1. 44.
    0
    insan bi tepki verir amk kendi kendime takılıyorum yarım saattir
    ···
  2. 43.
    0
    yaz amk dinliyoruz
    ···
  3. 42.
    0
    beyler kimsenin gibinde değil anlaşılan. bırakıyorum.
    ···
  4. 41.
    0
    'evet' dedi. hayatımın en büyük şokuna, sadece bir kelimenin
    basit bir kelimenin neden olacağına hiç ihtimal vermezdim.
    'evet' dedi.
    '... konuşmayı da pek beceriyor sayılmaz. iyice anlamak için
    ona 'evet' kelimesini kullandırabilirsin.' yazıyordu. ve kullanmıştı o kelimeyi.
    ama 'evet' den başka herşeye benziyordu.
    pelteklik desen değildi, yeni konuşan bir çocuk bile bu kadar beceriksiz söyleyemezdi.
    öyle bir 'evet' demişti ki, 'v' kısmını söylerken dilinin yarısı dışarı çıktı.
    'e'ler barizdi ama 't' kısmı tam bir fiyaskoydu.
    youtube'da izlesem, gerçekten gülerdim.
    zaten embesil bir görüntüsü vardı, iyice embesile dönmüştü.
    ne biçim bir 'evet'ti lan o öyle. tekrar duymak istedim.
    bacağına çatalı bi sefer daha batırdım.
    'şimdi acıdı mı?' dedim. başını evet anlamında salladı.
    'anlamadım?' dedim üsteleyerek.
    'hıhı' gibisinden bir ses çıkardı.
    evet dediğinde yüzümdeki ifadeyi görüp utanmış olacak ki,
    o gün bir daha konuşmadı.
    akşam sahnem vardı, giyinip çıktım.
    ···
  5. 40.
    0
    @38 o hikayeyi özellikle okumadım tırsarım öyle şeylerden amk. neyden bahsettiğini anlayamadım daha mı seri olayım?
    ···
  6. 39.
    0
    reserved panpa
    ···
  7. 38.
    0
    hadi lan quantuma çevirme amk
    ···
  8. 37.
    0
    up up up
    ···
  9. 36.
    0
    amk fazla süslemeden açık net yazınca da kısa olmuş sanki daha sayfa 2 deyiz. belki de başlığa bir tek ben yazdığımdandır *
    ···
  10. 35.
    0
    tek kişi mi var beyler bi ses verin
    ···
  11. 34.
    0
    mektubu bir sefer daha okumadım, masanın üzerine koydum.
    beyler ben malım herhalde, o kadar şey arasında
    o şoka rağmen kafama çocuğun yürüyememesi takıldı.
    belden üstünü gayet kullanıyordu ancak bacaklarını hiç hareket ettirmemişti.
    gerçi onu gözlemlediğim 2 ya da 3 dakikadır ama test etmek istedim.
    mutfaktan çatal aldım, bacağına batırdım.
    acıdığını belli eden bi ses çıkardı.
    acıdı mı? dedim alaycı bir tavırla.
    ve o kelimeyi duydum..
    ···
  12. 33.
    0
    hasgibtir. ilerleyen bölümlerde heyecan olabilitesi yüksek. panpa hikayenin dıbınakoymadan bu tarzda ve seri yazmaya devam edersen iyi olur hadi kolay gelsin okumaya devam ediyorum..
    ···
  13. 32.
    0
    izlediğiniz türk filmlerinden bir cami avlusu kısmı ekgib sanırım.
    ···
  14. 31.
    0
    mektubu açtım.
    zarfın aksine kağıt bir a4 kağıdının dörtte biriydi.
    önlü arkalı kullanılmıştı.
    mektup şöyle.
    'doruk... bu yeni arkadaşın, adı 'doruk'.
    14 mayıs 2006'da muğla'da doğdu. otistik engelli.
    ancak sadece otistik engelli değil, yürüyemiyor da.
    konuşmayı da pek beceriyor sayılmaz. iyice anlamak için
    ona 'evet' kelimesini kullandırabilirsin.
    neden böyle bilmiyorum, bir de onu öğrenecek gücüm kalmadı.
    yaramaz değildir, ama yaramaz bir çocuğu kakasını tutamayan bir çocuğa tercih ederdim.
    fazla yemek yemez, ama çabuk susar ve müzik dinlemeyi sever.
    neden mi bunları söylüyorum? çünkü pişmanım, özür dilerim.
    çocuğumuz olduğunu öğrendiğimde bana inanmamıştın,
    doğurunca sana ispat etmek için gelmeme de ailem izin vermedi.
    seni bu kadar 'güzel'yıllardan mahrum ettiğim için çok özür dilerim.
    ama kendimi affettireceğim, o yüzden çocuğunun geri kalan yaşamında sorumlusu sensin.
    size mutlu bir gelecek dilerim... '
    ···
  15. 30.
    0
    reserved. anlat panpa dinliyorum
    ···
  16. 29.
    0
    beyler adımı 'doruk' farzedin. o şekilde devam etmeliyim.
    ···
  17. 28.
    0
    hemen bir fotoğrafını çektim, inciye girdim
    kapının önünde bulduğum gayrımeşru oğlum capsliii diye başlık açtım.
    yok yok yapmadım.
    hiç istifimi bozmadım, çocuğa hiç dokunmadım
    kapıyı kapadım içeri geçtim.
    pes oynuyordum oynamaya devam ettim amk.
    oynuyorum oynamasına ama içimi bişey dürtüyor
    kapının önündeki çocuk değil,
    kucağındaki mektup geliyor aklıma.
    meraktan deli oldum.
    gittim kapıyı açtım, çocuk boş boş etrafı inceliyordu.
    tekerlekli sandalyesini evin içine sürdüm, kapıyı kapadım.
    çocuğu, tekerlekli sandalyesiyle beraber, salonun bir köşesine
    vitrin gibi koydum. mektubu aldım elime, oturdum.
    çocuk aynı boş ifadeyle salonumu inceliyordu şimdi de.
    ···
  18. 27.
    0
    ee sonra
    ···
  19. 26.
    0
    @23 uyuşturucu kısmı doğru, aşık olmadım. çocuğum oldu mu olmadı mı bilmiyorum *
    ···
  20. 25.
    0
    kapıda bir çocuk beyler.
    tekerlekli sandalyede oturuyor.
    yanakları hafif tombul, kolları elleri parmakları hafif etli
    saçları öğrenci tıraşı, gözünde de elips şeklinde çerçeveli bir gözlük var
    köfte burunlu, uzaktan baktığında enbesil diyeceğin bir çocuk.
    6-7 yaşlarında tahminen
    üzerinde siyah ucuz bir eşofman, üzerindeyse onun aksine o günlerin modası bir tişört var.
    kucağında da sarı bir zarf var. cami avlusu misali...
    ···