sevişmek gibi bir amacım yoktu. Ona da öyle söyledim.
"Bak Mila biz birbirimize destek olmak için varız. Asla seninle sevişmek gibi bir niyetim yok. Bırak biz birbirimize manevi destek olalım. Ve beraber olabileceğimiz birini seversek kolayca kopalım birbirimizden"
Biraz garip baksa da kabul etti. Bence de öyle olmalı dedi.
inanın o gece birimiz bile sex isteseydi olurdu. Ancak ikimiz de kararlıydık. Her şeyimizi anlattık birbirimize.
Sapıttık beyler ikimizde rahatlık isteyen insanlardık. Benziyorduk birbirimize. Içtikçe içtik para onun sayesinde hiç dert olmadı.
inanın en eğlenceli zamanlarımdan 1 ay geçirdim. Sarhoş ve mutlu anılarımı anlatmak isterdim ancak çok sevinilecek ve anlatmaya gerek duyulacak bir olay yok bu zamanda. Sadece rahat bir şekilde geçti ayımız.
Bu arada bir yerde onunla barıştık inanın ne zaman hatırlamıyorum(onunla ilgili her şey hafızamdan siliniyor). Ama komik bir olayla barışmıştık.
Ben sıramda daha ne kadar sürecek tarzı bir yazıyla karşılaştım.
Tesadüfler var mıdır? Şans mı onun adı? Raslantı? Yoksa hepsi bizi yanıltanlar mı?
ihtimalleri ne belirler? Rastgele midir? Yoksa belirli midir sırası? -
177.
0Devam panpa
-
176.
0rezervasyon
-
175.
+4Saat 07.00 sularında uyudum. Kalkış saatim ise 15.00 oldu. Mila ortalıkta gözükmüyordu. Baktım kahvaltı için krep malzemeleri hazırlamış. O an en iyi yaptığı yemeğin krep olduğunu düşündüm.
Yeni mi kalktın? Dediğimde; evet dedi.
Ancak biraz daha sorgulamamla 3 4 saat önce kalktığını söyledi. Uyanmamı beklemeyip yeseydin be, dedim. Biz misafirimizi bekleriz, dedi. Güldük.
Krepleri yine çikolata ve sütle gömdükten sonra; bu akşam dönsem iyi olur dedim. Ancak o izin vermedi. Bir günün daha var, dedi. Kabul ettim.
Yemekten sonra film izlemeye karar verdik. Benim ısrarımla limit yok izledik. Beğendi.
Kim beğenmez ki. Filmin sonlarına doğru bana "gece neden öyle oldu" diye sordu. Ben de sarhoştun dedim. istemiştim gerçekten dedi.
O an beynimde yine milyonlarca düşünce oluştu. Sonuç mu?
Ben de onayladım. Belki dedim. En azından beni önemseyen biri diyerek kendimi teselli ettim. Akşama doğru şarap içmek istedi. Ancak şaraptan fazla hoşlanmadığım için biraya ikna ettim.
Beyler metabolizmadan mıdır nedir bilmem. Ben 5 biraya kadar fazla kafa yaşamıyordum ( şuan bu 10 bile olabilir).
O ise 2. birada saçmalamaya başladı. Ve eski sevgilisini anlattı. Onu aldattığını tek amacının sex olduğunu söyledi.
ilişkide tek amaç sex midir? Onca bekaret meselesi evlenmeden olmazlar? Erkekler evlendikten sonra değişiyor gerçekleri?
Hepsi amacımıza ulaştığımızdan mıdır? -
174.
+6Sonrasında gelen ilk hafta sonunda beni yanına çağırdı. Ben de gittim.
Yalnız kalıyormuş. Hoş bir evi var. Klima bile vardı iyi hatırlıyorum.
Bizim tabi dertleşeceğimiz çok belli. Rakı alıp geldim 100lük. Ona da meze hazırlamasını söyledim. Ama o sipariş ederiz dedi. Ve etti.
Tabi sakin sakin demleniyoruz. Kafalar yerine gelmeye başlayınca. Mila bana anlattı; ailesiyle olan tüm sorunları. Gerçekten içler acısıydı. Çok üzüldüm.
Mila daha fazla sarhoş olmaya başlayınca bana çok daha yakın oturmaya başladı. Beni de tabi korku sardı. Ne oluyor diye düşünüyorum. Mila gözlerimin içine bakarak hoşuma gidiyorsun dedi.
Ve tekrar öpmeye kalkışacakti ki engel oldum.
Gel seni uyutuyum dedim. Yatağına zütürdüm yatırdım. Tabi yatmanın etkisiyle midesi bulandı. Bir de kusmaya zütürdüm. Sonra yattı uyudu.
Peki ben mi ne yaptım. Kalan rakının bana yetmeyeceğini anlayıp. 2 de bira almaya karar verdim. Biramı da alıp tüm gece o gözleri düşündüm.
Eğer biri aklınızdan çıkmazsa ne yaparsınız?
Beyninizi uyuşturmak çözüm sayılır mı? -
173.
+6Mila gittiği gibi mesaj atmaya başladı. Üniversitesinin olduğu şehre gittiğinde ise fotoğraflara boğdu beni.
Benim aklımda ise hala o güzel gözler vardı. Ama Mila'nın da amacı başka şeyler değildi. Konuştuk eğlendik. Komik olan ise 2 gün sonra; günü birlik kalmaya geldi.
Arkadaşlar bu hayatta güvenmek çok önemlidir. Size güvenilmezse ne yaparsanız fayda etmez. Mila bana güveniyordu. Evime geldi gece bizde kalacağını söyledi. Bizimkiler yoktu zaten kabul ettim.
Bira içtik. En sevdiğim cipsi yedik. Çekirdek sigara film muhabbet. Mükemmel bir gece geçirip yatağıma geçtim. Yine o gözler vardı önümde. Ona özlemmm duyarak yastığıma sarıldım ve uyudum.
Sabah olduğunda her zamanki gibi ortalığın in cin olduğunu farkettim. Ben topladım o ise bize kahvaltı yaptı. Krep. Gayet güzel olmuştu. Çikolata ve sütle gömdüm.
Ardından o tekrar şehrine gitti. Beyler kız fazlasıyla zengindi. Canı ne isterse onu yapıyordu.
Paranın alamayacağı bir şey var mıdır? Para bu hayatın tecrübe birikimidir. Ancak bazı kişiler daha avantajlı çıkmıştır. -
172.
0Rezerve
-
171.
0Rezerve
-
170.
0Rezerve
-
169.
0Takipteyim
başlık yok! burası bom boş!